Ana içeriğe atla

HESLER KİMLERİ BESLER?

HES’LER KİMLERİ BESLER-1

Konumuz; Artvin’imiz özelinde Türkiye'mizi bir şekilde benzetenlerin HES’lere bakışı ve “HES’ler Kimleri BESLER?”
sorusunun yanıtı: Artvin için proje savında bulunanların bazıları; Artvin'deki doğal kaynakları kullanarak küçük işletmeler kurup gençlere iş alanları açılabileceğini söylüyorlar. Buna kimse karşı değil. Yeter ki; Doğaya zarar verilmesin. Çünkü Doğan/insan için düşündüğünüz ve doğal kaynakların kullanımıyla ortaya çıkarmaya çalıştığınız işletmelerin, doğaya zarar verdiği noktada doğana da zarar vereceğini akıldan çıkarmamalıyız, yani insana; aksi taktirde; Artvin’i ve Artvinliyi, yani doğayı ve doğanı bir başka boyutta benzetmiş olursunuz..

Artvin’i doğası ve doğanıyla benzetecek olan HES’lerden söz ediyorum, yani enerji üretme savıyla, Artvin’imizi dantel gibi ören dereler üzerinde kurulmaya çalışılan Hidroelektrik Santrallerinden… Birileri çıkıp “Sizler barajlara da karşı çıkmıştınız zaten!..Hatta sahil yoluna da..” diyecektir. Kesin ne Barajlara karşı çıktık, ne de Karadeniz sahil yoluna.

Özellikle sahil yolu için; binlerce yılda oluşmuş kıyıları yok etmeyelim, bunun için yol, kuşaklama yöntemiyle içeriye alınsın önerisi getirdik.. Bu duruşumuz; doğaya zarar verdiği noktadaki karşı çıkıştı. Yusufeli Barajına da aynı duyarlılıkta baktık. Salt bizler değil, ulusötesi doğa duyarlıları da baktı. İşte Guardian gazetesinin Türkiye’de yapılması planlanan Yusufeli hidroelektrik santraliyle ilgili haberi (2001): “İngiltere hükümeti, Türkiye’de 15 bin kişiyi evinden edecek tartışmalı ikinci bir barajı desteklemeyi düşünüyor….

Ilısu baraj projesine karşı yürütülen kampanyanın öncülerinden komedyen Mark Thomas, Yusufeli, ‘ikinci bir Ilısu’ya dönüşecekse, hükümetin yakasına yapışmak için hazır bekliyorum.’ dedi. Doğa grubu bir başka lideri de; hükümetin, sadece büyük şirketlerin çıkarlarına hizmet eden, toplumları ve çevreyi gözardı eden projeleri desteklememesi çağrısında bulunarak, ‘Dünya Barajlar Komisyonu’nun belirlediği kurallar dikkate alınırsa, İngiliz vergi mükelleflerinin parası, bu tür yıkıcı projeler için harcanmaz’ dedi.”

Uluslararası bir Fact Finding (Yerinde İnceleme) Heyetinin, Bölgede Nisan 2002'de yaptığı inceleme sonunda hazırladığı ve Yusufeli’inde nasıl Uluslararası Standartların ve Kişi haklarının ihlal edildiğini içeren Eylül 2002 final raporu: “Alternatif projelerin yeterli olarak değerlendirilmemiştir- Yusufeli projesinin doğal yasam üzerindeki etkileri, alternatif projelerin potansiyel etkileri ile karsılaştırılmamıştır. Halka danışılmamıştır -projenin çevresel ve doğal yasam üzerindeki etkileri konusunda herhangi bir konsültasyon yapılmamıştır…”

Doğaya ve doğan zarar vermeyecek su tutucu barajlara(HES’lere) karşı değiliz, bugün siyasi ve ekonomik rant adına derelerimiz üzerinde kurulacak ve derelerimizi kurutacak HES’lere karşıyız. Bunuanlamak ve iyi anlatmak için, Çoruh üzerinde kurulacak Artvin’imizi adeta; “Barajlar şehri”ne dönüştürecek olan Artvin su tutucu HES projelerin üreteceği enerji toplamına baktığınızda,derelerdeki HES’lere gereksinmemizin olup-olmadığını çok somut bir şekildegörebiliriz.

Örneğin; Borçka Barajı ve HES 300 MW güç ile yıllık1.039GWh'likenerji üretmektedir. Yine ayni şekilde;DerinerBarajıve HES; 670 MW'lık güçle yılda 2.118GWh'lık, Muratlı Barajı ve HES;115 MW güç ile yıllık444 GWh'likenerji,Artvin Barajı veHES Barajı332 MW güç ile, yıllık1 026 GW/h enerji üretecektir; yani yılda toplam üretilecek enerji miktarı toplamı; 5000 gigawatt/saat’e ulaşmaktadır, buna, karşıçıktığımız Yusufeli baraj ve HES’in 540 MW gücüyle yılda üreteciği 1705 GW/h’i da eklediniz mi yıllık enerji toplamı 7000 GWh seviyelerineçıkacaktır.

Düşünün, 1Gigawatt/saat (GWh)’ın 1 Milyar Wattsaat veya 1 MillionKilowattsaat ettiğini... Böylesi devasa enerji üretecek projeler yaşama geçmişken; neden Artvin dereleri için HES’ler??!! İnsanın aklına “Artvin’deki HES’ler kimleri besler?” sorusu gelmiyor değil.. Bu işin adeta ticareti yapılıyor. Olgunun ticari borsa mantığında işletildiğinin somut kanıtı; HES şirketlerinin pıtrak gibi türemesi.

Cebine 300/400 bin TL koyan ve de bir siyasi iktidar erkini inandıran HES şirketini kuruyor-ki bunlar, yüklenici firma olarak makine-ekipman ve deneyim yoksulu kurumsallaşmış şirketlerdir. Asla güçlü şirketlerle karşılaştırılamazlar. Eğer bu güçlü şirketler işin içinde olsa, HES’lerin doğaya ve doğana zarar vermeyecek bir projelendirme süreciyle iyileştirilebileceğini söylemek olası- Böylesi şirketler için ilanlar çıkıyor gazetelerde. Örneğin, “İvedik Organize sanayi bölgesi HES şirketi devir alınacaktır.

Üretim lisansı almış, su kullanım hakkı anlaşması yapılmış veya fizibilitesi onaylanmış veya tamamlanmış 25 MW kurulu güce sahip: HES firmaları aranmaktadır-Teknik değer bilgilerin, iletişim bilgilerini ve fiyat bilgilerini, aşağıda belirtilen faks ve e mail adresine ulaştırınız. İrtibat: 0312 395 62 62-Fax: 0312 395 05 80-E Mail: ivedik@ivedikosb.org.tr Not: Şirket ortaklığı yapılabilir” Bu gazete ilanı savımı doğrulamıyor mu?? Konunun daha iyi kavranması için; ülkemdeki enerji santrallerine bütününde HES ve Termik santralleri nedir ile birlikte çeşitlerine kısaca değinmek istiyorum: Önce HES’ler: Yüksek rakımlardan akan suyun (Irmak-Nehir-Dere) bir enerjisi vardır ki bu bir yenilenebilir enerjidir; bu enerjiye Hidrolik enerji diyoruz.

Barajda biriken su Yerçekimi Potansiyel Enerjisi içermektedir. Su, belli bir yükseklikten düşerken , enerjinin dönüşümü prensibine göre Yerçekimi Potansiyel Enerjisi si önce kinetik enerji ( mekanik enerji) ye daha sonra da Türbin çarkına bağlı jeneratör motorunun dönmesi vasıtasıyla Potansiyel elektrik Enerjisi ne dönüşür. Örneğin Keban 1330 MW, Karakaya 1800 MW, Atatürk 2400 MW ve son olarak Artvin’de yapılan ve yapılacak olan barajlar.. Hidrolik Santrallerin yıllık üretimleri, kaynağa gelen su miktarıyla doğru orantılı olduğundan ve bir yıl boyunca gelen su insanoğlunun elinde olmayıp tam kapasite çalıştırmaya yetmeyebileceğinden, genel olarak puant santralı olarak çalıştırılırlar.

Devreye alınış ve çıkarışları çok kolay ve hızlı olduğundan su rejimine bağlı olarak günün, enerji gereksiniminin çok olduğu- ki buna puant saati denir(içinde gece ve gündüz olmayan zaman aralığı, yani normalin yaklaşık 2 katı daha pahalı. Genellikle en yüksek veya en yoğun konumu tanımlamak için kullanılan Pik Saat yerine kullanılmaktadır) İng ve Fr’daki puan anlamı içeren Point’tan gelmektedir;) - saatlerinde çalıştırılarak, enerjiye az gereksinim olduğu zamanlarda devre dışı bırakılırlar. Dünya üzerindeki elektriğin %24′ ü hidroelektrik santralleri tarafından üretilir. Bir Diğer tanımlama ile Enerji Santral Çeşitleri 

1-)HİDRO ELEKTRİK SANTRALLER (HES):

  • a-) Barajlı Santral: Türbinler için gerekli suyun baraj gölünden verilerek regüle edilebilen.
  • b-) Akarsu Santralı : Regülasyon yapılan bir rezervuarı olmayan Hidroelektrik Santral türü. Rezervuarlı(su birikim alanı) santralar, öncelikle bir baraj yapılacağından suyun kullanımı enerji gereksinimine göre ayarlanabileceğinden verimleri yüksektir. Kanal tipi santraller, rezervuarlılara göre daha ucuza mal olmalarına karşın su biriktirme olanağı olmadığından gelen su debisine göre çalışmak zorundadırlar. Su kaynağı yapısı ; Rezervuarlı santrallerde baraj, kanal tipi santrallerde ise bir tünel ya da açık kanaldır. Ve sırasıyla;

2-) TERMİK SANTRALLER:

Katı, sıvı ya da gaz halindeki fosil yakıtların kimyasal enerjisinin elektrik enerjisine dönüştürüldüğü elektrik santralıdır.
  • a- Katı yakıtlı T.S:Klasik buhar çevrimini kullanarak buhar türbinleriyle güç üreten santrallerdir. Çatalağzı Termik Santrali 300 MW Çayırhan Termik Santrali 640 MW
  • b- Kojenerasyon /Birleşik ısı-güç sistemleri (Enerjinin hem elektrik hem de ısı formlarında aynı sistemden beraberce üretilmesi.. Basit çevrimde çalışan, yani sadece elektrik üreten bir gaz türbini ya da motoru kullandığı enerjinin %30-40 kadarını elektriğe çevirebilir. Bu sistemin kojenerasyon şeklinde kullanılması halinde sistemden dışarıya atılacak olan ısı enerjisinin büyük bir bölümü de kullanılabilir), Sıvı-Gaz yakıtlı Gaz Türbini (Doğal Gaz Sant.):Yüksek sıcaklık ve basınçtaki yanma gazlarının hareket sağladığı ve bu gazların yanmayı gerçekleştiren havayı sağlayan bir kompresörün de çalışmasına imkan verdiği türbin türüdür. Kombine(birleşik) çevrim sistemli T.S (Gaz türbinleri ile buhar türbinlerinin birlikte kullanılması, yanigaz türbini çevrimi ile buhar türbini çevriminin birleşmesinden oluşmaktadır.): Gaz türbinleri ve egzost kazanları kullanarak buhar türbinleri ile güç üretimi yapan termik santrallerdir. Bir başka deyişle; Kombine Çevrim Santralı; bir gaz türbini jeneratör ile bu türbinin ekzos gazlarıyla çalışan ( ek brülörü olan veya olmayan) bir kazanla, bunun sağladığı buharla çalışarak ek elektrik enerjisi üreten bir buhar türbini jeneratörden oluşan santral türü. Bursa Doğalgaz Kombine Çevrim Santrali 1400 MW-Ambarlı Termik Santrali 1350 MW
  • c- Güneş enerjili T.S : Güneşten gelen ışınların enerjisinin kullanıldığı santraller. Henüz Türkiye’de bulunmamaktadır.
  • d- Nükleer T.S: Atom parçacıklarını ayıran(Fizyon) veya birleştiren(Füzyon) enerjisinin kullanıldığı santraller. Dahası; Nükleer yakıtlardan serbest kalan enerjinin elektrik enerjisine dönüştürüldüğü santraldir. Yapımında ısrar edilen Akkuyu Nükleer Santrali yaklaşık 2500 MW..
  • e- Jeotermal T.S (Yer Altı Buharı):Jeotermal enerjiyi elektrik enerjisine dönüştüren tesis.

