12 KASIM 2021, CUMA
Yabancı durmak, toplum içinde yadırgansa da aslında faydalı bir davranış olduğundan bahsetmeye çalışacağım. Bir bakıma seküler bir yaşam tarzı sunmakta, insanın insanla başının belaya girmesini engellemektedir diyebilirim.
İnsanın insana yabancı durması ve nesneye, üretime, olaylara, konulara, durumlara, gelişmelere, siyasete, politikaya, dünyaya yabancı durması şeklinde çeşitlendirilir.
İnsanın insana yabancı durması
İnsanın insana yabancı durmasına bakalım. İnsanın insana yabancı durmaması lakayt bir tutum sergilemesi demektir. Bunun dışında daha bürokrat bir duruş sergilemek en sağlıklı iletişim şekli olacaktır. Yani yabancı durmak cana yakın durmanın tersi olarak düşünülüyor toplumda fakat aynı şey değildir.
Bunun yabancı durana ne faydası olacak şeklinde bir soru sorulabilir. İnsanları tanımakta anlamakta onlara nasıl davranılması gerektiği konusunda hatta tanımak hakkında yardımcı olmaktadır. İnsana yabancı davranan karşısındaki insanı annesinden babasından daha iyi tanıma imkanı verir. Çevrede birçoğunun merakına neden olur sen nasıl böyle yapıyorsun derler. Çünkü insanın insana yabancı durmasını herkes beceremez zor bir iştir. İnsanlar tarafından ise yadırganmaktadır.
Sürekli denir ya insan özünde yalnızdır diye işte aslında insan kendini yabancılığa alıştırması ve bu konuda eğitmesi gerekir. Diyeceksiniz ki bu nerede yazıyor nereden öğreneceğiz. Bu konuda yazılmış bir kitap olduğunu bilmiyorum olsaydı ben bilirdim. Yabancı diye bir roman vardı fakat tam benim anlatmak istediğim konuyu anlatıyor mu bilmiyorum bir ara bakarım. Okuyan bir okurumuz var ise yorum kısmından düşüncelerini yazabilir.
İnsanın nesneye-üretime yabancı durması
İcat yapan birşeyleri geliştirenler veya işi sürekli geliştirme olanlar sürekli kendi işlerine yabancı durmak zorundadır. Sürekli yaptığı işle ilk defa karşılaşıyor gibi yapmak zorundadır. Bu şekilde hareket etmezse işini geliştiremeyecektir.
Birşeye yabancı durmamak, insana, olaylara, vd. durumlara yabancı durmamak rehavete sürükler ve zamanın nasıl aktığını bilmez ve zaman geçer gider. İnsan bu açıdan kendini yabancı durmak, yabancı bakmak konusunda eğitmesi gerekir.
Cüneyt Arkın dahi filmlerinde bu konuyu işlemiştir. Bayan rol arkadaşı niçin bana yabancıymışım gibi davranıyorsun kuzum der. Tabi ki insan hayat arkadaşına ailesine karşı yabancı duramaz.
İnsanın olaylara yabancı durması
Olaylara yabancı durmak olayları soğukkanlı değerlendirmekte yararlı olur. Bir olayın heyacanı insanı sarınca insan doğru karar veremez ki bu insanın zaafıdır. Bilenler insanın bu zaafını çok iyi kullanır. O nedenle en acil işin 6 ay mühleti var derler.
Olaylara yabancı durmayı öğrenebilirsek olay anında acil bir durumda soğukkanlı hareket edebilirsek doğru karar almak mümkün olur.
Kendinizi acil durumlarda nasıl hareket ettiğinizi düşünün. Ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız.
İnsanın konulara durumlara yabancı durması
Okul sürecinde çok yararlandığım bir yöntemdir fakat bir bakıma insanı yavaşlatmaktadır. Mesela öğretmenler bunu çok yapar öğrencide öğretmenin konuyu bilmediğine dair bir izlenim verir ki öğrencinin canını sıkar. Ben bunu biliyorum senin çözmeni istiyorum demesi dürüst olması daha doğru olacaktır. Eğer öğretmen biliyorsa, çözebiliyorsa ben de çözüp ben de bilebilirim der. Öğretmenlere de buradan eleştirilerimizi sunalım.
