GALATASARAY BAROS İLE İBBS’YE FARK ATTI
Evet, birileri acaba; Kartal’a fark atan İBBS’ye Galatasaray’ın, fark atmasıyla, bir şeyleri fark etti mi?
Galatasaray ikinci yarı sahaya çıkardı, bu sefer ilk yarı sahaya çıktı.
Serkan Kurtuluş yine 11’de Nazar değmesin Rijkaard Türk futboluna bir yıldız kazandırıyor,İŞTE O Serkan.
Galatasaray hızlı başladı dakika 1; Milan varoş, kale boş, gerisi de boş, çünkü Baros atamadı. Dakik 4, Milan Varoş, ne hoş, çünkü bu sefer golü attı. Serkan Kurtuluşun asisliği, Boros goldeki azizliği kadar muhteşemdi. Dakika ıı; Serkan Kurtuluş asisliğine, Baros da azizliğine devam ediyor…Penaltı ve gol.
Ve bir gol var ki, Aydın’ın pasını ceza sahasında öyle bir rovşta ile kalaya gönderdi ki, sahaların bugüne dek atılan en güzel gol idi, dakika da 41.
Galatasaray’ı yarışın içinde bile düşünmeyen ve kendi küfürlü dünyalarında aşağılayanlar, bakalım bu maçta sonra ne diyecekler? Ne diyecekler; her zamanki gibi aksini söyleyecekler.
Yani, bizim iki yıldır söylediklerimizi; “Galatasaray, ligimizin en güçlü kadrosuna sahip. Bugün GS’daki Elano, Pino, Kewell, Baros, Arda, hatta Ayhan, Batdal, Barış, Aydın, Sarp,Sabri ve diğerlerini Galatasaray veya bir başka takım almaya kalksa, Q7, Niagra, Dia ve Gütti kadar zorluk çekerdi. GS bu güçlü kadroyu nedense bazı nedenlerden dolayı, özellikle Rijkaar’dın rahatlığı nedeniyle oynatamadı..Bence bu yıl GS geçen yıla oranla daha başarılı oluR..Baksanıza devasa transferler yapan kartal son üç maçtır, tam uçuruma düşerken uçuşa geçebiliyor..” En az buna benzer şeyler söyleyecekle ve yazacaklar.
Ayhan Akman; bir oyuncu bu denli yüreğiyle oynar. Ayhan gençlerin örnek alması, kitapların örnek göstermesi gereken, beyefendi ötesi bir akıl ve yetenek. Geçen hafta; “Koyunları salsanız bu sahada sakatlanır” söylemi bile ne denli akıllı ve zeki biri olduğunu gösteriyor.
Galatasaray kötü iken kazanmanın örneklerini verdi geçen haftalarda, bu hafta, birilerine de; iyi iken kazanmanın korkuların... Öyle ki, bu oyun gücünü derbilere de yansıtırsa, ligin beyefendi takımı, ligin beyi olur.
Diyorlar ki; FB-BJK maçında goller kaçmasa idi, 6-0 olurdu. Bu göndermeleri , birilerinin hala oralarda olduğunun göstergesi. Şunu yadsıyamayız bir gün sonrası da geçmiştir ve eskidir. Bu durumda geçmişle, yani eskiyle avunmak en az GS’in da aklına gelebilir ve bugün kaçırdıkları goller sonrası, “Atabilseydik, 7 kişilik GS’in 7-0’lık galibiyetine dönüşürdü” diyebilirdi. Demezler, çünkü neyin güçlülük, neyin zayıflık olduğunun bilincindedirler.
Bursa, sahalardaki olaylar sonrası 3 puan almayı alışkanlık haline getirdi. Geçen yıl, Diyarbakır, bu yıl, Gaziantep. Bursa 3 büyükleri bazı konularda sollar oldu. Mehmet Topal’ın Valencia’sına kendi sahanda 4 attır, Spor Toto liginde gelene giden at
Özellikle bu avantaj kuralı neden timsah ve kartal için işletilmez de, diğer takımlarımız için işletilir.
Geçen haftaki Gaziantep-Bursa maçı ‘düşündürücü gelmedi’ diyemem
Gaziantep maçında, bir başka çocuğun oyuncağını yürütmüş izlenimi verircesine, pet şişeler kucağında 100 metre koşan hakemimizin görüntüsü hiç de hoş değildi. İşgüzarlık ve bilgisizlikle harmanlanmış komedi idi adeta..Suç da işledi, çünkü yarım litrelik pet şişenin içindeki suyu boşalttı.