Yeraltı sıcak katmanlarınını yüksek sıcaklık kaynağı, atmosferi düşük sıcaklık kaynağı olarak kullanmak suretiyle güç üretimi yapan santrallerdir. Denizli Jeotermal Santrali , 15 MW

3-) RÜZGÂR (ENERJİSİ) SANTRALLERİ:

Rüzgâr türbinleri vasıtasıyla güç üretimi yapan santrallerdir. Rüzgarın döndürme kuvvetinden yararlanılarak, hareket enerjisini elektrik enerjisine çeviren santral türü. Gaz türbini çevrimi ile buhar türbini çevriminin birleşmesinden oluşmaktadır. Bozcaada Rüzgâr Santrali , 30 MW. Bandırma Rüzgâr Santrali, 50 MW(?) ve 9 Mayıs 2009’da 60 MW olduğu savlanan, 20 rüzgâr türbinli Türkiye’nin en büyük rüzgâr santrali ÇATALCA’da açıldı..

HİDROELEKTRİK SANTRAL TESİSLERİNİN YAPILIŞ ŞEKİLLERİ SINIFLANDIRILMASI:

Hidroelektrik santral tesislerinin kurulacağı yerin topoğrafik durumuna göre çeşitli şekillerde yapıldığını yukarıda kısaca kaydetmiştik. Çeşitli şekillerde kurulmakta olan hidroelektrik santral tesislerini çeşitli sınıflandırmalara ayırmak mümkündür. Yapılabilecek olan başlıca sınıflandırmalar aşağıda kısaca kaydedilmiştir:

A- Düşülerine Göre:

  • 1- Alçak Düşülü Hidroelektrik Santraller: H < h =" 10"> 50 m.

B- Kurulu Güçlerine (Kapasitelerine) Göre:

  • 1- Çok Küçük Kapasiteli (Mikrotip) Hidroelektrik Santraller: <> 10. 000 kW

C- Depolama Durumuna Göre:

  • 1- Depolamalı (Baraj Göllü Veya Tabii Göllü) Hidroelektrik Santraller,
  • 2- Depolamasız (Kanal Tipi Veya Nehir Tipi) Hidroelektrik Santraller.

D- Baraj Gövdesinin Tipine Göre:

  • 1- Ağırlıklı Beton Gövdeli Barajlı Hidroelektrik Santraller,
  • 2- Beton Kemer Gövdeli Barajlı Hidroelektrik Santraller,
  • 3- Kaya Dolgu Gövdeli Barajlı Hidroelektrik Santraller,
  • 4- Toprak Dolgu Gövdeli Hidroelektrik Santraller

E - Santral Binasının Konumuna Göre:

  • 1- Yer Üstü Hidroelektrik Santralleri,
  • 2- Yer Altı Hidroelektrik Santralleri,
  • 3- Yarı Gömülü Veya Batık Hidroelektrik Santraller.

F- Çalışma (Ulusal Elektrik Sisteminin Yükünü Karşılama) Durumuna Göre:

  • 1- Baz Yük Hidroelektrik Santralleri,
  • 2- Puant Yük Hidroelektrik Santralleri,
  • 3- Hem Baz Yük Ve hem de Puant Yük Hidroelektrik Santralleri

G- Türbinli / Pompajlı Hidroelektrik Santraller.

  • A- Düşüllerine Göre Santraller:
  • 1- Alçak Düşülü Hidroelektrik Santraller: ( H<> 50 m) Barajlı Yüksek DüşüIü Hidroelektrik Santral Tesisleri:
  • I- Su giriş tesisleri,
  • II- Basınçlı su galerisi veya tüneli,
  • IlI- Denge bacası,
  • IV- Kelebek Yana tesisleri,
  • V- Cebri boru,
  • VI- Santral tesisleri.
  1. 1- Su alma tesisleri ızgaraları,
  2. 2- Su alma kapağı,
  3. 3- Kelebek vana,
  4. 4- Cebri boru ek yerleri,
  5. 5- Cebri boru ayak betonları,
  6. 6- Cebri boru dirsek betonları,
  7. 7- Küresel vana,
  8. 8- Pelton tipi hidrolik türbin.
Doğal Göllü Yüksek Düşülü Hidrolik Santraller:
  1. 1- Su çevirme bendi,
  2. 2- Su giriş tesisleri,
  3. 3- Kum geçidi ve dinlendirme havuzu,
  4. 4- Üstü açık su iletim kanalı,
  5. 5- Su iletim galerisi veya tüneli,
  6. 6- Su haznesi veya doğal göl,
  7. 7- Denge bacası,
  8. 8- Cebri boru,
  9. 9- Santral tesisleri,
  10. 10- Doğal göl ayağı veya dolu savağı,
  11. 11- İletim tüneline yaklaşım galerisi.

Hem Türbin ve hem de Pompa olarak çalıştırılabilen Hidroelektrik Santraller:

Hem Türbin ve hem de Pompa olarak çalışabilen bir hidrolik santral tesisinin basit şeması:
  1. 1- Üst baraj veya depo,
  2. 2- Alt baraj veya depo,
  3. 3- Türbin ve pompa için cebri boru,
  4. 4-Türbin,
  5. 5- Motor-Genaratör,
  6. 6- Manevra kaplini (kavraması),
  7. 7- Pompa,
  8. 8- Küresel vana,
  9. 9- Dairesel vana,
  10. 10- Kapama vanası,
  11. 11- Silindirik kapak,
  • Qp : Pompa olarak çalışma esnasında basılan su debisi,
  • Qt : Türbin olarak çalışma esnasında tüketilen (çekilen) su debisi,

Hsp : Üst su yüzeyi İle alt su yüzeyi arasındaki fark (hidrolik düşü veya geodezik basma yüksekliği). Yukarıdaki Şekilde de basit prensip şeması görülen ve hem türbin ve hem de pompa olarak çalıştırılabilinen hidroelektrik santral tesisleri ulusal elektrik şebekelerinin puant güç ihtiyacını karşılamak amacı ile tesis edilirler.

Ulusal Elektrik şebekelerine bağlı olan diğer hidrolik veya termik santrallerin ürettikleri enerji miktarı puant saatleri dışındaki gece saatlerinde gerekenden fazla, puant saatleri içinde ise gerekenden daha az olabilir. Hem türbin ve hem de pompa olarak çalıştırılabilen hidrolik santral tesisleri, puant saatlerinin dışındaki gece saatlerinde ulusal elektrik şebekesinden enerji çekerek üniteler motor-pompa olarak çalıştırılmak suretiyle alt su deposundan üst su deposuna su basılır.

Puant saatlerinde ise üst su deposundan su çekilerek üniteler türbin-genaratör olarak çalıştırılmak suretiyle elektrik enerjisi üretilir ve üretilen enerji ulusal elektrik şebekesine verilir. Böylece hem puant saatlerinde ulusal elektrik şebekesinin ilave güç ihtiyacı karşılanmış ve hem de puant saatleri dışında diğer hidrolik ve termik santraller en yüksek verimle çalıştırılma imkânlarına kavuşturulmuş olunur.

Hem türbin-genaratör ve hem de motor- pompa olarak çalıştırılabilinen bu tip hidrolik santrallerin verimi aşağıdaki şekilde hesaplanır: Şebekeye verilen genaratör gücü (NG) η = ------------------------------------------------------- Şebekeden çekilen motor gücü (NM) η = 0,70 - 0,73 Artvin barajları hangi yapı sınıfına giriyor? Kaynak: Vikipedi.

  1. 1- Borçka Barajı, Artvin'de, Çoruh Nehri üzerinde, enerji üretmek amacıyla 1998-2005 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Toprak gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 7.785.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 86,00 m., normal su kotunda göl hacmi 419,00 hm3, normal su kotunda göl alanı 10,84 km2'dir. Baraj 300 MW güç ile yıllık 1.039 GWh'lik enerji üretmektedir. 2- Deriner Barajı, Artvin'de, Çoruh Nehri üzerinde, enerji üretmek amacıyla 1998-2004 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Beton kemer gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 3.500.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 247,00 m., normal su kotunda göl hacmi 1969,00 hm3, normal su kotunda göl alanı 26,40 km2'dir. Baraj 670 MW'lık güçle yılda 2.118 GWh'lık enerji üretmektedir. Deriner Barajı, 397 metre yüksekliği ile bugüne kadar Türkiye’de inşa edilmiş en yüksek beton barajdır, baraj kendi alanında dünyanın da
  2. 2. en yüksek barajıdır.bu artvın için cok buyuk onem taşımaktadır.
  3. 3- Muratlı Barajı, Artvin'de, Çoruh Nehri üzerinde, enerji üretmek amacıyla 1999-2005 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Kaya gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 1.981.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 44,00 m., normal su kotunda göl hacmi 74,80 hm3, normal su kotunda göl alanı 4,10 km2'dir. Baraj 115 MW güç ile yıllık 444 GWh'lik enerji sağlamaktadır. Barajda kumanda ve bakım olarak iki bölüm bulunur. Ayrıca bakım bölümünde elektrik, elektronik ve makina olmak üzere üç tane mühendis ve her bir mühendisin yanında birer tane teknisyen bulunur. Ayrıca bir yönetici mühendis bulunmaktadır.
  4. 4- Tortum Barajı: Artvin'de, Tortum Çayı üzerinde, enerji üretmek amacıyla 1971-1972 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır.
  5. 5- Artvin Barajı: Kemer ağırlıklı. Kret kotu 515 m Çoruh Nehri ile büyük kollarında olan Oltu Nehri birleşiminin 20 km ve Artvin İlinin Yusufeli ilçesinin 30 km mansabında. Enerji (332 MW, 1 026 GWh / yıl ) Kret uzunluğu 277,90 m, Yüksekliği (talvegten) 135 m Yüksekliği (temelden) 180 m, Toplam dolgu hacmi 0,950 hm3 Derivasyon tüneli T1 746,59 m, Derivasyon tüneli T2 822,63 m Derivasyon kapasitesi1380 m3/s, Dolusavak tipi Kapaksız serbest akışlı, Dolgusavak kapasitesi 8200 m3/s, Rezervuar alanı 4,1 km2, Yıllık ortalama su 3837 hm3, Maksimum su seviyesi 511,60 m, Toplam göl hacmi167 hm3
  6. 6- Yusufeli Barajı: Çoruh nehri ile Çoruh nehrinin büyük kollarından biri olan Oltu Nehri birleşiminin 800 m Artvin İlinin Yusufeli ilçesinin 10 km mansabında ve Artvin ilinin 40 km güneybatısında . Enerji (540 MW, 1 705 GWh / yıl ) Tipi Kaya dolgu, Kret kotu 719 m, Kret uzunluğu410 m Yüksekliği (talvegten) 223 m, Yüksekliği (temelden) 270 m Toplam dolgu hacmi 20,24 hm3, Derivasyon tüneli T11257,46 m, Derivasyon tüneli T21306,23 m, Derivasyon kapasitesi 1530 m3/s, Dolusavak tipi Kapaklı ve enerji kırıcı şütlü, Dolgusavak kapasitesi 9000 m3/s, Rezervuar alanı 33 km2, Yıllık ortalama su 3777 hm3, Maksimum su seviyesi 712,20 m, Toplam göl hacmi 2130 hm3 Büyüksu adı verilen projeler içinde en önemli payı 731 trilyon 156 milyar lira ile Yusufeli Barajı ve Hidro Elektrik Santrali (HES) alırken, Deriner Barajı ve HES 544 trilyon 562 milyar 952 milyon lira ile ikinci, Artvin Barajı ve HES 387 trilyon 500 milyar lira ile üçüncü sırada bulunuyor. 

