GALATASARAY KARAGÜMRÜK MAÇI SONRASI ERMEN TOROĞLU’NUN SAHTEKAR VURGUSUYLA KEREM’İ HAKEMLERİN ÖNÜNE ATMASI ONDAN OLMAYAN ŞEYİN GÖSTERGESİDİR..
Galatasaray bugün Karagümrük’ü 2-0 yenerek, üzerindeki kasıtlı kara bulutları dağıttı. Torrent yavaş-yavaş takımı oturtuyor, fakat bu yavaş TFF-MHK ile çalıştırıcılar katkısıyla bu sezonu beklenmeye basamaklara itti GS’yi. Eğer GS Avrupa başarısını Lige yansıtmış olsa bugün zirvenin en büyük adayı idi, TFF-MHK’ye karşın..
Fakat yine de GS ile uğraşılıyor, saha içinde olmasa da saha dışında devem adiyor: Galatasaray Karagümrük maçı sonrası Ermen Toroğlu sahtekar vurgusuyla Kerem’i hakemlerin önüne atması ondan olmayan şeyin göstergesidir.. Kerem’e yapılan bal gibi penaltı, fakat flu diyebiliyor..
ERMAN TOROĞLU ŞİMDİ DE KEREM AKTÜRKOĞLU'NU HAKEMLERİN ÖNÜNE ATTI |
Torent’in tek hatası Cicaldau’yu oyundan alması. Cicaldau mayası tutuyor bence...
Karagümrük maçında flu penaltı savlarına katılmıyor, katıla katıla gülüyorum.. Maçın kahramanı kesin Muslera, onu, danalar gibi koşan ve penaltıyı atan Gomis, Kerem, Babel ve Cicaldau ve de birilerinin beğenmemkte ısrar ettiği Taylan ve Berkan’dır..
Başkan galiba Dursun Özbek, fakat eğer Burak Els gurubu Hamamcıoğlu’nun yanında yer alırsa kazanma olasılığı vardır. Aldığımız habere göre Terim Sportif Menajer, Okan Buruk çalıştırıcı. Günümüz futbol egemenlerine yakın olan Okan Galatasaray için bir şanstır. Demek o ki şampiyonların önceden belirlenip sıraya konduğu kurguyu zorlar.. Özbek kazanırsa gelecekteki Galatasaray başkanlığı için Terim süreci olacaktır..
Bu takımın FB’ye %100 kazanacaktır ve neden olmasın ilk dört??!!
- Galatasaray: 1Fernando Muslera-6Patrick van Aanholt-45Marcao-4Taylan Antalyalı (Dk. 64 Pulgar)-8Ryan Babel-19Ömer Bayram-22Berkan Kutlu-25Victor Nelsson-33Alexandru Cicaldau(Dk. 64 Barış Alper Yılmaz)-7Kerem Aktürkoğlu(Dk. 35 Emre Kılınç)-18Bafetimbi Gomis(Dk. 90+4 Halil Dervişoğlu)
- Goller: Dk. 4 Gomis (Penaltıdan), Dk. 12 Babel (Galatasaray)
- İlk 11 Değeri : 54.250.000 Euro
- Yedekler: 13İsmail Çipe-26Ignacio Pena-5Alpaslan Öztürk-88Semih Kaya-15Erick Pulgar-21Olimpiu Morutan-54Emre Kılınç-66Arda Turan-53Barış Alper Yılmaz-67Halil DervişoğluGalatasaray: İspanya Domenec Torrent
- Takım Değeri :102.050.000 Euro
- Fatih Karagümrük: 2 Emiliano Viviano-4Davide Biraschi-25Derrick Luckassen-29Jure Balkovec-30Salih Dursun(Dk. 46 Caner Erkin)-6Lucas Biglia-9Emre Mo(Eski GS’li)-10Jimmy Durmaz(Dk. 62 Adnan Uğur)-23Kristijan Bistrovic(Dk. 62 Levent Mercan -94Abdoulaye Toure(Dk. 46 Karamoh)-72Aleksandar Pesic
- İlk 11 Değeri : 19.650.000 Euro
- Yedekler: 21Utku Yuvakuran-60Alparslan Erdem-88Caner Erkin-18Levent Mercan-22Samed Onur-77Adnan Uğur-93Yannis Salibur-7Ahmed Musa-90Bahattin Demircan-92Yann Karamoh
- Fatih Karagümrük çalıştırıcısı:Volkan Demirel
- Takım Değeri :44.750.000 Euro
- Stat: Ali Sami Yen NEF
- Hakemler: Ali Şansalan-Mehmet Kısa-Murat Ergin Gözütok
Ne oluyor..!!?? Sizin taraftara hiç mi saygınınız yok, nedir bu kişisel çıkar kavgaları!!! Işıtan Gün ve Terim bugüne dek neden suskundu, ne oldu da nutku açıldı bunların??!!.. Beyler sizlerin kişisel çıkarlarınız asla Galatasaray’ı yıkamayacaktır, dış düşmanlarla birleşmiş olsanız bile Galatasaray’ı düşüremeyeceksiniz, Galatasaray’ı düşünenler buna izin vermez..
