YAŞADIKLARIMIZ; YENİDEN BAŞLANGICIN KIYAMETİ (APOCALYPTO) Mİ, YOKSA YOK OLUŞUMUZUN KIYAMETİ Mİ?
Covid-19 virüsü, ardından küresel iklim bozulması nedeniyle yaşadığımız Arhavi sel felaketi ve son olarak Manavgat, Muğla yangınları banan yeniden başlangının kıyameti denen Apocalypto sözcüğünü anımsattı. Dahası Avusturyalyalı aktör Mel Gibson’un aynı adla filmini..
APOCALYPTO: Apocalypto kelimesi "Kıyamet" olarak Türkçe'ye çevrilmiş. Apocalypto adıyla gösterime giren Mel Gibson’un 2006 yapımı hakkında yazılan çoğu yazıda Apocalypto'nun "Başlangıç" anlamına geldiği söylenmektedir.
Ben Kıyamet üzerinden, yeniden başlangıcın kıyameti olarak algılıyacağım. Sizi bilmem ama, Covid-19 virüs salgını, ardından seller ve sonrasında yangınlar sanki bir yeniden başlangının kıyameti. Gibson Apocalypto fiminde.
Amerika kıtasının batılılar tarafından (İspanyol Hernan Cortes) yağma, soykırım ve işgal ediliş sürecinin başlangıcı arefesinde meydana gelen bir dram'ın hikayesinin adı...
Tarihteki bütün büyük imparatorlukların kaçamadıkları sondan kendisini kurtaramayan büyük Maya İmparatorluğu, geçirdiği ihtişamlı dönemlerin ardından önlenemez bir çöküş içindedir.
Çöküşün getirdiği çaresizlik duygusu ile daha da zalimleşen yöneticilerin yarattığı zulüm altında ezilen insanlar, ya boyun eğecek ya da isyan edeceklerdir.
Apocalypto filiminde şöyle bir replic var: “Korku bir hastalıktır. Sürünerek onu kabul eden herkesin ruhuna girer. Senin huzurunu lekelemiş bile. Seni korku ile yaşamanı izlemek için yetiştirmedim. Kalbindeyken savaş onunla. Köyümüze getirme..”
Bugün dünya yanıyor. Özellikle, 28 Temmuz 2021’de Manavgatta başlayan yangın Bodrum, Milas, yani Muğla yöre ve çevresindeki yayılımıyla en büyük zararı Türkiye gördü, yangın öncesi ve sonrası önlemler geliştirilmediği için. Ormanlarımız ve köylerimiz yandı kül oldu. Buradaki replik yaşadığımız felaket sürecini çok iyi anlatıyor.
Bizim yaşadığımız felaketlerdeki Asıl özne, filmdeki şu repliklerde: İliklerine kadar hüzne bulanmış bir adam yalnız başına oturuyordu.
Adam şöyle dedi: "İyi bir görüş gücüne sahip olmak istiyorum."
Akbaba cevap verdi: "Benimkini alabilirsin."
Adam: "Güçlü olmak istiyorum" dedi.
Jaguar: "Benim gibi güçlü olabilirsin."
Sonra adam şöyle dedi: "Yeryüzünün bütün sırlarını bilmek istiyorum."
Yılan cevap verdi: "Ben sana onları gösteririm."
Sonra baykuş diğer hayvanlara dönüp: "Şimdi adam çok şey biliyor ve pek çok şey yapabilir. Birden içimi bir korku kapladı."
Geyik şöyle dedi: "Adam ihtiyacı olan her şeye sahip.. Artık üzüntüsü geçecek."
Ama baykuş cevap verdi: "Hayır. Ben adamın içinde büyük bir boşluk gördüm.. Asla dolduramayacağı derin bir açlık. Onu üzen de, ona bunları isteten de o. O almaya devam edip duracak... Ta ki dünya ona şöyle söyleyene kadar: "Artık sana verebilecek bir şeyim kalmadı." https://www.youtube.com/watch?v=lCcIy7_m8HY
Evet, biz dünyayı bu denli acımasız kullanır, doğasını doğanını yok edersek, onun bize artık vereceği bir şey kalmayacaktır ve bir başlangıcın kıyameti yaşanacaktır..
Şevket ÇorbacıoğluTeknopolitikalar platformu
evesbere@gmail.com
0506 609 00 32
Harika bir yazı, masal konusu olsada bir yerde gerçek payı var
YanıtlaSilTeşekkürler. Yaşam görece bir öyküdür..
YanıtlaSil