Ana içeriğe atla

BÜYÜK ÖNDER ATATÜRK'Ü VE KENDİMİ ANIYORUM

ATATÜRK “EVRENSEL KURTULUŞ FELSEFESİ”’Nİ YAZDIĞI SAMSUN’A  19 MAYIS 1919’DA, BEN İSE 19 AĞUSTOS 1958’DE ÇIKMIŞIM

19 Mayıs 2021

19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramımızı kutluyorum.

17 Mayıs 1958’in  baharında Arhavi-Kavak köprüsünden Samsun’a gitmek için Çavuşoğlu burunlu otobüsündeyiz. Otobüs o denli büyük geldi ki bana ürküntü içindeyim, aynı zamanda üzüntü içinde de..Çünkü 7 sene koynunda büyüdüğüm Babaannem Asiye’den ayrılıyorum ve Anne Babamla ilk kez beraber olacağım, fazla tanımıyorum da.. Babaannem Asiye Çorbacıoğlu ve sevgili amcam Şefik Çorbacıoğlu yolcu ediyor. Otobüsün içindeyim, yanımda 'kundaktaki kardeşim Niyazi’yi kucağında pışpışlayan' annem ve kardeşim Hüseyin var. Benim gözüm dışarıdaki Babannem'de ve onun ağlamalarına eşlik ediyorum. Şefik amcam, sonradan içinde gümüş var diye toplatılan demir “2.5 Lira”’dan tam 4 tane vermiş. O bile beni teselli edemiyor. İki avucumda onları sıkmış göz yaşlarımı siliyorum(Agresifliğimin nedenselliği mi acaba, bir devam eden travma gibi..)..

Kavak Beldesi, Arhavi Kasabasından daha büyük bir yerleşke, çünkü tüm, şehirlerarası yolcu otobüslerinin kalktığı yer. Kavak köprüsü de kalkış limanı..Deniz için veya resmi iş için Arhavi’ye gidenler dönüşte Kavak’ta alışverişlerini yaparlardı..Aslında o demir kemerli o ahşap dükkanlar korumaya alınıp restore edilerek tekrar yaşama geçirilebilirdi..

Ve, kalkış anı geldi, Çavuşoğlu otobüsü, içindeki yolcu ve sırtına bağlı yüküyle büyük bir  gürültü ile kalktı, Babaannem ve amcam kayboldu, hızla köprüden inerek, iki yanı sıralı ahşap dükkanların olduğu yola girdi, dükkanlar da kayboldu ve fındık bahçelerin içinde hız almaya başladı, sonrasında tanıdığım fındık bahçeleri de kayboldu ve Armoni(Ermeni) dağını tırmanmaya başladığım an babaannemi, amca ve dayılarımı, yengelerimi, Halamları, kuzenlerimi, babannemin her Arhavi’ye inişte Kavak’tan aldığı sepetin içindeki beyaz ekmeği, ipe dizili kerkeli(susamsız simit), fındık ve çay tarlalarını, inekleri kısacası benim için her şey olan memleketimi özlemeye başladım. Arkaya baktım, tanıdıklar otobüste mi diye. Biraz rahatladım;  Babamın dayısı Rüştü Gümüş ve akrabamız Veysel Horoz amca otobüste idiler. Tam 2 gün sonra, yani 19 Mayıs akşamın karanlığında uzakta  çok ışığın olduğu bir yer çıktı karşımıza. Samsun’a geldiğimizi söyledi Veysel amca ve Rüştü dayı. Yanan şeylerde elektrik lambalarıymış. Hiç de tanımıyor, bilmiyorum..

Memleketim gerçekten doğası ve doğanıyla güzel..Memleketimin güzelliği deyince; Samsun 19 Mayıs Lisesinden arkadaşım doktor sevgili Turgut Çaykara’nın bir küçük öyküsüne yer vereceğim. Şehirler arası yolcu otobüsleri var. Zaman-zaman eşlik ediyor. İki kere Arhavi’ye gitmiş. Anlata-anlata gururlandırdı beni. “Hayran kaldım Arhavi, Hopa ve Kemalpaşa’ya. Gençler kızlı erkekli sahilde geziyorlar, rahatsız eden yok. Son derece de uygar giyimliler..Fakat bu  çağdaş  duruş Fındıklı’dan sonra azalmaya başlıyor ve Çayeli ötesinde maksimuma çıkıyor..”

19 Mayıs 1958’in bahar akşamında gördüğüm aydınlığı çok sonraları düşündüm, o aydınlık Atatürk’ün 19 Mayıs 1919 günü Samsun’da Anadolu insanı için yaktığı aydınlık meşalelerinin ışıkları idi adeta...

Ve zaman öykülerini beraberinde taşıyarak akıp gitti.1972 yılına dek defalarca Samsun-Arhavi- Samsun yolculuklarım oldu ve sonlandı.. 1972’de 1970’lerin son Samsun’a gidişim oldu. Mühendislik eğitimi bitmiş YSE’de göreve  başlamıştım. Kabuller için komisyon başkanı olarak 1980 Temmuz’unda Samsun’a göreve gidiyorum. Babamın arkadaşları ve ağabeyim Sezai Çorbacıoğlu’nun çalıştığı Samsın İl Müdürlüğü’ndeyim.  Görev süremin kısalığı nedeniyle Samsun’un 8 senede değişen yüzünü göremedim.. Ve tam 23 yıl sonra, yani 2003’ün Aralık ayında, büyüdüğüm kenti doğası, ve doğanıyla doyasıya gezme fırsatını yakaladım kızım Ececan, eşim Kadriye ve kuzenim Refik Tuna ve eşi Nursen ile. Çocukluğumun ve delikanlılık dönemlerimin geçtiği mahalleleri gezmezden, önce kızımı mezun olduğum 19 Mayıs Ortaokulu ve Lisesine götürüyorum.. Öğretmenlerimi anlatıyorum, arkadaşlarımı da. Bak kızım, şu saçları kabarık kıvırcık saçlı Nimet Uçkan. Ağabeylerimiz o’na Deli Kar  diyorlardı biz de der olduk. Akıllı, disiplinli ve yürekli de.. Kopya yakalama uzamanı. Bir keresinde beni yakaladı. Yanıtları vermiş, kağıdımı sola çekmiş, Hüseyi Hamamcı'ya’ okutuyorum, sonrasında sağıma çekerek diğer arkadaşıma okutayım derken,  erken Nimet hanım da son anda canıma okudu. Ben sıfır, onlar 8 aldılar.. Okulun bahçesindekileri, okul giriş bekçimiz Tahsin amcanın yanında durarak kızıma tanıtıyorum: Şu gördüğün gözlüklü beyaz önlüklü “Dersi tatil olanın, tatili ders olur” diyerek bizi uyaran Matematik Öğretmeni Osman Yalın. Gözlüklu kıvırcık beyaz saçlı Haluk Uğrurlu’nun; Ziya uğurlu. Lakabı Paya idi. Oğlu Haluk bile babasına takılırdı, parayı gösterip “Bu ne baba?” diyerek. Uzun boylu gözlüklü Ali Riza Daltaban, bisikletin dışında bütün hava, deniz ve Kara araçlarını kullanır...Şu heyecanlı heyecanlı dolanan mavi önlüklü Kimya öğretmeni Özden Özdemir. Yaramaz öğrenci avında. Bir keresinde benle de kapıştı..Cesur yürek Fransızca Öğretmenim Meliha Atasagun, Amcamın da öğretmeni, o zamanki soyadı Dizer. Meliha hanımın yanındaki uzun boylu kıvırcık salkım saçı güzeller güzel Biyoloji öğretmenim Günay Bütün. Meliha hanım gibi çok severdim, o da öğrencilerini. Şu uzun boylu yakışıklı beni Lise sonda ikmale bırakan ve Tarihçi Doğan Akın hocamın ısrarıyla tekrar sınav yapan Kıbrıslı Müzik hocamız Turkay Sungurtekin. Mereddet Sarabil, Fizikçi Vedat Korkmaz, yanındaki güzel fizikçimiz Mualla Sarıyiğit . Eli bağlı olan kıvırcık saçlı kimya öğretmeni Haydar Koyun. Acımsız biri  eşi Meral Koyun da Kimya öğretmeni(Sonradan duydum ki intihar etmiş). Şık giyimli Mustafa Durmaz, Düşünen insan Matematikçi Salih Karadağ(Prf. Dr), Sezai Serdaroğlu, Ayhan Işık’a benzeyen müdürümüz Beşir Sağlam. O çok geride duran Kenan Burgut Beşir beyden önceki müdürümüz. Sert adam; okulda birilerin isimlerini almış saçları uzun diye. Bunlardan biri de benim. Saçlarımı protesto için usturaya vurduttum. Beni törende kürsüye çağırdı, sorgusuz tokatlamaya çalıştı, zıplayarak derken geri çekildim, çiçeklikler düştü ben de okulun giriş kapısına... Şu gördüğün İbrahim Tunalı Beşir beyin yardımcısı oldu. Beşir bey gelmezden ben okuldan uzaklaştıran adam. Bilmem belki de okulu haşarı-hareketli öğrencilerden temizleyip sonra müdür olmak istiyordu. Sonrasında Özden Özdemir hocamın sayesinde okula döndüm. 2 ay sonra talihsiz bir şekilde Özden beyin hışmına uğradım ve karşılık verince tatsız bir süreç yaşandı. Fizikçi Lütfü Dündar ve Matematikçi Muzaffer Güler yan yana duranlar. Gördüğün gibi sürekli sağ avucuna sol elin dirseğini koyup sol eliyle ağzını kapayan ve sevecen-sevecen güldüğünü sandığınız Matemetikçi Muzaffer Güler, aynı zamanda Nafiz Çorbacıoğu amcanın sınıf arkadaşıydı. Benle nedense yıldızı barışmdı. Uzun boylu olanı Edebiyatçı Mustafa Kırcı, At kafa derlerdi, ben hiç demedim.Onun yanındaki çok sevdiğim sanat tarihi hocamız Korkut Ondin. Duvarda oturan ve kitap okuyan bana yazmayı öğreten Türkçe hocamız  Sıtkı Çağlayan. İkmale kaldığımda beni yazın bol-bol kompozisyon çalış diye uyaran Şair hocamız. “Sibeli Tanırmısınız” adlı kitabını hala saklarım. Kitabın son sayfasındaki; “Aşk için yanan gerek-Canan için Can gerek…..Sevdik o halde varız-Can içre can yanarız-Aşk yoluna can koyarız-Aşka gideriz aşka..” dizeleri hala aklımdadır. O, Felsefe ve Mantık hocamız Ahmet . Beyefendi hocalarımızdandı, güzel ders anlatmaz güzel not aldırırdı. Defterlerini hala saklarım.. Beden eğitimi öğretmenlerimiz Tömris Acartürk ve  Kenan Çeviker; Gençlerbirliği eski topçusu. Lise takımına beni almazdı, çünkü çalım atma tutkusuyla, kolektif futbolu bozduğumu söylerdi..Tomris Acartürk eşofman altını zorunlu kılardı. Bizim Çarşambalı Hasan Bolukbaşı, arkasını bastığı Çarşambalılara özgü yumurta topuk ayakkabıyla gelirdi, eşofman konusunda ısrar edince Tomris hanım, Hasan bir derste ninesinin yünlü yeşil lastıklı pazen ile çıktı. O günden sonra Hasan’a Pazen der olum, olduk daha doğrusu..Şu sağ dipteki Solmaz Teğmen. Sevgili amcan Nafiz Çorbacıoğlu ile hiç arası yoktu Artvinli olmasına karşın. Nafiz amcan onun yüzünden Trabzon Lisesi’ne gitti.. Sarışın saçlı Leyla Yıldız Almanca öğretmeni, Fındıklılı  Dr. Kenan Yıldız amcanın eşi . Ve anılarımın bir yerine duran; Matematikçi haza beyefendi Ahmet Çağlayan'ı, Ali Acartürk'ü, Fizikçi sarsış güzel Mualla Sarıyiğit. Türkçe hocamız Pakize Ozantürk, Samiye Anakök, Cemal Aşçı, Yıldız Düzköylü, Ekrem Tığlı, Azmi Şahin, Rahmi Türker, Erol Kural, Kamil Saka, Nazmi Uçan, Reyhan Bayzat, Naci Uzun, Adnan Müezzinoğlu, Pembe Demir, İsmet Yüksel, Semra Bartın, Kemal Karagöz, Burhan Paçacıoğlu, Cahide Mursal, Ayşe Tahmiscioğlu, Erol Tahmisçioğlu, Ruşen Yelken, Aziz İskenderoğlu, Recep Öztürk, Orhan Korkmaz, Aydın Kılıçkıran, Harun Şekercioğlu, Rasim Akın, Ayşe Sevindik’i de analım.

Kızım diyeceksin ki, “Baba hocalarınız topluca hepsi bahçede nasıl oluyor..” “Kızım değerli hocalarım benim anılarımın bahçesindeki vazgeçilmezler..Her ne ise burada keselim ve arkadaşlara geçelim..”

Şu kalabalık grup arkadaşları; Hüseyin-Hasan Seyhan, Cemal Gencer(Artist oldu. Hülya Koçyiğit ile filmi var), Selim Ağca, Gidarist Oya, Aynur Ertek , Emel Onursal, Fatma Berke, Ferhan Arol, Binnaz Türker, Gülseren Göksuoğlu, Aysel Pehlivan, Levent Atasagun, Gülşen Pehlivan, Aynur Keskin, Ayla Horoz, Gülseren(Duman), Naile Ural, Eser Onursal, Ferhan Arol, Necile Gündüz, Abdullah Necmettin Gündüz(meslekdaşım. Prof. Dr), Murat Tıkıroğlu, Mazhar Başoğlu, Kenan Hazneci, Osman Kaleli, Mustafa Türker, Bülent Atasagun, Yılmaz Türker, Atila Gümüşel, Kurtuluş Demirpençe, Ahmet Cerit, Esat Sevuk, Engin Erik, Abdullah Nezih Kaleli, Suat Lafçı, Eriş Semiz, Çelik…,Kenan Altıparmak, Nedim Nasrettinler, Emin Özkaragöz, Amcan Hüseyin Çorbacıoğlu, Amcan Niyazi Çorbacıoğlu, Yakup Akmaz, Yalçın…, Hamdi Çatalsakal, Varol Türker, Selami Türker, Kenan Durukan, Halis Şişman , Işık Kayhan, İlhan Cüre, İrfan Cüre, Vedat Yılmaz, Alattin Kartal,Erdal Kılcı, Ali Fuat Ak, İlhami Yavuzaslan, Erkan Durukan,  Abdullah Göçet, Nihat Tıkıroğlu, Enis Özdoğan, Semih Şahinkaya, Cengiz Gül, İbrahim Aydemir, Mustafa Kademoğlu, Hayrullah Denizci, Zeki Çalışkan, Nevzat Telci, Mehmet Kaya, Muharrem Özeren, Haluk Uğurlu, Metin Demir, Aytekin Ceylan, Adil Yüksel, Cemil Ercan, Ziya Akbaş, Necati Başustaoğlu,  Nuri Dural, Mevlüt Ekmekçi, Mehmet Öngör,  İsmet Bayrak, Mehmet Akyürek, Mümin Coşkun, Birol Yücetepe, Tahir Vardar, Orhan Ulusoy, Metin Demir, Köksal Piyade, Mehmet Yaşkafa, Osman Gülüm,Yasin Alemdağ, Mehmet Türkmen, Ali Şahin,  Turgut Çaykara, Yekta Gürsel, Erkan Eray, Ahmet İhsan Kalkavan, Tuncay Kalkavan, Hüseyin Uçar, Nuri Aytekin, Şaban Öztel, Ersin Alemdağ, Musa Baştuğ,  Aysel Horoz, Engin Erik, Metin Çetindağ, Hüseyin Hamamcı, Hasan Muti, Hasan Bölükbaşı, Mahmut Sinan Ünsal, Ali Can Gökçe, Sinan Bulut, Mehmet Sarı, Cahit İncegöz, Davut Uludoğan, Şüayip Erişkin, Abdülkadır Samangül, Muhammet Mısırlıoğlu,  Şükrü Kumbasar, Abdülkadır Başnamlı, Mustafa Türkoğlu, Mustafa Şentürk, A.Kadir Sağlam, Tayyar Kumbasar, Emin Karagöz, Mehmet Oktay Yılmaz, Veysel Keleş, Temel Sönmez, Atilla İskender Ediz, Şefik Öztürk; Şefik okulun en çalışkanı idi. Benim liseyi bitirmeme çok yardım etti. TIP fakültesini kazandı. Ankara’da imiş. Samsun yurdunda kalıyormuş. Çok sigara içiyormuş ki bizle iken sigara dumanından nefret ederdi, Cebinde Cumhuriyet gazetesi taşıdığı için faşistlerin saldırısına uğramış ve okulu bırakmış. Çok, çok ama çok büyük bir zeka idi..O küçük elleriyle tuttuğu kalemle, defterlere o büyük beynindekileri aktaran zeka..Şu an psikolojik sorunları varmış, ulaşamıyorum kendisine..