Galatasaray’ı düşünenler Galatasaray değerleri ve taraftarıdır bir de özdeksel (ekonomik) gücünü ve deneyimlerini Galatasaray çıkarı adına kullanan bazı yöneticilerdir.
Birkaç tanesini sıralayayım; Faruk Süren, Duygun Yarsuvat, Mustafa Cengiz,Özhan Canaydın, Dursun Özbek ve Abdurrahim Albayrak..
Burak Elmas gerçekten Elmas gibi bir değerdi, fakat Galatasaray’ı düşünmeyen salt kendini düşünen kaşarlar ve sözde bilinçsiz gençlerdi.. Şu Başkan yardımcısı Rezan Epözdemir’e en az Işıtan Gün kadar tepkiliyim. Her ikisi de Elmas’a ve Galatasaray’a zarar vermişlerdir, çünkü kol kırılır yen içinde kalmayı değil, Galatasaray’ın elini kolunu kıracak süreci işletmişlerdir bilinçli veya bilinçsiz olarak..
Elmas’ın tek hatası birtakım güçlerin temsilcilerini yönetime almasıdır, yani eklektik bir yönetim yapısı oluşturması. Yönetim değil kendini güçlendireceklerin oluşturduğu kimlikler. İkinci yanlışı sözde entelektüel kimlikleri alıyım derken televole aktörlerine özenenleri yönetime aldığının ayırdına geç varmasıdır.. Üçüncü yanlışı; kronik yanlışların aktörlerine erken (acemice) tepki göstermiş ve bunu yaparken kendisini yıprattığını göremememesi veya göstermemeleridir..
Sayın Elmas; İş çığırında çıkma noktasında bir tek şey yapacaktı, o da; tüzük tadilatlı Olağanüstü seçime gidip, başkanların başını işaret eden ecekti.. Seçimi kaybedebilirdi belki ama genç ve dinamik karizmasını sarsmazdı..
Yaa, olacak iş değil Galatasaray ve Fenerbahçe arasındaki ebedi düşmanlığı ebedi dostluğa çevirmesini Ali Koç’un CEO’su olmaya bağlayan mantık egemen oldu son günlerde GS’da, pes doğrusu. Bu gösterdi ki GS içindeki düşmanlık dışarıdaki düşmanlığı katladı..
Ben dahil, birileri çıkıp bu işletilen Genel Kurul süreci Galatasaray’daki demokrasinin göstergesi diyerek kendimizi avuttu Bu aslında siyasette sınırsız ve kuralsız demokrasi avcılığıdır bana göre. Demokrasiyi güçlendiren ve evrensel kılan olgu, demokrasiyi örseleyecek abartılı duruş sergilememektir.. Dahası; demokrasiyi demokrasizliğe iten şey demokrasiye aşırı dozda demokrasi enjekte etmektir.. Ben buna sınırsız ve kuralsız demokrasi avcılığı diyorum sevgili taraftar..
