OLİMPİYATLARI KAZANMAK İÇİN DEĞİL KAYBETMEK İÇİN SAVAŞ VERDİK
8 Eylül 2013
Düşünün; Adnan Polat’ın kızının nikah memuru, Yunanlı Damadının arkadaşıymış ve bu kişinin Uluslararası Olimpiyat Komitesi(IOC) üyeleri içinde dostları varmış..
Düşünün; 3. Köprümüz bittiğinde, 2024 Olimpiyatlarına talip olmada daha avantajlı olabilirmişiz.
Biz, kendimize güvenmedikten sonra, beton kafalı insanları değiştirip, Olimpik kafalı insanları yaratmadıktan sonra, değil 2024 Olimpiyatlarını, 28’i de zor alırız.
“ Japonlar’a vermezler, bizim şansımız yüksek, çünkü Japonya’daki Fukuşima Nükleer Santrali’nde radyoaktif sızıntı var” diyen mantığa bak.
Sen önce, kendi ülkendeki sızıntılara bak.
Ben bakayım senin yerine:
Daha son olimpiyatlarda başarıların yok, olanlarını da dopingle yok ettin.
Yani sportif performansın son derece düşük olmasının yanında, sporunu da, şike ve doping ve de Emre Belezoğlu ırkçılığıyla ile karalamışsın.
Doping, Şike ve Irkçılık uluslar arası sporun evrensel ölçütleri olduğunu nasıl kulak arkası edersin?
Dinden geçinirken, futboldan da geçinme adına, şike operasyonu yapmanız, Olimpiyat isteminize gölge düşüreceğini hiç mi aklınıza getirmedin?
İnsanların demokratik tepkilerini dile getirdiği ‘Gezi Halk Hareketi’nde, 5 insanımızın yaşamını yitirmesine neden, tomalı, gaz bombalı, plastik mermili saldırıları-ki hala aynı duruş korunuyor- batılıları bırakın, tüm dünyanın sinsi-sinsi izlediğini ve uluslar arası düzlemlerde kullanacağını nasıl algılamadın?
Bu konuda, tüm medyayı susturmanız, baskı altında tutmanızı, karşı çıkan köşe yazarlarını, aydınları işlerinden kovdurtmanız, yetmedi suçsuz insanları sorgusuz mahküm etmeni, birileri tarafından izlenmiyor mu sandın?
Halkın %98’i Müslümanken ve inancını özgürce yaşarken, insanların özgür inancını alıp, siyasi ve ekonomik ranta dönüştürmen ve de uygar toplumların vazgeçilmezi; laik ve demokratik cumhuriyet’in yerine ideolojik cumhuriyetine dönüştürme izlenimi yaratırken, birilerin sizi gözetlediğini hiç mi akıl edemedin?
2 gün sonra “İstanbul 2020” için oylama yapılacak; TBMM’inde açıklama yapıp Türbanlı milletvekillerinin önünü açtığın ve ODTÜ’ye saldığın türbanlılarla ideolojik cumhuriyet egzersizleri yaparak öğrenci avladığın, ODTÜ ormanından otoban geçirmek için doğa duyarlısı insanları gaz bombaları, plastik mermi ve tomalarla perişan ettiğini, dünya izlemiyor mu sandın?
Olimpiyatın düzenlenmesini istediğin-ki gerekli özenli çalışmalar yapılma koşuluyla ben senden fazla istiyordum- dünya mirası İstanbul’un deprem riski taşımasına karşın, 1999 Marmara depremiyle yorulmuş 10 binlerce yapıya güçlendirme projeleri uygulamayı öteleyip, kentsel dönüşüm projeleri bahane edilerek rant kuşakları uluşturacaksın, Dünya Kültürel ve Doğal Mirasının Korunmasına Dair Sözleşmeye imza atmamıza karşın-1982); devasa sermaye tapınaklarıyla geçmiş uygarlıkların siluetini bozacaksın, Boğaziçi’ni, rant köprüleriyle yok edeceksin, katlı kavşaklarla yaşanmaz kılacaksın, tarihi yapılardan sadece Osmanlı yapılarını yenileyeceksin, su havzalarını yapılaşmaya açacaksın, kentsel dönüşüm diyerek İstanbul’u rant düzlemine dönüştüreceksin, bir boğaz yetmedi, Kanal İstanbul çılgın projesiyle, ikinci boğaz inşa edeceksin, Atatürk ve Sabiha Gökçen havaalanları tam kapasite ile çalışmazken, 3. Havalanı inşa edeceksin, İstanbul’un Çamlıcası’na Mimar Sinan çakması devasa bir Camii inşa edeceksin, Taksim’e idelojik Topçu kışlası yapmak ve AVM açmak için Gezi Parkı’nı yapılaşmaya açmaya karşı çıkan insanlar yaşamını yitirecek ve çekinmeden ‘İstanbul-2020’ye talip olacaksın. Tüm bunlar olurken nasıl bu kada rahat olabiliyorsun?
