Geçen hafta “Arda’yı Hagi yaratmıştı, bir Arda daha yaratıyor Emre Çolak ile” demiştim. Hagi’den ricam bir de Hakah Şükür yaratmasıdır. Çünkü o’nu yaratacak malzeme var elinde; Mehmet Batdal. Nedense bu önerimi dikkate almadı ve Batdal’ı oynatmamakta ısrarlı(Haaa, oynatıp oynatmadığını, hala sakatlığının sürüp sürmediğini bilmiyorum, çünkü maçı izlemedim)
Hagi’den bir isteğim daha var; bir de Hagi yaratması. Bunun malzemesi var mı bilmem ama, malzeme olsa da çok zor olduğunu biliyorum. Bundan vazgeçelim ve Hagi en iyisi oyuncu Hagi değil de çalıştırıcı bir Hagi yaratsın; onun için malzemesi var, kendisi…
Bu da mı zor? Bence değil. Eğer; Rijkaard’a 1,5 acılı yıl ile dayanan GS, Hagi’ye o kadar dayanırsa, Rijkaard’tan iyi bir çalıştırıcı olur kanaatindeyim.
Geçen hafta sevinçliydim, çünkü Samsun ve Galatasaray yenmişti. Umudum aynı sevinçti, fakat bu hafta ikisi de yenildi. Samsun Karşıyaka’ya(3-2), Galatasaray Trabzon’a(2-0)
Bu maç(Trabzon maçı canım) ile ilgili Hagi’nin şu söylediklerine inanmak için kendimi zorluyorum: “Bu bir spordur, her zaman hak etmenize rağmen kazanamazsınız. İyi bir maç çıkardık. Mağlubiyeti hazmedemiyoruz ama oyundan memnun olduğumu söyleyebilirim. İstemediğimiz bir mağlubiyet aldık, rakibimiz çok değerli bir takımdı. Birinci devrenin dengeli olduğunu söyleyebilirim ama ikinci yarı daha üstündük. Pozisyonlara girdik ama maalesef kaçırdık. Ama takım istekli arzulu olarak çalıştı. Şampiyonluk uzun bir yol. Ben her zaman önümüzdeki maçı düşünüyorum. Takımı devre içinde aldığım için birinci günden 'fazla çalışmamız gerekiyor' dedim."
İnanmam neyi değişktirecek ki? Galatasaray bu sene ve önceki sene ve de daha önceki senelerde sakatlar yüzünden hep sakata geldi. Bu sakatlıkların içinde bir sakatlık var gibi. Kardeşim bu denli sakatlık olmaz ki. O zaman yönetimde bir ariza var gibi…
Şunu söyleyeyim; Galatasaray Trabzon’da gerçekten tırabzandan düşecek kadar kötü oynamadı, yani Trabzon’dan çok-çok iyi idi ve hak-em kötü idi. Yüzde yüzlük pozisyonu ofsayt diye kesti ve yüzde 100 penaltıyı vermedi.
Çeyrek asırdır şampiyon olmamış Trabzon bu sene çok şanslı. Seneye de Kayseri ve sonraki senelerde siyasi erkin mensupları ‘sıra benim kentimde’ der ve böylelikle üç büyükler efsanesi söylencelere gider.
Galatasaray’ın Trabzon’daki tırabzandan kayışı ve yere çakılışı sonrası olacakları söyleyeyim. Kesin Hagi Romanya’dan oyuncu getirmeye çalışacak, yöneticiler de izin vermeyecek ve Galatasaray futbolu da, asansör gibi bir inecek, bir çıkacak.
Çünkü;
Duyduk ki Gheroghe Hagi, ara transfer döneminde yapılacak takviyeler için yönetime liste vermiş.
