KAYSERİ’DE GALATASARAY DEĞİL SAMSUNSPOR SEVİNDİ
Galatasaray haftaya Kartal'a yenilsin, ligden düşer. Sakın bu tümcemi küme düşer anlamında yorumlamayın; çünkü her takım küme düşer kültürünü daha futbolumuz kazanmadı.
Karadeniz’in ilk süper lig takımı, üç büyükler dahil hiçbir takımın elde edemediği Balkan Şampiyonluğunu kazanmış, İngiltere Premier ligi takımına İngiltere’de fark atmış tek Türk takım ve bir zamanların 5. büyüğü Samsunspor’un yeri Banka Asya 1. Lig değil, Spor Toto süperlig.
En fazla bu ligde kalan ve en fazla bu ligden ayrılan Samsunspor bu süper evine dönecek ve burada yine bir ilki başararak büyüklerin dışında hiçbir takımının başamadığını başaracağına inancım inadına var.
Samsunspor’un ligin en iddialı takımı Kayseri Erciyesspor’u dün(20/11/2010) Kayseri’de 2-0 yenmesi beni geçen haftaya oranla daha da umutlandırdı.
Oynayan tüm oyuncular 4 yıldızı hak etti:
Ahmet xxxx, Adem xxxx, Kenan xxxx Kemal xxxx, Orhan xxxx, Murat xxxx -(Dk. 85 Agbetu xxxx), Savaş xxxx -(Dk. 46 Abdülaziz xxxx), Zenke xxxx, Cenk İşler xxxx - ( Dk. 74 Mustafa xxxx), Hakan Bayraktar xxx, Turgay xxxx
Kayseri Atatürk spor kompleksinde oynananan ve benim için dört dörtlük bir oyun çıkarttığı için Samsunsporlu tüm oyunculara 4 yıldız verdiğim maçın ilk yarısı golsüz sona erdi. Maçta 9 sarı kart ve 1 kırmızı kart çıktı.Kıran kırana geçen maçta Samsunspor ikinci yarının 77.dk.da Murat Yıldırım ve maçın 90 .dk.da Simon Zenke"nin golü ile en zorlu deplasmanının farklı geçti. Eğer haftaya Orduspor’u-ki Ordu kendi sahasında Tavşanlı Linyitspor’a 2-1 yenildi, tehlikeli olabilir- yen ise, tünelin süper lig ışığı görünmeye başlar.
Dedim ya; Galatasaray’ı Samsunspor üzerinden yazacağım.
Bu hafta ne rastlantıdır ki, İkisinin de Kayseri’den geçen zorlu bir dönemeci vardı. Yani ikisinin rakibi de şampiyonluğa oynayan takımlardı. Samsun bu zorlu dönemeci geçti; bakalım Galatasaray kendi gibi sarı kırmızı Kayserispor dönemecini geçebilecek mi?
Birinci yarı geçemedi.
İkinci yarıda geçemedi ve beklenen BJK dönemeci çıktı karşısına. Bu maç BJK için de, Cim Boooom için de aşılması gereken dönemeç. Kim geçemez ise, lige el sallayacak. Bana göre bu el Galatasaray7ın eli olur, BJK’yi yense bile, çünkü galibiyette bile BJK’yi geçemeyen diğerlerini nasıl geçecek.
Sarı kırmızılılar iyi oynadı. Her iki sarı kırmızılılar demek istedim. Galatasaray daha iyi idi, iki şutun biri üstt, diğer yan direkten döndü. Elano ve Ali Turan iyi idi. Kewel’de, Neil’de iyi idi. Sabri ve Pinto’nun pinti bir duruşları vardı. Özellikle Sabri ilk 10 dakika müthişti; ondan sonraki 5 adet 10 dakikada ise bir felaket. İsteksizlik mi desem, bilerek oyun bozmak mı desem, anlayamadım. Sen 10 dakika sonra dur. N demek bu? “Ben aslında çok iyiyim,fakat aldığım talimatı yerine getirmek için 50 dakika bilerek oynamadım” mı demek istyorsun; birilerine zemin hazırlamak için.
Pino 68 de yerini Mehmet Batdal’a bıraktı. Bu çocuğun kumaşı iyi, bunda kesin israr edilmeli. Emre Çolak her geçen gün şansını azaltıyor.
Ben Galatasaray’ı beğendim. Yerini mi? Asla yeri orası değil ki beğeneyim.