Ağabeylerimiz de oradaydı; Kaya Akal(Deli Kaya), Cudi İmamoğlu, Ali Şahin, Naci Duman, Yusuf Ziya Yılmaz, Yavuz Ediz; Hava izcileri başkanı, sonradan pilot oldu, annenin arkadaşının eşi ve Yılmaz Türkoğlu vd….

Derken Baran Özcan’ın biz diktik dediği Çamların içindeki Sanat Okulu’ndayız..Necati amcanın(ağabeyim) okuduğu okul olduğunu anlatıyorum.. Ken Clark adlı hocasıyla ters düşmelerini de anlattım..Sonrasında SSK hastanelerin olduğu sokağa girdik..Eskiden İnönü Ortaokulu olan, sonradan Mustafa Kemal İlkokulundayız. Öğretmenim Ekrem Göçmen’den söz ettim 1960’da, Mustafa Batur(Beton Mustafa), Azem Başnamlı, Nedret Bayraktar arkadaşlarımdan da..Buradan 56’lara ve Bahçelievler'deki-Kılıçdede mahallesi ve Mustafa Kemal İlkokulundan sonra 3.sınıfa başladığım Riza Nur İlkokuluna geldik. Hocam Gülşen Onat, arkadaşlarım Ersin, Kemal, Şaban, Yaşar, Şenay Deveci, Hatice ve diğerleri bahçede koşuşturuyoruz,  beyaz saçlı bıyıklı Dursun Babayiğit bir babayiğit edasıyla merdivenin başında bizleri izliyor.. Gür sesiyle sınıflara doluştuk. Bugün “Tutum haftası”..Yerli malı  yurdun malı herkes o’nu kullanmalı dedirtiyorlar, fakat, o hafta sonrası hergün  Amerikan peyniri yedirip ve Amerikan süt tozu içiriyorlardı.Sınıfın ortasında kocam bir kara kazan, kepçesiyle bize bakıyor. Ben ne peyniri, ne de süt tozunu seviyorum. Peynirler masada, evden getirdiğimiz bardakları da masaya koyduk. Okulun hizmetlisi bizi bekliyor. Biz Yaşarla boğuşuyoruz, Kara tahta başına dek geldik, silgiyi Yaşar’a atarken Kara kazana düştü, Yaşar da kara lastiğnin bana fırlatırken, o da kara kazanı boş bırakmadı; Dursun Bbaboğlu’da bizi kara kazana değil sınıftan attı..

Ertesi günü Halk Evleri’ne gitmek için boy sırasına göre yürüyüşe geçtik. Başımızda Gülşen Onat hocamız..Dia gösterisi var. Konu Atatürk devrimleri..Bizden önce iki okul var; 23 Nisan İlk Okulu ve Mustafa Kemal İlk Okulu. Yıllar sonra iki okulda da vekil öğretmenliğ yapacağım hiç aklıma gelmezdi, geldi..Beklerken Acıktık. Mahalemin simitçisinden simit alım.Sevgili annemin verdiği 100 kuruşu arkadaşlarıma da ısmarlayarak bitirdim. Beklerken tekrar canımız simit yemek istedik. Para yok, borç istedim vermedi. Israr ettim, ısrarla yok dedi..Kızdım, tablaya tekme, simitler yerde..Herkesin elinde simit..İyi ki babam gelmişti erken, parasını verdi eve gelen simitçiye, yoksa annemden şansıma ne düşerse o’nu yiyecektim, süpürge veya terlik..

 Ececan’la tanıştırdım, tüm onları ve yaşananları..

 

 

Refik ağabey bizi, büyüdüğüm mahalleye indirdi, Ali Osman, Ali Riza, Ulvi, Muhammet, Bayburtlu Metin-Aydın kardeşler, Haluk ağabey ve Recai’ler mahalledeydiler, bir kısmı çelik çomak bir kısmı misket oynuyordu, onlara özlemle selam verdik.. Oradan Gündoğdu sokağına geçtik. Samsun’a gelişimizdeki ilk evimizin olduğu Rasathane’ye. Gündoğdu sokağı yine cıvıl-cıvıl. Ececan’a mahallelilyi tanıştırıyorum, Adem’i, SarıÜnal’i ve İhsan’ı....Çocukların kızdırdığı Deli Rafet’in Arnavut kaldırımdan seken taşların çıkardığı kıvılcımları ve en az kıvılcımlar kadar hızlı kaçan Roman çocuklarını izliyor, bir yandan beni dinliyor Ececan.. Evimizin karşısındaki; boş arazide çocukların bir kısmı cicili(misket), bir kısmı sek-sek, bir kısmı da, saklambacın evirilmişi olan ve adeta uzun maraton koşusu gerektiren Amen kapmaca oynarken, bir grup yaramaz da Romanların otlamaya bıraktığı Eşek ve Atlara binmeye çalışıyor.  Sonrasında naif, kibar Cinperi inmeye başladı Gündoğdu’dan, kızlar camlarda bitiverdiler, en çok da evde kalmak üzere olan kızlar bağırıyor Cinperi’ye fal açması için. Mahalleli çok seviyor Cinperi’yi..Fallara baktıktan sonra Cinperi o kibar haliyle denize dik inen sokaklardan birine girerek Çiftlik caddesine indi. Akşam karanlığı da inince köylülerin Samsun’da satacağı odun ve kömürü taşıyan  kağnı gıcırtılarına, su taşıyan eşeğin Arnavut taşlı yolda nal sesleri ile birlikte sütçünün bağırışları karıştı. Annem sucuyu ve sütçüyü çağırdı, dışarıda olan bizleri de..Hikmet ve Hasan Turna da evlerine çekildi…Ne güzeldi Gündoğdu sokak. İlk ve son aldığım transfer teklifinin yapıldığı yerdir burası. Ağabeyim Nafiz mahalle maçı almış. Karşı taraf güçlü, bizim takım hem eksik hem güçsüz. Sadece Nafiz ağabey, sonradan Samsun Amatör takımlarında oynayan sarı Ünal, bira da İhsan ve Adem, diğerleri dan dun.. Kaleci bulamıyorlar. Beni geçirdiler kaleye. Nafiz ağabeyin “Gelen topları yakalamaya çalış, kaleye girmesin” komutuyla kaledeyim.. Ben her gelen topa atlıyorum kedinin yumağa atladığı gibi, sağdan soldan gelen toplara hamlelerimle kendimi hayli paraladım; kısa pantolon giydiğim için dizlerim örselenmiş derken maç bitti. Kazandık maçı, 4 gol yememe karşın. Sarışın bir adam geldi Nafiz ağabeyin yanında bir şeyler konuştular. Adam beni beğenmiş, 3 yıl sonra takımın geçlerine alırız diyerek ağabeyimden söz almış. Takım dediği Samsun Galatasaray. Ve bana yapılan ilk ve son transfer teklifi oldu, olmasına fakat Galatasaraylı olmama neden olan bir süreci yaşadım..

Ertesi gün kentin kalanını gezdik, sokaklardaki arkadaşlarımı, koşuşturmalarımı, Yıldız sinemasının önünde 5 kuruşa Tommiks, Teksa okumlarımı tanıştırdım Ececan’a, sokak aralarındaki misket oynamalarımı ve ebe olanların beklediği direği kapmak olan, uzun soluklu koşmaya dayalı Amen kapmacalarımı da..Sonrasında Matasyona gittik, plajlar alabildiğine dolu, alabildiğine uzanan kumsal altın kum sahili. Akrabam Kemal Yılmaz ve mahalle arkadaşlarıyla şamyeller belimizde, mayolar elimizde Matasyon sahillerine gidiyoruz, yüzeceğiz..

Tam denize gideceğimiz anda Ececan; “Baba burada denize girebilir miyiz?” sorusuyla düşsel anılarımdan uyandırdı ve Kemal ağabey ve arkadaşlarımı kaybettim..Matasyon Atakent olmuş, Atakum olmuş ve betonlaşmıştı. Öyle ki; İncesu, Taflan, Engiz ve Dereköy’e dek sahil boyundaki denize yakın betonlaşma beni düşlerimden tamaen uyandırmıştı. Metin Burma’nın yaptırdığı sahil yolu biraz sınır koymuştu koymasına dek, fakat eski Matasyon’u asla geri getirmiyordu.. Samsun’un deniz paralel ve dik sokaklarındaki beton yığınları arasında yalnız kalmış, tek katlı ve dışarıdan merdivenli 2 katlı sıvasız tuğla evler sanki geçmişin anılarını anımsamamız için işaret veren taşları gibi..Bu Gündoğdu sokakta, 56’larda, Kara Samsunda.. Bahçelievler’de ve her yerde aynıydı.. 

Evrensel Kurtuluş Felsefes’nin kutsal tarihi; “19 Mayıs 1919”

Gazi caddesinden Mecidiye’ye doğru yol alıyoruz. Atatürk’ün kaldığı ve Atatürk Evi olarak, dahası “Gazi Müzesi”’ne dönüştürülmüş Rum Monica’nın Mıntıka Palas  otelindeyiz. Otelin adına Mantikas, Mantika, Mıntıka denmiş zaman-zaman. Otel Kale Mahallesi Gazi caddesinin devamı olan Mecidiye caddesinde. İki katlı binanın iç kısmı Bağdadi olarak yapılmış. Yani; Ağaç direklerin dışa ve içe gelen yüzleri çıtalarla kaplanır üzerleri sıvanarak yapılan(duvar veya tavan) yapı biçimi-tekniği. Kültür Bakanı İstemihan Talay döneminde restore edilmiş. Kültür Bakanlığı görevlisi Aslı Aydın sürekli bizi bilgilendiriyor. Atatürk 19 Mayıs 1919 Salı sabahı saat; 08:00’de arkadaşlarıyla Samsun’a ayak basıyor. İlk gözümüze çarpan 16 Eylül 1923’te İnönü’nün adının geçtiği notları oluyor: “Saat sekizi çeyrek geçiyor.Yaz odasındayım. İsmet Paşa’yı beklerken bu satırları yazıyorum. Samsun’a 3.kez geliyorum. İlk gelişim malumdur….Burayı karalamış, şu kadarını okuyabildim; “tarihin, gözümün önünde…” Büro üstünde  duran Üzüm Cigara kutusunun kapağında okuyorum..19 Mayıs 1335. Ondan sonra bir defa daha gelmiştim, tarihini 4 sene evvel bu gelişimi…ve……..tarihini, yukarıda etti…..İsmet Paşa geldi yazıyı bırakıyorum..Gazi. M.Kemal..”..

Atatürk’e doğum gününü soranlar; “19 Mayıs” dermiş. Bu deyişin tescil edilmesini gösterir belge karşımızda: “Ankara 12 Teşrin 1936..Atatürk’ün doğum tarihinin 19 Mayıs 1881 olarak tescil edildiğinin belgesi..”..Aslı hanım; “Bu da o dönemin Samsun Mutasarrıf(Vali) vekili Osman Atlı’nın evinden getirdiği yorganı..” diye bizi uyarıyor..

Ve; Atatürk’ün ve Anadolu insanı olarak bizlerin doğum tarihi olan ve de Silah arkadaşları ve Anadolu insanıyla Atatürk’ün oluşturduğu “Evrensel Kurtuluş Felsefesi”’sini kutsal tarihi olan “19 Mayıs 1919”’a gelelim:

Önce;  Mustafa Kemal Atatürk'ü sandalla iskeleye çıkaran Mustafa Karakaş kaptanın anılarına göz atalım:

1952 yılında anlatmış...

"Samsunda kara günler yaşanıyordu.Şehir Fransız ve İngilizlerin işgalindeydi. 9. Kolordu komutanı Rafet Bey Mustafa Kemal geliyor diye haber gönderdi.Bana da onu gemiden alma görevi verilmişti.

19 Mayıs sabahı saat 8 de ,6 gemici ve ben sandalımızda bekliyorduk.Fener burnunda ufak bir gemi göründü. Bu "Bandırma" idi. Gemi demirledi .Geminin güvertesine çıkınca yalnız onun mavi gözlerini hatırlıyorum.Yanında 6 kişi vardı hala onların kim olduğunu bilmiyorum.

Sandala bindik ve sahile doğru yol aldık.Bir aralık İngiliz torpidoları görünmüştü.Uzun müddet onlara baktı sonra :

-Bunlar ne arıyor? diye sordu.

-Bilmem ki paşam hiç böyle kafile halinde gelmezlerdi.

-Beni mi arıyorlar dersin?

Bu sözlerin anlamını şimdi anlıyorum.Bizim o ana kadar bildiğimiz 9.kolorduyu teftişe gelmiyordu. Başka bir maksadı vardı.

Sivil elbise giyiyor başında da bir kalpa taşıyordu. Konuşurken insanın yüzüne bakmıyordu. Gözlerini dağlara dikmiş ve düşünüyordu.Bir ara düşünce alemini bırakıp bana dedi ki :- Dağlarda Pontuslu çok mudur?

-Şu gördüğün dağlar Paşam.Havza ovasından aşağı Pontuslu ile doludur.Adetleri 7.000 den fazladır.

-Ne yapıyorsunuz?

-1.5 ay içlerinde kaldım.35 kişiydik.Ot yedik.Elbise değiştirmedim.Yani sizin bileceğiniz Paşam uğraşıyoruz.Gündüz köy basıyoruz.

O zaman elini omzuma koydu.

-Var olun,her şey düzelir dedi.

Sahile gelmiştik.Tütün iskelesine çıktık.Belediye Reisi yok,Mutasarrıf (Vali) yok.Neden bilmiyorum,hepsi ortadan kaybolmuştu.

Gazi'yi şehir adına Boşnakzade Süleyman bey ile Mavnacılar Cemiyet Reisi Molla Dursun,çıktığımız ortamda ürkek bakışlarla karşıladılar ve hoş geldiniz dediler.

Karakaş ,Cumhuriyet Meydanını göstererek :

-Buraları o zaman mezarlıktı. Atayı buraya kadar getirdim.Ara sokaktan geçtik Onu (Mantika Palas) oteline yerleştirdik.

İki gün Şahinzadenin evinde kaldı. Sonra Kavak'a gitti.Kendisi hakkındaki idam kararını Kavak'ta öğrenmiş ve orada (ben böyle hükümete hizmet etmem) diyerek rütbelerini söküp atmıştı.