Taraftar karda kışta, enflasyonda ve deflasyonda, yaşamın her koşulunda seni büyük Galatasaray sevdası adına destekleyecek, yüceltecek, bunu yaparken de sizler isim yapıp tanınacak ve siz bu yeni imajınızı ekonomik ve siyasi ranta dönüştüreceksiniz, fakat taraftar sizi yükseltirken sizler ‘kişisel çıkarlarınız adına’ birbirinize yükselerek Galatasaray’ı düşüreceksiniz ve biz taraftar olarak sizi yine alkışlayacağız ha, yooo portakal orada kal!! Yeter artık bu taraftar bunun hesabını bir gün sizden soracaktır..
- İlk sözüm Terim’e; bana söyler misiniz hangi başkanla kavga etmediniz?
- Hangi tepe talimatıyla 3 sezondur ustaca takımı geri çekmediniz??
- Hangi maçta sahada futbolcu yerine egonuzu koşturmadınız!!
- Hangi döneminizde büyük olaylara küçük insanlarla bakmadınız?!
- Hangi dönemde futbolculara menajer gözlükleriyle bakmadınız!?
- Hangi dönemde “Transfer istemiyorum bu topçular bana yeter” demediniz?!
- Bu konuda sizi uyaran hangi başkanlarla kavga etmediniz?!
- En hassas süreçte hangi cezalar almadınız ve takımı yalnız bırakmadınız!!..
Sayın hocam bunların hepsini periyodik olarak yaptınız ve hem Galatasaray’ı, hem de kendinizi örselediniz, şimdi de sonuç alamayınca sonradan sizi terk edecek olan sizi kişisel ve özdeksel çıkarları adına kullanacak kolaycılar yancılar sizi başkanlığa hazırlıyor. Bu süreç seni hala etkin olan Galatasaray timsahlarının havuzuna atmak. “Kim beni arkadan itti havuza” diyeceksiniz fakat iş işten geçmiş olacak.
Sayın Terim; iyi niyetinizi kanıtlama adına tekrar çalıştırıcılığa dönüp 3 sezonun intikamını alarak, örselediğiniz Başkomutan veya İmparator kimliğinizi kazanmanız amacınız olsun. Eğer süreç içinde GS kurmaylarını ve taraftarını ikna ederek “onlara” Başkanlık zamanı geldi dedirtirseniz “Olgunlaşmış sinerji yayan birikimli duruşunuzla” Fatih Terim’i hem siz hem biz kazanalım.. Fakat kurgusal oyunlarla başkanlık süreci işletenlere ödün verirseniz yanlış yapmış olursunuz. Hele ki 3 sezonluk başarısızlık bu kurgunun parçası imiş kuşkusu yaratırsanız ve çorçil ve Degol sendorumu yaşar, ‘bitmezsiniz faka’t başarılarınızın üzerine toprak atarsınız.. Ben Terim bu durumdan kurtulsun isterim ve istiyorum ve de güveniyorum..
Neymiş efendim; Galatasaray Yönetim Kurulu Üyesi Işıtan Gün, sarı kırmızılı kulüpte göreve başladığı dönemde yönetiminde yer aldığı başkan Burak Elmas'a sunduğu özel raporu yayınladı. Söz konusu raporda Fatih Terim'in harcama limitlerine ilişkin ettiği iddia edilen küfür gündeme bomba gibi düştü. Işıtan gün ayrıca Sarı-kırmızılı kulüpte geçmişte yapılan transferlerde 'adeta bir transfer çetesi'nin parmağının olduğunu ifade etti. Bu gelişmelerin ardından da Galatasaray'da Fatih Terim ile birlikte çalışan Şükrü Hanedar'dan yanıt geldi.
Galatasaray'da kulüp üyeliğinden ihraç edilmesi gündemde olan sansasyonel yönetici Işıtan Gün, göreve geldiği dönemde başkan Burak Elmas'a "gizli ve kişiye özel" etiketiyle sunduğu “Transfer Süreçleri Hakkında” başlıklı raporu sosyal medyada paylaştı.