Bitmedi;TV’ dizilerindeki ‘Raki ve Sigara’yı ve de sarhoş sözcüğünü sansürleyeceksin, ‘Rakı Masası’ adını taşıyan filmin adını yasak edeceksin, Rakı satışlarını yasak edeceksin, İstanbul için Olimpiyat gerekliliğini tartışanları, bu bağlamda, kent içi ulaşımı, planlamayı, kent bilimi doğrultusunda değerlendirmeleri yapanları vatan haini ilan edeceksin, gezi eylemcilerini darbeci ilan edeceksin…
Ve ardından; “Demokratik, Laik, Hukukun Üstünlüğü ile yönetilen bir ülkenin hikayesini anlatacağız..Biz Olimpiyatı barışın, paylaşımın halkaları olarak görüyoruz. İnanıyorum ki İstanbul’daki bir olimpiyat bölgeye barış, dayanışma ruhu verecektir. Bölge de barış ve dayanışma ruhunu kazanacaktır.” diyeceksin. Bu sözlerinize IOC üyelerinin inanacağını mı sandınız?
İşte tüm bunlar size ancak 103 “IOC” üyesi içinden ancak 36’sının oyunu getirir, Olimpiyatı değil...
2024 İstanbul Olimpiyat çalışmalarına, ben sizden olsam; Olimpiyatların anavatan’ını bile sorgulayarak başladım.
Ben çoktan başladım, okuyun:
http://blog.milliyet.com.tr/olimpiyatlarin-anavatani-nicin-anadolu--olmasin-ki-/Blog/?BlogNo=382632
ŞEVKET ÇORBACIOĞLU
TEKNOPOLİTİKALAR PLATFORMU
evesbere@mynet.com
sevket-che@hotmail.com.tr
GSM:0506 609 00 32
8 Eylül 2013
Düşünün; Adnan Polat’ın kızının nikah memuru, Yunanlı Damadının arkadaşıymış ve bu kişinin Uluslararası Olimpiyat Komitesi(IOC) üyeleri içinde dostları varmış..
Düşünün; 3. Köprümüz bittiğinde, 2024 Olimpiyatlarına talip olmada daha avantajlı olabilirmişiz.
Biz, kendimize güvenmedikten sonra, beton kafalı insanları değiştirip, Olimpik kafalı insanları yaratmadıktan sonra, değil 2024 Olimpiyatlarını, 28’i de zor alırız.
“ Japonlar’a vermezler, bizim şansımız yüksek, çünkü Japonya’daki Fukuşima Nükleer Santrali’nde radyoaktif sızıntı var” diyen mantığa bak.
Sen önce, kendi ülkendeki sızıntılara bak.
Ben bakayım senin yerine:
Daha son olimpiyatlarda başarıların yok, olanlarını da dopingle yok ettin.
Yani sportif performansın son derece düşük olmasının yanında, sporunu da, şike ve doping ve de Emre Belezoğlu ırkçılığıyla ile karalamışsın.
Doping, Şike ve Irkçılık uluslar arası sporun evrensel ölçütleri olduğunu nasıl kulak arkası edersin?
Dinden geçinirken, futboldan da geçinme adına, şike operasyonu yapmanız, Olimpiyat isteminize gölge düşüreceğini hiç mi aklınıza getirmedin?
İnsanların demokratik tepkilerini dile getirdiği ‘Gezi Halk Hareketi’nde, 5 insanımızın yaşamını yitirmesine neden, tomalı, gaz bombalı, plastik mermili saldırıları-ki hala aynı duruş korunuyor- batılıları bırakın, tüm dünyanın sinsi-sinsi izlediğini ve uluslar arası düzlemlerde kullanacağını nasıl algılamadın?
Bu konuda, tüm medyayı susturmanız, baskı altında tutmanızı, karşı çıkan köşe yazarlarını, aydınları işlerinden kovdurtmanız, yetmedi suçsuz insanları sorgusuz mahküm etmeni, birileri tarafından izlenmiyor mu sandın?