Daha sonra Havza,Amasya,Tokat ve Sivas ...gerisi malum.…

16 Mayıs 1919 günü  Bandırma Vapuru ile İstanbul’dan ayrılmış olan Dokuzuncu Ordu Birlikleri Müfettişi Mustafa Kemal ve yanındakiler, 19 Mayıs 1919 sabahı saat 07.00’de Samsun’a ulaştılar; mülkî ve askerî ilerî gelenler tarafından karşılandılar. Mustafa Kemal, bir Rum otelinde karargâhını kurdu. Teftiş bölgesinde bulunan idareci ve komutanlardan, bölgelerindeki asayiş durumunu bir telgrafla sordu.

Mustafa Kemal, Samsun’dan, emrindeki vilâyetler mülkî amirleri ile 15. ve 20.Kolordu Komutanlıklarına bölgelerindeki asayiş durumuyla ilgili bir rapor göndermelerini istedi.

Samsun’da görevli İngiliz askerî temsilci Yüzbaşı Hurst, Atatürk ile bölgedeki genel durum hakkında görüştü.

İngilizler, Mustafa Kemal’in Anadolu’ya geçisinden tedirgin olmaya başladılar. Karadeniz Orduları Başkumandanı George Francis Milne , Harbiye Nezareti’ne, “Mustafa Kemal’in Samsun’a gönderilme sebebi nedir?” diye sordu.

İstanbul’da General Milne “Mustafa Kemal Paşa’nın niçin Samsun’a gönderildiği hakkında” Harbiye Nezareti’ne yazı gönderdi…

Ardından Mustafa Kemal, Samsun’dan Sadrazam Damat Ferit Paşa’ya telgrafında “İzmir’in Yunan askerleri tarafından işgali hadisesi, yakından temasta bulunduğum milleti ve orduyu, tasavvur edilemeyecek derecede üzmüştür. Ne millet ve ne ordu, mevcudiyetine karşı yapılan bu haksız tecavüzü kabul etmeyecektir!” dedi.

Mustafa Kemal, İngilizlerin Samsun’a bir kısım asker çıkarması sebebiyle, bu gibi tecavüzlerin önlenmesi ve siyasî vaziyetten gerektikçe haberdar edilmesini, Harbiye Nezareti’ne telgrafla bildirdi.

Mustafa Kemal, Samsun’dan İstanbul’a ilk raporlarını kronolojik gönderme öyküsü:

21 Mayıs 1919: Mustafa Kemal, Samsun’dan Erzurum’da 15.Kolordu Komutanı Kâzım Karabekir Paşa’ya gönderdiği telgrafta: “Umumî durumumuzun almakta olduğu vahim şekilden pek elemli ve müteessirim. Millet ve memlekete borçlu olduğumuz en son vicdanî vazifeyi yakından müşterek çalışma ile en iyi yere getirmek mümkün olacağı kanaatiyle bu son memuriyeti kabul ettim. Bir an evvel zât-ı âlinize kavuşmak arzusundayım…” dedi…..İtalyanların giriştikleri işgallerin endişe yaratması üzerine Paris’te Dört Büyükler, Türkiye’yi nasıl paylaşacaklarını bir kere daha görüştüler. Lloyd George, İstanbul, Ermenistan ve Kilikya için Amerikan mandası ve kontrol altında bir Anadolu Türkiye’si önerdi…..Mustafa Kemal, Samsun’dan, Başbakanlığa, Genelkurmay Başkanlığı’na ve Harbiye Nezareti’ne gönderdiği raporda, ateşkesten sonra bölgedeki Rumların şımardığını, 40 kadar Rum çetesinin Pontus devleti kurmak için düzenli bir program altında toplandığını bildirdi…Samsun’da bulunan İngiliz askerî temsilci Yüzbaşı Hurst, İstanbul’da İngiliz Yüksek Komiseri Sir Somerset Arthur Gough- Calthorpe’a gönderdiği raporunda, “Kemal Paşa 19 Mayıs’ta buraya ulaştı. İlçedeki umumî durum hakkında kendisiyle görüştüm” dedi…Sadrazam Damat Ferit Paşa, Samsun’a çıkışı sebebiyle Atatürk’e başarı telgrafı gönderdi.

22 Mayıs 1919: Mustafa Kemal, İngilizlerin Hükûmet’in varlığına önem vermeksizin memleket içerisine kuvvetlerini sevk ettiklerine dair, Genelkurmay Başkanlığı’na, gönderdiği telgrafta, “… Bir gün, her tarafta oldu bittiler karşısında kalınmasının pek ziyade muhtemel olduğunu arz eylerim.” dedi…Mustafa Kemal, yanındaki birkaç kurmay subayı, Samsun’da görevli bazı İngiliz subaylarıyla bölge güvenliği hakkında görüştürdü…Sadrazam Damat Ferit Paşa, Mustafa Kemal’in Samsun bölgesindeki asayiş ile ilgili raporlarına bir telgrafla teşekkür etti.

23 Mayıs 1919: Mustafa Kemal, Ankara’da bulunan 20.Kolordu Komutanı Ali Fuat Paşa’ya, Samsun’a geldiğini, kendisiyle daha sıkı temasta bulunmak istediğini ve İzmir bölgesine dair alabileceği bilgiden haberdar edilmesini bildiren telgraf gönderdi…Mustafa Kemal, Erzurum’da 15.Kolordu Komutanı Kâzım Karabekir Paşa’ya çektiği telgrafta, mitingler yapılarak İzmir işgalinin protesto edilmesini istedi.

24 Mayıs 1919: Mustafa Kemal, Samsun’dan Harbiye Nezareti’ne gönderdiği telgrafında “… Bazı şikâyetleri yerinde tetkik ve önlem almak üzere karargâhımı yarın geçici olarak Havza’ya nakledeceğim” dedi…Mustafa Kemal, Samsun’dan Genelkurmay Başkanlığı’na orduda jandarma kuvvetlerinin takviyesi için İtilâf Devletleri temsilcileri katında teşebbüste bulunulmasını isteyen telgraf gönderdi…Mustafa Kemal, Samsun’dan Genelkurmay Başkanlığı’na gönderdiği telgrafında, Ermeni tecavüzlerine karşı 15.Kolordu’nun mevcudunun gerekirse artırılmasını istedi…Harbiye Nâzırlığı, İngiliz Generali Milne’nin 19 Mayıs 1919 tarihli yazısına verdiği cevapta, Atatürk’ün atandığı Dokuzuncu Ordu Müfettişliği’nin, Harbiye Nezareti adına verilen emirlerin ne derece uygulandığını araştırma, vazife bölgesindeki silâhların toplanması ve asayişsizliği ortadan kaldırma amacıyla oluşturulduğunu bildirdi.

25 Mayıs 1919: Mustafa Kemal, öğleden sonra otomobille Samsun’dan Havza’ya gitti…Beşiktaş ve Beyazıt’ta yapılacak mitinglere Hükûmetçe izin verilmedi. Hükûmet, mitingleri yasakladı…Samsun’da kendini güvenlik içinde hissetmeyen Mustafa Kemal, 6 gündür bulunduğu bu şehri karargâhı ile birlikte terk etti. Yollarda arkadaşlarıyla birlikte zaman zaman “Dağ başını duman almış” marşını söyleyerek otomobille, sessizce Havza’ya geldi.

26 Mayıs 1919: Havza ileri gelenlerinin ziyaretinde, Atatürk şu sözleri söyledi: “Hiçbir zaman ümitsiz olmayacağız, çalışacağız, memleketi kurtaracağız! Bizi öldürmek değil, canlı mezara atmak istiyorlar. Şimdi çukurun kenarındayız. Son bir cüret belki bizi kurtarabilir; zaten başka türlü de dönüş imkânı yoktur.”…Mustafa Kemal, Sait Molla imzasıyla bütün belediye başkanlarına gönderilen ve “milletin İngiltere yardımını istediğini bildiren” yazı nedeniyle, vilâyetlere ve mutasarrıflıklara gönderdiği bildirisinde şunları söyledi: “Millî ve siyasî bağımsızlığımızın kurtarılması ancak milletin yekvücut olarak müdafaası ile mümkün olacaktır.”

27 Mayıs 1919: Mustafa Kemal, Yıldırım Kıtaatı Müfettişliği’ne, “İzmir Müdafaa-i Milliye ve Redd-i İlhak Cemiyeti Merkez Heyeti’nin halen nerede bulunduğu”nu soran telgraf gönderdi…Mustafa Kemal, Havza’dan, Ankara’da 20.Kolordu Kumandanlığı ve Konya’da Yıldırım Birlikleri Müfettişliği’ne gönderdiği telgraflarda, Afyon’da bulunan 23.Tümen’in mevcudu, görevi ve Konya’da kurulduğu işitilen “Vatan Ordusu” hakkında bilgi istedi.

28 Mayıs 1919: Mustafa Kemal, İzmir, Manisa ve Aydın’ın işgali üzerine Havza’dan valilere, müstakil mutasarrıflıklara ve bazı kolordu komutanlıklarıyla Konya’da Ordu Müfettişliği’ne gönderdiği bildiride, “Siyasî bütünlüğümüzün muhafazası için, millî gösterilerin daha canlı olarak belirtilmesi ve devamı gereklidir. … Büyük ve heyecanlı mitingler yapılması, millî gösterilerde bulunulması ve bunun tüm memleketi kapsaması, bütün Büyük Devletler mümessilleriyle Babıâli’ye etkili telgraflar verilmesi, ecnebi olan yerlerde ecnebilere de tesir yapılmakla beraber millî gösterilerde âdap ve sükûnetin fevkalâde korunması, Hristiyan halka karşı bir taarruz ve nümayiş ve düşmanlık gibi tavır alınmaması zorunludur” dedi…Mustafa Kemal’in cesaret telkin eden dünkü sözleri üzerine, Havzalılar, bir okul binasında ilk toplantılarını yaptılar.

29 Mayıs 1919: Mustafa Kemal, Havza’dan 15.Kolordu Komutanı Kâzım Karabekir Paşa’ya gönderdiği telgrafta, “İtilâf Devletleri’nin milletimize haksız bir siyaset uygulaması ve millî bağımsızlığımızı ve devletimizi idama mahkûm etmekte oldukları gerçekleşmiştir. Silâh ve cephanenin ve iaşe tarzının zamanında kararlaştırılması; birliklerin mevcutlarının artırılması, birliklerin elinde bulunan silâhların mümkün ölçüde birleştirilmesi; levazım, iaşe işlerinin güvenliği ve cephanenin tamamlanma tarzı; mühim yol üstlerindeki büyük yapıların, gerektiğinde tahrip edilmek üzere hazırlıklı bulunulması gibi hususların şimdiden düşünülmesiyle son derece mahrem bir şekilde yerine getirilmesi lâzımdır.” dedi.

30 Mayıs 1919: Mustafa Kemal, işgalleri protesto amacıyla mitingler yapılması ve Büyük Devletler mümessilleriyle Babıâli’ye etkili telgraflar çekilmesi emri üzerine, beliren millî faaliyetin mahiyeti ve genişliği hakkında bilgi edinmek isteyen Harbiye Nezareti’ne Havza’dan yanıt gönderdi: “… İstanbul’a çekilen telgrafların tamamen sine-i milletten fışkıran teessüratın birer aksi olduğunu arz eylerim. Bu heyecan memleketin en ıssız köşesine kadar şâmildir, umumîdir.”…Mustafa Kemal, Havza’dan Kâzım Karabekir’e, “Ermenilerin Kars ve Sarıkamış’a asker yığdıkları haberlerinin kaynağı ve doğruluğu” hakkında bilgi isteyen telgrafında: “İtilâf hükûmetleri, atadan kalma meşru hakkımız olan toprakları çiğnemeyi Hristiyanlık adına bir hizmet addediyorlar. Bu cümleden olarak Ermenilere vilâyetlerimizi peşkeş çekmeleri de ihtimal dahilinde bulunuyor. Kanaatimce böyle bir hâli biz, çarpışmaya başlangıç saymaya, meşru topraklarımızı ve millî bağımsızlığımızı kurtarmak için mecburuz!”dedi….Mustafa Kemal’den 15.Kolordu Komutanlığı’na: İtilâf Devletleri illerimizi Ermenilere peşkeş çekebilirler. İzmir’de Yunanlılara yaptıkları gibi bu illerimizde de Ermenilere öncülük edebilirler.

31 Mayıs 1919: Ahmet İzzet, Çürüksulu Mahmut, Genelkurmay Başkanı Cevat Paşa gibi bazı tanınmış kişiler, İstanbul’daki Amerikan Kurulu’na giderek bütün Türkiye için Amerikan mandası istediler…İngiliz Yüksek Komiseri Calthorpe, Damat Ferit’e, bundan böyle mitinglere izin verilmeyeceğini bildirdi…İngiliz Yüzbaşısı Hurst, Havza’da Mustafa Kemal’le yaptığı görüşmede vazifesi hakkında şüphesi olduğunu söyledi…17.Kolordu Komutan Vekili Albay Bekir Sami Bey, Alaşehir’den Mustafa Kemal’e bölgesindeki durumu bildiren telgraf gönderdi…Ödemiş Jandarma Komutanı Yüzbaşı Tahir, Kolordu’ya sunduğu raporda, “Kuvvetim bir taburu geçti. Adını ‘Yiğit Ordusu” koyduk. Turgutlu ve Salihli arasında Kuvâ-yi Milliye kurması için Mustafa Efe’yi 100 kadar zeybekle yola çıkardım” dedi.

1 Haziran 1919: Mustafa Kemal, Başbakan Damat Ferit Paşa’ya çektiği telgrafta, ulusun, bağımsızlığını korumaya kararlı olduğunu, kötü sonuçlara karşı her türlü özveriyi göze aldığını, ulusal vicdanı yansıtmayan haberlerin kaygı verici tepkiler doğurduğunu bildirdi. Mustafa Kemal, idarecilere gönderdiği telgrafla, bölgelerinde Vilâyât-ı Şarkiye Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin teşkilâtı olup olmadığını, varsa temsilcilerinin kimler olduğunu, başka illerle bağlantısının olup olmadığını sordu.

2 Haziran 1919: Mustafa Kemal, İstanbul’da toplanan Saltanat Şûrası’nın çalışmaları hakkında Kâzım Karabekir’e gönderdiği telgrafta, “… Anılan Şûra’da kesin bir karar alınamamıştır. Halen hükümetin yine eski hükümet olduğu, fazla olarak zaafa uğradığı ve İstanbul’da yeniden bir inkılâp ruhu uyandığı anlaşılmaktadır.” dedi.

3 Haziran 1919: Mustafa Kemal, İngiliz Yüksek Komiserliği’nden aldığı nota suretini ileten Harbiye Nezareti’nin telgrafına, “Bağımsızlık ve millî mevcudiyeti imha ve hayatın devamını tehlikeye sokan işgal, suikast ve tecavüz gibi İzmir havalisinde görülmekte olan olayların benzerlerinin meydana gelmesine karşı ne milletin heyecan ve vicdanî teessürlerini ve ne de buna dayanan millî gösterileri önleme ve durdurma için nefsimde ve hiç kimsede kudret ve kuvvet göremeyeceğim gibi bu yüzden doğacak vakaların ve hadiselerin karşısında da mesuliyet kabul edebilecek ne komutan ne de idareci ve ne de hükûmet tasavvur ederim” yanıtını gönderdi…Havza’da Büyük Cami’de okutulan, Mustafa Kemal’in de hazır bulunduğu mevlidin ardından Belediye önünde düzenlenen büyük mitingde halk, mücadele için ant içti. Mustafa Kemal, Havza’dan Sadaret’e, Ege bölgesindeki işgaller üzerine siyasî ve umumî durum hakkında bilgi isteyen telgraf gönderdi…Mustafa Kemal, Havza’dan gönderdiği bir genelgede, Hükûmet’in Paris görüşmelerine çağrılmasının memnunluk verici olduğunu, ancak Paris’e gitmeye hazırlanan kurul ile ulusun istekleri arasında uygunluk olmadığını, Başbakan’ın sınırları belirsiz bir Ermeni özerkliğine razı olduğunu belirtti…Mustafa Kemal, mitingler konusunda ne gibi tedbir aldığını soran Harbiye Nâzırı’na verdiği karşılıkta: “Milletin heyecanını ve gösterilerini yasaklamak için ne kendimde ne de başkasında hiç bir güç göremem!” dedi…Türkiye mandaları üzerinde araştırma yapmak üzere kurulması öngörülen komisyonun Cirane-King adıyla anılan 7 kişilik Amerikan kolu, Paris’ten İstanbul’a geldi. Tek çıkar yol olarak Amerikan mandasını gören parti ve derneklerin temsilcileri tarafından özel törenlerle karşılandı.