Ömer’in hava toplarına çıkışın çoğu faul. Yine kendisi gibi faullü oynayan Yalçın’ı kütük gibi devirmesi ve gol atması, Emre Güngör’ün seyirciyi tetiklemesi seyirciyi cinnetlere taşıyan olaylar idi. Ve olan oldu; bir cinnetçi saatini atarak olayı noktaladı. Artık saatli seyirciler maça alınmaz. Yarın ayakkabısını atar, yalın ayak gelmek zorunda bırakılır. Yok, yok; futbol federasyonu iyi değil.
Ardından ilginçlikler yaşanmaya başladı.
Örneğin;
BJK’nin dışında kalan 17 kulübün,Gaziantep Bursa’ya hükmen yenilmemesi için federasyona başvurması. Kartalın bu duruşu dürüstlük mü, yoksa şampiyonluğu garanti görmesi mi?
Sayın Adnan Polat gerçekten çok zeki biri. Boşu-boşuna; “Şampiyonlukta FB ve GS yarışır” demedi.
Örneğin;
Mario Jardel haberi bir kez daha coşturması:
Galatasaray'a Süper Kupa'yı kazandıran Jardel, bir kez daha tarihe geçti.
2000 yılında UEFA Süper Kupa finalinde Real Madrid'e attığı gol, Brezilyalı oyuncuyu "tarihin en değerli altın gollerini atanlar" klasmanında 4. sıraya soktu.
Çanakkalespor’da yetişen Mehmet Batdal, benim Jardel olma umudum. Eski Çanakkalespor’lu Mehmet Topal, Galatasaray’ın ortalama üstü oyuncusu idi. Valencia’da harikalar yarattığını görüyoruz.
Örneğin;
Volkan nikâhına Ali Şen’i de çağırması ve Yıldırım’ın, “O gelirse, ne düğününe katılırım ne de şahitlik yaparım” diye şart koşması, ardından Volkan’ın çaresizce eski başkanı arayıp ‘Gelmeyin’ demesi.
Volkan Artvinli hemşerim. Sayın Ali şen de Arhavi-Artvin dünürü. Bir Arhavi-Artvinli olarak Ali Şen’e, çok büyük yanlışlık yapıldığını düşünüyorum..
Örneğin;
Arda haberlerinin manşetten düşmemesi:
Başkan Perez, 'Tanınmıyor' dedi,Mourinho, izleyince çok beğendi.. Hatta bu konu o kadar gerçek ki Emre Belezoğlu F.Bahçe'deki tüm arkadaşlarına "Arda R.Madrid'e gidiyor" diyordu..
Arda mı, darda, yoksa Arda'sız haber yapamayanlar mı?
Ardasız ve Kobalsız sütunlar yetim adeta. Şimdi de Türkan Şoray kanunlarını gündeme oturttular.
Emre’nin, Arda’yı bu denli yakın izlemesi ve ilgilenmesi, öteden beri benim senaryo yazmamı tetikliyordu. Sonunda tetiği düşürmeye karar verdim:
“Arda seneye, büyük bir para ile, FB'de. Para o denli büyük olacak ki, taraftarlar, Arda'nın GS'ya böylesi bir paraya kazandırdığı için, teşekkür bile edecekler.
Bırakın, ezeli rekabeti, mekabeti; tek ezeli rekabet var, o da para. GS rasyonel transfer politikaları ile, dünyanın en varsıl ve sorunsuz takımı haline gelme yolunda hızla ilerliyor.”
Moda oldu, spor yazarlarının “Beğendim-Beğenmedim” bandı.
Beğenmedim:Bantları ve bilgiçlikleri.
Beğendim: Galatasaray’ı ve Ayhan’ın bitmeyen performansını. Baros’un dönüşünü. Tugay Kerimoğlu’nun futbol Akademisi’nin başına getirilmesini ve Tugay’ın da İngiltere’deki uygulamaları kulübe getirerek sporculara Florya’da İngilizce eğitimi verilecek olmasını…
ŞEVKET ÇORBACIOĞLU
ŞUTLUYORUM
evesbere@mynet.com
Evet, birileri acaba; Kartal’a fark atan İBBS’ye Galatasaray’ın, fark atmasıyla, bir şeyleri fark etti mi?