Halkın %98’i Müslümanken ve inancını özgürce yaşarken, insanların özgür inancını alıp, siyasi ve ekonomik ranta dönüştürmen ve de uygar toplumların vazgeçilmezi; laik ve demokratik cumhuriyet’in yerine ideolojik cumhuriyetine dönüştürme izlenimi yaratırken, birilerin sizi gözetlediğini hiç mi akıl edemedin?
2 gün sonra “İstanbul 2020” için oylama yapılacak; TBMM’inde açıklama yapıp Türbanlı milletvekillerinin önünü açtığın ve ODTÜ’ye saldığın türbanlılarla ideolojik cumhuriyet egzersizleri yaparak öğrenci avladığın, ODTÜ ormanından otoban geçirmek için doğa duyarlısı insanları gaz bombaları, plastik mermi ve tomalarla perişan ettiğini, dünya izlemiyor mu sandın?
Olimpiyatın düzenlenmesini istediğin-ki gerekli özenli çalışmalar yapılma koşuluyla ben senden fazla istiyordum- dünya mirası İstanbul’un deprem riski taşımasına karşın, 1999 Marmara depremiyle yorulmuş 10 binlerce yapıya güçlendirme projeleri uygulamayı öteleyip, kentsel dönüşüm projeleri bahane edilerek rant kuşakları uluşturacaksın, Dünya Kültürel ve Doğal Mirasının Korunmasına Dair Sözleşmeye imza atmamıza karşın-1982); devasa sermaye tapınaklarıyla geçmiş uygarlıkların siluetini bozacaksın, Boğaziçi’ni, rant köprüleriyle yok edeceksin, katlı kavşaklarla yaşanmaz kılacaksın, tarihi yapılardan sadece Osmanlı yapılarını yenileyeceksin, su havzalarını yapılaşmaya açacaksın, kentsel dönüşüm diyerek İstanbul’u rant düzlemine dönüştüreceksin, bir boğaz yetmedi, Kanal İstanbul çılgın projesiyle, ikinci boğaz inşa edeceksin, Atatürk ve Sabiha Gökçen havaalanları tam kapasite ile çalışmazken, 3. Havalanı inşa edeceksin, İstanbul’un Çamlıcası’na Mimar Sinan çakması devasa bir Camii inşa edeceksin, Taksim’e idelojik Topçu kışlası yapmak ve AVM açmak için Gezi Parkı’nı yapılaşmaya açmaya karşı çıkan insanlar yaşamını yitirecek ve çekinmeden ‘İstanbul-2020’ye talip olacaksın. Tüm bunlar olurken nasıl bu kada rahat olabiliyorsun?
Bitmedi;TV’ dizilerindeki ‘Raki ve Sigara’yı ve de sarhoş sözcüğünü sansürleyeceksin, ‘Rakı Masası’ adını taşıyan filmin adını yasak edeceksin, Rakı satışlarını yasak edeceksin, İstanbul için Olimpiyat gerekliliğini tartışanları, bu bağlamda, kent içi ulaşımı, planlamayı, kent bilimi doğrultusunda değerlendirmeleri yapanları vatan haini ilan edeceksin, gezi eylemcilerini darbeci ilan edeceksin…
Ve ardından; “Demokratik, Laik, Hukukun Üstünlüğü ile yönetilen bir ülkenin hikayesini anlatacağız..Biz Olimpiyatı barışın, paylaşımın halkaları olarak görüyoruz. İnanıyorum ki İstanbul’daki bir olimpiyat bölgeye barış, dayanışma ruhu verecektir. Bölge de barış ve dayanışma ruhunu kazanacaktır.” diyeceksin. Bu sözlerinize IOC üyelerinin inanacağını mı sandınız?
İşte tüm bunlar size ancak 103 “IOC” üyesi içinden ancak 36’sının oyunu getirir, Olimpiyatı değil...
2024 İstanbul Olimpiyat çalışmalarına, ben sizden olsam; Olimpiyatların anavatan’ını bile sorgulayarak başladım.
Ben çoktan başladım, okuyun:
http://blog.milliyet.com.tr/olimpiyatlarin-anavatani-nicin-anadolu--olmasin-ki-/Blog/?BlogNo=382632
ŞEVKET ÇORBACIOĞLU
TEKNOPOLİTİKALAR PLATFORMU
evesbere@mynet.com
sevket-che@hotmail.com.tr
GSM:0506 609 00 32
Yorumlar
Yorum Gönder