4 Haziran 1919: Eski Başbakan Prens Sait Halim Paşa, İngilizler tarafından sürüldüğü Mondros’ta, İngiliz komutanına yazdığı mektupta, kendisini Osmanlı Hükûmeti’nin elinden kurtardığı (!) için İngiliz Hükûmeti’ne “derin ve sarsılmaz minnetarlığını” bildirdi...

5 Haziran 1919: Mustafa Kemal, Sivas, Amasya, Merzifon, Trabzon, Erzurum ve Erzincan ile bağlantı kurarak, asayiş hakkında edindiği bilgileri Sadaret’e telgrafla bildirdi…Balıkesir’de yayımlanan Doğrusöz gazetesi mandacılığa çattı: İki yol vardır: Ya istiklâl, ya ölüm!”…Mustafa Kemal, Samsun, Amasya, Sivas, Erzincan, Erzurum, Van, Trabzon, Gümüşhane ve Tokat’taki asayiş durumu hakkında aldığı bilgileri Harbiye Nâzırlığı’na bildirdi.

6 Haziran 1919: Müttefiklerin Karadeniz Ordusu Başkumandanı General Milne, Hükûmet’e bir yazı göndererek “ Mustafa Kemal ve yanındakileri derhal İstanbul’a çağırmanızı talep ederim!” dedi.

7 Haziran 1919: Mustafa Kemal, Samsun yoluyla İstanbul’a gönderilmekte olan 10.000 sürgü kolu ile 12 top kamasına Havza’da el koydu. Havza silâh deposundaki silâhları evlere taşıttı.

8 Haziran 1919: Harbiye Nâzırlığı, General Milne’in Mustafa Kemal’in geri çağrılmasını isteyen önceki günkü yazısına cevap verdi: Mustafa Kemal, bir ordu kumandanı değil, müfettiştir. Onun gezmesiyle karışıklık olmaz….Mustafa Kemal, Harbiye Nâzırı Şevket Turgut Paşa’dan, “Beraberinizdeki istimbotlardan biriyle İstanbul’a gelmeniz rica olunur.” telgrafını aldı.Mustafa Kemal’in görevine son verilmesi için Yüksek Komiser Calthorpe da aynı konuda bir başvuruda bulundu: Başbakan Vekili Mustafa Sabri Efendi Mustafa Kemal’i görevden aldırmak için yaptıkları müdahaleden dolayı İngilizlere teşekkür etti.

9 Haziran 1919: Mustafa Kemal, Havza’dan, 17.Kolordu Komutanı Vekili Albay Bekir Sami (Günsav) Bey’in 31.5.1919 tarihli telgrafını yanıtladı. “… Kısa sürede ülkeyi düzenli ve güçlü bir örgüte kavuşturmak zorundayız. Başaracağımıza da itimat edebiliriz. İzmir’in akibeti tüm ülkeyi yasa boğdu; ancak bağımsızlık için yeni bir azim ve iradenin doğmasını da sağladı. … Vaziyetinizden ve o taraflar millî teşkilâtından sık sık bilgi vermenizi rica ederim.”..Havza Camii’nde yapılan toplantıdan sonra meydanda bir miting yapıldı. Konuşmacılar, bütün milletin silâha sarılması gerektiğini söylediler.

10 Haziran 1919: Mustafa Kemal, İstanbul’a geri çağrılması üzerine bir genelge yayımlayarak, millî bağımsızlık uğruna bütün varlığıyla milletle birlikte sonuna kadar çalışacağına, kutsal bildiği şeyler adına söz verdi…Mustafa Kemal, Ankara’da 20.Kolordu Kumandanı Ali Fuat Paşa’yı ve onunla birlikte bulunan Rauf Bey’i, görüşmek üzere Havza’ya çağırdı. Kimliklerini gizli tutmalarını istedi.

11 Haziran 1919: Mustafa Kemal, Havza’dan Kâzım Karabekir Paşa’ya telgraf gönderdi: “…Hükûmet, aldatarak İstanbul’a getirtme planını izlediğinden ben de mümkün olduğu kadar zaman kazanma ve karargâhımı memleket içerisine sokmak için aynı usulde mukabele ve yazışma yapmaktayım.”…Mustafa Kemal, Harbiye Nâzırı Şevket Turgut Paşa’nın kendisini İstanbul’a çağıran 8.6.1919 tarihli telgrafına, “… Davet sebebinin lütfen açıklanmasını rica ederim.” yanıtını verdi…Genelkurmay Başkanı Cevat Paşa, neden İstanbul’a çağrıldığını gizli olarak soran Atatürk’e, “Kıymetli bir generalin Anadolu’da seyahati kamuoyuna iyi bir tesir yapmayacağı cihetle İngilizlerin kendisini istediği…” yanıtını verdi…Mustafa Kemal, Padişah’a çektiği telde, İngilizlerin emrindeki kişilerin kendisini İstanbul’a çağırdığını, gitmeyeceğini, millet için gerekirse görevinden ayrılıp çalışmaya devam edeceğini bildirdi.

12 Haziran 1919: Mustafa Kemal, sabah Havza’dan hareketle öğleden sonra Amasya’ya gelerek Hükûmet Konağı salonunda bir konuşma yaptı: “Hep beraber aziz vatanımızı ve bağımsızlığımızı kurtarmak için büyük gücümüzle çalışacağız!”

“Hayat'ta En Hakiki Mürşit İlimdir” veciz sözünü de Samsun’da söyledi:

Büyük Önder Mustafa Kemal'in Samsun’u ikinci ziyaretleri olan 22 Eylül 1924 tarihinde Samsun İstiklal Ticaret Mektebi'nde ''Hayat'ta En Hakiki Mürşit İlimdir'' veciz sözünü söylediği  konuşmanın canalıcı kısmını hepimiz ezbere biliriz….Atatürk'ün, Öğretmenler Birliği'nin Samsun İstiklâl Ticaret Mektebi'nde şerefine verdikleri çayda konuşması:

 "Bu çay ziyafetini düzenleyenlere özel olarak teşekkür ederim. Bu vesile beni, Samsun'un çok aydın ortamında bulundurmuş oldu. Bu vesile beni, kafaları ilim ve fen ile bezenmiş kıymetli insanlardan oluşmuş bir topluluk huzurunda bulunmakla pek mutlu etti.

Dünyada her şey için, uygarlık için, hayat için, başarı için en gerçek yol gösterici ilimdir, fendir, ilim ve fennin dışında yol gösterici aramak dalgınlıktır, bilgisizliktir, doğru yoldan sapmaktır(En hakiki mürşit ilimdir, fendir. İlmin ve fennin haricinde mürşit aramak gaflettir, cehalettir, delâlettir)!

Yalnız, ilim ve fennin yaşadığımız her dakikadaki gelişimini kavramak, ilerlemeleri zamanında izlemek şarttır." (En hakiki mürşit ilimdir, fendir. İlmin ve fennin haricinde mürşit aramak gaflettir, cehalettir, delâlettir)

Atatürk'ün, Samsun'da Öğretmenler Birliği'ni ziyareti ve Birliğin hatıra defterine yazdıkları: "...Bütün Türkiye'yi içine alan Öğretmenler Birliği'nin, bütün milleti aydın birlik haline getirdiği zaman, Türk milletinin nasıl bir demir kütle olacağını düşünmek cidden büyük zevk ve saadettir!"

 Ve Atatürk’ün, Mazlum ülkelere rehber olmuş “Evrensel Kurtuluş Felsefesi”’ni yazmaya başladığı Samsun aslında Anadolu’nun kutsal şehri ilan edilmeli, “Kutsal 19 Mayıs” günü adıyla..

Benim için kutsal ve ilk şehrim olan Samsun’u gezmeye devam ediyoruz:

Buruk, hüzünlü, biraz da öfkeli bir gezi benimkisi. Çünkü; gözlemlediğim beton dokusu anılarıma dokundu. Beynime, yüreğime beton dökmüşler gibi geldi bana. Samsun kıyıları betonlaşmış, kentin kıyıya paralel ve dik inen sokakları yok edilerek  kentin ızgara planı bitirilmişti..Kutsal şehir Samsun’un, kent planlaması tamamen ötelenmiş var olan özgün planlaması örselenmişti..

Anılar düzleminden ayrılıp gözlemlediğim şu anki Samsun düzlemini değerlendirmeye ve anlatmaya başladım, hüzünle:

Eski Samsun evleri yok artık. Kesinlikle Mecidiye, Saathane, Subaşı, Kadiköy, Zeytinlik, Baruthane, Cedit, Unkapanı, Selahiye, Rasthane, 56’lar ve Çiftlik mahalleleri, yani İlkadım İlçesine bağlı Cedit semtinde bulunan Karasamsun bölgesi( eski Samsun) , kısmen de olsa Tarihi ve Kültürel SİT alanı ilan edilmeliydi.

Samsun’un tarihi dokusu eski Samsun evlerine  olan özensiz duruşla örselenir olmuş. 1968 sonrası Kent planlaması, Mimarlık, mühendislik disiplinleri ötelenince çarpık kentleşme yaşanmaya başlıyor. İslam külliye anlayışı kentin tarihi, kültürel ve doğal dokusunu lokal İslam kültürü ile  yok etme sürecine sokulmuş. Dinden, kentten ve yoksuldan geçinme süreci, 1970’lerde birkaç dönem Belediye Başkanlığı yapan Vehbi Gül dönemiyle başlıyor. Bu sürece salt 1989-1993 Muzaffer Önder döneminde ara veriliyor, fakat 1999 sonrası ivmelenip, planlı ekonomik ve siyasi rant için kent plansızlığı süreci günümüzde devam ediyor.

Bundandır ki, çocukluğumuz koşışturduğumuz yaşil alanlar sıkıştırılmış beton yığınlarıyla örülmüş. Kısacası kentin nefes alma odakları yok edilmiş. Sahiller betonlaşmış. Tarihi evlerin kültürleri sönümlendirilmenin yanında, endüstriyel ürün tütün ile birlikte endüstri kültürünün yapıları olan Tekel ve Reji fabrikaları da günümüz ekonomik rant anlayışında önce özelleştirilmiş, sonrasında da tütün ürünü katledilince yapılar restore edilmiş, sevgili Ececan..

Tekel fabrikasının sırtı bizim top koşturduğumuz meydana bakıyor. Burası Bahçelievler-Kılıçdede mahallesi. Top oynarken, Tekel çalışanı emekçi kızlarla konuşurduk, öğle saatleri. Hepsi sarı ve beyaz  önlükleri gibi bahar ayında adeta papatya gibi açarlardı, fabrikanın bahçesinde.Genellikle maçlarımızı izlerlerdi.… Tekel’in diğer yüzü Irmak caddesine bakan devasa bir yapıydı. Ülkemizin ve  Karadeniz Bölgesi’nin önemli endüstri yapılarından birisi olan Samsun Tekel Tütün Fabrikası 1887 yılında Fransız döneminde yapıldığı söylenir..Osmanlı İmparatorluğu, 19. yüzyıl sonuna doğru Fransız Reji şirketiyle anlaşarak İstanbul, İzmir ve Samsun’da kurulan sigara fabrikaları biri

Samsun kenti devasa kent olma yolunda hızla ilerliyordu. 18. yüzyılda Anadolu ve Kırım arasında yapılan ticarette önemli yeri olan Samsun kenti, çevresinde tütün ekiminin yaygınlaşması ile 19. yüzyılda ticaret merkezi olmuş. Ülkemizin ilk sigara üretim tesislerinden biri olan Samsun Tekel fabrikası Bunun sonucunda kentte tütün alımı ve işlemesi ile ilgili kuruluşlar (Reji İdaresi), bankalar, sigorta şirketleri, okullar açılmış ve deniz ticareti artmıştır. Kente, Fransızlar, Ruslar, Belçikalılar, Amerikalılar ve yerli azınlıkların elindeki ticaret sayesinde birilerine zenginlik gelmiş, köylüye kısmı bir nefes aldırmıştı.

Yazları, Rahmi Çorbacı amcanların ve Refik Tuna amcanların köyüne gider tütün dizerdim, bir haşeri ne kadar dizerse. Amcan ağabeyim Necati Çorbacıoğlu benden iyi çalışır, ben ise at sırtından inmez kızılcık toplamak için ormana kaçardım. İnan her yaz Memlekete, yani Arhavi-Sidere’ye gitmesem soluğu buralarda; Kurukökçe ve Sinemataş’nda aldırırlardı. Çünkü; Deden ve Babaannen yazın mahalle savaşlarına katılmamdan bıkmışlardı..Bazen de Amcan’ı ikna eder, köyden kaçar, 5 -6 saat türkü çağıra-çağıra Samsun’a inerdik..Şefik Çorbacıoğlu deden Samsun 19 Mayıs Lisesi’nde okurken harçlığın tütün dizerek kazanırmış. Büyük deden Hamdi Çorbacıoğlu Hasan, Abidin ve Ziver dayılarımı alır her yil 3 ay buralarda tütün dizerlermiş..Birgün Aran denen tütün dizim atölyesinde herkes tütün dizerken ben uyumuşum. Büyük bir çığlıkla uyandım. Uyandığımda, amcamın kızı Leyla’nın bileğini karşıdan karşıya geçmiş şiş ile karşılaştım. Benim yarım bıraktığım dizimin şişi idi o şiş..

Tekel yapı mimarisi kentin mimarisinde batı etkileri başlamış…

İşte bu Tekel ve bu tütün günümüzde yok edildi.

Nasıl mı? Önce  Tekel’i yok etmek için IMF’nin talimatı ile Tütün Yasası, Haziran 2001′de T.B.M.M.’nde kabul edildi. Dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, yasayı veto etti. Ancak Sezer’in bu uyarısı dikkate alınmadı ve bir kaç ay sonra yasa kabul edildi, Bülent Ecevit’in ortakları Mesut Yılmaz, Tansu Çiller ve Devlet Bahçeli gayretleriyle... Böylece tütün üretimine büyük  darbe vuruldu. Üretici tütün ekemez duruma geldi.

Zemin hazırdı. 3 Kasım 2002 seçimlerinde iktidara gelen AKP’ye fırsat doğmuştu.

Daha sonra “Tekel’i babalar gibi satarım” diyen Kemal Unakıtan dönemi başladı.

Devlet, rakı pazarının %76′sının sahibi Mey İçki’yi 2003’te 292 milyon dolara iş adamı Nihat Özdemir ve ortaklarına sattı. Özdemir, çok değerlenen Mey’i üç yıl sonra 950 milyon dolara Amerikan Texas Pacific Group’a sattı. Bu firma da Mey’i 2,1 milyar dolara Johnny Walker viski ve Guinnes biranın sahibi İngiliz Diageo’ya sattı. Aradaki farkı lütfen hesaplayın. Türkiye’nin nasıl zarar ettirildiğinin sadece bir örneği bu.

Tekel’in altı sigara fabrikası(Samsun, Tokat, Malatya, Adana, Maltepe, Bitlis) ise 20 dakikada 1,7 milyar dolara British American Tobacco(BAT)’ya satıldı. Bu rakam Tekel’in sadece iki sigara fabrikasının üç yılda yapacağı kâra denk düşen bir para karşılığında..