Bu barajları Bayram Barajı ve HES, Borçka Barajı ve HES, Muratlı Barajı ve HES ile Bağlık Barajı ve HES inşaatları takip ediyor. Bu mühendislik yapı bilgilerinden sonra konumuza dönelim: Bilindiği gibi teşvik alan illerden 29'unun ekonomisi daha da geriye gitti. Bunların başında Artvin’imiz gelmektedir. Hükümet, iller arasındaki kalkınmışlık farkını en aza indirmek için 2004 yılında 29 ili kapsayacak şekilde 'Yatırımı Teşvik Yasası' çıkardı. Bir yıl sonra ise yasanın kapsamı genişletilerek teşvikli il sayısı 49'a ulaştı. Yasayla birlikte yatırımcıya bedava arsa, enerji ve vergi indirimi sağlandı. Yasa ile birlikte batı illerine yatırımcı yağdı, ancak Doğu illerinin kapısını çalan olmadı. Teşvik kapsamındaki illerden Artvin de ekonomisi geriye giden illerin başında geliyor. Yasa kapsamında kente sadece bir firma yatırımda bulunmuş. "Teşvik bizi değil, batı illerini mutlu ediyor." diyen Artvin Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Kurtul Özel, "Bu teşvik sisteminde bizim diğer illerle rekabet edebilmemiz mümkün değil. Bölgesel ve sektörel bazda teşvik istiyoruz. Enerji indirimi, bedava arsa vermek işi çözmüyor. Bu herkese verildiğinden yatırımcı bizi tercih etmiyor. Gelse de pazarlara çok uzağız, bir kaç il birleştirilip ortak ürünlere teşvikler sağlanmalı." diye konuştu. Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) İktisat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Murat Dulupçu'nun yaptığı araştırmaya göre; teşvikli iller arasında en çok gerileyen yüzde 93,4 ile Artvin. Artvin'in kişi başına düşen teşvik miktarı 1999-2002 döneminde 4 bin YTL iken, bu oran son 4 yılda ortalama 281 YTL'ye kadar düşmüş.

DEVAMI 2'de
ŞEVKET ÇORBACIOĞLU

Teknopolitikalar Platformu

HES'LER KİMLERİ BESLER-2

Durum bu iken Artvin yatırımlarını eleştirmek mantık dışı olsa gerek.. Fakaaaat; Rüzgar ve güneş tarlaları elektrik yükü ile atıl bekletilirken, doğaya saldırmakta ne oluyor?! Evet; Türk şirketleri yenilenebilir enerji kaynaklarının peşinde savaş verirken ve de deniz dalgasından elektrik, boğaz akıntısından elektrik, güneş ve rüzgar tarlalarından elektrik üretme projeleri yaşama geçirirken nedir bu cennetin izdüşümü yerlerimize saldırı??? Düşük elektrik üretimi için bu dünya cenneti vadiler yok edilmemeli.....

Öylesi bir süreç işletilmiş ki; UNESCO tarafından Türkiye’nin ilk biyosfer rezervi olarak koruma altına alınan Camili’nin (Macahel) deresi bile satılmış ve üzerinde de HES inşaatı başlatılmış… Yalnızca Artvin dereleri üzerinde 105 HES’in ihale edildiği savlarına nasıl bir duruş sergileyeceğiz?

Papart için gösterilen duruşu sergileyeceğiz: Artvin’in Şavşat ilçesi Papart Vadisi üzerindeki dereye 3 ayrı HES izni verildi. Çiçeklerin ve kelebeklerin yarattığı renk cümbüşünün yaşandığı Papart Vadisi, yağmur ormanları niteliğinde olduğu için koruma altında idi...

Rize İdare Mahkemesi, Papart Vadisi’nde yapılacak HES projelerinin iptali için açılan davada ‘yürütmeyi durdurma’ kararı verdi. Rize İdare Mahkemesi, Artvin’in Şavşat ilçesindeki Papart Deresi’ne yapılacak HES projelerinin iptali için açılan dava kapsamında "yürütmeyi durdurma" kararı verdi (Aralık 2008).

Enerji üretme amaçlı barajlara ve HES’lere evet, fakat, doğanın kan damarı gibi, doğa’nın/tabiatın kan damarları dereleri kurutacak HES’lere hayir! Çünkü Artvin’deki HES’ler birilerini besler izlenimi veriyor.. Kafkas, Karadeniz ve Anadolu kültürünü kaynaştıran Artvin’in doğasına salt barajlar, dahası HES’ler zarar vermedi! Özellikle madencilik girişimlerinin Artvin’imiz nasıl benzetmeye çalıştığını hepimiz yakinen izledik. Biliyorsunuz; Halita Milli Parkı içerisinde bulunan ve Artvin'in bin 700 rakımlı Cerattepe mevkisinde yaklaşık 15 yıldır sürdürülen maden arama çalışmaları, işletmeci Kanadalı İnmet Mining firmanın bölgeyi terk etmesi ile son buldu.

Rize Bölge İdare Mahkemesi’nin bölgede maden arama çalışmalarını sürdüren Artvin Bakır ve Maden İşletmesi, çevrecilerin açtığı davalar sonucu ruhsatının iptal edilmesi üzerine bölgedeki ekipmanlarını toplayarak Artvin’den ayrıldı ayrılmasına da ardından ‘bölgede yaşanan çevre katliamının hesabını kim verecek’ tartışmaları da başladı. 

Artvin’in bin 700 metre rakımlı Cerattepe bölgesinde yaklaşık 2 bin hektarlık bir alan üzerinde yapılması planlanan ve 17 hektarlık bir alanda sürdürülen altın ve maden arama çalışmaları sırasında bu güne kadar 2 binin üzerinde ağaç kesildi. Bölgedeki su seviyelerinin ölçülmesi amacıyla 30 ve 70 metre derinliğinde 5 adet lokasyon(yer belirleme-Location), 10 adette normal kuyu ve bir de 100 metrelik bir galeri açıldı. 

Çalışmalarda, bölgenin 100-120 metre altına inilerek, buradan da 700-900 metrelik galerilerle bölgedeki maden rezervlerine ulaşılması planlanıyordu(24/10/2008). Artvinli doğa ve doğanın/insanın dostudur. Uygar ve yüreklidir, her Anadolu insanı gibi. Yüreklidir çünkü o salt Doğa için savaş vermez, doğan, yani insanı ve ülkesi için de “AB üyeliği” Çanakkale’nin intikamıdır! AB’ye katılım sürecinin Türkiye’nin ‘bölünüp parçalanması ve sömürgeleştirilmesi demektir’” diyecek kadar yürekli ve duyarlı Anadolu insanının kimliğini yansıtır Artvinli..

Artvin'de başlanarak İkizdere'ye uzanan ve yapımına başlanan Hidro Elektrik Santralleri (HES) tehdit altında ki Rize'nin imajına ve doğal yapısına ciddi zararlar vereceği her akl-ı selim kişinin malumu olmuş durumda. Denize doğru dik uzanan dağların arasından yeşil örtüyle beraber akan dereler, sağlı sollu betonlarla örülerek elektrik telleriyle boğuluyor. Dereleri besleyen su kaynakları ve yerleşkeler iş makineleriyle dövülerek yok ediliyor. 

Artvin'de başlanarak İkizdere'ye uzanan ve yapımına başlanan Hidro Elektrik Santralleri (HES) tehdit altında ki Doğu Karadeniz imajına ve doğal yapısına ciddi zararlar vereceği her düşünen doğa duyarlısının bildiği fakat seslendirmekten, eski deyimle telaffuz etmekten çekindiği bir durum adeta.. Seslendirmemi kimse klasik sermaye düşmanlığıyla özleştirmesin.

Eğer ben sermaye düşmanlığı yapıyor isem; TİSK’de; bakın DİSK demiyorum-ki o da sermaye karşıtı proleter bir katılık içinde değil bana göre

  • -TİSK diyorum, yani Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu da benim gibi sermaye düşmanı, daha doğrusu kendi kendisinin düşmanı; çünkü doğaya ve doğana zarar vermeyecek “Temiz Enererji”’den söz ediyor: İşte TİSK yayınındaki haberler:
  • - Uluslararası Hidrojen Enerjisi Derneği Başkanı Prof. Dr. T. Nejat Veziroğlu Türkiye’nin petrol, doğalgaz ve kömür gibi fosil yakıt kaynakları yönünden fakir olmasına karşın güneş, rüzgar ve jeotermal gibi temiz enerji kaynakları yönünden son derece zengin bir ülke olduğunu; Türkiye’nin kendi doğal enerji kaynaklarını kullanıp hidrojen üretebileceğini söyledi. Türkiye’de sıcak kaya enerjisi ya da jeotermal enerji, rüzgâr enerjisi, güneş enerjisi, hepsi mevcut ve ihtiyacımızı karşılayabilir. Ayrıca, biyokütleden, şeker pancarından hidrojen üretebiliriz. Türkiye, kendi doğal enerji kaynaklarını kullanıp hidrojen üretebilir. Ekonomimiz için gerekli bütün yakıtımızı kendimiz üretiriz, hatta fazlasını da ihraç edip para kazanabiliriz (Prof. Dr. Nejat VEZİROĞLU Miami Üniversitesi Temiz Enerji Enstitüsü Başkanı)
  • - Çevrenin korunması ve buna bağlı olarak gelecek nesiller için yaşanılabilir bir dünya bırakılabilmesi için adeta sihirli bir kavram olarak görülmeye başlanan Kyoto Protokolü’nün, TBMM tarafından kabul edilmesi ülkemizde yaşayan herkesi derinden etkileyecektir. Hatta bir adım daha ileri giderek Türkiye’nin dünya konjonktürü içinde ağırlığının giderek artmakta olduğunu göz önünde bulundurduğumuzda, Protokole taraf olmamız mavi gezegenimizdeki herkesi yakından etkileyecektir (ŞUBAT 2009 DADoç. Dr. Alpay HEKİMLER Namık Kemal Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü)

Bu konuda Burçak çubukçu beni doğruluyor: “Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) periyodik yayın organı İşveren'in bu ayki sayısında enerji konusuna ağırlık vermiş İyi de etmişler. Enerjiye gerekenden fazla ödediğimizden tutun da, kısa süre içerisinde yeni ve temiz enerji üretmeyi bir şekilde becermemiz gerektiğini hatırlatan pek çok ilginç makale ve görüş İşveren Dergisi Ağustos sayısında yer almış… 

İşveren dergisinin sayfalarında dikkatimi jeotermal enerji konusunda ciddi bir potansiyelimiz olduğu çekti. Avrupa'da jeotermal kullanımında 1. olduğumuzu buna rağmen hala kullanılmamış ciddi potansiyelimiz bulunduğunu gördüm. Jeotermal enerji gerçekten pek çok alanda (enerji üretimi, konut ısıtması vs.) işe yarayabilecek gibi görünüyor…. (14 Eylül 2008)” Çevre duyarlılığı konusunda bazılarımız ‘duyarsızlık-duyarlılık’ gelgitleri arasında çelişkiye düşmediğimizı yadsıyamayız..

Örneğin eski Başbakanlarımızdan Mesut yılmaz. Fırtına deresi üzerindeki HES’e duyarsız kalan, hatta ısrarcı olan sayın Yılmaz, köyünün de yer aldığı Çayeli Senoz Vadisi’nde yapılan HES’lerin doğayı tahrip ettiğini söyleyerek çevre duyarlısı bir kimlik sergileyebildi: Eski başbakanlardan bağımsız milletvekili Mesut Yılmaz, köyünün de yer aldığı Çayeli Senoz Vadisi’nde yapılan HES’lerin doğayı tahrip ettiğini söyledi.

Eski Başbakanlardan Bağımsız Rize Milletvekili Mesut Yılmaz, köyünün de yer aldığı Çayeli İlçesi Senoz Vadisi’nde yapılan Hidroelektrik santrallarının (HES) doğayı tahrip ettiği yönünde ciddi endişeler duyduğunu belirterek "Eğer bu zararlar önlenemezse bu santralların durdurulması lazım" dedi. Yılmaz, bu konuda kampanya başlatarak Ankara’da girişimlerde bulunacağını söyledi.

