KILIÇDAROĞLU’NUN ‘DÜŞÜNCE’ BOYU VE TRAKYA TÜRKLERİ
İkili stand, yani ikiyüzlülük, siyasi yaşamın bir parçası oldu. Çıkıyoruz; CHP hiç iktidar olamadı diyor, ertesi günü halka; bunların iktidarında kuyruktan geçilmiyordu diyyoruz. Çıkıyoruz; “siz değil misiniz, CHP ve SHP olarak bölücüleri TBMM' ine taşıyan ve son seçimlerde onları partinizden aday gösteren.” diyor; sonrasında dönüp; bölücülükle suçladığımız kimlikleri kabineye bile taşıyabileceğimizi söyleyebiliyoruz.
Çıkıyoruz; Kılıçdaroğlu için övgüler sıralıyoruz, fakat Kılıçdaroğlu seçim alanlarına çıkıp “Y.Büyükanıt ve Başbakan’a 27 Mayıs 2007 internete konan e-muhtira ile ilgili "E-muhtıra AKP’yi tekrar iktidar yapmak için yazıldı" yürekliliğini gösterince de, "Ya, şu kadar boyuyla bir şeyler söylüyor” diyebiliyoruz..
Milli görüş gömleğini çıkararak ihanetin somutunu yaşatırken, Kılıçdaroğlu için; “İhanetle gelen, ihanetle gider..” diyebiliyoruz.. Ve son olarak; Kılıçdaroğlu için “Terör konusundaki uzlaşı arayışlarında Kılıçdaroğlu’nun duruşu, erdemli ve onurlu bir duruştur” diyoruz ve ardında; “ Terör örgütü Reşadiye’den, Şemdinli’den, Çukurca’dan, Dörtyol’dan vururken muhalefet partileri de eş zamanlı Ankara’dan harekete geçiyor” diyebiliyoruz..
Tüm bunları çoğaltabiliriz, fakat bugün ben sayın Yalçın Bayer’in “Yeter söz Milletindir” köşesinde değindiği “Balkanlar’da Türk nüfusu eriyor” haberini işliyerek yaşananlara farklı bakış açısı getireceğim;
17 Haziran 2007’deki Ertuğrul Özkök’ün Başbakan ile yaptığı söyleşiyi baz alarak:
Ertuğrul Özkök: Ben size bir şey sormak istiyorum. Bulgaristan'da bir Türk partisi var. Başbakan: Hak ve özgürlükler partisi...
Ertuğrul özkök: Hak ve özgürlükler partisi... Çok da esaslı bir parti yani bir de son Avrupa parlamentosu seçimlerinde yüksek oy aldılar: dört milletvekili gönderdiler Avrupa Parlamentosu’na.
Başbakan: Hükümeti onlar kurdu.
Ertuğrul özkök: Hükümeti onlar kurdular. Evet. Türkiye'de de böyle DTP'liler bağımsız olarak girecekler ve büyük bir ihtimalle girdikten sonra da grup kuracaklar. Acaba o partinin zihniyetine gelse DTP, onlarla da bir koalisyon olabilir mi?
Başbakan: Parlamentonun tarihine baktığımız zaman, birbiriyle hiçbir zaman bir araya gelemeyecek denilen partiler bir araya gelmiştir. Yani 74; Bülent Ecevit... O dönemde bildiğiniz gibi, işte milli selamet partisi, milliyetçi hareket partisi, milliyetçi cephe hükümetlerini oluşturdular, o dönemlerde biliyorsunuz. Normalde sorulduğu zaman bunların hiç bir araya gelmesi mümkün değil denilirdi. Ama bunlar oldu, bunlar yaşandı. Şartlar yarın neler gösterir...
Bunun için şimdiden erken konuşup da kilitlemek yanlış olur diye düşünüyorum. Demokrasinin içerisinde çareler tükenmez deniliyorsa... Birçok çareler de çıkabilir bu arada. Onun için sabırlı olmakta fayda var. İşte tam bu noktada birkaç sorum olacak:
- 1-Bulgaristan’daki Türkler, “Hak ve Özgürlükler Partisi” dışında, diğer partilerde, politika yapabiliyorlar mı?
- 2-Sınırsız demokrasi avcılarının, ülkemizde işlemediğini söyledikleri; demokratik süreç, Bulgaristan’da işliyor ise; Türkler, genel müdür, milletvekili, bakan, başbakan ve de cumhurbaşkanı olabiliyor mu?
- 3-Bulgaristan’daki Türkler, Bulgarların en büyük kulüplerinden birinin başkanlığını yapabilir mu?
- 4-Bulgaristan sanayisinin ve de diğer sektörlerin, en büyük işadamı bir Bulgar Türk’ü gösterilebilir mi?
- 5- Organize suç örgütleri diye tanımlanan, Bulgar mafyasının içinde, kaç Türk baba var? 6- Bulgaristan’ın şimdiki iç işleri bakanı bir Türk mu?
- 7-Bulgaristan’ın dağlarında bölücü Türk teröristleri var mı? Var ise; eylemlerini sıklaştırmak için Türkiye’deki Trakya sınırından mı, Bulgaristan’a giriş yapıyorlar? Akılcı ve evrensel düşünmek boy ile orantılı değildir.
Şimdi birileri çıkıp, boyu uzun aklı kısa böylesi yaklaşımlarla bunlar ülkeyi idare edemezler” dese ne diyecekler? Doğrudur diyecek bir şeyleri yok.. Tüm bu farklı duruşlarla; “Dün dündür; bugün, bugündür”u günümüze uyarlayarak “Dün dündür, bugün asla dün değildir”e dönüştürdük.. Bence de siyaset bu olmasa gerek.. Bu gerçekleri halka Kılıçdaroğlu anlatmaya başlayınca birilerinin düşünce boyları çekmeye başladı.. Benim için Kılıçdaroğlu’nun fiziki boyu değil, düşünce boyu ve boyutu önemlidir..
ŞEVKET ÇORBACIOĞLU
Teknopolitikalar Platformu
Yorumlar
Yorum Gönder