Durum budur kızım…

Her ne kadar, bir azınlık grup zengin olup, köyüler ve kentlilerde de kısmı rahatlıklar oluştu ise de Tekel fabrikaları, Samsun’un Sosyal  ve demografik yapısın büyük oranda bozdu;

Tütün fabrikaları Samsun’u endüstri kenti ve limanı haline getirince Samsun’a göç başlıyor 19.yüzyılda. İşte bu göç demografik yapıyı Trabzon ve Rizeliler lehine değiştirince, Samsunun sosyolojik kültürü de bağnaz ve tutucu bir yapıya bürünüyor. Bu her alana yansıyor. Özellikle Samsun’un bağrında Trabzonluluk etken oluyor ve sosyal yapının kalitesini, ekonomide, kültürde ve sporda bu Trabzonluluk belirler oluyor. Belediye başkanı, Samsunspor başkanı, Ticaret ve Sanayi odası başkanı, milletvekili onlar olmaya başlıyor.

Özellikle futbol kültürü Trabzonluluk şövenizmine endeksleniyor. Bilindiği gibi Trabzonspor lobisi süreç içinde etkin olarak 1970’lerde zirveye taşındı. Samsun'un kaderini Trabzonlu göçmen lobisi belirliyordu artık. İşin ilginç yanı Samsun'un içinde Trabzonluluk yapılıyor olması idi. Bu duruştur; Samsun’u kültürel sosyal ve ekonomik ve de sportif bağlamda engelleyen..

Ve şu sorulu sitemler edilir oldu: “Nerede, Trabzonspor’dan 5 yıl önce süper lige çıkan eski Samsunspor coşkusu!? Nerede uluslararası Samsun fuarı?! Nerede Samsun tütünü ve tütün fabrikaları, nerede Samsun limanının eski görkemi?! Nerede, nerede, nerede!!??”..Evet, Samsunspor’u var eden ve Trabzonspor’un önünde koşturan Yılmaz Ulusoy Trabzonlu idi, fakat bir Samsunlu gibi davranıyordu..Ondan sonrası bana göre Trabzonluluk değil, işaret ettiğim bir azınlık kesimdeki gizemli bir Trabzon lobiciliği. Bu gizemli azınlık lobiciliği sadece samsun'u değil diğer Karadeniz kentlerini, hatta Trabzon’da örseliyor. En tehlikelisi ırkçı ve dinci gericiliğinTrabzon’u  kanserojen hücresi gibi sarması ve bunun Samsun’a da yansıması. Bu hasta duruş sanki  gizemli lobiciliğin kamuflesi adeta..

Gazi caddesindeki Fransız Reji binalarını geçerek Konak sinemasına geldik. Konak sinemasını olduğu yer Mecidiye caddesine varmazdan, Gazi Müzesi yakınında. Eski adı Emek sineması idi, SSK rant tesislerinin içinde. Birileri Emek’ten rahatsız olmalı ki, Konak diye adı değiştirilmiş. Samsun’un en modern sineması. Buradaki filmlere gelmek için erken saatte gelmek gerekti  çocukluğumuzda. Bir küçük öykümü aktarayım; “Benhur filmi oynuyor. Geç kalmışım. Bilet gişesi kapanmış. Karaborsacılar cirit atıyor. Fiyatlar duhule bile Lux fiyatında. Vaz geçtim; Tam karşısında boş bir alan var. Alanın ortasında kereste atölyesi, önünde, soğan kabuğuyla kaynatılan kırmızı renkli yumurta satanların el arabaları ile dolu. Bir yumurta 25 kuruş. Yumurta tokuşturmaca. Eğer senin yumurta karşı tarafın yumurtasını kırarsa kırdığın yumurta senin oluyor. Çok kırarsan yumurtacıya satıyorsun, o da müşterisine.. Seçtiğim yumurta 5 yumurta kazandırdı bana.Yumurtacı işkillendi, kapıştık. Kapışınca adamın kafasında patlayan yumurta kırıldı(gerçekten çok yaramazdım..). Yumurtacı bir yandan yüzünü siliyor, diğer yandan yanıt veriyor; “Kardeşim adamlar alçı yumurta getiriyorlar..”

Evet kızım; çocukluğumun Samsun’undaki; misket oyunlarını, amen kapmacayı, Çelik çomak oyununu, alabildiğine çim arsalardaki top oynamaları, Gündoğdu sokakta, Gürbüz sokakta, Kılıç dede mahallesinde, Rasathane’de kafasında sağa yatmış çökmüş şapkalı Deli Rafetiin önce kasketini ele alıp sonra yerden taş kapıp Arnavut  kaldırımında  sektirdiği taşın çınlamalarını, Cinperi’nin naifliğini, Naneci Naci’nin manilerini, destan okuyucularını, Rasathane’den arkadaşım olan ve bana dersleri sevdiren aksak Abdi ağabeyin annesi vefat edince kimsesiz kaldığında aklını yitirmesi sonrası alkol çığlıklarını, Kağnı seslerini, Eşek ve at ile kaçak  kömür- odun getirenlerin sessiz sesliliğini, Uçurtmaları uçururken ve kuyruğuna bağladığımız jiletle diğer uçurtmaların iplerini kesişişmizdeki çığlıklarımızı, Yoğurtçu, Sucu, Kirazcı, balıkçı-hamsicinin, körük sırtında mahalle-mahalle dolaşan kalaycıların, lağımcıların, odun kesici ve taşıyıcaların, bahçe belleyicilerin, Lux dondurmacının, Simitçinin, param bitince borç simit istediği mahalle simitçisinin tezgahını tekmeleyip mahalleliye ziyafet çektirdiğim andaki(akşam eve gelip babamdan parasını almasını söyledim ve aldı. Anneme söylemek tehlikeliydi, çünkü simit yerine süpürge yemek vardı), Kardeşim Hüseyin Çorbacıoğlu ile “Şans kader talih kısmet, kaderlerde boş yok” şans kutusu elimizde bağırışlarımızı, Samsun’un ilk dolmuşçusu Koreli’nin seslerini, Amerikan süt tozu kazanına tahta silgisini Yaşarın kara lastiğiyle atmamdaki hoca bağırmalarını, Samsunlu gençlerin futbolu öğrendiği Koren bahçesi ve Kumluk’taki koşuşturmaları, elbet yaşamayacağız, fakat bugünkü Samsun’u da yaşamamalıydık..

Michel de Montaigne: “Doğanın istediği gibi düşün ve yaşa: hiçbir kitabın, hiçbir doğmanın kölesi olma.”

Biz ne yapıyoruz; birilerin istediği gibi düşünüp yaşıyoruz ve onların, yani paranın kölesi olanların kölesi olup doğanı ve doğayı yok ediyoruz!!!..

 Bu nedenle; Atatürk’ün Anadolu insanıyla 19 Mayıs 1919’da “Evrensel Kurtuluş Felsefesi”’ni yazdığı kutsal kent Samsun’u bitiriyoruz..

ŞEVKET ÇORBACIOĞLU
ŞEVKET TEKNOPOLİTİKALAR PLATFORMU
Sevket-che@hotmail.com.tr
evesbere@mynet.com
GSM: 0506 609 00 32