Galatasaray ikinci yarı sahaya çıkardı, bu sefer ilk yarı sahaya çıktı.
Serkan Kurtuluş yine 11’de Nazar değmesin Rijkaard Türk futboluna bir yıldız kazandırıyor,İŞTE O Serkan.
Galatasaray hızlı başladı dakika 1; Milan varoş, kale boş, gerisi de boş, çünkü Baros atamadı. Dakik 4, Milan Varoş, ne hoş, çünkü bu sefer golü attı. Serkan Kurtuluşun asisliği, Boros goldeki azizliği kadar muhteşemdi. Dakika ıı; Serkan Kurtuluş asisliğine, Baros da azizliğine devam ediyor…Penaltı ve gol.
Ve bir gol var ki, Aydın’ın pasını ceza sahasında öyle bir rovşta ile kalaya gönderdi ki, sahaların bugüne dek atılan en güzel gol idi, dakika da 41.
Galatasaray’ı yarışın içinde bile düşünmeyen ve kendi küfürlü dünyalarında aşağılayanlar, bakalım bu maçta sonra ne diyecekler? Ne diyecekler; her zamanki gibi aksini söyleyecekler.
Yani, bizim iki yıldır söylediklerimizi; “Galatasaray, ligimizin en güçlü kadrosuna sahip. Bugün GS’daki Elano, Pino, Kewell, Baros, Arda, hatta Ayhan, Batdal, Barış, Aydın, Sarp,Sabri ve diğerlerini Galatasaray veya bir başka takım almaya kalksa, Q7, Niagra, Dia ve Gütti kadar zorluk çekerdi. GS bu güçlü kadroyu nedense bazı nedenlerden dolayı, özellikle Rijkaar’dın rahatlığı nedeniyle oynatamadı..Bence bu yıl GS geçen yıla oranla daha başarılı oluR..Baksanıza devasa transferler yapan kartal son üç maçtır, tam uçuruma düşerken uçuşa geçebiliyor..” En az buna benzer şeyler söyleyecekle ve yazacaklar.
Ayhan Akman; bir oyuncu bu denli yüreğiyle oynar. Ayhan gençlerin örnek alması, kitapların örnek göstermesi gereken, beyefendi ötesi bir akıl ve yetenek. Geçen hafta; “Koyunları salsanız bu sahada sakatlanır” söylemi bile ne denli akıllı ve zeki biri olduğunu gösteriyor.
Galatasaray kötü iken kazanmanın örneklerini verdi geçen haftalarda, bu hafta, birilerine de; iyi iken kazanmanın korkuların... Öyle ki, bu oyun gücünü derbilere de yansıtırsa, ligin beyefendi takımı, ligin beyi olur.
Diyorlar ki; FB-BJK maçında goller kaçmasa idi, 6-0 olurdu. Bu göndermeleri , birilerinin hala oralarda olduğunun göstergesi. Şunu yadsıyamayız bir gün sonrası da geçmiştir ve eskidir. Bu durumda geçmişle, yani eskiyle avunmak en az GS’in da aklına gelebilir ve bugün kaçırdıkları goller sonrası, “Atabilseydik, 7 kişilik GS’in 7-0’lık galibiyetine dönüşürdü” diyebilirdi. Demezler, çünkü neyin güçlülük, neyin zayıflık olduğunun bilincindedirler.
Bursa, sahalardaki olaylar sonrası 3 puan almayı alışkanlık haline getirdi. Geçen yıl, Diyarbakır, bu yıl, Gaziantep. Bursa 3 büyükleri bazı konularda sollar oldu. Mehmet Topal’ın Valencia’sına kendi sahanda 4 attır, Spor Toto liginde gelene giden at
Özellikle bu avantaj kuralı neden timsah ve kartal için işletilmez de, diğer takımlarımız için işletilir.
Geçen haftaki Gaziantep-Bursa maçı ‘düşündürücü gelmedi’ diyemem
Gaziantep maçında, bir başka çocuğun oyuncağını yürütmüş izlenimi verircesine, pet şişeler kucağında 100 metre koşan hakemimizin görüntüsü hiç de hoş değildi. İşgüzarlık ve bilgisizlikle harmanlanmış komedi idi adeta..Suç da işledi, çünkü yarım litrelik pet şişenin içindeki suyu boşalttı.