Söz konusu raporu mevcut başkan Burak Elmas'ın onayıyla paylaştığının altını çizen yönetim kurulu üyesi Gün, bazı şahıs ve kurum isimlerini bilerek gizlediğini ifade etti.
Fatih terim cephesinden yanıt
Fatih Terim ile yollar ayrılmasıyla birlikte Galatasaray'dan ayrılan eski futbol a takımı direktörü ve tecrübeli teknik adamla yakınlığıyla bilinen Şükrü Hanedar, Işıtan Gün'ün iddialarına "Söz konusu blog yazarını; artık başarısızlığını kabul edip kenara çekilmeye, yaptığı paylaşımda emellerini gerçekleştirmesine izin vermeyen insanların isim boşlukları doldurmaya ve elinde bulunduğu iddia edilen belgeleri savcılarla paylaşmaya davet ediyorum." ifadelerinin yer aldığı bir yazılı açıklamayla yanıt verdi.
Kendinize gelin ve tüm bu yaşananlar 1 Nisan şakası olarak görelim..
Burak Elmas’ın idari yönde ibra edilmemesi demokrasi başarısı değil, muhalefetin yanlışıdır..
Galatasaray içerden dışarıdan saldırı altında. bu süreç 2 sezon önce başladı, 3.sezon devam ediyor. Dışardakilerin saldırı amacı Galatasaray’ı düşürmek, içerdeki saldırının amacı içerdekilerin kendini düşünmesi..
Bazı şeylere dikkat; birincisi Karagümrük maçına dikkat. İkincisi 3 sezondur Galatasaray’da futbolcuları değil sahada egosunu koşturan Fatih Terim, çünkü önümüzdeki seçimde aday olmayacak, yine takımın başına geçecek veya Okan Buruk’u seçecek köşesinde son başkanının yıpranmasını bekleyecek..
Üçüncü; Terim 3 sezondur nasıl engellendiğini detayıyla anlatıp sil baştan takıma kendisini hasr edecek, başkanlığı unutsun, çünkü futbol resmen kurtlar sofrasına döndü..
Dördüncüsü; açık ve net açıklamalarıyla Elmas gibi Galatasaray’a değer kazandıran fakat yaşatılanlarla cam kırıklarına dönüşen sürecine açıklık getirmeli, yani derin futbolu anlatmalı, kuyruğuna takılmamalı.. Burada sorgulanması gereken; Faruk Süren gibi bir devasa birikimlinin damadı Burak’ı uyarmaması.. Damadını bu denli beceriksizlik moduna neden soktuğunun sorgulanması..
Düşünün bir başkan Mali açıdan ibra ediliyor, fakat mali yöndeki idaresiyle idari yönden ibra edilen başkan idari açıdan ibra edilmiyor. Bu süreci acaba hangi mantık sürecinden geçirdiler ve bu sonuca vardılar, bence çıkar bütünündeki mantık süreci süzgeçinden geçirdiler.. Burak’ın ibra edilmemesinin arkasında Terim fenomenliği yatmaktadır. Çıkar odakları bu noktada Terim’i kullanıyorlar, nasıl ki Burak Terim fenomenliğin kullandı, onlar da aynisini yapmak istiyorlar, bilsinler ki sonları da Burak gibi olacaktır..
Hiç kimse Galatasar üstünde olamaz sadce Galatasaraylı olur.. Terim’in Mali İbrasızlık sürecinde hiç mi dahli yok, bence hiç değil bir boyutta var.. Eğer idaresizlik Burak’ı gönderdi, Terim’in sahadaki idaresizliği ve ötelediği iradesinin kesin gönderilmesini yarattığını yadsımamak gerek.. Düşünün Galatasaray’ı Ahmet Çalık sezonunda Ziraat kupasında 1.Lig’de küme düşen Denizlispor’a elenmesi bir yana GS’yi küme düşme noktasına taşıdı..
Evet Terim Galatasaray’a çok şey kazandırdı, fakat 3 sezondur çok şey kaybettirdi..