Yorumlar

Konular-Yazılar

18 Mart Çanakkale zaferi2 19 Mayıs17 19 Mayıs çocuklarının Sakarya zaferi1 19 MAYIS TURNUVALARI SAMSUNSPOR1 1977 katliamı5 2 Temmuz 19931 20. yüzyıl ideolojileri metal yorgunu1 2002 seçim1 2018 seçim vaatleri1 2023 Seçim1 21 Temmuz 20041 21.YY KEMDİ İDEOLOJİSİNİ YARATMALI1 22 Ağustos 20101 23 Ekim 20111 23 Nisan12 27 Mayıs devrimi41 27 Nisan1 27 Nisan e-muhtırası10 27-28-29 Temmuz 2021 yangınları5 28 ŞUBAT1 29 Ekim2 3 BÜYÜKLER 4.SEZON KİM ŞAMPİYON?!1 3 büyükler operasyonu1 3 BÜYÜKLER; 3 KÜÇÜKLERE DÖNÜŞTÜRÜLÜYOR MU?1 3 ÇOCUK1 3 fidan1 3 KEZ KALEMİZE GELEBİLEN B.MUNİH 3 GOL ATTI VE DE BURUK’UN TEK HATASI ULUSLARARASI DENEYİMİ OLAN ANGELİYO’YU DEĞİL DE DENEYİMSİZ KAZIM’I OYNATMASIYDI1 3 SEZONDUR SIRAYA KONAN ŞAMPİYONLUKLAR1 3. Havalimanı3 30 Ağustos7 30 Mart seçimleri1 4 MEVSİMİ BOZANLARA ŞİİR1 4+4+411 40 MİLYAR1 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanım Kanunu1 6 GOL1 6 YAŞINDAKİ KIZ ÇOCUĞUNU EVLENDİRENLER1 65 yaş üstü corona1 696 sayılı KHK1 7.7 DEPREM DEĞİL BU KIYAMET TİR CEHENNEMDİR BUNU SEN YARATTIN ÜLKEYİ İNŞAAT SEKTÖRÜ İLE KALKINDIRACAĞIM DİYEREK1 75 ve 100.Yılında kim şampiyon oldu!!??1 8 Mart Dünya kadınlar günü2 A.O.Ç.2 Abant gezisi1 ABD 6.FİOSUNU KIBLE YAPANLAR VE ABD'Yİ SAVUNANLAR ŞİMDİ ABD DÜŞMANI OLDU AMA ABD'NİN ORTASINDA GÖKDELENİ VAR1 ABD politika1 ABD-TÜRKİYE gerilimi1 Abdulhamit torunu1 Abdulkadir Selvi1 Abdullah Gül3 ABDÜLKADİR SELVİ ABDÜLKADİR SELVİ ABDÜLKADİR SELVİ1 Ad verme töreni1 ADANA BABAMIN İLK GURBETİ1 ADANA DEMİRSPOR DARBESİ1 Adana gezisi1 Adana yangını2 ADANA'NIN YOLLARI TAŞTAN1 ADANA'YA GİDEK Mİ1 ADI DUYULUNCA RAKİPLERİ KORKAN OKAN1 ADI ICARDI SÜREKLİ GOL ATARDI GALATASARAY DURUDURULMAZ GİBİ1 Adnan Kahveci2 Adnan Menderes72 Afad1 Afganlar29 Afrikalı Aydın John Kenyatta1 Agora Meyhanesi1 Ağustos böceği hikayesi1 AHA1 Ahfeş'in keçisi1 AHMET ÇALIK1 Ahmet Davutoğlu56 Ahmet Hakan Coşkun3 Ahmet Özal2 Akil insanlar1 Akkuyu nükleer santral13 AKP1 AKP ilkesi1 AKP YANLIŞ ADAY GÖSTERDİ1 akp'LİLER EFSUNLU MU1 Akrabalarım-dostlarım1 alamet-i farika nedir?1 Alanya1 Alev Alatlı1 Ali Ağaoğlu1 Ali Semerkandî1 Allah ile aldatmak2 Allahını seven üzerime toprak atsın1 Almanya1 ALT LİGİN EN ALTINDAKİNE ELENEN ASLAN GALATASARAY1 Altın direnişi1 ALTINBOYNUZ'U BOYNUZLAMIŞLAR1 Altınova gezisi4 ALTIPARMAK1 ama kim?!1 Amentü1 Amiraller2 Anacığım1 Anarşist olmak3 Anarşist olmamak1 Anasına babasına bakmaz ite bakar1 Anayasa1 Anayasa değişikliği1 ANAYASA İNAŞSINDA MÜHENDİS VE MİMAR YANINDA DÜZ İŞÇİ VE KALİFİYE USTA DA GEREKLİ1 Anayasa Tarihi1 Anıtkabir1 Ankara17 Ankara beton cangılı2 Ankara bilim kurgu kenti1 Ankara derelerin ıslahı10 Ankara dolmuş sorunu1 Ankara Manifestosu1 Ankara Papazın Bağı1 Ankara saldırısı2 Ankara su sorunu1 Ankara trafik sorunu1 Ankara-Ulus1 Ankaralılık1 Ankaranın en uzun sokağı1 Anneler33 Anneler günü11 Annem62 Anonim şirket1 Anzak askerlerine atfen1 aptallık vergisi1 araba modern silah1 Arabayı at gibi sürmek1 Araf Suresi’nin 7/1791 Araplar2 Archimets2 ARDA TURAN1 ArdaTuran1 Arhavi65 Arhavi köyleri1 Arhavi projelerim1 ARHAVİ VE DÜNYA1 Arhavi ve Laz gerçeği1 Arhavide sel3 Arhavili lazlar1 Arhavispor1 ARHAVİSPOR ŞAMPİYONLUĞU HAK ETTİ2 Arhaviye aşık eden kişiler1 Arhavli olmak1 Arşiment2 Artvin3 Artvin berta köprüsü1 Artvin Kalkınma ve Eğitim Vakfı15 Artvin kurtuluş1 Artvin Tanıtım Günleri3 Artvin-Arhavi sorunları1 Artvin-Cerattepe10 Asal sayı3 ASELSAN9 ASLAN KARTAL'IN KANATLARINI1 ASLI BAYKAL HAKLI MI? ATAÇ BAYKAL1 ASLI BAYKAL SİYASET OYUNLARINA GELMEMELİ1 ASLI BAYKAL'IN CHP'DEN İSTİFASINI NASIL OKUMALI1 Astroloji4 Aşı mitingi1 Atasözleri2 Atatürk42 ATATÜRK ARMASI1 ATATÜRK DEVRİMLERİNİ ANLATIRKEN ATATÜRK'Ü ANMAMAK1 Atatürk evrensel değerleri2 Atatürk Havalimanı7 Atatürk İnkılapları1 Atatürk Orman Çiftliği1 Atatürk ve Cumhuriyet1 Atatürk'ün "Evrensel Kurtuluş Felsefesi"ni yok sayamazsınız!!!2 Atatürk'ün veciz duruşu karşısındaki aciz duruşlar1 Atın sırtından attığı1 Atilla Kart6 Atilla Taş1 Atma Rcep1 Atmosfer kirliliği2 AVCI FIRTIN VAR DEDİ FIRTINAYA YAKALANDI1 Avrupa başarısı1 Avrupa durduramıyor GS yi çünkü TFF ve MHK'leri yok1 AVRUPA KUPALARİNDA EN ÇOK PUAN TOPLAYAN 10 TÜRK TAKIMI ARASINDA 34 PUANLA 6.OLAN ATATÜRK ARMALI VE DE BALKAN ŞAMPİYONU SAMSUNSPOR'UN YAKASINDA NEDEN AY YILDIZ YOK!!!???1 Avrupa parlamentosu10 Avukatlar günü1 Avusturya1 Ayağı kesik güvercin1 Ayasofya25 Ayazmend gezisi1 Aydın Muratoğlu1 Aydınlar dilekçesi2 Ayet-el Kürsi1 Ayetlere tersine mühendislik1 Ayır1 Ayni hakemin Galatasaray'ı da katletmesi1 Ayşe Kulin1 Ayşen Gruda1 Ayvalık1 Aziz Nesin32 Aziz Sancar1 Aziz Yıldırım93 Baba Vanga kehanetleri1 Babaannem2 Babalar günü1 Babam2 Bacasız Endüstri1 Bakara makara1 Balat1 BALKON TARIMI1 Balyoz57 Bana yapılanlar1 Barajlar genel bilgi1 BARCELONA GALATASARAY1 BARCELONA VE GALATASARAY1 Basımevi1 Basın metni1 Baş ağrısı1 Başakşehir1 Başarısızlıklardan öğrenme1 Başçavuş sokak16 Başı yerden kalkmayan insanlar1 Başıbozuk paşası1 BAŞKAN YÜKSEL YILDIRIM1 Başkanlık sistemi71 Başkent amblem1 BAŞKOMUTAN1 BATAN FUTBOLUN MALLARI BURADA GEL SEN DE AL1 Batı Anadolu Fay Hattı1 Batıkent4 Batıkent Botanik Bahçesi2 BATIKENT: "BOTANİK KENT" OLABİLİRDİ1 Batılılar-Afrika1 BAZEN DE YILDIZLARININ OYUNUYLA…1 Bedri Baykam2 Beka sorunu2 Ben ne yaptım?1 BEN SÖYLEYİNCE DARBE SEN SÖYLEYİNCE DEMOKRASİ1 BENCE MESSİ MARADONA DAN DAHA BAŞARILI1 Benim haykırışım14 Beraber yürüdük biz bu yollarda1 Beritan aşireti5 Berkin Elvan9 Beşar Esat21 Beşiktaş10 Beyazıt Öztürk1 Beyin kanaması1 Biat kültürü-Aleaddin Şenel1 Bilgi paylaşımı3 Binali Yıldırım1 Bir çift kadın memesi4 BİR GOMİS YETER Mİ? GALATASARAY SALT GOMİS İLE OLMAZ GALATASARAY DA KATILMALI GOLLERE...1 Bir Lale Orta düştü futbolumuzun ortasına1 BİRİNCİ KANAL İSTANBUL RİSKLERİ1 Biz bu boku niye yedik?1 BJK2 Blog yazma işi1 Bloglara yorumlarım1 BOEY FAYDASIZ DİYENLERE KAPAK OLSUN1 Bor1 Boyun ağrısı1 Bozkurt sel felaketi1 Böl-yönet1 Bölünmüş yol15 Bu görüntü siyasi rantın seçim versiyonu..1 BU MAÇ BUNU GÖSTERDİ!!1 BU ÜLKENİN EZENLERİ VE EZİLENLERİ..1 Bulaşıcı hastalıklar2 Burak Elmas2 Burçak Çubukçu2 Burçlar6 Bursaspor1 Bülent Arınç43 Bülent Ecevit46 Büyü ve sihir1 Büyükada7 Can Dündar22 Cansel Malatyalı1 CEHENNEMLERDE YANASIN..1 Celal Şengör1 Cem Uzan1 CEMAAT1 CENNET ÜLKE'Mİ CEHENNEME ÇEVİRENLER1 Cennetin izdüşümü1 Cerablus4 Cerattepe mücadelesi24 CESARET1 Cesur Yeni Dünya1 Ceviz ağacı3 Che Guevara5 CHP66 CHP mitingler1 CHP neden suskun1 CHP olağan kurultayı1 CHP ÖZELEŞTİRİSİ ÜVEY ELEŞTİRİ VE KARALAMA ASLA DEĞİLDİR1 CHP ÖZELEŞTİRİSİ YIKICI DEĞİL YAPICIDIR1 CHP'yi bitirme süreci1 CHP'yi yazmak1 CIA ajanı1 Confidential3 Corona günleri1 Corona virüs11 Covid delta varyantı1 Covid savları13 Covid-19 Delta1 Covid-19 için öneriler2 COVİD-19 TÜCCARLARI1 COVİD-19 VE FUTBOL1 Covid-19 Virüs6 Cumhur ittifakı8 Cumhuriyet Bayramı1 Cumhuriyet gazetesi2 Cumhuriyetimizin 501 CUMHURİYETİMİZİN YÜZÜNCÜ YILINDA GALATASARAT ŞAMPİYON1 Cumhuriyetin ilanı1 Cyborg3 Çağcıl kent nasıl olmalıdır?1 Çalışan gazeteciler günü1 Çanakkale şehitleri1 Çay1 Çay nasıl demlenir1 Çay neden önemli1 Çaykur Rizespor1 ÇED54 Çevre duyarlılığı1 Çevre temizliği1 Çeyrek akıl Eyüp1 Çığlık1 Çığlıklarım2 Çılgın projeler6 Çocuk Milletvekili1 Çocukları kör karanlıkta okula göndertmek neyin eğitimi?! İçimizdeki 4 mevsimi bozduğumuz noktada kendimizin ve kentimizin de iklimini bozduk!1 çok derin futbol1 Çukur dizisi1 Çukur ormanı1 ÇÜRÜK BİNALAR DEĞİL ÇÜRÜK YAPI YAPANLARIN GÜÇLENDİRİLMESİ..DEPREM MANİFESTOSU1 çürük binaları değil çürük binaları yapanları güçlendiriyoruz..1 D&R1 Dadybra1 Dani Rodrik3 Darbe3 Darbe hazırlıkları1 Darbe kurgucusu Hande Fırat1 Darbe kurgusu1 Darbe Mısır1 Davranışsal ekonomi1 DED1 Demokrasi3 Demokrasi manifestosu1 Demokratik açılım1 Demokratik devlet1 Deneme yanılma1 Deniz Baykal31 Deniz feneri16 Deniz Gezmiş16 Deniz Som1 Deprem17 DEPREM ALANINA SEÇİM KÜRSÜSÜ1 Deprem manifestosu9 Deprem manifestosu önemi1 Deprem önlemleri1 Deprem programında ne demeli? Çok yaşa padişahım1 DEPREM TARTIŞMALARINDA KANAL İSTANBUL1 DEPREM TOPLANMA ALANI DOLAR TOPLAMA ALANINA DÖNÜŞTÜRÜLDÜ1 Deprem vergileri nerede harcandı?1 DEPREMİ DEPREMLERDE TARTIŞANLAR1 Depremi unutmama ve doğal afet günü1 DEPREMİN DEPİVERMESİNİ RANTA DÖNÜŞTÜRENLER1 Depremleri sadece depremlerde değil sürekli gündemde tut1 DERE TAŞKINLARI1 Ders notlarım1 Dever nedir?11 Dever olgusu2 Devlet bahçeli1 Devlet Bahçeli bile mahir ünal'in densizliğine çıldırdı1 Devlet ihale yasası2 Devlet yönetimi12 Devleti batırma projesi1 DİE1 Dikey yapılaşma6 Diktatör nasıl olunur?1 Dilipak2 DİN VE IRK SENTEZİ..1 Dinler ve dinleyenler1 DİPLOMA ÇADIR 350 BİN KONUT VE MUHARREM İNCE İNTİHARI1 Diyanet34 Dizayn42 Diziler1 DNS amacı nedir?1 DOĞA GÜCÜ YAPAY İNSAN GÜCÜ1 Doğa konseyi1 DOĞA VE DOĞAN1 DOĞA VE DOLAR1 Doğal afet29 Doğal Hayatı Koruma Vakfı1 Doğal yalan-doğalgaz gazı vermek1 Doğanın dengesi1 Doğanın yok oluşu1 DOĞAYA VE DOĞANA SAYGI1 Doğu Anadolu Fay Hattı1 Doğu Karadeniz Gerçeklerin 27 yıl önceki Gez Gör Yaz öyküsü1 Doğu Perinçek2 Dokunan yanar1 Dolar yeşili1 Domuz gribi2 Dostlar buluşmalar1 Doyum döner1 DÖNEKLİK İLE UZLAŞIYI KARIŞTIRMAMAK GEREK1 Dönüş vanası1 DÖNÜŞLERİN DE ASALETİ VARDIR BUNU BOZMAK DÖNEKLİKTİR VE 2002 SONRASI KURUMSALLAŞMIŞTIR1 Dövize endeksli hesap DEH1 Dries Mertens1 Dua1 Duvara konuşmak1 Duygu Asena1 DÜĞÜN2 DÜNYA DEVİ VE DÜNYA MARKASI KARŞI KARŞIYA1 DÜNYA FUTBOLU PETROL BARONLARININ VE OLIGARKLARIN ELİNDE1 Dünyanın merkezi İstanbul1 DÜŞÜNCE DEĞİŞİKLİĞİNDEKİ KESKİN VIRAJ KİMLİKLERİ UÇURUMA SAVURUR1 Düşünenler-peşinden koşanlar1 Düzce10 Düzce su felaketi1 Düzensiz göç1 E-ret1 ECECAN-BURAK2 ECEVİT DEPREM BÖLGESİNE GİTMEMİŞ..CEVİZOĞLU'NUN KIRDIĞI CEVİZ BİNİ AŞTI..DEPREM BÖLGESİNE GİTMEDEN GEÇECEKLERİ GÜZERGAHLARI ASFALTLATANLAR..1 EGOSANTRİK TERİM VE OYUNCULAR1 Eğitim sistemi8 Ekonomik kriz kitabı1 Ekrem İmamoğlu35 Ekrem İmamoğlu yasağını nasıl okumak gerek1 Ekrem İmamoğlu'na önerim2 EKREM İMAMOĞLU'NUN EKMEĞİNE OY SÜRDÜ1 Elazığ depremi1 ELEKTRİĞE %5 ZAM POSTMODERN BİR TEKAFİL-İ MİLLİYE'DİR1 Elektrik kayıp-kaçak oranı3 elektronik genel kurul1 Ellerde ağrı1 Elmadan değirmenlerim1 Emre Belözoğlu39 EN GÜZEL HEDİYE HEDİYE ALMAKTIR..1 ENERJİ ALANLARI2 Enerji yatırımları yeterli enerji üretir projeleri midir?1 ENFLASYON1 Engin Arık1 Entegre havza yönetim planları1 ERBAKAN1 ERBAKAN EV HAPSİNE ÇARPTIRILDI!!1 ERBAKAN VE ERDOĞAN 28 ŞUBAT'IN NERESİNDE İDİ ŞİMDİ NEREDELER!?..28 ŞUBAT DAVALARIYLA SÖZDE ERBAKAN'IN