Ömer’in hava toplarına çıkışın çoğu faul. Yine kendisi gibi faullü oynayan Yalçın’ı kütük gibi devirmesi ve gol atması, Emre Güngör’ün seyirciyi tetiklemesi seyirciyi cinnetlere taşıyan olaylar idi. Ve olan oldu; bir cinnetçi saatini atarak olayı noktaladı. Artık saatli seyirciler maça alınmaz. Yarın ayakkabısını atar, yalın ayak gelmek zorunda bırakılır. Yok, yok; futbol federasyonu iyi değil.
Ardından ilginçlikler yaşanmaya başladı.
Örneğin;
BJK’nin dışında kalan 17 kulübün,Gaziantep Bursa’ya hükmen yenilmemesi için federasyona başvurması. Kartalın bu duruşu dürüstlük mü, yoksa şampiyonluğu garanti görmesi mi?
Sayın Adnan Polat gerçekten çok zeki biri. Boşu-boşuna; “Şampiyonlukta FB ve GS yarışır” demedi.
Örneğin;
Mario Jardel haberi bir kez daha coşturması:
Galatasaray'a Süper Kupa'yı kazandıran Jardel, bir kez daha tarihe geçti.
2000 yılında UEFA Süper Kupa finalinde Real Madrid'e attığı gol, Brezilyalı oyuncuyu "tarihin en değerli altın gollerini atanlar" klasmanında 4. sıraya soktu.
Çanakkalespor’da yetişen Mehmet Batdal, benim Jardel olma umudum. Eski Çanakkalespor’lu Mehmet Topal, Galatasaray’ın ortalama üstü oyuncusu idi. Valencia’da harikalar yarattığını görüyoruz.
Örneğin;
Volkan nikâhına Ali Şen’i de çağırması ve Yıldırım’ın, “O gelirse, ne düğününe katılırım ne de şahitlik yaparım” diye şart koşması, ardından Volkan’ın çaresizce eski başkanı arayıp ‘Gelmeyin’ demesi.
Volkan Artvinli hemşerim. Sayın Ali şen de Arhavi-Artvin dünürü. Bir Arhavi-Artvinli olarak Ali Şen’e, çok büyük yanlışlık yapıldığını düşünüyorum..
Örneğin;
Arda haberlerinin manşetten düşmemesi:
Başkan Perez, 'Tanınmıyor' dedi,Mourinho, izleyince çok beğendi.. Hatta bu konu o kadar gerçek ki Emre Belezoğlu F.Bahçe'deki tüm arkadaşlarına "Arda R.Madrid'e gidiyor" diyordu..
Arda mı, darda, yoksa Arda'sız haber yapamayanlar mı?
Ardasız ve Kobalsız sütunlar yetim adeta. Şimdi de Türkan Şoray kanunlarını gündeme oturttular.
Emre’nin, Arda’yı bu denli yakın izlemesi ve ilgilenmesi, öteden beri benim senaryo yazmamı tetikliyordu. Sonunda tetiği düşürmeye karar verdim:
“Arda seneye, büyük bir para ile, FB'de. Para o denli büyük olacak ki, taraftarlar, Arda'nın GS'ya böylesi bir paraya kazandırdığı için, teşekkür bile edecekler.
Bırakın, ezeli rekabeti, mekabeti; tek ezeli rekabet var, o da para. GS rasyonel transfer politikaları ile, dünyanın en varsıl ve sorunsuz takımı haline gelme yolunda hızla ilerliyor.”
Moda oldu, spor yazarlarının “Beğendim-Beğenmedim” bandı.
Beğenmedim:Bantları ve bilgiçlikleri.
Beğendim: Galatasaray’ı ve Ayhan’ın bitmeyen performansını. Baros’un dönüşünü. Tugay Kerimoğlu’nun futbol Akademisi’nin başına getirilmesini ve Tugay’ın da İngiltere’deki uygulamaları kulübe getirerek sporculara Florya’da İngilizce eğitimi verilecek olmasını…
ŞEVKET ÇORBACIOĞLU
ŞUTLUYORUM
evesbere@mynet.com
Yorumlar
Yorum Gönder