Hıncal Uluç’un ender doğruları benim vurmalarımla örtüşüyor
Hıncal Uluç: "Burak Elmas yönetiminin ibra edilmemesi, Galatasaray'daki çirkin bir alışkanlığın sonucudur. Bir grup çirkin üye, ibrayı santaj olarak kullanıyor! Resmen santaj mekanizması. Burak'ta ibra etmezseniz giderim dedi. Ben Burak'ın kalmasını isteyenlerdendim."
Hıncal Uluç: "Ben, Burak Elmas'a 'seni ibra etmeyecekler, istifa edip güçlü bir yönetimle seçime gir' dedim. Tercih etmedi. Bile bile ladese girdi."
Hıncal Uluç: "Bunlardan daha önemli birşey var. Işıtan Gün'ün yaptığı açıklama. Bu açıklama, Türk futbolunu mahkemelere düşürmesi gereken bir açıklama! Burak Elmas, bir ara bir açıklama yapmıştı menajerlerin aldığı komisyonlarla ilgili. Ben de o zaman bu işin sonu hayra alamet değil demiştim. Şimdi Işıtan, o açıklamanın kendisi tarafından yapılan bir araştırmaya dayandığını söyledi."
Hıncal Uluç: "Işıtan isim vermemiş ama öyle şeyler demiş ki bu menajer müessesesinin Türkiye'yi nasıl soyduğunu anlatıyor! Kulüplerin içinde teknik direktör ve başkanlar düzeyinde menajerlerle işbirliği yapanlar olduğunu anlatıyor!"
Hıncal Uluç: "Işıtan Gün'ün bu yazısı, gazetelerin spor sayfalarında değil birinci sayfalarında manşet olmalı. Türk futbolunun ne kadar kirlendiğini anlatıyor. Bu yazı üzerine dava açmayacak bir savcı düşünemiyorum ben! Bunun içinde her türlü kirlilik yazılı. Biz de isimler yazılı değil ama Burak Elmas'a verilen raporda isimler yazılı! Bu isimleri Burak Elmas ve Işıtan biliyorlar! Bu, Galatasaray Kulübe kaydedilmiş demektir."
Hıncal Uluç: "Ben buradan Burak Elmas'a sordum. Becali denen Romen'in adı çok geçiyor, ondan kaç transfer yapıldı ve ona ne kadar ödendi diye sordum. Şimdi o Becali Galatasaray'ı FIFA'ya şikayet ediyor peki o Becali'yi şikayet ettiren kim? İstanbul'da ki adamı! Galatasaray'a en çok oyuncu satan menajer bindiği dalı keser mi Galatasaray'ı mahkemeye verip? işte bunlar çok karmaşık işler. Savcılar Işıtan Gün konusunda soruşturma açmalı, ortada bir soygun ve işbirliği var!"
Bay Hıncal son Spor Yasası’nı da yazsana. Dahası bu spor yasasıyla Oligark Abramoviç 3 büyüklerden hangisin alacaını..!!
Spor yasası da hazır ladı şirinler..
Dinden ve futboldan geçinenlerin yasası. Baştan aşağı yanlış ve anlamsız ifadeler içeriyor. Yillardır Arkadaşları tarafından milli takıma seçildin diye milli takım kampına gönderilen ve hüsrana uğrayan Alpay Özalan'in hazırladığı yasa için şu yanlış ifadeyi kullaniyor; Takımlarımız finansal yetmezlikler nedeniyle sürdürülebilir başarıyı yakalayamamakaytadırlar.."
Ne demek bu; şampiyon olan finansman sorunu çözmüş ve sürdürülebilir başarıyı yakalamış olacak diğerleri finansman sorununu çözemedigi için şampiyon olamayacak.. Acaba bu yasa kimlerin takımlarındaki finansal sorunlarını çözecek!!??.. Sen bu yasada, taraflı TFF ve kurullarından, Belediyelerin finanse ettiği takımlardan, yanlı medyadan, yanlı siyasilerden yani dinden ve futboldan geçinenlerden, yanli yorumculardan, hakemlerden, menejerlik mafyasindan, Teknik Direktörlük organizasyonundan yani aynı kişilerin sürdürülebilir takım bulmalarından..Vs. vs'lerden söz edip uaratriklari sorunları çözecek ve sorumluları cezalandıracak yaptırım gücü var mı bu yasanın ondan söz etsene!!??..