Biz prensip olarak bu derelerden enerji elde edilmesine karşı değiliz. Ama bizim olmazsa olmaz şartımız buradaki çevrenin bundan zarar görmemesidir. Özelikle Senoz Vadisi turistik potansiyeli olan bir vadidir. Bitki örtüsüne, ormanlara, su varlığına ve burada yaşayanlara zarar verecek her türlü projeye karşı çıkmak bizim doğal görevimizdir. Maalesef 2003 yılında bu projelerden 50 megavattın altında olanlardan ÇED raporu alma mecburiyeti kaldırıldı. Burada santral kurmak isteyenlerin artık bu santralın çevreye vereceği zararlar konusunda ilgili makamlardan bir rapor alma yükümlülüğü yok.

Yılmaz, "Maalesef hiç gereği yokken bu vadide 9 tane ayrı HES projesine müsaade verilmiş. Ankara’da enerji piyasası denetleme kurulu muhtemelen bu yörenin nasıl bir doğa cenneti olduğu dikkate alınmadan masa başında buradaki sulardan maksimum ne kadar enerji elde edilebilir diye hesap yapmış ve 9 projeye onay vermiş.

Mesut Yılmaz’ın Fırtına Vadisi konusundaki ısrarcı duruşu karşısında Radikal gazetesinde şunları yazmışım: Hepimiz Çamlıhemşinliyiz Bilindiği gibi Dünya Çevre Vakfı tarafından korumaya alınmış dünyada 200, Avrupa'da 128 çevreden biri olan 'Çamlıhemşin Fırtına Vadisi' üç kuruşluk değil üç paralık enerji adına yok edilmektedir. İşin üzücü yanı, Fırtına Vadisi'nin, ülkemiz enerji potansiyeline binde dört gibi bir katkı verecek bir projeyle yakılmasıdır. Çevre duyarlıları son günlerde "Her yer Çamlıhemşin, hepimiz Çamlıhemşinliyiz" diye haykırıyor.

Elbetteki evrensel çevre duyarlılığını içeren etkin/hareketli sözcük dizimleri sloganlarda kalmayacak. Nasıl ki 'Bergama bizim oldu' Çamlıhemşin de bizim olacak, Akkuyu da, Artvin (Çoruh Vadisi) de, Sinop'ta... Her yer ama her yer insanın olacak... Sahip çıkacağız doğa ve çevresiyle gezegenimize... Çamlıhemşin için çevre duyarlılığı boyutunda çok şey söylendi, anlatıldı. Olguya yerel ve ulusal değerler bağlamında teknopolitik yaklaşıldı.

Bu yazımda Çamlıhemşin olgusuna farklı bir evrensel boyut getirmek istiyorum. Bazı bilim adamlarının benzetmesinde olduğu gibi; gezegenimiz batış sürecindeki Titanic'i andırmaktadır. Algı boşluğuna düşerek, batma aşamasını kavrayamayan Titanic yetkilileri nasıl ki 1500 insanın ölümüne neden oldularsa, kişisel ve grupsal rant savaşıyla kıyıları, kentleri, doğayı yok edenlerin aymaz ilgi ve algısızlığı gezegenimizde de aynı süreci kaçınılmaz kılmaktadır.

Eğer ki gezegenimizin kurtarılması projeleri ivmelendirilmez ve yaygınlaştırılmazsa bu sonuç kaçınılmazdır. Gezegenimizin kurtarılması için 1972 yılında Stocholm'de başlayan ve 1992'de Rio'da devam eden 'Birleşmiş Milletler Çevre ve Kalkınma Konferansı', yani yaşanılır ortam anlamındaki Habitat'lar ile 'çevre' evrenselliği ekonomik karar alma sürecinin merkezine oturtulmuştur. Temel amaç çevre bütünselliğinde 'sürdürülebilir bir ekonomik sistem' oluşturmaktır. Çünkü mevcut ekonomik yapı doğa ve insan değerlerini yok etme temeline oturtulmuştur.

Eğer önü alınmazsa ise tüm bitki ve hayvan türlerinin beşte biri, zamanla da; mutlak yoksulluk çizgisindeki yaklaşık iki milyar nüfus içinde açlık çeken bir milyar insanın-ki bunun yüzde 70'i kadın ve çocuk-yani dünya nüfusunun yaklaşık dokuzda birinin yok olacağını söylemek abartı olmasa gerek. Böylesi evrensel tehlikenin giderilmesinde Batı ekonomik ve sosyal reformların yanında 'çevre reformu' düşünürken biz rant adına çevreyi yok etmekten çekinmiyoruz.

Özellikle doğup büyüdüğümüz ve yarınlarda kent yorgunu olarak dinlenceye çekileceğimiz cennet yörelerimizi 'köşe dönücü, iş bitirici anlayış' bütününde yok edebiliyoruz. Bunun en somutu Çamlıhemşin Hes projesine evet diyen başbakan ve evet detirten yapımcı firma yetkilisi ile bürokratlar inanın bu yöremizin insanları. Siyasetçi, sermaye, bürokrat dayanışması ülkemizin herhangi bir yöresini anında vakumlayabilme rahatlığı ve kolaylığına sahip.

Batı ise benzer çevre yok ediciliği karşısında; istikrarlı ve doğal destek sistemleriyle uyumlu eğitilmiş bir nüfus, iklimini bozmayan bir enerji sistemi, ormanların, otlakların ve balık yataklarının sürdürülebilir veri potansiyellerini aşmayan ve gezegeni insanlarla paylaşan diğer türleri yok etmeyen (sistematik olarak) çevre açısından sürdürülebilir bir ekonomik sistem kurmaya çalışmaktadır. Bu bağlamda Batı ile bütün dünya çevre örgütleri yeryüzü zirvesi bütününde toplum ve doğa sözleşmeleri hazırlamaktadır. Çevre devrimi için Çevre açısından sürdürülebilir ekonominin oluşumunda temel koşul olarak Batı şunları öngörmektedir;

  • a - Gezegenimizin iklimini değiştirdiği için enerji kaynağı fosil yataklara (petrol ve kömürün kullanılması) bağımlılıktan kurtulmalı. Bunun için de; yeni teknolojiler kullanılarak enerji gereksinimi azaltılabilir. Örneğin; evlerdeki ısı kaybının önlenmesi, sobaların daha etkili hale getirilmesi. Otomobillerin yakıt kullanımında daha ekonomik hale getirilmesi.
  • b - Yeni enerji kaynakları oluşturmak. Örneğin gücünü büyük oranda, gün ışığından ve güneş kaynaklarından alan jeotermal enerjiye dayalı bir dünya enerji sistemi için gerekli teknolojiler üretmek ve böylece gün ışığına dayalı yenilenebilir enerji kaynakları ile yeni enerji kaynakları oluşturmak.
  • c - Malzemeleri yeniden kullanabilmek için geriye dönüştürmek (geriye dönüşüm mühendisliği gibi). 'Kullan-at' ekonomisi yerine 'kullan ve geriye dönüştür' ekonomisi aracılığıyla toplum yarattığı kirliliği ve kullandığı enerji miktarını büyük ölçüde azaltacaktır. Örneğin kullanılıp atılan içecek kutusu yerine geri dönüştürülmüş camın kullanılması enerji kullanımını üçte bir azaltır.
  • d - Biyolojik tabanı korumak için, besin maddelerimizin tamamını ve sanayinin hammadde gereksiniminin büyük bölümünü sağlayan dört biyolojik sistem, yani ormanlar, otlaklar, balık yatakları (bunların üçü asıl doğal sistemlerdir) ve tarım alanlarının akıllıca yönetilmesi gerekmektedir. Çünkü bu temel biyolojik sistemlerin enerjisi fotosentezle sağlanır. Fotosentez bilindiği gibi bitkilerin güneş enerjisini su ve karbondioksitle birleştirerek karbonhidrat ürettikleri süreçtir.

Bu güneş enerjisinin biyokimyasal enerjiye dönüşmesidir ve bu süreç tüm yaşamı destekler. İşte bizim Çamlıhemşin'de yaptığımız bu; temel biyolojik sistemlerin yarattığı yaşamı yok ediyoruz… Çevre açısından sürdürülebilir bir dünya kurmanın savaşımını veren bazı duyarlı kişi ve kurumlar Batı'da insan ve doğa varlığının her alanında devrim yaratmayı düşünerek çevre devrimine hazırlanırken biz Doğu'da Çamlıhemşin'leri Bergama'ları Akkuyu'ları vb.'lerini, kısacası doğayı ve doğanı yok etmenin savaşımını veriyoruz...(Şevket Çorbacıoğlu: Türkiye Mühendisler Birliği Derneği Genel Başkanı/19 Ocak 1999-Radikal) Fakat yine de çıkıp yetkililer olarak, üstelik Çevre ve Orman Bakanı olarak; SİT alanlarına baraj yapılmaması için mücadele edenlere tepki gösterebiliyoruz ve “Bu konuda herkes aklını başına alsın. Boşuna santralleri engellemesin…” diyebiliyoruz.

Hayır! Doğayı ve doğanı seviyorsak, bu evrensel olgulara duyarlı-dost projeleri ortaklaşa geliştireceğiz. Çünkü bu olgunun siyaseti ortaktır. O da doğaya ve doğana dost yaklaşmaktır.. Ne sağ, ne de sol bunu siyasi ve ekonomik ranta tahvil edemez..

Çevre duyarlılığı için verilen mücadelenin yakın zaman Kronolojisi:

  1. 1- Özel sektör tarafından derelere hidroelektrik santral kurulmasına izin verilmesinin ardından sadece üç ildeki hes projelerinin sayısı 426′ya ulaştı. İdare Mahkemesi, Artvin`in Şavşat ilçesindeki Papart deresine yapılacak 4 adet hidroelektrik santrali projesi için de yürütmeyi durdurdu(18 Ağustos 2008).
  2. 2- Rize İdare Mahkemesi, birinci derece doğal SİT alanı olarak tescil edilen Çağlayan Vadisi`nde yapılan hidro elektrik santraline ilişkin ve Artvin`in Şavşat ilçesindeki hidro elektrik santrallerine ilişkin yürütmeyi durdurma kararı verdi.
  3. 3-Çevre dostu HES’ler 10 megavat, Türkiye’de neden 50 megavat? Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğü’nün özel sektöre sattığı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın 16 ayrı hidroelektrik santralı (HES) izni verdiği İkizdere Vadisi’nin, 25 Şubat 2008 tarihli Bakanlar Kurulu kararnamesiyle turizm merkezi ilan edildiği ortaya çıktı. Aynı tarihlerde de DSİ, havzadaki derelerin kullanım hakkını HES’lere sattı. Şimdi bölge halkı, İkizdere Vadisi’nde inşa edilen 400 yataklı 5 yıldızlı otelin açılışı için Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı beklerken, HES’lerin yapılmaması için de mücadele ediyor. Bu çığlığa kulak verin İkizdere Derneği Başkanı Kadem Ekşi, 10 bin kişinin “Vadime dokunmayın” mitingini gerçekleştirdiğini belirterek şunları söyledi:“Bu çığlığa kulak verin. Millet iradesine rağmen HES’i yapanlar bu vebalin altında kalkamaz. 4 ayrı üniversite, ‘Vadi tahrip olur’ diyor. Bakan, ‘çevre dostu yatırım’ diyor.”Anzer ile Ovit Dağı ve çevresinin turizm bölgesi olduğunu, kaplıca tesisi ve 5 yıldızlı otelin açılmak üzere olduğunu hatırlatan Ekşi şöyle devam etti: “Toplam boyu 77 kilometre olan İkizdere Vadisi’nin üzerinde 55 kilometre uzunluğunda tünel açıp üzerine 16 HES inşa edecekler. Suyu, tünelle geçirip vadinin üzerindeki yeşil alanı kurutacaklar. ÇED raporunda, 77 kilometrelik vadiye 150 litre yani 10 teneke su bırakacaklarını ifade ediyorlar. Bu su, vadinin başında buharlaşıp uçar. Enerjiyi dağıtmak için kurulacak enerji nakil hattı, bu vadideki binlerce ağacı yok edecek. Turizm Bakanlığı ‘turizm vadisi’, Enerji Bakanlığı ‘enerji vadisi’ diyor. Var mı böyle iki başlılık?” Fırtına Vadisi’nin kurtarıcılarından olan Avukat Yakup Şekip Okumuşoğlu da, İkizdere Vadisi için mücadele veriyor. Kamu yararı gütmesi halinde HES’e karşı olmadığını söyleyen Okumuşoğlu’nun Bakan Güler’e mesajı şöyle: Türkiye’nin her bir havzasına havza planlaması yapan bakanlık, acaba Karadeniz gibi önemli bir havzayı neden planlamadı? Havza planlaması olmadığı için bilirkişi, tek bir santralı incelediğinden, çevreye zararı yok gibi görünüyor. Oysa bir santralın bıraktığı suyu diğeri alıyor. Ve derenin yatağına hiç su akmıyor. Avrupa’da çevre dostu sayılan yenilenebilir enerji sınıfı santrallar, 10 megavattır. Türkiye’de ise 50 megavat. Bunun neresi enerji dostu? Çevre korumacılığın olmadığını gösteren en büyük etkenlerden biri de yüksek gerilim hatları. ÇED kapsamı dışında tutularak nakil hatlarının vereceği zarar gizlendi.( Şükran Özçakmak İstanbul)
  4. 4- Cüneyt HES projeleri ile ilgili olarak verilen “Çed Olumlu” kararının iptali için Rize İdare Mahkemesi’nde ilk iptal davası açıldı (03.12.2008). Ebara firması tarafından Artvin İli Şavşat ilçesi Meydancık-Papart vadisinde elektrik üretmek üzere planlanan Cüneyt HES projeleri ile ilgili olarak üretim lisansı alındıktan sonra Çevre ve Orman Bakanlığı’na başvurularak Çevresel Etki Değerlendirmesi Raporu sunulmuş ve Bakanlık tarafından 17 Eylül 2009 tarihinde “çed olumlu” kararı verilmişti. Orman ekosistemine büyük zararlar verecek olan projeler hakkında dava 17.11.2008 günü açıldı. Dava iki sivil toplum kuruluşu ve 46 şahıstan olmak üzere toplam 48 davacı ile açılmıştır. Mısırlı Köyü Kalkındırma Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği” ile merkezi İstanbul’da bulunan “Artvin İli, Şavşat İlçesi Meydancık Beld.Sos.Day. Kül.ve Turizmi Geliştirme Derneği” davacılar arasında yerini almıştır. Bağımsız ve tarafsız, akla ve bilime dayanan ve millet adına karar veren mahkemenin daha önce emsal bir dava olan Çamlıhemşin Fırtına Vadisinde olduğu gibi Cüneyt HES projelerini de iptal edeceğine inancımız tamdır(Papart Dereleri Platformu)
  5. 5- TMMOB'ye Artvin Kültür Derneği'nce yapılan başvuru sonrasında, TMMOB Yönetim Kurulu'nca bir çalışma komisyon oluşturulmuş( ÇMO- EMO-İMO-Jeoloji MO-MMO-Meteoroloji MO-Peyzaj MO-ZMO), bu komisyon gerekli incelemeleri yaparak aşağıdaki tespitlere ulaşmıştır.
  • a- Hidrolik enerjiden en verimli şekilde yararlanmak enerjide dışa bağımlılığı azaltacağı gibi temiz enerji kaynaklarının harekete geçirilmesi bakımından da önemlidir. Ancak, "4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu" ile bu Kanuna istinaden çıkarılan "Elektrik Piyasası Lisans Yönetmeliği" ve "Su Kullanım Hakkı Anlaşması İmzalanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik"le birlikte HES uygulamaları çok farklı boyutlara ulaşmış durumdadır. Bu gelişim ülke kaynaklarının en verimli şekilde kullanımını değil, aksine bireysel/şirket karlarını/çıkarlarını koruyacak şekilde gelişmektedir.
  • b- Hidrolik enerji üretiminin planlanması sadece düşü ve mevcut su potansiyeli üzerinden yapılamaz. Hidro elektik santraller ile ilgili planlama süreci , havza temeline dayanan, o havzanın doğal değerlerini, o havzadaki doğal varlıkları inceleyerek, bir değerlendirmeyi temel almak zorundadır. Bu bağlamda, havza özelinde, doğal, kültürel ve sosyal, ekonomik etkenler de dikkate alınarak, su potansiyelinin öncelikli kullanımları belirlenmeli, bu verilere dayanarak HES'lerin planlanmasına karar verilmelidir.

DEVAMI 3'te

ŞEVKET ÇORBACIOĞLU Teknopolitikalar Platformu evesbere@mynet.com GSM: 0506 609 00 32 Tel: 0312-431 96 88

HES’LER KİMLERİ BESLER-3

  • c- HES'ler çok basit şekli ile suyun yeterli düşü sağlayabileceği noktaya kadar taşınarak enerji elde edilmesi anlayışıyla planlanamaz. Burada doğal su yatağındaki canlıların yaşamlarının bozulmadan devamı için gerekli olan suyun sağlanmasına öncelik tanınmalıdır.
  • d- Bu noktada, gelecek projeksiyonu, HES'in ileri yıllar nüfus artışına bağlı olarak uzun erimli planlanması da önem taşıyan başka bir husustur.
  • e- HES Projesi'nin gündeme geldiği bölgede, gelecekteki nüfus artış projeksiyonları da göz önüne alınarak, su potansiyeli, suyun değişik ihtiyaçlar için kullanım miktarları ( içme ve kullanım suyu, tarım, sanayi vb) ve buradan hareketle HES için gerekli olan su miktarı yerel ve bölgesel anlamda göz önüne alınmak durumundadır. Son durumda, kullanılması muhtemel içme öncelikli su paylaşımı sağlandıktan sonra arta kalan su ile HES pojeleri geliştirilmelidir. Bu genel belirlemelerden sonra, raporlar, ekleri ve resmi kurumlara yapılan başvuru dilekçeleri incelenerek; - Artvin İli Şavşat İlçesi sınırları içerisinde Papart Havzası'nda yapılması planlanan beş adet HES için genel bir havza planlamasının yapılmadığı, - Bölgedeki su ihtiyaçlarının belirlenmediği,
  • - Bu santral yerleri için hidrolojik verilere ilişkin ölçümlerin yeterli olmadığı sadece teorik hesaplamalarla değerlerin elde edildiği, - Dere yatağına bırakılacak su miktarlarının izafi değerler olduğu,
  • - Bölge dernekleri ve platformlarınca resmi kurumlara yapılan başvurularda söz edilen "karşı gerekçelerin" gerçekçi ve doğru olduğu ,belirlenmiştir. Ayrıca, herhangi bir yatırım sürecinde, planlama aşamasından sonra, Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) sürecinin başlatılması, bilimsel gerçeklere, kamu yararına dayanan bir şekilde, katılımcı bir sürecin işletilmesiyle mümkündür. Bu noktada, söz konusu projelerde, projenin kendisi olmadan ÇED hazırlanamayacağı çok açıktır. Bu yönüyle bakıldığında HES'lerdeki asıl sorunlardan bir taneside HES'lere ilişkin hazırlanan ÇED raporlarında yeterlilik belgesinin asıl projelerde istenmemesidir. Yetkisiz kişlerce hazırlanmış olan (projeji hazırlayanların mühendis olup olmadığı yada hangi meslek disiplinlerinden olduğu belli olmayan) projeyi temel alarak hazırlanan ÇED'in geçerliliğinin olamayacağıdır. Özellikle HES'lerde (proje ve ÇED) bu sorun devam etmektedir. Asıl projenin hazırlanmasında teknik yeterlilik sorgulanmadığı için (bu yeterliliğin olmadığı demektir) proje esas alınarak ÇED hazırlanamaz. Bu bakımdan da HES'ler için hazırlanan ÇED'lerin teknik yeterlilik durumu belirsizdir. Belirsizlikler üzerine hazırlanan ÇED'lerin kabulu söz konusu olamaz. 

6- Her köye bir santral Enerji Bakanlığı, her köyün kendi elektriğini üretmesini öngören bir proje hazırladı. Köylere 1 MW ile 10 MW gücünde santral kurulacak. Enerji Bakanlığı, küçük yerleşim birimlerinin enerji ihtiyaçları için, `kendi elektriğini kendin üret` projesi hazırladı. Projeye göre, yerleşim birimlerinin yakınında bulunan akarsular üzerinde, küçük Hidro Elektrik Santralleri(HES) kurulacak. Projeye göre, köy ve küçük yerleşim birimlerinin yakınından geçen akarsular üzerinde, 1 MW ile 10 MW gücünde hidrolik santrallar kurulacak. Ve o santrale yakın köylere, buradan üretilen elektrik verilecek. Proje öncelikle, akarsu bakımından zengin olan Karadeniz illerinde uygulanacak. Proje kapsamında Ordu`da 12, Giresun`da 14, Trabzon`da 20, Rize`de 9, Gümüşhane`de 2, Artvin`de 2, Samsun`da 1, Bartın`da 3, Bolu`da 2, Karabük`te 2, Kastamonu`da 4, Zonguldak`ta 3 yerleşim biriminde, küçük HES kurulabileceği tespit edildi. Santrallar için gerekli olan araçlar için, OSTİM Sanayi Bölgesi`ndeki işletmelerden sağlanması amaçlanıyor.

7- Çevre örgütleri, Rize’de hidroelektrik santrallara karşı çıkan çevrecileri ‘Boş vakitlerini değerlendirenler’ diye niteleyen ve ‘Ben çevrecinin daniskasıyım(22/08/2008)’ diyen Başbakan Erdoğan’ı sert ifadelerle eleştirdi. Çevre örgütleri, Rize’de hidroelektrik santrallara karşı çıkan çevrecileri ‘Boş vakitlerini değerlendirenler’ diye niteleyen ve ‘Ben çevrecinin daniskasıyım’ diyen Başbakan Erdoğan’ı sert ifadelerle eleştirdi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, Rize’de hidroelektrik santrallara karşı çıkan çevrecileri “Boş vakitlerini değerlendirenler” diye nitelemesi ve “Ben çevrecinin daniskasıyım” sözleri çevre örgütlerini ayağa kaldırdı.

Yeşiller Partisi’nin Eş Sözcüsü Ümit Şahin, “Başbakan, eğer kendisini böyle görüyorsa, biz de sözlerini saçmalığın daniskası olarak görüyoruz” dedi.Ümit Şahin, Başbakan Erdoğan’a tepkisini şu sözlerde sürdürdü: ‘Amaç baskıyı artırmak’ “Sinop’ta nükleer karşıtı, gençlerce kurulan ekolojik kampa jandarma baskın yaptı. Gençler gözaltına alındı. Başbakan’ın sözlerini çevrecilere yönelik baskıyı artırma olarak değerlendiriyoruz. Başbakan ve hükümet, çevrecilikten ve doğadan hiçbir şey anlamıyor. Özellikle Karadeniz’deki santrallar çevre katliamı olacak.

Başbakan Erdoğan’ın sözlerine gösterilen diğer tepkiler şöyle: Doğa Derneği Genel Müdürü Güven Eken: Çevrecilik meslek değil, toplum vicdanı demektir. Başbakan’ın sözleri, toplum vicdanını ve kamuoyu görüşünü hiçe saymaktır. 20 yıl önce, iklim değişikliği konusunda dünyayı uyaranlara da ‘Boş işle uğraşıyorlar’ denmişti ama onlar haklı çıktı. ‘Kıyı dolduranlara ödül’ TMMOB Çevre Mühendisleri Odası Genel Başkanı Yılmaz Kilim: Başbakan, Karadeniz coğrafyasını ve bölgenin ekosistemini yok edecek hidroelektrik santrallarını savunurken, bilgi ve görgüsüyle bizleri aydınlattı. Hatta haddimizi bildirdi. Çevrecilik kimsenin tekelinde olamayacağı için “çevrecinin daniskası” olabileceğini düşünememiştik. Nasıl daniska olduğuna baktığımızda, kıyı dolduranları ödüllendirmek, su havzalarını daraltmak, yeşil alanlarını rant kapısı görmek, küresel ısınmayı yağmur duasıyla çözmek gibi icraatlar görüyoruz.

TEMA İstanbul Temsilcisi Güner Açıksöz: Başbakan kendi kendini avutuyor, kendini kandırıyor. Bir gün gelecek, dünyayı artık bu siyasetçiler değil, sivil toplum örgütleri yönetecek. Türkiye Çevre Koruma ve Yeşillendirme Kurumu Genel Sekreteri Kerem Ateş: Türkiye’nin enerji ihtiyacı ortada ama hidroelektrik santrallarla doğal güzellikleri bozarak halledilecek iş değil.

Hele hele Rizeli bir Başbakan’ın “Ben çevrecinin daniskasıyım” demesi daha da komik. Çevrecilerin daniskasıysa, doğayı bozmayacak, doğru düzgün yöntemlere yönelsin. Neden diğer yenilenebilir enerji kaynakları değil de sadece hidroelektrik santralları? ‘Her lafı gibi bu da boş’ Türkiye Çevre Platformu Koordinatörü Dr. Tanay Sıtkı Uyar: Hepimizin mesleği var.

Onun dışında, doğal çevreyi tahrip eden projeler konusunda bilgileniyoruz. Daha sonra yaşam çevresini korumak için adım atıyoruz. Bir işin doğru olabilmesi için dolu zamanda mı yapılması gerek. Çevre Gönüllüleri Derneği Başkanı Gülengül Giray: Her lafı gibi bu da boş. Biz çevreciyiz, çevre örgütü derneğiyiz. Ama eğitime de hizmet veriyoruz. Nasıl oluyor da boş vakit geçiriyormuş anlamadım yani. 

Greenpeace Akdeniz Genel Direktörü Dr. Uygar Özesmi: Başbakan Anayasa’yı dikkatli okumalı. Sağlıklı bir çevrede yaşamayı talep etmek anayasal bir haktır. Sayın Başbakan’ın ‘Boş vakitlerinde çevreciler’ demesi, şaşırtıcı olduğu kadar Türkiye’nin başbakanının kendi ülkesinin topraklarının, havasının ve denizlerinin korunmasına ve kendi halkının sağlığına verdiği önemi gösteriyor.

Nükleer Karşıtı Platform İstanbul Şube Sekreteri Tahir Çiçekçi: Bizim çok boş zamanımız yok. Enerji, elektrik bizim işimiz. Dolayısıyla biz kendi işimizi yapıyoruz. Mevcut imkânları araştırmadan nükleer santral yapmanın yanlışlığına dikkat çekiyoruz. Melen Çayı’nda balıklar kıyıya vurdu İstanbul’un su sorununa çözüm olarak gösterilen Melen Çayı’nda binlerce balık, baygın halde su yüzeyine ve kıyılara vurdu.

Bölge halkı, kova, çuval ve ağlarla çaya girerek balıkları toplamaya çalıştı. Düzce’nin Cumayeri ilçesinden geçen Melen Çayı’nda dün sabah saatlerinde binlerce balık su yüzeyine çıktı. Köprübaşı Ömer Efendi köyü mevkiinde sudaki oksijen seviyesinin düşmesi sonucu su yüzeyine çıktıkları tahmin edilen balıkları gören çevre halkı, Melen Çayı’na akın etti. Kimi üzerlerindeki kıyafetlerini çıkarmadan, kimi soyunarak Melen Çayı’na giren vatandaşlar, su yüzeyinde ve kıyıdaki balıkları topladı.

Jandarmanın, İl Çevre ve Orman Müdürlüğü’ne bilgi verdiği ve gerekli incelemenin yapılacağı bildirildi. Tepki çeken konuşma Erdoğan önceki gün Rize’de, İkizdere Vadisi’ne yapılacak olan hidroelektrik santrallarına karşı çıkanlara, “Dünyanın değişik yerlerinde böyle çevreciler var. ‘Ne yaparsınız’ dersin, ele avuca gelecek hiçbir işleri yoktur. Sadece boş vakitlerini değerlendirmek için yaptıkları iş budur. 

Yarın gazeteler bunu da yazar. ‘Çevrecilere karşı çıktı’ derler. Ben çevrecinin daniskasıyım” demişti. ‘Hatalar olabilir, bize kızmasınlar’ Erdoğan dün Rize’nin İkizdere ilçesi Ilıca köyünde düzenlenen 2. Dünya Rizeliler Günü Kültür ve Sanat Etkinlikleri ile RİDOS Termal Otel’in açılış törenine katıldı. Erdoğan, yapılması planlanan hidroelektrik santrallar, konusunda gelişmeler olduğunu ancak İkizdere’den “bazı sesler geldiğini” belirterek şöyle konuştu: “Bize kızmasınlar, hatalar olabilir. İleride daha iyi göreceksiniz. 

Halkımızın karanlıkta kalmasını istemiyoruz, aydınlıkta olmasını istiyoruz. Doğalgaz çevrim santralları maliyeti çok çok yükseldi. Hidroelektrik santrallarla bunun yarısına, belki daha da aşağısına bunları elde etme imkânı var. 17-18 cente enerji elde etmenin bedelini kim ödüyor, halkımız ödüyor. 5 sene tahammül ettik artık edemiyoruz.” Gerçeği söylemek gerekirse İstanbul Belediye Başkanı iken, Çevre duyarlılığı belirtileri göstermiyor değildi.

Örneğin Tüp geçişlerle ilgili kararlılığı herkes tarafından biliniyor. '3. Boğaz Köprüsü'ne sıcak bakmadığını ve Boğaz'dan geçişe köklü bir çözüm getirmek için tüp geçişin takipçisi olacağını' açıkça ifade ettiğini kimse yadsıyamaz. Çünkü; 3. Boğaz geçişinin raylı tüp geçişle sağlandığı İstanbul Nazım İmar Planı'nın ve gene raylı tüp geçiş öneren İstanbul Ulaşım Ana Planı'nın Belediye Başkanlığı döneminde gerçekleştirildiği henüz hatırlardadır. Bu yereldeki duruşu idi, fakat ne zamanki Merkeze taşıdılar, o zaman “raylı tüp geçiş” yanında üçüncü boğaz köprüsünü de isteyerek , duyarlı duruşunu değiştirdi. Yani doğa çevre duyarlılğı siyasi ve ekonomik ranta tahvil edilmişti bir anda. Bu takiyenin de siyasi literatüre hızlı bir girişi idi.

Biliyordu; 1. Köprü'nün Boğaziçi'ni boğazladığını, 2. Köprü'nün içme suyu havzaları ve ormanları yok ettiğini ve üçüncüsünün de İstanbul’un yaşam kaynaklarının geri kalanlarını yok edeceğini, fakat birilerinin baskılarıyla kentiçi ulaşım projeleri havada uçuşmaya başladı. Katlı kavşaklar, kentiçi viyadükler v.b Evet, Salt 3. boğaz köprüsü değil, İstanbul’u küresel sermayenin rant pistine dönüştürecek ardı arkası kesilmeyen projeler hazırlanır oldu.

Raylı sistem ötelenerek karayoluna ağırlık verilir oldu. Örneğin katlı kavşak projeleri, Dubai kuleleri, Galata portlar..Çıkmaz alt geçitler, Nükleer santral ve HES’ler. Özellikle Nükleer santralı yaşama geçirebilmek için “Kyoto Protokolu”nu imzaladı. Herkes çevrecinin daniskasını taktir etti, fakat bilmiyorlardı ki, Kyoto Protokolu’nun bir maddesinde, Nükleer Santralı Projesini dünyanın en çevreci projesi gösteriyordu. Çünkü atmosfere zehirli gaz bırakmıyordu.. Bununla kalmadı; doğaya olan çevre duyarlılığı sınıf atlayarak, sosyal çevre duyarlığına geçiş yaptı.

Çevresini adeta korumaya aldı. Yolsuzluğun önüne, rüşvetin irtikapın önüne geçme vaadıyla oy istemesine karşın, “Madem samimisin, o zaman Milletvekili Dokunulmazlığını kaldır” diyenlere ver yansın ederek, çevresine olan duyarlılğını belirginleştirdi..

İnanın ben böylesi çevreci ve çevresine düşkün bir kimlik görmedim. Bugüne dek çevresindekilerin hangisini rahatsız etti? Hepsi de çevresinden memnun.

8- Sedat Ergin Başbakan Erdoğan çevrecilere neden kızıyor? Ve sonunda Türkiye’deki çevreciler, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından (hayatta) “yapacak ele avuca gelecek bir şeyi olmayan, boş vakit değerlendirmek için bu işi yapan” bir grup olarak tasnif edilmiş bulunuyor. “İşsiz, güçsüzler işte, ne yaparsınız...” demek istiyor... 

Başbakan Erdoğan’ın bu sözlerinin “çevreci” olarak sınıflandırdığı kişileri aşağılayan, onları hafife alan, bu yoldaki çabalarını değersiz gören bir bakışı yansıttığı aşikâr. Yalnızca eylemci-aktivist çevrecilerin değil, aynı zamanda çevre konusunda duyarlı davranan, bu bilinci güçlü tutmayı dünyaya bakışının önemli bir parçası yapan her vatandaşın üzerine alacağı, rahatsızlık duyacağı bir çıkış bu.Neden çevre konusunda duyarlı olmamız gerektiği konusunda burada gerekçelere girecek değiliz.

Ama insanoğlunun üzerinde yaşadığımız gezegene verdiği tahribatın yıkıcı sonuçlarının ortaya çıkmasıyla birlikte artık dünyanın her ülkesinde küçük çocuklar bile çevreci olarak yetişiyorlar, kendilerini çevreci olarak tanımlıyorlar.İçinde bulunduğumuz yüzyılda demokrasiye sahip çıkmakla çevreye sahip çıkmak artık eşdeğerde kavramlar. Doğu’ya Özgü Bir Liderlik Tarzı Ancak bugün üzerinde durmak istediğimiz konu, neden çevreci olmamız gerektiğine ilişkin gerekçeler değil.

Konumuz, Başbakan’ın çevrecilere ilişkin görüşlerini açıklarken başvurduğu üslup ve bu üslubun gerisinde yatan demokrasi anlayışı ve bu anlayışın türevi olan liderlik tarzı... Burada üslup, içeriğin çok üstünde bir anlam taşıyor. Başbakan, televizyonda izlediğim kadarıyla, hem cuma, hem de pazar günü bu konudaki görüşlerini son derece sert, hırçın bir üslupla ifade etti. Söyleminde, hedef aldığı kesimlere tepeden bakan, onları azarlayan bir ton hâkimdi. “Ben adama lafı böyle oturturum” anlayışını yansıtan bir esip gürleme hali vardı konuşmasında.

Eleştiriye Tahammül Eşiği Düşünce Bu, kuşkusuz, AB demokrasilerinden çok Doğu’ya özgü bir liderlik anlayışının dışavurumu olmalı.Galiba bu üslubun gerisinde Başbakan’ın farklı görüşlere tahammül eşiğinin bir hayli düşük olmasının da rolü bulunuyor. Erdoğan’ın eleştiriden hoşlanmadığını biliyoruz. Son seçimde yüzde 47 oy almasının verdiği mutlak iktidar duygusu, bu eşiği biraz daha aşağı çekmiş olabilir. Memleketi Rize’de derelerin üzerinde santral yapmaya karar verdiyse, bazı vatandaşların bunu protesto etmelerini kabullenemiyor.

Onun eseri olan bir şeye bazı insanların çıkıp “hayır” demesi tepesinin atması için yeterli oluyor ve hele kalabalıkların önündeyse kendisini bırakıveriyor. Demokratlığın Gereği Oysa AB’deki mevkidaşlarının çoğunun çevre konularında her gün bu tür protestolarla karşılaştığını, bunlara tahammül etmeyi hükümet yönetmenin artık bir parçası olarak kabullendiklerini fark etmesi gerekiyor. Türkiye bir demokrasiyse, iktidarın yaptığı bazı tasarruflardan rahatsızlık duyan, icraatı ile mutabık olmayan insanlar da bulunacak. Sayın Başbakanımızın müsaadeleri varsa, bu vatandaşlarımızın, şiddete başvurmadıkları, hakaret etmedikleri sürece görüşlerini bir şekilde ifade edebilme imkânına sahip olmaları gerekir.

Demokratlık, vatandaşların bu özgürlüklerine de sahip çıkmayı gerektiriyor. Yapıcı Diyalog Ve Uzlaşı Ruhu Mu? Bir nokta daha var. Başbakan çevre konusunda duyarlığını anlatırken, “Çevrecinin daniskası benim” diyor. Burada da her seferinde kendisini merkeze koyan, her şeyin “en” olan formatını kendisine atfeden bir yaklaşımla karşılaşıyoruz. Her şeyin en iyisini Başbakanımız bilir. Çevrecilik mi yapılacak, tabii onu da en iyi Sayın Başbakan bilir, gibi...

Bunun “Komünizm mi lazım, onu da biz getiririz icabında” gibi versiyonlarını geçmişte tek parti döneminde yaşamıştık. Başbakan Erdoğan’ın çevrecileri hedef alan son çıkışının, AB’nin Genişlemeden Sorumlu Komiseri Olli Rehn’in Türkiye’de AB reformlarının hayata geçirilebilmesi için “uzlaşı ruhu ve yapıcı bir diyalog” çağrısında bulunduğu bir döneme rastlaması da ilginç bir tesadüf. Belki de Başbakanımızın uzlaşı ruhu ve yapıcı diyalogdan anladığı budur. Yeni Çevre duyarlılığı ölçü birimi “ÇDR. Açınımı; Çevrecinin Daniskası Recep” Veriler bize gösteriyor ki, politik yetmezlikler nedeniyle benzetmiş benzeteceği kadar…

Asla; cennetin izdüşümü Artvinimizi ve Türkiyemizi benzetemeyeceklerdır, çünkü “HES’ler kimi besler”’i biliyor bu insanlar.. *: Biyosfer Rezervi; Uluslararası öneme sahip ve UNESCO’nun İnsan ve Biyosfer (MaB=Man and Biosphere) Programı içerisinde yer alan karasal ve/veya kıyı ekosistemlerine sahip yerlerdir (UNESCO-MaB 2003:2). Biyosfer rezervleri biyolojik çeşitliliğin korunması, ekonomik kalkınma ve kültürel değerlerin devamlılığı arasındaki çatışmaların sürdürülebilir bir şekilde çözülmesine dönük temel bir yaklaşımdır (UNESCO-MaB 2003:3).

Biyosfer rezervleri biyolojik çeşitliliğin korunması, ekonomik kalkınma ve kültürel değerlerin korunmasına dönük uygulamaların denendiği, seçildiği, sunulduğu ve geliştirildiği alanlardır (UNESCO-MaB 2003:4). Biyosfer rezervlerinin üç temel işlevi vardır;

  1. 1-Koruma; genetik varyasyonların, türlerin, ekosistemlerin ve peyzajların korunmasına katkıda bulunmak,
  2. 2-Kalkınma; ekonomik kalkınmayı ve insan gelişimini sürdürülebilir şekilde sosyo-kültürel ve ekolojik olarak desteklemek,
  3. 3-Lojistik; yerel, ulusal ve küresel ölçekte doğa koruma ve kalkınma çabalarına dönük bilimsel araştırma, izleme, eğitim ve bilgi değişimini desteklemek (BATISSE 1997:12)

ŞEVKET ÇORBACIOĞLU
Teknopolitikalar Platformu
evesbere@mynet.com
GSM: 0506 609 00 32 Tel: 0312-431 96 88

