REFERANDUM VE ARTIDEMOKRATİK- ANTİDEMOKRATİK SÜREÇ
Referandum Artıdemokratik Süreci mi, Yoksa Antidemokratik süreci mi hızlandıracak? Anayasa Mahkemesi ‘Anayasa Değişikliği’ ile ilgili son kararını aldı..
Bu karar; demokrasinin, insan haklarının, demokratik yapının, Laik Demokratik Cumhuriyet’in ve özgür düşüncelerin geleceği açısından bana umut vermedi..
Şunu sormak istiyorum: “Ne şiş yansın, ne kebap” özdeyişiyle olguyu geçiştirenler, şişi de, kebabı da yakmanın kurgularını ne zaman algılayacaklar??!! Anayasa değişikliğiyle ilgili Anayasa Mahkemesi’nin son kararı, gerçekten demokratik bir Anayasa isteyenleri değil, ideolojileri için Anayasa isteyen siyasi erki mutlandırdı.. Ne diyor siyasi erk karar sonrası? “Mahkemenin esas denetim yapmaması gerekiyordu ama bunu yaptı.
Karar kuvvetler ayrılığı ilkesine müdahaledir-Anayasa Mahkemesi değişiklik paketini kısmen ret, kısmen kabul etmiştir
—Anayasa değişikliği paketi bu haliyle de reform niteliği taşımaktadır.
—Halkın bu karara rağmen pakete onay vereceğini düşünüyorum.” Bu ülkenin Anayasa değişikliğine gereksinimi var, özellikle 1980 Darbeli Anayasa’nın…
Bu konuda uzlaşılması gerekirken, siyasi erk duruşuyla sürekli uzlaşı arayışlarına set çekti.... Daha açık anlatımla; demokrasi, insan hakları, özgür düşünce ve de Laik Demokratik Cumhuriyet’i daha da güçlendirecek değişimler öne çıkarılarak ‘Toplumsal barış ideolojisini kurumsallaştırmamız gerekirken; kendi ideolojimizi güçlendirecek bir Anayasa değişikliği sürecini işletiyoruz.
Bu, evrensel bağlamdaki artıdemokratik yapıyı güçlendirecek bir Anayasa değişiklik süreci değil, antidemokratik yapıyı güçlendirecek toplumsal yapı bütünde bir Anayasa Değişikliği bana göre.. Böylesi bir Anayasa, evrensel anlamda barışık bir Türkiye’nin değil; ulusal değerleri çatıştıran karanlık ideolojinin kapısını aralar..
Başkanın son açıklamada dediklerini geçmezden, Anayasa’nın temel görevinin ne söylediğine geçelim: Anayasa Mahkemesi'nin temel görevi, yasama organının kimi işlemlerinin Anayasa’ya uygunluğunu denetlemektir. Fakat, siyasi erk bu denetimden sürekli rahatsız oldu. Bu olguyu dikkate alırsak, başkanın söylediklerini daha iyi algılayacağımız düşünüyorum.. Başkanın dediğine göre; Anayasa değişikliği 12 Eylül’de Halk oylamasına sunulacakmış, Fransızcası Referanduma…
Bence bu referandum, randıman vermez, çünkü referandumu adeta referdanduna dönüştürecek kurgularla karşı karşıyayız.. Başkanın dediğine göre; Paketin bütününe yönelik iptal istemiyle, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) ve Anayasa Mahkemesi’nin yapısını değiştiren düzenlemelerin tamamının iptal talebini reddederek “Bunlar iptal edilirse erken seçim olur” savlarını rafa kaldıran mahkeme, HSYK ve Anayasa Mahkemesi’ne yüksek yargıdan(Anayasa mahkemesi, Yargıtay, Danıştay, Sayıştay, Askeri Yargıtay ve Askeri Yüksek İdari Mahkemesi üyelerini tanımlar) üye seçimine ilişkin düzenlemeleri “oybirliğiyle” iptal etti.
Mahkeme, bu iptal kararlarına imza atabilmek için, türban kararında olduğu gibi dolaylı yoldan esas denetimi yaptı. Esas denetimi yapılmasına ilişkin karar 4’e karşı 7 oyla alındı. Siyasi erk yandaşları; Mahkemenin Anayasa`ya aykırı bir şekilde şekil görünümü altında esas denetimi yapmasını, `Meclis`in yetkisine ortak olduğu` şeklinde değerlendiriyor..
İyi de; türban kakarındaki dolaylı yoldaki esas denetim konusunda suskun kalanlar, neden buradaki esas denetimden rahatsızlar? Bazı akademisyenler ve anayasa hukukçuları, bu yolla yetki gaspı yapıldığını ve artık Meclis`ten geçen anayasa değişikliklerinin tamamının `değişmez maddelere aykırılık` gerekçesiyle iptal edilebileceğini vurguluyor..
İyi de sayın otoriteler; çoğunluğu elinde bulunduran siyasi erk, ‘astığım-astık, çaldığım düdük’ hukuksuzluğunun önü, nasıl bir hukuk sistemi ile alınacak. Bu konudaki hukuki payandalar güçlendirilmesi gerekirken, neden hukuk sistemi tek payanda üzerine konuşlandırmaya çalışılır..
Bu işletilen süreçle; Demokratik sürecin de işleyeceğine ve 12 Eylül’de halk kendi kararını vereceğine inanıyor musunuz? Bu konudaki önceki yazım: CHP’li milletvekillerinin dilekçelerinde, gizlilik ve ivedilikle görüşme yasağına aykırı davranıldığı, paketin teklif değil tasarı gibi hazırlandığı, TBMM Başkanı. M.A.Şahin’in imzasını taşıyan usule aykırı teklif metni geri çekilmeden yeni teklifin Meclis’te gündeme alınmasının anayasaya aykırı olduğu, bu nedenle paketin bütününün iptalinin gerektiği iddialarına karşın; “Davacıların bu anayasa paketinin tamamının şekil yönünden iptali konusundaki iddiaları tamamen reddedilmiştir” demek ne demek?.
Siz hukukun zirvesindekiler buradaki zırvalı hukuksuzluğu nasıl olur da dikkate elmassınız? Hukukçu değilim, elbette ki konunun detayı uzman hukukçuların işi.. Fakat; Mahkemenin anayasa değişikliklerini esastan görüşemeyeceğini belirterek,“Aksi halde yok hükmünde sayılır
- -Parlamento böyle bir karara direnmelidir.” diyerek sivil faşizmi teorize edenlerden bazı olguları daha iyi algıladığımı ve Antidemokrasi değil, Artıdemokrasi yanlısı olduğumu düşünüyorum.. Ve tekrar ediyorum; bu anlamda işletilecek Referandum, ARTIDEMOKRATİK süreci değil, ANTİDEMOKRATİK süreci hızlandıracaktır..
Önceki yazılarım:
- http://artvin.biz/artvin-yazilar/siyaset/404-halkoyu-ile-halki-oyuna-getirmek/
- http://blog.milliyet.com.tr/Anayasa_taslagi_ile_Venedik_tacirligi/Blog/?BlogNo=237570
- http://blog.milliyet.com.tr/ANAYASA_VE_DOKUNULMAZLIGIN_KALDIRILMASI/Blog/?BlogNo=235862
- http://blog.milliyet.com.tr/Anayasanin_dokunulmazligini_kaldiranlar____/Blog/?BlogNo=235242
Teknopolitikalar Platformu
GSM:0506 609 00 32
Yorumlar
Yorum Gönder