Galatasaray'da önceki dönemlerde yaşanan genel kurul kararlarını gerçekleri yüzeysel de olsa anlatıyor. Cek cak, oldu moldularla anlatmak gerçeği yüzeysel geçmektir, olgunun derinine inip 2000 sonrasının dinden ve yoksuldan geçinirken futboldan da geçinenleri-ki ben bunu yapıyorum- sorgulamak gerekir..
Akıllara Onlar Geldi: Burak Elmas'ın ibrasızlığının ardından akıllara daha önceki dönemlerde olağanüstü genel kurul kararlarının neden alındığı ve sonuçlarının ne olduğu geldi.
İşte Galatasaray'da 2000 yılı sonrasında yaşanan olağanüstü genel kurulu kararları...
Faruk Süren
Faruk Süren ve yönetimi 30 Mayıs olağanüstü kongre kararı aldı. Faruk Süren olağanüstü kongre kararı alırken, "Yıpratıldık ve yıprandık. Artık varlığımız kulübe zarar veriyor." sözlerini sarf etti. 14 Temmuz'da yapılan seçim sonrasında Mehmet Cansun, rakibi Ateş Ünal Erzen'e 573 oy farkı atarak 972 oyla sarı kırmızılı takımın 31. başkanı oldu.
Adnan Polat
Galatasaray'da o dönemin başkanı Adnan Polat, mali yönden ibra edilmiş ancak idari yönden ibrası gerçekleşmemişti. Bu durum üzerine sarı kırmızılılar 30 gün içerisinde seçime gitmişti. Gerçekleşen seçime Ünal Aysal, Turgay Kıran ve Mehmet Helvacı aday olmuştu. Ünal Aysal, 4017 oyun 2998'ini alarak kulüp tarihindeki en yüksek oyu alıp Galatasaray'ın 34. başkanı seçildi. Adnan Polat, ibra edilmemeyle ilgili açtığı dava sonrasında Yargıtay, 2014 yılında Adnan Polat ve 10 yöneticinin idari olarak ibra edilmesine karar vermişti.
Ünal Aysal
Galatasaray Kulübü Başkan Ünal Aysal'ın yönetiminde Türk Telekom Arena'da bulunan kulüp binasında yapılan ve yaklaşık 3,5 saat süren toplantı sonunda olağanüstü kongre kararı alınmıştı. 25 Ekim'de gerçekleşen seçimde sarı kırmızılı takımın yeni başkanı Duygun Yarsuvat oldu.
Dursun Özbek
Galatasaray'da 23 Mayıs 2015 tarihinde Duygun Yarsuvat'tan sonra göreve gelen başkan Dursun Özbek, 3 yıllık görev süresinin dolmasına 4 ay kala erken seçime gitme kararı almış ve genel kurulu olağanüstü toplantıya çağırmıştı. 22 Ocak 2018'de gerçekleştirilen olağanüstü seçimde Dursun Özbek ile Mustafa Cengiz aday olmuş; Cengiz 1703 oyla sarı kırmızılı takımın 37. başkanı seçilmişti.
Mustafa Cengiz
Galatasaray'da başkanlık koltuğunda oturan Mustafa Cengiz'in ikinci dönemi mali yönden ibra edilmiş ancak idari yönden ibra edilmemişti. Bu karar sonrasında yönetim idari tedbir kararı aldırıp mahkemeye başvurmuştu. Mevcut yönetim devam ederken, seçim zorunluluğu da ortadan kalkmıştı. 16 Kasım 2020'de görüşülen davada İstanbul 14. Asliye Hukuk Mahkemesi başkan Mustafa Cengiz ve yönetimi hakkındaki idari ibrasızlığı iptal etti.