Devre arasında takıma takviye yapılmasını istiyor. Rumen teknik adamın listesinde kendi ülkesinden iki yıldız adayı var. Dinamo Bükreş’in yıldız orta saha oyuncusu Gabriel Torje listedeki ilk isim. Her iki kanatta da oynayabilen 21 yaşındaki oyuncu için belirlenen bonservis bedeli 4 milyon avrı. Borussia Dortmund’un da istediği Torje, Hagi ile birlikte çalışmak istiyor.
Hücum hattındaki eksikliği gidermesi için belirlenen isim ise Bogdan Stancu. 23 yaşındaki golcü iki sezondur Steau Bükreş forması giyiyor.
Hagi; ilk gelişinde bazı oyuncuları getirmişti; biri aklımda Thamas olsa gerek. Pek de verim alınamadı, hatta Ümit Karan bile gönderildi. Hagi’nin isteğine evet denir de, oyuncular getirirse şu an takımdan kimi gönderir dersiniz? Baros'u mu, Pinto'yu mu:))
Hagi’nin listesi cebinde ise Lütfen o listeye Mehmet Batdal’ı da alsın. Biliyoruz ki; kimse listesine almazken H.Şükür’ü, Yılmaz Vural aldı ve Hakan Şükür yaptı. Batdal’ın durumunu da o’na benzetiyorum.
Ben bu takımdan Adnan Sezgin gitmedikçe ve bu takım lider olmadıkça bu takımı(Galatasaray’ı) yazmayacağım. Bunların da olma olaslığı sıfır olduğuna göre, ben uzun zaman Galatasaray’ı yazmayacağım demektir.
Bu demek değildir ki, futbolu ve bazı gelişmeleri yazmayacağım…
En çok da; hemşerim 105 yaşındaki Fatma Nineye(Çolak-Artvin-Şavşat) ve 105 yaşındaki Galatasaray’a üzülülüyorum. Her ikisi de bunları hak etmiyor.
Pardon, unuttum; geçen hafta Trabzon maçı Galatasaray için ‘Olmak ya da olmamak’ maçı demiştim.
Demek ki olmayacak.
Belli mi olur?
Bir bakmışız ki, 35 puanlık farkı kapatmış(Kartal galibiyeti dahil değil)
ŞEVKET ÇORBACIOĞLU
ŞUTLUYORUM
evesbere@mynet.com
Hagi’den bir isteğim daha var; bir de Hagi yaratması. Bunun malzemesi var mı bilmem ama, malzeme olsa da çok zor olduğunu biliyorum. Bundan vazgeçelim ve Hagi en iyisi oyuncu Hagi değil de çalıştırıcı bir Hagi yaratsın; onun için malzemesi var, kendisi…
Bu da mı zor? Bence değil. Eğer; Rijkaard’a 1,5 acılı yıl ile dayanan GS, Hagi’ye o kadar dayanırsa, Rijkaard’tan iyi bir çalıştırıcı olur kanaatindeyim.
Geçen hafta sevinçliydim, çünkü Samsun ve Galatasaray yenmişti. Umudum aynı sevinçti, fakat bu hafta ikisi de yenildi. Samsun Karşıyaka’ya(3-2), Galatasaray Trabzon’a(2-0)
Bu maç(Trabzon maçı canım) ile ilgili Hagi’nin şu söylediklerine inanmak için kendimi zorluyorum: “Bu bir spordur, her zaman hak etmenize rağmen kazanamazsınız. İyi bir maç çıkardık. Mağlubiyeti hazmedemiyoruz ama oyundan memnun olduğumu söyleyebilirim. İstemediğimiz bir mağlubiyet aldık, rakibimiz çok değerli bir takımdı. Birinci devrenin dengeli olduğunu söyleyebilirim ama ikinci yarı daha üstündük. Pozisyonlara girdik ama maalesef kaçırdık. Ama takım istekli arzulu olarak çalıştı. Şampiyonluk uzun bir yol. Ben her zaman önümüzdeki maçı düşünüyorum. Takımı devre içinde aldığım için birinci günden 'fazla çalışmamız gerekiyor' dedim."