Galatasaray alt yapısının yetiştirdiği ve Beylerbeyi’ne gönderdiği Mehmet Eren(sunucu öyle dedi), gerçekten Galatasaray için büyük kayıp.
Bu yıl Trabzon yakın gibi(Şampiyonluğa demek istedim). Belli mi olur; seneye de Kayseri…
“Böylesi bir olası sıralamada Samsunspor’un da yeri var” demek abartı olmasa gerek.
Kesin üç büyüklerin dışındaki takımlar baştan aşağı dayanışma kokuyor. Sen Manisaspor olarak, pardon H. Karaman olarak Galatasaray’ı İstanbul’da farklı yen, sonrasında kendi sahanda aynı farkla Bursspor’a yenil –ki Bursa geçtiğimiz hafta Trabzon’a aynı farkla(2-0) yenilmişti-
İşte bu noktada ben işin içinde, bulamasam da üç şey ararım;
Birincisi dayanışma…
ikincisi; büyük takımlara ‘Dışarıda çalıştırıcı arayacağına ben buradayım’ dercesine göz kırparak sitem etmek.
Üç büyüklere kök söktürüşün, adeta ağalardan alıp marabalara dağıtan bir kimlik izlenimi veriyor ve hiç de doğru değil; çünkü bu Köroğluluğunun altındaki amacın ağaların takımını çalıştırmak.
Üçüncüsü, dördüncüsünü, dördüncü de beşincisini gündeme getireceği için iki de kalmayı yeterli buluyorum. Çünkü böylesi çalıştırıcı profili bence futbola zarar veriyor. Nedeni; oynadıkları iyi futbolun, büyüklere karşı duygusal görece futbol olduğu, asla sürekliliği olmadığıdır.
Böyleleri yüzünden, salt 17 puanlı Galatasaray’ın değil, üç büyüklerin işi zor; hatta Trabzon’un da.
“Futbolun tadı tuzu kalmadı” demek yanlış olur, olmasına da şu fakatı da yadsımamalıyız. Üç büyüklerin ligdeki etkinliğini futbol oyunlarıyla kırmalı, başka oyunlarla değil; aksi halde futbolumuzun lezzeti bozulur.
Bozuldu da.
ŞEVKET ÇORBACIOĞLU
ŞUTLUYORUM
evesbere@mynet.com
Galatasaray haftaya Kartal'a yenilsin, ligden düşer. Sakın bu tümcemi küme düşer anlamında yorumlamayın; çünkü her takım küme düşer kültürünü daha futbolumuz kazanmadı.
Karadeniz’in ilk süper lig takımı, üç büyükler dahil hiçbir takımın elde edemediği Balkan Şampiyonluğunu kazanmış, İngiltere Premier ligi takımına İngiltere’de fark atmış tek Türk takım ve bir zamanların 5. büyüğü Samsunspor’un yeri Banka Asya 1. Lig değil, Spor Toto süperlig.
En fazla bu ligde kalan ve en fazla bu ligden ayrılan Samsunspor bu süper evine dönecek ve burada yine bir ilki başararak büyüklerin dışında hiçbir takımının başamadığını başaracağına inancım inadına var.
Samsunspor’un ligin en iddialı takımı Kayseri Erciyesspor’u dün(20/11/2010) Kayseri’de 2-0 yenmesi beni geçen haftaya oranla daha da umutlandırdı.
Oynayan tüm oyuncular 4 yıldızı hak etti:
Ahmet xxxx, Adem xxxx, Kenan xxxx Kemal xxxx, Orhan xxxx, Murat xxxx -(Dk. 85 Agbetu xxxx), Savaş xxxx -(Dk. 46 Abdülaziz xxxx), Zenke xxxx, Cenk İşler xxxx - ( Dk. 74 Mustafa xxxx), Hakan Bayraktar xxx, Turgay xxxx
Kayseri Atatürk spor kompleksinde oynananan ve benim için dört dörtlük bir oyun çıkarttığı için Samsunsporlu tüm oyunculara 4 yıldız verdiğim maçın ilk yarısı golsüz sona erdi. Maçta 9 sarı kart ve 1 kırmızı kart çıktı.Kıran kırana geçen maçta Samsunspor ikinci yarının 77.dk.da Murat Yıldırım ve maçın 90 .dk.da Simon Zenke"nin golü ile en zorlu deplasmanının farklı geçti. Eğer haftaya Orduspor’u-ki Ordu kendi sahasında Tavşanlı Linyitspor’a 2-1 yenildi, tehlikeli olabilir- yen ise, tünelin süper lig ışığı görünmeye başlar.