İTİBARI KURTARILACAKTI..1 Erdal İnönü15 Erdem Gül4 ERDOĞAN2 Erdoğan mı Bay Kemal mı1 Ergenekon64 Ergenekon başlangıç noktası1 ERKAN BAŞ KAZAK GİYEMEZ1 Erman Toroğlu73 ERMAN TOROĞLU SAHTEKAR VURGUSU1 Ermeni meselesi4 Ertuğrul Günay16 Ertuğrul Özkök2 Esin kaynağı1 Eşek1 Evlilik töreni1 Evrensel Atatürk ve felsefesi3 Evrensel birleştirici kimlik1 Evrensel değerler42 Evrensel kimlik1 Evrensel kurtuluş felsefesi47 Eymir gölü5 Fadıl Akgündüz2 Faiz caiz mi?1 Fal1 Falcılık1 Farkındalık1 Fas1 Fatih Altaylı1 Fatih Terim4 FATİH TERİM1 Fatih'in tablosunu saraydan kaçırma1 Fatma Betül Sayan Kaya1 Faydasız1 Fecr1 FEM1 Fen liseleri1 Fenerbahçe15 FENERBAHÇE NEREYE KOŞTURULUYORLAR?1 FENERBAHÇE VE LALE ORTA ORTASI1 FENERBAHÇE'NİN HAYALİ YILDIZ AVCILIĞI1 Fenike gezisi1 Ferguson1 Fethi Sekin1 FETÖ eylemleri3 Fetö tehditleri1 Fetullah Gülen64 Fetullah Gülen savaşı1 Fetullah Gülen terör örgütü1 FIFA SIRALASI SONUNCUSU FAROE ADALARI VE ULUSAL TAKIMIMIZ1 Fırsat maliyeti2 Fidel Castro3 FİKRET ÇORBACIOĞLU1 Fikri Sağlar2 FİLENİN SULTANLARINA KAFİR DE! VAKIF TECAVÜZLERİNE SES ÇIKARMA1 First Lady Bettina Wulff1 Fitch3 FİYAT BELİRLEMELERİ1 Foreign Policy dergisi1 Fransa1 FRANSIZ KALMAMAK İÇİN "BİR LİSAN BİR İNSAN"1 Fransızca öğrenme kolaylığı1 Fransızca ve İspanyolca öğrenelim hep beraber..1 Fredrik Midtsjö1 Fuat Avni9 FUAT ÇAPA'NIN ÇABASINA ALKIŞ1 FUTBOL1 FUTBOL BU; BAZAN TAKIM OYUNUYLA KAZANDIRIR1 FUTBOL FUTBOL OLMAKTAN VE ÇİLEDEN ÇIKTI1 Futbol simsarları2 FUTBOL YATAĞINA DOLAN İNSANAT ARTIKLARI FUTBOLU KİRLETİYOR1 FUTBOLDA OLİGARŞİ1 FUTBOLUN YENİ EFENDİLERİ SAMSUNSPOR'UN AMBLEMİNDEN RAHATSIZ1 GALATASAR VE ZANİOLO VE İLKLERİN TAKIMI OLDUĞUNUN KANITI YENİLMEZLİK REKOR1 GALATASARAIN SAHA İÇİNDEKİ OYUNU SAHA DIŞINDAKİ OYUNLA ENGELLENİYOR1 Galatasaray364 GALATASARAY BARCELONA AŞKIN KARTAL'I YENDİ1 GALATASARAY BAŞARILI FUTBOLUYLA VEDA EDEREK UEFA AVRUPA LİGİ'NE HAREKET ETTİ1 GALATASARAY BAŞKAN ADAYI1 GALATASARAY BU SAATTEN SONRA DURDURULAMAZ1 GALATASARAY DURDURULAMIYOR FAKAAAAT....1 GALATASARAY DURMUYOR..SACHA BOEY GOL DA ATMAYA BAŞLADI1 GALATASARAY EFORUNU BAYERN MAÇINDA BIRAKMIŞ HATAY'A GETİREMEDİ1 GALATASARAY GÜMRÜĞE TAKILDI BİRİLERİNİ GEÇEMEDİĞİ İÇİN1 Galatasaray Güneş'i kararttı1 Galatasaray hakeme karşın Trabzonspor'u Icardi ile yendi1 GALATASARAY HATA MAÇINDA HATA YAPMADI FAKAT ALİ KOÇ HATA ÜSTÜNE HATA YAPIYOR1 GALATASARAY İNİŞE GEÇER DİYENLERİ UMUTSUZLUĞA İTTİ..1 GALATASARAY KORKUSU1 GALATASARAY KUPADA DA LİG'DE DE GOMİS İLE VAR!! İYİ DEĞİLKEN DE KAZANIRSAN ŞAMPİYON OLURSUN!1 GALATASARAY LAZİO1 GALATASARAY MARSİLYA'DA TESLİM OLMADI1 GALATASARAY OPERASYONU DEĞİL FUTBOLU SEVER1 GALATASARAY PALABİYİK PALASI İLE DOĞRANDI1 GALATASARAY ŞAMPİYONLUK ŞARKILARINI SÖYLETMEYE BAŞLADI1 Galatasaray UEFA Şampiyonlar Ligine koşuyor1 Galatasaray ve Lale Orta1 GALATASARAY YENİ YILA LİDER GİRDİ1 GALATASARAY'DA OKAN BURUK1 GALATASARAY'DAN HAYLİ KORKUYORLAR1 GALATASARAY'I DURDURAMIYORLAR1 Galatasaray'ı eleştirmesi sevgisinin isyanı idi..1 GALATASARAY'I İHRAÇ EDİN BU KADAR YORMAYIN KENDİNİZİ1 GALATASARAY'I NE HAKEMLER NE DE DİREKLER DURDURABİLİYOR1 GALATASARAY’IN 2-0'DAN GERİ DÖNÜŞÜ GRUPTAN ÇIKACAĞININ İŞARETİ1 GALATASARAY'IN AVRUPA HAFIZASI BAŞARI GETİRİYOR DA BUNU AVRUPA HAZMEDEMİYOR GİBİ1 Galatasaray'in Okan sesleri1 GALATASARAYIN CORONA VİRÜSÜ İLE UĞRAŞMASI VE FUTBOL VİRÜSÜ1 Gandhi Kemal1 GDO2 Geleneksel tıraş1 GENÇLERBİRLİĞ VE KONYASPOR1 genel kurul1 Geniş aile1 Geniş aile bireylerim2 George Bernard Shaw1 GES1 Getto55 Gez-gör-yaz15 GEZDİM GÖRDÜM YAZDIM5 Gezegenimizi hangisi ele geçirir?1 GEZERİM GÖRÜRÜM YAZARIM1 Gezi eylemcileri6 Gezi parkı halk hareketi62 Gezi şifresi1 Gezilerimiz2 Gırgır dergi2 GOMİS VE DİĞERLERİ1 GOMİS VE GALATASARAY ADANA DEMİRSPOR1 Göçmen politikası1 Gökçeada7 GÖKHAN ZAN VE ÜNAL KARAMAN'IN SİYASETE TRANSFERLERİ1 GÖRSEL KİRLİLİK1 Gösteri namazı1 Graham Fuller1 Greenpeace5 Greenwich2 Gtech2 Guggenheim Etkisi1 Guus Hiddink2 Güldüşümlerim7 Güldüşün çorbası9 Günaydın1 Gündemlerin efendisi30 Güngör Uras3 Gürsel Tekin15 Gürültü kirliliği29 HABİTLARA SAYGI1 Hagi92 Haiti depremi1 HAK EMEN HAKEM ÖRGÜTÜ TFF1 hak emen hakemler1 Hak emenler iş başında..1 Hakan Şükür1 HAKEMLERİ KORUYACAKLAR YA BU SEFER TOPU YAYINCI KURULUŞA ATTILAR1 Haliçte yaşayan simonlar1 Halifelik5 Hamza Yiğit Akman1 Hanefi Avcı4 Harem1 Harf devrimi4 Haris Seferovic1 Hasan Cemal1 Hasan Sıtkı Özkazanç1 Hava kirliliği7 Haydarpaşa Manhattan1 Haydarpaşa tren garı2 Haymana Kaplıcası1 Hayrünnisa Gül1 Hedef 2023 sloganı1 HER BAŞARISIZLIK SONRASININ RUTİN KAOS TEKRARLARI1 HES3 HES izin1 Hes-savar doğa projeleri2 HESLER21 HESLER SALDIRGANLARI BESLER1 Hıncal Uluç33 Hıncal Uluç da ışıklara yol aldı1 Hızlı tren kazası5 Hicr1 Hidrolik enerji4 Higgs bozonu1 HİJYEN ERDOGAN VE PANDEMİ1 Hilafet2 HİLAFET MI DEDİN!? HADE BE ORADAN!!!1 Hint varyantı1 Hitit güneşi5 Hitler Almanyası6 Hollanda4 Hopa fekaleti1 HOŞGÖRÜ EVRENSEL BARIŞIN KATALİZORUDUR1 HOŞGÖRÜ VE İNSAN OLMANIN ERDEMİ1 HURDA ÇELİK HURDA EV1 Hülle nedir?1 Hülya Koçyiğit6 Hürrem1 HÜSEYİN EROĞLU HÜSEYİN KALPAR BAŞARISINI YAKALAR MI?1 Hüseyin İnan11 Hüseyin Sağ1 Icardı1 ICARDI2 ICARDI BU ELBET YIKARDI1 ICARDI MUSLERA BARDAKÇI TORERİA NELSON KEREM YUNUS OLIVERA VE OKAN BURUK VE DE DURSUN ÖZBEK YÖNETİMİ1 ICARDI YIKARDI VE DE YIKTI...GALATASARAY SAHADA DEĞİL DE SAHA DIŞINDA BİTİRMEYE ÇALIŞILACAK GİBİ1 ICARDİ ASİST KRALI DA OLACAK GİBİ çünkü ADAM ATAMAYINCA ATTIRIYOR!!1 Ilımlı İslam projesi1 IMF1 Irkçılık1 Isınmada tasarruf yöntemi1 Işıklara yolculuk1 IŞİD1 İBO ŞOV VE CELAL KILIÇDAROĞLU1 İbrahim Müteferrika1 İbrahim Özden Kaboğlu1 İbrahim Tatlıses2 iç savaşa hazırlık1 İçerik çalmama uyarısı1 İçerik üreticisi1 İdam1 İdeolojiye endekslemek1 İKİNCİ KANAL İSTANBUL1 İKTİDAR A PLANI DIŞINDA B VE C PLANINI DEKLARE EDERKEN MUHALEFETİN A PLANI BİLE TARTIŞILIR..1 İktisat bilimi2 İlber Ortaylı1 İlhan Selçuk'u aramızdan ayrıldı1 İlk alan çalışmam1 İlk deprem manifestosu1 İlk Tarım Kredi Kooperatifi1 İlker Başbuğ26 İltizam-Mültezim1 İMAM2 İmam-ı Azam1 İmamoğlu yasağı Erdoğan ın minareli süngülü yasağı ile örtüştürmek yanlışlığı1 İMPARATÖR DERKEN1 İmrahor vadisi1 İNCE İNCE GİDİNCE1 İnfaz yetkisi1 İnsana dokun-yüreğine dokun-kalbine dokun1 İnternet1 İnternet nedir?1 İRTİCA1 İslam burjuvazisi1 İslam yeşili1 İsmet Berkan1 İsmet İnönü2 İsmet Özsoylu1 İspanya gezisi2 İspanyol gribi3 İsrail3 İstanbul gezisi3 İstanbul Havalimanı2 İSTANBUL HÜZNÜ AZALTILIYOR1 İstanbul silüeti61 İSTANBUL-ÇATALCA RESİMLERİ1 İSTANBUL'DA DOĞAYA VE DOĞANA SAYGI1 İstifa kurumu1 İstihdam yalanı1 İstiklal Marşı1 İSTİNAT DUVARLI ANROŞMAN1 İstismar1 İsviçre1 İş hukuku1 İşsizlik16 İtalya4 İttifak dışı partiler1 İzmir-Karaburun gezisi1 Jeo Biden2 JES1 JET EGZOZLU ARAÇLAR1 Juan Mata1 Kabahatler kanunu1 Kabahatli kentli2 Kaçak elektrik3 Kaddafi nasıl öldü?1 Kader değiştirmek1 Kadir Mısıroğlu1 KAFATASI1 Kafkas usulü çay1 Kahrolsun deprem alanına giren muhalefet mı diyelim..1 Kalıcı önlemler18 KALLEŞ ÖLÜM1 Kamilet Vadisi12 Kanal İstanbul18 Kanal İstanbul-Musilaj2 Kanunî Sultan Süleyman1 Kaostan beslenenler1 Kapisre deresi7 Kapkara1 KAR BEYAZI ŞİİR1 KARA BEYAZI HAYATLAR İÇİN ŞİİR1 KARA PARA1 Karadeniz yollar1 Karagümrük maçında MHK Galatasaray ın ağzına bir parmak bal çalmış olmasın1 KARAMSALLIK TESLİMİYETTİR1 KARAMSARLIK KÖTÜYE ALAN AÇMAKTIR..1 karar organı1 karar yeter sayıları1 Karargâh rahatsız1 Karbondioksit-oksijen eşitliği1 Karl Marx5 Karşı duruş33 Karz-ı hasen1 Kaset komplosu3 KASTAMONUSPOR GALATASARAY MAÇINDA 25 DAKİKA DİRENÇ GÖSTEREBİLDİ1 KATAR FUTBOLA NE KATAR1 Katolik nikahı1 Kaya gazı1 KAYSERİ MAÇINDA GALATASARAY'İN 1 PENALTISI 1 DE GOLÜ VERİLMEDİ 3 PUAN RAKİBİNE VERİLDİ1 Kazım Koyuncu2 Kazımcan Karataş1 Kazuistik anayasa1 Kebabçı1 Kehanetlerim1 Kemal Kılıçdaroğlu28 KEMAL KILIÇDAROĞLU NUN SİYASİ ANATOMİSİ1 Kemalpaşa1 Kenevir1 KENT TARIMI1 KENT-KOOP3 Kentini dinle1 Kentsel dönüşüm37 KEREM2 KEREM AKTÜRKOĞLU1 KEREM KINIK VE 12 ŞİRKETİ VE DE DFB'NİN KURULMASI1 KHGM1 KILIÇDAROĞLU GÜNDEMSİZ DİYENLER1 Kılıçdaroğlu Manifestosu4 KINA2 Kırık sandalye2 Kırılma noktası19 Kıtlık bilimi1 KIYAMETİN YAŞANDIĞI DEPREM BÖLGESİNDE MESCİT Mİ ÖNEMLİ ÇOCUK BEZİ VE MAMASI MI?1 Kızılay1 Kızılderililerin atasözü2 Kilo problemi1 KİM FETÖCÜ ÖCÜ???!!!1 Kişisel görüşlerin dinleştirilmesi1 Kitaba yazacaklarım2 Kitabım1 Kitaplar1 Kitapyurdu1 Klasik tıraş1 Kloz1 Koalisyon1 Komplo teorisi17 Konfüçyüs2 KONYASPOR1 korkmuyorum6 Korku imparatorluğu21 Korona1 KÖHES4 KÖPRÜ1 Kötek2 Kötü uygulama1 Kötülük1 Köy enstitüleri10 KÖYÜM SİDERE DERESİNDEKİ BU TAŞ DÜŞSÜN KAFANIZA KAFASIZLAR..1 Kriz raporu2 Kriz-pandemi93 kronik subdural hematom2 KSH1 Kuğulu park3 Kur'an şifreleri1 Kurgu6 Kurtlar vadisi karakterleri1 Kurtuluş destanı26 KUŞAKLARLA KUŞAK GEÇMEK1 Kuşkularım2 KUTLARIM1 KUTSAL RİTÜEL EVLİLİK1 Kuzey Anadolu Fay Hattı1 Kuzey Marmara otoyolu9 Küba13 KÜÇÜCÜK ZORBAY KÜÇÜK1 Küresel efendiler5 Küresel ısınma11 Küresel sömürü denklemi: “AB+ABD=ARBD”16 Küreselleşme aldatmacası4 Kürtler65 Kütahya-Simav depremi1 Laik devlet6 Laiklik1 Larry Diamond1 Laz dilbilgisi1 LAZ LOBİSİ NEDEN YOK!?1 Lazca1 Lazlar13 Le Figaro1 Leo Dubois1 Levent Üzümcü1 LİDER ÇIKAR İNŞALLAH1 LİGDE TRABZON'A 5 ATAN ALANYA ELENDİ1 Lizbon1 Lokomativ Moskova1 LÖSANTE1 Lösemili Çocuklar Vakfı1 LÖSEV1 Lucas Torreira1 LÜTFÜ SAVAŞ VE HATAY LÜTFÜ SAVAŞ VE HATAY1 M.Akif Ersoy1 Macaristan1 Maça bombalı saldırı1 MADEN İŞÇİSİ MAHPUS1 MADENCİ SERBEST1 MADENLER1 Madımak10 Madımak-Auschwitz-Reistag1 Mahir Çayan1 Makarnacılar10 Malazgirt savaşı7 Manavgat8 MANCHESTER UNİTED GALATASARAY’I HAŞAT EDER DİYEN E.TOROĞLU’NU DA DEVİRDİ!!!1 Manisa-Soma2 Mansur Yavaş21 Maraba kültürü ve ağa17 Marcao olayı1 Marduk8 marka spor ayakkabı1 Market zincirler1 Marsilya1 MATA HATAYSPOR'U MAT ETTİ1 matbaanın geç gelmesi2 Matematik nedir?1 Mathias Ross1 Matthıas Ross1 Maval okumak12 Maya takvimi kıyamet1 Mayasızlar1 Mayınlı alanlar8 MECZUP1 Medyan nedir?1 Mehmet Barlas4 Mehmet Özhaseki1 Melih Gökçek30 Meral Akşener11 MERAL AKŞENER TARİH YAZMADI TARİHTEN SİLDİ KENDİSİNİ İYİ GELEN AKŞENER GERİ DÖNDÜ1 Merkez Bankası1 Merkezkaç kuvveti8 Mersin Gazi çiftliği1 Mersin gezisi1 Mersin-Alata1 MERT İNSAN MERTENS'İN HARİKA GOLÜ1 MERTENS MEST ETTİ MERTENS ALANYA'YI BİTİRDİ1 Mesleki sorumluluk sigortası5 MESSİ MEST ETTİ ARJANTİNLİLERİ1 Mesut Yılmaz15 Metal yorgunluğu3 METE YARAR KİME YARAR!!??1 Metin Oktay3 MHK1 Mılot Rashıca1 Milenyum kupası1 MİLENYUM KUPASI VE GALATASARAY1 Millet ittifakı6 MİLLET İTTİFAKI NEDİR NE DEĞİLDİR..1 