İnanmam neyi değişktirecek ki? Galatasaray bu sene ve önceki sene ve de daha önceki senelerde sakatlar yüzünden hep sakata geldi. Bu sakatlıkların içinde bir sakatlık var gibi. Kardeşim bu denli sakatlık olmaz ki. O zaman yönetimde bir ariza var gibi…
Şunu söyleyeyim; Galatasaray Trabzon’da gerçekten tırabzandan düşecek kadar kötü oynamadı, yani Trabzon’dan çok-çok iyi idi ve hak-em kötü idi. Yüzde yüzlük pozisyonu ofsayt diye kesti ve yüzde 100 penaltıyı vermedi.
Çeyrek asırdır şampiyon olmamış Trabzon bu sene çok şanslı. Seneye de Kayseri ve sonraki senelerde siyasi erkin mensupları ‘sıra benim kentimde’ der ve böylelikle üç büyükler efsanesi söylencelere gider.
Galatasaray’ın Trabzon’daki tırabzandan kayışı ve yere çakılışı sonrası olacakları söyleyeyim. Kesin Hagi Romanya’dan oyuncu getirmeye çalışacak, yöneticiler de izin vermeyecek ve Galatasaray futbolu da, asansör gibi bir inecek, bir çıkacak.
Çünkü;
Duyduk ki Gheroghe Hagi, ara transfer döneminde yapılacak takviyeler için yönetime liste vermiş.
Devre arasında takıma takviye yapılmasını istiyor. Rumen teknik adamın listesinde kendi ülkesinden iki yıldız adayı var. Dinamo Bükreş’in yıldız orta saha oyuncusu Gabriel Torje listedeki ilk isim. Her iki kanatta da oynayabilen 21 yaşındaki oyuncu için belirlenen bonservis bedeli 4 milyon avrı. Borussia Dortmund’un da istediği Torje, Hagi ile birlikte çalışmak istiyor.
Hücum hattındaki eksikliği gidermesi için belirlenen isim ise Bogdan Stancu. 23 yaşındaki golcü iki sezondur Steau Bükreş forması giyiyor.
Hagi; ilk gelişinde bazı oyuncuları getirmişti; biri aklımda Thamas olsa gerek. Pek de verim alınamadı, hatta Ümit Karan bile gönderildi. Hagi’nin isteğine evet denir de, oyuncular getirirse şu an takımdan kimi gönderir dersiniz? Baros'u mu, Pinto'yu mu:))
Hagi’nin listesi cebinde ise Lütfen o listeye Mehmet Batdal’ı da alsın. Biliyoruz ki; kimse listesine almazken H.Şükür’ü, Yılmaz Vural aldı ve Hakan Şükür yaptı. Batdal’ın durumunu da o’na benzetiyorum.
Ben bu takımdan Adnan Sezgin gitmedikçe ve bu takım lider olmadıkça bu takımı(Galatasaray’ı) yazmayacağım. Bunların da olma olaslığı sıfır olduğuna göre, ben uzun zaman Galatasaray’ı yazmayacağım demektir.
Bu demek değildir ki, futbolu ve bazı gelişmeleri yazmayacağım…
En çok da; hemşerim 105 yaşındaki Fatma Nineye(Çolak-Artvin-Şavşat) ve 105 yaşındaki Galatasaray’a üzülülüyorum. Her ikisi de bunları hak etmiyor.
Pardon, unuttum; geçen hafta Trabzon maçı Galatasaray için ‘Olmak ya da olmamak’ maçı demiştim.
Demek ki olmayacak.
Belli mi olur?
Bir bakmışız ki, 35 puanlık farkı kapatmış(Kartal galibiyeti dahil değil)
ŞEVKET ÇORBACIOĞLU
ŞUTLUYORUM
evesbere@mynet.com
Yorumlar
Yorum Gönder