Dedim ya; Galatasaray’ı Samsunspor üzerinden yazacağım.
Bu hafta ne rastlantıdır ki, İkisinin de Kayseri’den geçen zorlu bir dönemeci vardı. Yani ikisinin rakibi de şampiyonluğa oynayan takımlardı. Samsun bu zorlu dönemeci geçti; bakalım Galatasaray kendi gibi sarı kırmızı Kayserispor dönemecini geçebilecek mi?
Birinci yarı geçemedi.
İkinci yarıda geçemedi ve beklenen BJK dönemeci çıktı karşısına. Bu maç BJK için de, Cim Boooom için de aşılması gereken dönemeç. Kim geçemez ise, lige el sallayacak. Bana göre bu el Galatasaray7ın eli olur, BJK’yi yense bile, çünkü galibiyette bile BJK’yi geçemeyen diğerlerini nasıl geçecek.
Sarı kırmızılılar iyi oynadı. Her iki sarı kırmızılılar demek istedim. Galatasaray daha iyi idi, iki şutun biri üstt, diğer yan direkten döndü. Elano ve Ali Turan iyi idi. Kewel’de, Neil’de iyi idi. Sabri ve Pinto’nun pinti bir duruşları vardı. Özellikle Sabri ilk 10 dakika müthişti; ondan sonraki 5 adet 10 dakikada ise bir felaket. İsteksizlik mi desem, bilerek oyun bozmak mı desem, anlayamadım. Sen 10 dakika sonra dur. N demek bu? “Ben aslında çok iyiyim,fakat aldığım talimatı yerine getirmek için 50 dakika bilerek oynamadım” mı demek istyorsun; birilerine zemin hazırlamak için.
Pino 68 de yerini Mehmet Batdal’a bıraktı. Bu çocuğun kumaşı iyi, bunda kesin israr edilmeli. Emre Çolak her geçen gün şansını azaltıyor.
Ben Galatasaray’ı beğendim. Yerini mi? Asla yeri orası değil ki beğeneyim.
Galatasaray alt yapısının yetiştirdiği ve Beylerbeyi’ne gönderdiği Mehmet Eren(sunucu öyle dedi), gerçekten Galatasaray için büyük kayıp.
Bu yıl Trabzon yakın gibi(Şampiyonluğa demek istedim). Belli mi olur; seneye de Kayseri…
“Böylesi bir olası sıralamada Samsunspor’un da yeri var” demek abartı olmasa gerek.
Kesin üç büyüklerin dışındaki takımlar baştan aşağı dayanışma kokuyor. Sen Manisaspor olarak, pardon H. Karaman olarak Galatasaray’ı İstanbul’da farklı yen, sonrasında kendi sahanda aynı farkla Bursspor’a yenil –ki Bursa geçtiğimiz hafta Trabzon’a aynı farkla(2-0) yenilmişti-
İşte bu noktada ben işin içinde, bulamasam da üç şey ararım;
Birincisi dayanışma…
ikincisi; büyük takımlara ‘Dışarıda çalıştırıcı arayacağına ben buradayım’ dercesine göz kırparak sitem etmek.
Üç büyüklere kök söktürüşün, adeta ağalardan alıp marabalara dağıtan bir kimlik izlenimi veriyor ve hiç de doğru değil; çünkü bu Köroğluluğunun altındaki amacın ağaların takımını çalıştırmak.
Üçüncüsü, dördüncüsünü, dördüncü de beşincisini gündeme getireceği için iki de kalmayı yeterli buluyorum. Çünkü böylesi çalıştırıcı profili bence futbola zarar veriyor. Nedeni; oynadıkları iyi futbolun, büyüklere karşı duygusal görece futbol olduğu, asla sürekliliği olmadığıdır.
Böyleleri yüzünden, salt 17 puanlı Galatasaray’ın değil, üç büyüklerin işi zor; hatta Trabzon’un da.
“Futbolun tadı tuzu kalmadı” demek yanlış olur, olmasına da şu fakatı da yadsımamalıyız. Üç büyüklerin ligdeki etkinliğini futbol oyunlarıyla kırmalı, başka oyunlarla değil; aksi halde futbolumuzun lezzeti bozulur.
Bozuldu da.
ŞEVKET ÇORBACIOĞLU
ŞUTLUYORUM
evesbere@mynet.com
Yorumlar
Yorum Gönder