Ve;
Burak Elmas
Galatasaray'da 19 Haziran 2021'de 1541 oy ile 38. başkan olarak seçilen Burak Elmas, 26 Mart'ta düzenlenen olağan kongrede mali yönden ibra edilirken, idari yönden ibra edilmedi. Bu karar sonucunda sarı kırmızılıların tüzük gereği 30 gün içerisinde seçime gitmesi gerekiyor.
Toroğluna göre; kötü futbolun nedeni akraba hakemler.. Bu dümdüz mantığa göre kotu yapıların nedeni de akraba mimar ve mühendisler.. Dahasi yargı sisteminin işlememesinin nedeni de akraba Avukatlar.. Bitmedi; kötü eğitimin nedeni akraba ögretmenler..vd... Demek ki akraba meslekler kötülüklerin anası😂😂😂
Hakemlik hobi değilse meslektir. Erman Toroğlu 3 sezondur tepe talimatıyla sıraya konan oyunları, yaşananları es geçip hataların kaynağını Hakemlerin akrabalığına bağlamış ve Hakem akraba listelerini yayınlamış. Düpedüz dümdüz bu mantığa göre ben de Mimar.Mijendos olarak akraba mimar ve mühendislerin listelerini yayinlasam ve de güçlendirilmesi gereken yapıları yetkililere sunarak CEPSEL DÖNÜŞÜM, pardon KENTSEL DÖNÜŞÜMÜ hızlandırtsam::)) ne dersiniz!!??. Be adem yayinlasana Galatasaray'in 3 sezondur hangi hakemler tarafından 99 puanının yendiğini, özellikle FB ve GS'in nasıl enterne edildiğini.. Sergen ve Terim'in neden takımlarını bıraktıklarını.. Sen şaka falan değil güce göre davranan bir torovakatörsun..
11'ler vakasının amacı "Rize-Trabzon Ve Gaziantepfk-Galatasaray maçinda" belli oldu..
Tepe buyruğunu animsayalim.Elçiye zeval olmaz:
- --Siz bizim kurduğumuz ve de tuttuğumuz takımları korumakla görevli onların bekasını dusunen vatansevelersiniz. Ağaoğlu'nun dediği gibi MHK olarak korona olmadınız çünkü siz bize lazimsini. Lazimlik oldunuz sağolun var olun, şampiyonu belirlediniz, bundan sonra ilk hedefiniz Rizespor'u kurtarmak (Kıran penaltılarla bizi mahvettiler dedi 3 penaltıya Ttabzon'u yıktırdi.. Eee neden yikmasinlar Rize takım kimin takimi, Trabzon'u çalıştıran sanal Ahmet Suat Özyazıcı Avcı Rizeli değili mi!?). İkkinci hedefiniz 'Bizden habersiz Avrupa'da bir şeyler yapan' Galayasaray'i küme düşürmek..
İşte bu noktada 11'ler isyan etti veya kabullendiler ve düdükleri değil sayelerinde halkın ortak coskusu futbolumuzu astilr.. Yahu sızin hiç mi insafiniz yok!!! Dün Sanal Gaziantepspor resmen 90 dakika Galatasaray'ı dövdü. Neredeyse Kerem'i Muslera durumuna düşürecekti, bir sarı kart verilmez mi, ya verilen penaltıya ne demeli..Sizi Allah ıslah etsin..
İkinci buyruk.. Biline ki 3 sezondur şampiyonlukları sıraya koyduk. Senenin şampiyonu da bellidir. Sakın ola ki sırasını savanlar burnunu sokulmasın.. Terim'in ve Sergen'in başına gelenleri-ki anladılar ve gittiler- biliyorsunuz.. Bu konuda sağ olsunlar Toroğlu ve Uluç da bize yardımcı olduyor.. Sayın Uluç Toroğlu küpe takmış (yanlış mı gördüm acaba) GALATASARAY'ya kafa takacağına küpeni taksana..
Son notamdir: 3 sezondur tüm bu yaptıklarınızın hesabını UEFA-FİFA nezdinde hesap vereceksiniz..
ŞUTLUYORUM
evesbere@mynet.com
evesbere@gmail.com
sevket-che@hotmail.com.tr
Yorumlar
Yorum Gönder