İnsanın bildiğini unutması kötü birşeydir çünkü öğrenmek için ona verdiği emek ve zaman boşa gitmiş olacaktır. Öğrencilik zamanlarında öğrencinin başına çok gelir ki öğrencilerin başarısızlık nedenlerinden bir tanesi de budur. Sürekli çalıştım fakat unutuyorum, korkudan unutuyorum şeklinde yakınmaları vardır. Oysa ki çalışmamıştır. Öğretmen çalışmıyorsun bana yalan söyleme der. Bazen doğrudur bazen yanlış. Bazı öğrencide de alışkanlık olmuştur neyse geçelim.
Yabancı durmak bir bakıma arı duru bir zihinle konuları durumları yenilikleri değerlendirmek açısından yararlıdır. Yabancı durmak aslında sürekli yapıldığında zararlı gerektiği yerde yapıldığında ise çok yararlı bir davranış olacaktır. Bu toplum tarafından genellikle uygun görünmemektedir.
Her insan aynı olmadığı gibi herkes aynı şekilde davranacak diye bir durum da yoktur. Bir insanın ortalama bir insan davranışı göstermek gibi bir zorunluluğu yoktur. Her insan yaşamını kendi dengesinde devam ettirir, başkasının dengesine göre yaşanmaz.
Ani bir kaza durumunda olaya yabancı durmak kazaya uğrayanın hayatını kurtaracak davranışları sergilemeye yardımcı olur. En azından geçmişte ne yapılacağı hakkında bilgi edinilmişse onun uygulayarak hayat kurtarılabilir. Oysa ki heyacanlıyken kaş yaparken göz çıkarmak mümkündür. (İnsan vasfından bahsederken cümle içinde insan demek fuzuli kelime israfıdır hem yazanı hem okuyanı yorar).
Rehavet içinde bir yaşam nasıldır?
Bu yazıyı aslında bu konuya bir açıklık getirmek açısından yazdım. Yaşarken hayatın bir aşamasında oluruz ve hayatın son evrelerine geldiğimizde hayatımızın nasıl geçtiğini anlamadık deriz ki bunda rehavetin payı çok yüksektir. Rahata erince rehavet sarar.
Bunun dışında planlı yaşam vardır ki rehavete düşmeyi sürekli bir eylem içinde olmayı sağlar. Yabancı durmak aniden gelişen olaylara yaklaşım açısından çok faydalıdır.
Araba kullananlarda bu durumu çok gözlemlerim. Bir çok sürücü araba kullanırken sürekli sadece önüne bakar, sağ, sol, arka aynalara hiç bakmaz çünkü öyle bir zorunluluğu yoktur. Diğer sürücüler ise araç kullananların hiç sağa sola bakmadan sadece önüne bakarak araç sürdüğünü hesap ederek hareket etmelidir. Bu durum arabayı at gibi kullanmaktır. At gibi araba sürmek fiili buradan gelmektedir.
Sadece önüne bakar araba kullanırken gözüne at gözlüğü takmıştır. Hiç sağ, sol, arka aynaya bakmaz. Araç kullananlar nasıl araç kullandıklarını bu açıdan değerlendirmelidir.
Turist Ömer konusuna hiç değinmedim onu da filmlerinden takip edebilirsiniz. Aslında yabancı durmak daha geniş bir konuyken kısa bir değerlendirme yapmaya çalıştım. Umarım yararlı olur.
Yabancı durmak, öğrenmenin ivmesi mi diyelim, yoksa tek bildiğim şey hiçbir şey bilmediğimi bilmektir felsefi yaklaşımı mı!?
YanıtlaSilGelişim ve öğrenmenin ivmesi için yabancı durmak diyebiliriz. Bu yazıda kurbağa deneyi aklıma geldi fakat yazmadım. Yabancı durmak rehavete düşmeyi engelliyor diyebiliriz.
SilToplum yaşamını etkileyen bazı şeyler yavaşça değişir, çoğu kimse de bunu fark etmez. Son yaşadığımız toplumsal değişimleri gözlediğimizde denetim mekanizmalarının giderek arttığını hep birlikte izliyoruz.
Bu açıdan farklı bir bakış getirmeye çalıştım.