Milletimizle alay etmeyin!1 Milletvekili dokunulmazlığı13 MİLLETVEKİLLİĞİ Mİ MİLLETİN VEKİLLİĞİ Mİ!?1 Milli Piyango şaibe3 Milliyetblog yazılarım2 MİT54 Mod nedir?1 Modern kölelik2 Modern tıraş aletleri1 Moğollar4 Monaco35 Montrö sözleşmesi2 Motorlu kuryeler1 MPİ Genel Müdürü İhya Balak3 Muammer Kaddafi5 Muaviye-Küfeli-Hz. Ali1 Mucur1 Muhalif duruş2 MUHARREM İNCE7 MUHARREM İNCE KALIN OYNUYOR OY OY DİYE İNLEYENE KATKI VERMEK ADINA1 Muhsin Yazıcıoğlu1 Muhteşem Yüzyıl dizisi10 Murat Bardakçı7 Murat Karayalçın34 Muru3xi1 Musilaj1 MUSLER SAKATLANDI1 MUSLERA1 Mustafa Balbay31 Mustafa cengiz1 Muvazzaf5 Mümtaz İdil1 Müslüm Gürses1 Nabi Avcı1 Naci Görür2 Nagehan Alçı2 Nasıl Galatasaraylı oldum?1 National Geographic3 Nazım Hikmet26 Nazlı Ilıcak17 Ne düşünüyorsun?1 Ne istediniz de vermedik1 Ne oldu?1 Necdet Hoşcan1 NEDEN SÜPER KUPA SAMSUN'DA DEĞİL DE ARABİSTAN ÇÖLLERİNDE1 Negatif bilgi1 Negatif uzmanlık1 New York Times10 NİCE NİTEL BAYRAMLARA1 NİCELERİ AKADEMİLİ1 Nicolae Ceaușescu1 NİKAH1 NİYE BİR ALANYASPOR OLMASIN!!??1 NOBEL BENİM HAKKIM HAKKI!!1 Nuh tufanı10 Nur Suresi 30-31. ayetler3 Nuray Mert12 Nurettin Veren2 Nurettin Yıldız3 Nuri Asan1 Nush ile uslanmayanı etmeli tekrir-tekrir ile uslanmayanın hakkı kötektir1 Nükleer1 Nükleer enerji1 Nükleer santral46 Nükleer tehlike1 OFLU HOCALAR OKUMASIN OFSPOR'U1 Ofspor1 OFSPOR NEREDE İSE GALATASARAY'I ELİYORDU1 OGG1 OKAN BURUK İLE GALATASARAY ARTIK KORKUTUYOR1 OKAN BURUK1 Okan Buruk 5 kez üst üste maç kazanarak Galatasaray'ı 17.kez Şampiyonlar Ligi'nde1 OKAN BURUK ANTALYASPOR'A BURUKLUK YAŞATTI..FUTBOLUMUZU OLİGARKLAR VE 7 BÖLGELİ LİG ÖNERİSİ1 OKAN BURUK REKORLARA DOYMUYOR1 OKAN BURUK VE ÖĞRENCİLERİ İLLE DE ICARDI SÜPER LİG'İ YIKARDI VE DE YIKTI DA!! FB'Yİ GS'İN DEPLASMANDA 3-0 YENMESİ AYRİ BİR HARİKA1 Okan Buruk'u istemeyenlere kötü haber1 Okan Emre'yi 7 bitirdi1 Okan içerde sinmiş Danimarkalıları üzdü1 Oktay Ekinci4 Okumak1 Ola1 Oligark15 One Munite6 OnPunto1 Opsiyon1 Orantısız yağdanlıklar1 ORDAN BURDAN PARDON MARDON..1 Orduspor1 Orhan Gencebay1 ORHAN PAMUK MU YOKSA ATATÜRK MU AĞIR GELİR1 Osama1 Osmanlı11 Osmanlı yönetimi6 Oturarak çalışmak1 Oturuş ergonomi1 Oy depoları1 OYUN VE KOYUN1 OZAN KABAK1 Öğrenilmiş çaresizlik1 Öğretmen27 Ölüm4 ÖLÜM GERÇEKTEN ADIN KALLEŞ1 Ömer Çelakıl2 Ömer Dinçer2 Önerim var15 ÖSO1 Öteki dünya önlemleri1 ÖYLE BİR KALECİ Kİ ICARDİ'YE BİLE GOL ATTIRMADI1 Özel istihdam büroları1 Özelleştirme40 Özer Akdemir1 Özgün çalışma11 Özgür düşünce53 ÖZGÜR ÖZEL SİYASET OYUNLARINI BİLENLERİN SİYASİ TİMSAHLARIN OLDUĞU HAVUZA İTİLENDİR1 Özhan Canaydın1 PageRank1 Papazın bağı nereden geliyor?1 PARTİLİ CUMHURBAŞKANI SÖZÜ DOĞRU DEĞİL1 Patalojik sorun1 PDY5 Pearl Harbor3 Pedofili1 PEHLİVANLARA ÖDÜL FİLENİN SOLTANLARINA LGBT1 PELE1 Pelikan1 Pelin Çift1 Pers1 Petek ısınma sorunu1 PETROL VE FUTBOL1 Peygamberler1 Pherma-sharp1 Pınar Selek1 Pierre Loti1 Pierre Webo1 Pisa Kulesi1 Pisagor4 Piyangolar1 Plansız yapılaşma1 Polo Dayı1 POLONEZKÖY1 Portekiz gezi1 Portekiz gezisi8 Porto1 Poşet meselesi4 PROF. ATAÇ BAYKAL1 Prof.Dr. Bülent Arı2 Prof.Dr. Ioanna Kuçuradi1 PROJE1 Pukiya1 Rant14 Rantsal dönüşüm5 Raşa1 Recep Yazıcıoğlu1 Referandum9 Reglaj ayarı1 Reina saldırısı1 Rejim1 Rektör Melih Bulu1 Reptilian1 RES16 Reşat Nuri Güntekin1 Reyting kaygısı2 Rıdvan Dilmen14 Rıza Sarraf6 Ribery1 Richard Feynmann1 RİZE ARTVİN HAVAALANI ARTVİN İÇİN HAVA RİZE İÇİN ALAN1 Rize felaketi3 Rizespor katledildi1 ROK2 Romantik bir hafta sonu1 Rothschild1 Rus bakışı1 Rus büyükelçisi vuruldu2 Rus uçağı düşürülmesi1 Rüyam1 SABRIN SABRINI TAŞIRAN SABIR SABIR OLMAKTAN ÇIKAR TESLİMİYETE DÖNÜŞÜR1 SACHA BOEY1 Safranbolu gezisi1 Sağlıksız kent politikaları1 SAHA İÇİNDE KAZANAN GALATASARAY SAHA DIŞINDAKİ OYUNLARA ASLA KULAK VERMEMELİ1 Sahte fatura1 Salgın hastalıklar1 Salgınlar2 Sami Karaören3 Samsun 19 Mayıs Lisesi29 SAMSUN ŞAMPİYONLUĞU HAK EDEN BİR KENT1 Samsun'un tarihi 19 mayıs 19191 Samsunspor157 SAMSUNSPOR AMBLEMİ1 SAMSUNSPOR BAŞKANI TAKIM YERİNE FUTBOLCU ALMALI!!!1 SAMSUNSPOR İYİ GİDİYOR HÜSEYİN EROĞLU İLE1 Samsunspor morard1 SAMSUNSPOR SEMT İ KUTSAL EYÜP TAKIMI EYÜPSPOR U PERİŞAN ETTİ. SAMSUNSPOR UN ÇALIŞTIRICIS HÜSEYİN EROĞLU1 SAMSUNSPOR SİVAS'TA İYİ BAŞLADI1 Samsunspor'u birileri aşağı çekiyor1 SAMSUNSPOR'UN 14 MAÇI1 Samsunspor'un armasına saldırmak1 SANIK SANDALYESİNE OTURTULMASI GEREKEN 20 YIL İKTİDARDA OLAN MUKTEDİRDİR1 Sansür16 Sapadere kanyonu1 SAPANCA CENNETTİN İZDÜŞÜMÜ1 Sapıklıkla suçlamak1 Saray darbesi1 SARAYDAN TABLO KAÇIRMAK1 Sarı inek2 sarı saçından güç alan Icardi attı üç puan geldi1 Sarp1 Sayısal Oyunlar4 Seçim hile1 SEÇİM HİLELERİNİN ANATOMİSİ1 Seçimlerde hile24 SEÇİN YAZMACA BUNLAR1 Seçmen profili1 SEÇSİS1 SED1 Sedat Peker11 SEFEROVİÇ1 Selahattin Demirtaş1 Selin Sayek Böke3 SEO-SERP1 SERGEN YALÇIN1 Sergio Oliveira1 Serhıy Perkhun1 SERİ FARKLI YENİLGİLER1 Seslendiklerim1 Sevgililer günü2 sevr anlaşması1 Seyduna21531 Seyit onbaşı1 Sezen Aksu8 Sırt ağrısı1 side1 SİDERAYEPE3 Sidere29 SİDERE DERE ISLAHI İÇİN ANROŞMAN ÖNERİSİ1 SİDERE NİN ALTINI ÜSTÜNE GETİRMEK Mİ İSTENİYOR? SİDERE'DE ALTIN1 Sidere vadisi8 SİDERENİN DOĞASINA VE DOĞANINA DOKUNMA!1 SİHA2 Sincan1 Siyanür4 Siyaset meydanı2 Siyaset yapmayın2 Siyaseten katl2 Siyasetin helalleşmesi1 SİYASİ DEPREMDEN YIKIM BEKLEYENLER YIKILDI1 SİYASİ KARAKTER YOK İSE..1 Siyasi rant aracı23 siyasi rant otomobilleri1 Siyasi suikast13 Siyasi üstünlük1 Sneijder185 Sol argüman2 SOL SOL İLLEDE TEK ÇATI SOL1 Solcu musun sağcı mı yoksa yağcı mı?! Sol yanlarımızı acıtanlar!!1 SOLDA CHP TEK ÇATI OLMALI1 SOLMAK VE EVRENSEL OLMAK İSTİYORSAN SOL!!!1 Solun tasfiyesi1 Soma katliamı3 Son viraj3 Son yazım-11 Son yazım-21 Son Yazım-31 Soner Yalçın5 Sorumsuz Hayvansever2 Soruyorum163 Sosyal hukuk devleti4 Sosyal patlama risk haritası5 Soytarı31 Spor eleştiri1 Srebrenica katliamı1 Stephen Hawking4 Stratejik önem8 Stres ve alkol3 Su akar Türkler bakar1 Su akar yatağını bulur1 Su debi ayarı1 SU SAVAŞLARI5 Suçlamalara karşı gerçekler1 Sultan Ahmet4 SUPER KUPA DURUŞU SÜPER SOPA İSTİYOR..FENERBAHÇE DEĞİL DE ALİ KOÇ NE YAPMAK İSTİYOR1 Suriye18 Süleymanşah Türbesi2 Sümela manastırı1 SÜPER LİG'E KOŞAN SAMSUNSPORU TUTANA AŞKOLSUN1 Süper loto4 Sürdürülebilirlik3 Sütyen Tarihi1 Şafak Sezer2 Şangay beşlisi1 Şans Oyunları1 Şans Topu3 ŞENOL GÜNEŞ2 ŞEREFSİZ SENSİN1 Şeriat1 Şevket1 ŞEYH BEDRETTİN DESTANINI YAZAN NAZIM HİKMET1 Şeyh Said isyanı1 Şeyhler16 Şiir2 ŞİİR VE ERDOGAN1 Şike101 Şike kronolojisi1 Şili depremi18 Şirince3 şirket yönetimi1 ŞUTBOL2 ŞUTLUYORUM-Futbol706 ŞÜKRİYE TUTKUN TUTUŞU1 Tahir Kıran1 TAKLACAI MERT YANDAŞ'IA ÖVGÜ ICARDI'YA SÖVGÜ HADE BE ORDAN1 Taksim meydan savaşı2 Taliban6 Taliban erkeklerinin bazıları neden yüzünü saklıyor? Makyaj1 Taliban yöneticisi1 TAM BAĞIMSIZ TÜRKİYE DİYEN DENİZLER IŞIKLARA GÖNDERİLİNCE TAM BAĞIMLI TÜRKİYE OLDUK1 Tanju Özcan1 TARAFLILIK CIVIK YAĞDANLIĞA DÖNÜŞTÜ1 Tarık Akan6 Tarifeli uçuş nedir?1 Tarih tekerrürden ibarettir1 Taşeron sistem1 Taşeronluk sözleşmeleri1 Taşımalı eğitim1 Taşımalı siyaset1 Taşkınlar54 TAŞKINLARI FIRSAT BİLEN RANTÇILARIN TAŞKINLIKLARI1 Tekâlif-i milliye nedir?1 TEKBİR DEĞİL YARDIM GETİR1 Tekel1 Tekel işçileri17 Televole kültürü31 Televole yangını1 Tema vakfı5 Tembellik yok üretmek var1 Temel Fransızca4 Temel İspanyolca6 Terim2 TERİM İLE GALATASARAY RESMİ1 Terör9 tevâfuk1 Tevfik Fikret1 TFF4 tff ve mhk1 TFF VE MHK ALİ PALABİYİK'A ASLAN'I DOĞRATTI MI DİYELİM??!!1 TFF VE MHK OLMAYINCA FUTBOL GÜZEL1 TFF-İBB- FUTBOLDAN GEÇİNENLER1 THY1 Tıraş keyfi1 Ticaret-Siyaset-savaş1 Timsah1 Timsah gözyaşları2 TL sembol1 TMMOB72 TOGG1 TOKİ2 TOKİ MOKİ...YOL1 TOPÇU VE VEFAKAR SEYİRCİYİ KUTLARIM..1 Toprak ağası1 Toprak Koruma ve Arazi Kullanım Yasası1 Torba yasa7 Toryum10 Trabzon Ayasofya1 Trabzonspor10 TRT4 TRT TARİHİ DİZİLERDEN FIRLAMA TUHAF SAÇLI YENİ OSMANLI TİMİ1 TRT VE YANDAŞ KANALLAR SÖZDE İKTİDARIN İCRAATLARINI ANLATAN DİZİLERDE YARIŞIYOR1 TRT=trt1 TSK1 Tuncay Özkan7 Tuncel Kurtiz1 Turgut Özal2 Turist Ömer1 Tutsak lümpen gençler1 Tuzun kokması15 TÜİK2 TÜM ULUSUN YENİ YILINI KUTLARIM1 Tünaydın1 Türban12 Türbanlı polis1 Türbanlı zabıta1 Türk nasıl olunur?1 Türk-kürt faşizmi1 Türkan Saylan3 Türkçe dışındaki dillerde içerik üretmek1 Türkçe Fransızca İspanyolca sözlük1 TÜRKEVİ1 Türkiye başarısızlığı1 Tütün1 Tüzük Kurultayı Manifestom1 Uçurtma aşkı1 Uğur Mumcu23 Ulusal gereklilikler1 ULUSAL KURTULUŞ SAVAŞININ KAHRAMANLARINI İDEOLOJİLERİNE ENDEKSLEYENLER1 ULUSAL TAKIM1 Ulusal varlık fonu1 Uluslararası iktidar alanı1 UNESCO29 UNESCO dünya mirası listesi1 UnutMADIMAKlımda1 UYARIMDIR5 Uzatmalı Covid1 UZLAŞI DA BARIŞ VARDIR DÖNEKLİKTE İNKAR VE İHANET..1 Uzun covid nedir?1 Üç fidan4 ÜKEM FUTBOLU KAFASINDA PATLAYAN SOPA1 Ülkenin ticarethane gibi yönetilmesi1 Ümit kocasakal1 Ümit Öztürk1 Üniter devlet1 Ürdünlü Ebu Musab Zerkavi1 ÜRKENLER1 Üzerih Garih1 Vedat Dalokay1 Vefat1 Venedik tacirliği1 Viyana1 VPN nedir?1 Washington Post1 Wikileaks2 YA SEV YA TERK ET ANLAYIŞI1 Yaban1 Yabancı durmak1 Yakup Kadri Karaosmanoğlu1 Yalçın Bayer18 Yalnız Kurt1 Yangın1 Yangından önce abant1 YANLIŞLAR İNSANI YALNIZ BIRAKIR1 Yap-işlet modeli1 YAPI DENETİMİ1 YAPI SINIFI1 Yapısal reform1 Yarbay Thomas Edward Lawrence1 Yarı başkanlık1 Yasaklanmış öğrenme fırsatları1 Yaşadıklarım1 YAŞAMDAN KOPRIANLAR YARALILAR DEĞİL YAŞAMDAN KOPARAN HURDA EVLERİN SAYILMASI VE YENİ TALAN YALAN SÜRECİ1 Yaşar Büyükanıt5 Yaşar Nuri Öztürk3 Yaşınılabilir kentler1 Yaşlılık sendromu1 Yatay yapılaşma2 Yatırım fonları1 YAZAN MÜHENDİS YAZIYOR1 YAZAN MÜHENDİS'İN BİRİKEN YAZILARI1 YAZSAN NE OLUYOR Kİ YİNE" BENİM OĞLUM OKUR DÖNER DÖNER OKUR"1 YEBİ YIL YENİ İDEOLOJİ1 Yemeksepeti1 Yeni dünya düzeni12 YENİ MORİNHO MONTELLO MU?1 Yeni proje-Fatih Terim1 YENİ YIL1 YENİ YIL YİNELİKLER DEĞİL YENİLİKLER GETİRSİN1 Yeni yollarda kazalar neden olur?1 Yere Batan Sarnıcı-Milyon taşı1 Yerel yönetimde aday1 YERİN ALTI MADEN EMEKÇİSİNİN YERİN ÜSTÜ MADENCİNİN1 yerli otomobil1 Yeşil sermaye1 Yetenek kazanmak1 Yeter be!1 Yeter söz milletindir1 YGS şifre1 YHT1 Yiğit Bulut1 yok böyle Icardi ve Kerem1 Youtube tüccarları1 Yörükler1 Yumuşak karın1 YUNUS1 YUNUS AKGÜN1 YUNUS AKGÜN VE TERİM1 Yusuf Aslan10 Yusuf Demir1 YÜKSEL ÇORBACIOĞLU CHP ADAY ADAYI1 YÜKSEL YILDIRIM2 Yürüyen virüsler1 Zeki Alasya6 Zeki olmayan ahlaksız1 Zigana Yaylaları1 Zirveye giden yol1 Ziya Gökalp1 Zorba1 Zorbay1 zorunlu organlar1 Zülfü Livaneli6
Daha fazla göster

1829 Adet Yazı Arşivi

Daha fazla göster

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *