KALIP HATASI VEYA DONATI VEYA BİR BAŞKA MÜHENDİSLİK DİSİPLİNİ HATASI, FAKAT EN BÜYÜK HATA DONANIM, YANİ LİYAKAT VE EHLİYET HATASI..
Bu resim, dahası Gebze'deki viyadüğün çöküşü ülkemin tüm değerleriyle çöküşün resmidir..
Arkadaşlarımız çöküşteki mühendislik hatalarını anlatarak neredeyse, çöküşün sorumlusu olarak mühendislik bilimini sorgular oldular.. Viyadük çöküşü ile Mühendisliğimizi test etmeyelim.
Doğru; çöküşe neden kalıp, donatı vb. Mühendislik hatalarıdır, fakat en büyük hata donanım hatasıdır, yani yetkilendirilen yöneticilerdeki yetersizlikler. Bu nedenle; hatanın kaynağı 2002 sonrasının iktidarıdır. Hatanın başatı; onun liyakat ve ehliyeti esas almayıp Liyakati siyasetle yok saymasından kaynaklanmaktadır..
Yıl; M.S.'nın 21.yüzyılın 8.yılı; bir kıyı kentine gidiyorum; kıyıya iner inmez Duble yol çalışmasıyla burun buruna kaldım. Biraz ileride kaza olmuş. Yetkiliyi sordum Bölge Müdürünün burada olduğunu söylediler ve arkadaşı gösterdiler.
Arkadaşa yanaştım ve kazayı sordum; yeni yaptığımız duble yolda yolcu otobüsü virajı alamadığını söyledi. Kaza yerine gittim. Eski yolun deverine yeni yolun deveri uydurulmuş.
Kendisine bu yeni yolun dever'i bozuk dedim, ses vermedi uzaklaştı. Biraz sonra yanıma geldi, yahu siz deve meve dediniz anlamadım?.. Deve demedim, Dever dedim; virajlarda, yani yatay kurplarda araçların merkezkaç kuvvetiyle devilmemesi için kurbun içine doğru verilen milimetrik eğimdir..
Haaaa, deyip tekrar uzaklaştı.. Adam kazınmış AKP bıyığıyla dört dörtlük bir...siyasi mühendis ve bölge müdürü.. Her ne ise.. Ülkeye duble yol değil birilerine duble para kazandırıldı.
Duble yolları, önce düz ovada başlattılar, amaç düz ovada keklik avlarcasına oy avlamak... Yani ben bu kadar yol yaptım, aldatmacası... Genelde eski gidişli gelişli yola paralel yol yapıp, Duble yol yaptık dediler.
Evet ortada duble yol, yani 2 yol yan yana idi ama yatay kurpları(Viraj) ve de deverleri de eski yolun deverlerine uyarlanmıştı ve güvenli değildi.. Bir yapıyı inşa ederken rüzgar yükünü bile dikkate alman gerekir, bunlar siyaset rüzgarının yükünü esas aldılar ve almaya devam ediyorlar.. Benim korkum, İstanbul'un ve Ankara'nı siluetini bozan sermaye tapınakları devasa yapıların ve de köprülerin, dahi Kanal İstanbul'un ille de İstanbul depreminde, çökmeleri ve tehlike yaratmaları.
İnşanın kolon, tabliye kesitleri projede yeterli gözükse de uygulamadaki, yer seçimi, yapılabilirlik raporların (fizibilite) eksikliği, İmar yanlışları, malzeme ve ekipman zayıflığı, donatı, kalıp, beton, ölçüm vb. hatalar yapının veya inşanın stabilitesini , yani statiğini, kent estetiğini ve dinamiğini bozarak İnşşaat mühendisliği, mimarlık, Jeolojik ve de kent plancılığı disiplininden soyutlar..
Bu nedenle, öncekileri yok ettiklerinden, zorunlu olarak bunların yolundan yürürken, köprüsünden geçerken, suyundan içerken dikkat etmek gerekir diyorum..
Şevket ÇorbacıoğluTeknopolitikalar platformu
evesbere@gmail.com
0506 609 00 32
Yorumlar
Yorum Gönder