Yorumlar

Konular-Yazılar

18 Mart Çanakkale zaferi2 19 Mayıs17 19 Mayıs çocuklarının Sakarya zaferi1 19 MAYIS TURNUVALARI SAMSUNSPOR1 1977 katliamı5 2 Temmuz 19931 20. yüzyıl ideolojileri metal yorgunu1 2002 seçim1 2018 seçim vaatleri1 2023 Seçim1 21 Temmuz 20041 21.YY KEMDİ İDEOLOJİSİNİ YARATMALI1 22 Ağustos 20101 23 Ekim 20111 23 Nisan12 27 Mayıs devrimi41 27 Nisan1 27 Nisan e-muhtırası10 27-28-29 Temmuz 2021 yangınları5 28 ŞUBAT1 29 Ekim2 3 BÜYÜKLER 4.SEZON KİM ŞAMPİYON?!1 3 büyükler operasyonu1 3 BÜYÜKLER; 3 KÜÇÜKLERE DÖNÜŞTÜRÜLÜYOR MU?1 3 ÇOCUK1 3 fidan1 3 KEZ KALEMİZE GELEBİLEN B.MUNİH 3 GOL ATTI VE DE BURUK’UN TEK HATASI ULUSLARARASI DENEYİMİ OLAN ANGELİYO’YU DEĞİL DE DENEYİMSİZ KAZIM’I OYNATMASIYDI1 3 SEZONDUR SIRAYA KONAN ŞAMPİYONLUKLAR1 3. Havalimanı3 30 Ağustos7 30 Mart seçimleri1 4 MEVSİMİ BOZANLARA ŞİİR1 4+4+411 40 MİLYAR1 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanım Kanunu1 6 GOL1 6 YAŞINDAKİ KIZ ÇOCUĞUNU EVLENDİRENLER1 65 yaş üstü corona1 696 sayılı KHK1 7.7 DEPREM DEĞİL BU KIYAMET TİR CEHENNEMDİR BUNU SEN YARATTIN ÜLKEYİ İNŞAAT SEKTÖRÜ İLE KALKINDIRACAĞIM DİYEREK1 75 ve 100.Yılında kim şampiyon oldu!!??1 8 Mart Dünya kadınlar günü2 A.O.Ç.2 Abant gezisi1 ABD 6.FİOSUNU KIBLE YAPANLAR VE ABD'Yİ SAVUNANLAR ŞİMDİ ABD DÜŞMANI OLDU AMA ABD'NİN ORTASINDA GÖKDELENİ VAR1 ABD politika1 ABD-TÜRKİYE gerilimi1 Abdulhamit torunu1 Abdulkadir Selvi1 Abdullah Gül3 ABDÜLKADİR SELVİ ABDÜLKADİR SELVİ ABDÜLKADİR SELVİ1 Ad verme töreni1 ADANA BABAMIN İLK GURBETİ1 ADANA DEMİRSPOR DARBESİ1 Adana gezisi1 Adana yangını2 ADANA'NIN YOLLARI TAŞTAN1 ADANA'YA GİDEK Mİ1 ADI DUYULUNCA RAKİPLERİ KORKAN OKAN1 ADI ICARDI SÜREKLİ GOL ATARDI GALATASARAY DURUDURULMAZ GİBİ1 Adnan Kahveci2 Adnan Menderes72 Afad1 Afganlar29 Afrikalı Aydın John Kenyatta1 Agora Meyhanesi1 Ağustos böceği hikayesi1 AHA1 Ahfeş'in keçisi1 AHMET ÇALIK1 Ahmet Davutoğlu56 Ahmet Hakan Coşkun3 Ahmet Özal2 Akil insanlar1 Akkuyu nükleer santral13 AKP1 AKP ilkesi1 AKP YANLIŞ ADAY GÖSTERDİ1 akp'LİLER EFSUNLU MU1 Akrabalarım-dostlarım1 alamet-i farika nedir?1 Alanya1 Alev Alatlı1 Ali Ağaoğlu1 Ali Semerkandî1 Allah ile aldatmak2 Allahını seven üzerime toprak atsın1 Almanya1 ALT LİGİN EN ALTINDAKİNE ELENEN ASLAN GALATASARAY1 Altın direnişi1 ALTINBOYNUZ'U BOYNUZLAMIŞLAR1 Altınova gezisi4 ALTIPARMAK1 ama kim?!1 Amentü1 Amiraller2 Anacığım1 Anarşist olmak3 Anarşist olmamak1 Anasına babasına bakmaz ite bakar1 Anayasa1 Anayasa değişikliği1 ANAYASA İNAŞSINDA MÜHENDİS VE MİMAR YANINDA DÜZ İŞÇİ VE KALİFİYE USTA DA GEREKLİ1 Anayasa Tarihi1 Anıtkabir1 Ankara17 Ankara beton cangılı2 Ankara bilim kurgu kenti1 Ankara derelerin ıslahı10 Ankara dolmuş sorunu1 Ankara Manifestosu1 Ankara Papazın Bağı1 Ankara saldırısı2 Ankara su sorunu1 Ankara trafik sorunu1 Ankara-Ulus1 Ankaralılık1 Ankaranın en uzun sokağı1 Anneler33 Anneler günü11 Annem62 Anonim şirket1 Anzak askerlerine atfen1 aptallık vergisi1 araba modern silah1 Arabayı at gibi sürmek1 Araf Suresi’nin 7/1791 Araplar2 Archimets2 ARDA TURAN1 ArdaTuran1 Arhavi65 Arhavi köyleri1 Arhavi projelerim1 ARHAVİ VE DÜNYA1 Arhavi ve Laz gerçeği1 Arhavide sel3 Arhavili lazlar1 Arhavispor1 ARHAVİSPOR ŞAMPİYONLUĞU HAK ETTİ2 Arhaviye aşık eden kişiler1 Arhavli olmak1 Arşiment2 Artvin3 Artvin berta köprüsü1 Artvin Kalkınma ve Eğitim Vakfı15 Artvin kurtuluş1 Artvin Tanıtım Günleri3 Artvin-Arhavi sorunları1 Artvin-Cerattepe10 Asal sayı3 ASELSAN9 ASLAN KARTAL'IN KANATLARINI1 ASLI BAYKAL HAKLI MI? ATAÇ BAYKAL1 ASLI BAYKAL SİYASET OYUNLARINA GELMEMELİ1 ASLI BAYKAL'IN CHP'DEN İSTİFASINI NASIL OKUMALI1 Astroloji4 Aşı mitingi1 Atasözleri2 Atatürk42 ATATÜRK ARMASI1 ATATÜRK DEVRİMLERİNİ ANLATIRKEN ATATÜRK'Ü ANMAMAK1 Atatürk evrensel değerleri2 Atatürk Havalimanı7 Atatürk İnkılapları1 Atatürk Orman Çiftliği1 Atatürk ve Cumhuriyet1 Atatürk'ün "Evrensel Kurtuluş Felsefesi"ni yok sayamazsınız!!!2 Atatürk'ün veciz duruşu karşısındaki aciz duruşlar1 Atın sırtından attığı1 Atilla Kart6 Atilla Taş1 Atma Rcep1 Atmosfer kirliliği2 AVCI FIRTIN VAR DEDİ FIRTINAYA YAKALANDI1 Avrupa başarısı1 Avrupa durduramıyor GS yi çünkü TFF ve MHK'leri yok1 AVRUPA KUPALARİNDA EN ÇOK PUAN TOPLAYAN 10 TÜRK TAKIMI ARASINDA 34 PUANLA 6.OLAN ATATÜRK ARMALI VE DE BALKAN ŞAMPİYONU SAMSUNSPOR'UN YAKASINDA NEDEN AY YILDIZ YOK!!!???1 Avrupa parlamentosu10 Avukatlar günü1 Avusturya1 Ayağı kesik güvercin1 Ayasofya25 Ayazmend gezisi1 Aydın Muratoğlu1 Aydınlar dilekçesi2 Ayet-el Kürsi1 Ayetlere tersine mühendislik1 Ayır1 Ayni hakemin Galatasaray'ı da katletmesi1 Ayşe Kulin1 Ayşen Gruda1 Ayvalık1 Aziz Nesin32 Aziz Sancar1 Aziz Yıldırım93 Baba Vanga kehanetleri1 Babaannem2 Babalar günü1 Babam2 Bacasız Endüstri1 Bakara makara1 Balat1 BALKON TARIMI1 Balyoz57 Bana yapılanlar1 Barajlar genel bilgi1 BARCELONA GALATASARAY1 BARCELONA VE GALATASARAY1 Basımevi1 Basın metni1 Baş ağrısı1 Başakşehir1 Başarısızlıklardan öğrenme1 Başçavuş sokak16 Başı yerden kalkmayan insanlar1 Başıbozuk paşası1 BAŞKAN YÜKSEL YILDIRIM1 Başkanlık sistemi71 Başkent amblem1 BAŞKOMUTAN1 BATAN FUTBOLUN MALLARI BURADA GEL SEN DE AL1 Batı Anadolu Fay Hattı1 Batıkent4 Batıkent Botanik Bahçesi2 BATIKENT: "BOTANİK KENT" OLABİLİRDİ1 Batılılar-Afrika1 BAZEN DE YILDIZLARININ OYUNUYLA…1 Bedri Baykam2 Beka sorunu2 Ben ne yaptım?1 BEN SÖYLEYİNCE DARBE SEN SÖYLEYİNCE DEMOKRASİ1 BENCE MESSİ MARADONA DAN DAHA BAŞARILI1 Benim haykırışım14 Beraber yürüdük biz bu yollarda1 Beritan aşireti5 Berkin Elvan9 Beşar Esat21 Beşiktaş10 Beyazıt Öztürk1 Beyin kanaması1 Biat kültürü-Aleaddin Şenel1 Bilgi paylaşımı3 Binali Yıldırım1 Bir çift kadın memesi4 BİR GOMİS YETER Mİ? GALATASARAY SALT GOMİS İLE OLMAZ GALATASARAY DA KATILMALI GOLLERE...1 Bir Lale Orta düştü futbolumuzun ortasına1 BİRİNCİ KANAL İSTANBUL RİSKLERİ1 Biz bu boku niye yedik?1 BJK2 Blog yazma işi1 Bloglara yorumlarım1 BOEY FAYDASIZ DİYENLERE KAPAK OLSUN1 Bor1 Boyun ağrısı1 Bozkurt sel felaketi1 Böl-yönet1 Bölünmüş yol15 Bu görüntü siyasi rantın seçim versiyonu..1 BU MAÇ BUNU GÖSTERDİ!!1 BU ÜLKENİN EZENLERİ VE EZİLENLERİ..1 Bulaşıcı hastalıklar2 Burak Elmas2 Burçak Çubukçu2 Burçlar6 Bursaspor1 Bülent Arınç43 Bülent Ecevit46 Büyü ve sihir1 Büyükada7 Can Dündar22 Cansel Malatyalı1 CEHENNEMLERDE YANASIN..1 Celal Şengör1 Cem Uzan1 CEMAAT1 CENNET ÜLKE'Mİ CEHENNEME ÇEVİRENLER1 Cennetin izdüşümü1 Cerablus4 Cerattepe mücadelesi24 CESARET1 Cesur Yeni Dünya1 Ceviz ağacı3 Che Guevara5 CHP66 CHP mitingler1 CHP neden suskun1 CHP olağan kurultayı1 CHP ÖZELEŞTİRİSİ ÜVEY ELEŞTİRİ VE KARALAMA ASLA DEĞİLDİR1 CHP ÖZELEŞTİRİSİ YIKICI DEĞİL YAPICIDIR1 CHP'yi bitirme süreci1 CHP'yi yazmak1 CIA ajanı1 Confidential3 Corona günleri1 Corona virüs11 Covid delta varyantı1 Covid savları13 Covid-19 Delta1 Covid-19 için öneriler2 COVİD-19 TÜCCARLARI1 COVİD-19 VE FUTBOL1 Covid-19 Virüs6 Cumhur ittifakı8 Cumhuriyet Bayramı1 Cumhuriyet gazetesi2 Cumhuriyetimizin 501 CUMHURİYETİMİZİN YÜZÜNCÜ YILINDA GALATASARAT ŞAMPİYON1 Cumhuriyetin ilanı1 Cyborg3 Çağcıl kent nasıl olmalıdır?1 Çalışan gazeteciler günü1 Çanakkale şehitleri1 Çay1 Çay nasıl demlenir1 Çay neden önemli1 Çaykur Rizespor1 ÇED54 Çevre duyarlılığı1 Çevre temizliği1 Çeyrek akıl Eyüp1 Çığlık1 Çığlıklarım2 Çılgın projeler6 Çocuk Milletvekili1 Çocukları kör karanlıkta okula göndertmek neyin eğitimi?! İçimizdeki 4 mevsimi bozduğumuz noktada kendimizin ve kentimizin de iklimini bozduk!1 çok derin futbol1 Çukur dizisi1 Çukur ormanı1 ÇÜRÜK BİNALAR DEĞİL ÇÜRÜK YAPI YAPANLARIN GÜÇLENDİRİLMESİ..DEPREM MANİFESTOSU1 çürük binaları değil çürük binaları yapanları güçlendiriyoruz..1 D&R1 Dadybra1 Dani Rodrik3 Darbe3 Darbe hazırlıkları1 Darbe kurgucusu Hande Fırat1 Darbe kurgusu1 Darbe Mısır1 Davranışsal ekonomi1 DED1 Demokrasi3 Demokrasi manifestosu1 Demokratik açılım1 Demokratik devlet1 Deneme yanılma1 Deniz Baykal31 Deniz feneri16 Deniz Gezmiş16 Deniz Som1 Deprem17 DEPREM ALANINA SEÇİM KÜRSÜSÜ1 Deprem manifestosu9 Deprem manifestosu önemi1 Deprem önlemleri1 Deprem programında ne demeli? Çok yaşa padişahım1 DEPREM TARTIŞMALARINDA KANAL İSTANBUL1 DEPREM TOPLANMA ALANI DOLAR TOPLAMA ALANINA DÖNÜŞTÜRÜLDÜ1 Deprem vergileri nerede harcandı?1 DEPREMİ DEPREMLERDE TARTIŞANLAR1 Depremi unutmama ve doğal afet günü1 DEPREMİN DEPİVERMESİNİ RANTA DÖNÜŞTÜRENLER1 Depremleri sadece depremlerde değil sürekli gündemde tut1 DERE TAŞKINLARI1 Ders notlarım1 Dever nedir?11 Dever olgusu2 Devlet bahçeli1 Devlet Bahçeli bile mahir ünal'in densizliğine çıldırdı1 Devlet ihale yasası2 Devlet yönetimi12 Devleti batırma projesi1 DİE1 Dikey yapılaşma6 Diktatör nasıl olunur?1 Dilipak2 DİN VE IRK SENTEZİ..1 Dinler ve dinleyenler1 DİPLOMA ÇADIR 350 BİN KONUT VE MUHARREM İNCE İNTİHARI1 Diyanet34 Dizayn42 Diziler1 DNS amacı nedir?1 DOĞA GÜCÜ YAPAY İNSAN GÜCÜ1 Doğa konseyi1 DOĞA VE DOĞAN1 DOĞA VE DOLAR1 Doğal afet29 Doğal Hayatı Koruma Vakfı1 Doğal yalan-doğalgaz gazı vermek1 Doğanın dengesi1 Doğanın yok oluşu1 DOĞAYA VE DOĞANA SAYGI1 Doğu Anadolu Fay Hattı1 Doğu Karadeniz Gerçeklerin 27 yıl önceki Gez Gör Yaz öyküsü1 Doğu Perinçek2 Dokunan yanar1 Dolar yeşili1 Domuz gribi2 Dostlar buluşmalar1 Doyum döner1 DÖNEKLİK İLE UZLAŞIYI KARIŞTIRMAMAK GEREK1 Dönüş vanası1 DÖNÜŞLERİN DE ASALETİ VARDIR BUNU BOZMAK DÖNEKLİKTİR VE 2002 SONRASI KURUMSALLAŞMIŞTIR1 Dövize endeksli hesap DEH1 Dries Mertens1 Dua1 Duvara konuşmak1 Duygu Asena1 DÜĞÜN2 DÜNYA DEVİ VE DÜNYA MARKASI KARŞI KARŞIYA1 DÜNYA FUTBOLU PETROL BARONLARININ VE OLIGARKLARIN ELİNDE1 Dünyanın merkezi İstanbul1 DÜŞÜNCE DEĞİŞİKLİĞİNDEKİ KESKİN VIRAJ KİMLİKLERİ UÇURUMA SAVURUR1 Düşünenler-peşinden koşanlar1 Düzce10 Düzce su felaketi1 Düzensiz göç1 E-ret1 ECECAN-BURAK2 ECEVİT DEPREM BÖLGESİNE GİTMEMİŞ..CEVİZOĞLU'NUN KIRDIĞI CEVİZ BİNİ AŞTI..DEPREM BÖLGESİNE GİTMEDEN GEÇECEKLERİ GÜZERGAHLARI ASFALTLATANLAR..1 EGOSANTRİK TERİM VE OYUNCULAR1 Eğitim sistemi8 Ekonomik kriz kitabı1 Ekrem İmamoğlu35 Ekrem İmamoğlu yasağını nasıl okumak gerek1 Ekrem İmamoğlu'na önerim2 EKREM İMAMOĞLU'NUN EKMEĞİNE OY SÜRDÜ1 Elazığ depremi1 ELEKTRİĞE %5 ZAM POSTMODERN BİR TEKAFİL-İ MİLLİYE'DİR1 Elektrik kayıp-kaçak oranı3 elektronik genel kurul1 Ellerde ağrı1 Elmadan değirmenlerim1 Emre Belözoğlu39 EN GÜZEL HEDİYE HEDİYE ALMAKTIR..1 ENERJİ ALANLARI2 Enerji yatırımları yeterli enerji üretir projeleri midir?1 ENFLASYON1 Engin Arık1 Entegre havza yönetim planları1 ERBAKAN1 ERBAKAN EV HAPSİNE ÇARPTIRILDI!!1 ERBAKAN VE ERDOĞAN 28 ŞUBAT'IN NERESİNDE İDİ ŞİMDİ NEREDELER!?..28 ŞUBAT DAVALARIYLA SÖZDE ERBAKAN'IN İTİBARI KURTARILACAKTI..1 Erdal İnönü15 Erdem Gül4 ERDOĞAN2 Erdoğan mı Bay Kemal mı1 Ergenekon64 Ergenekon başlangıç noktası1 ERKAN BAŞ KAZAK GİYEMEZ1 Erman Toroğlu73 ERMAN TOROĞLU SAHTEKAR VURGUSU1 Ermeni meselesi4 Ertuğrul Günay16 Ertuğrul Özkök2 Esin kaynağı1 Eşek1 Evlilik töreni1 Evrensel Atatürk ve felsefesi3 Evrensel birleştirici kimlik1 Evrensel değerler42 Evrensel kimlik1 Evrensel kurtuluş felsefesi47 Eymir gölü5 Fadıl Akgündüz2 Faiz caiz mi?1 Fal1 Falcılık1 Farkındalık1 Fas1 Fatih Altaylı1 Fatih Terim4 FATİH TERİM1 Fatih'in tablosunu saraydan kaçırma1 Fatma Betül Sayan Kaya1 Faydasız1 Fecr1 FEM1 Fen liseleri1 Fenerbahçe15 FENERBAHÇE NEREYE KOŞTURULUYORLAR?1 FENERBAHÇE VE LALE ORTA ORTASI1 FENERBAHÇE'NİN HAYALİ YILDIZ AVCILIĞI1 Fenike gezisi1 Ferguson1 Fethi Sekin1 FETÖ eylemleri3 Fetö tehditleri1 Fetullah Gülen64 Fetullah Gülen savaşı1 Fetullah Gülen terör örgütü1 FIFA SIRALASI SONUNCUSU FAROE ADALARI VE ULUSAL TAKIMIMIZ1 Fırsat maliyeti2 Fidel Castro3 FİKRET ÇORBACIOĞLU1 Fikri Sağlar2 FİLENİN SULTANLARINA KAFİR DE! VAKIF TECAVÜZLERİNE SES ÇIKARMA1 First Lady Bettina Wulff1 Fitch3 FİYAT BELİRLEMELERİ1 Foreign Policy dergisi1 Fransa1 FRANSIZ KALMAMAK İÇİN "BİR LİSAN BİR İNSAN"1 Fransızca öğrenme kolaylığı1 Fransızca ve İspanyolca öğrenelim hep beraber..1 Fredrik Midtsjö1 Fuat Avni9 FUAT ÇAPA'NIN ÇABASINA ALKIŞ1 FUTBOL1 FUTBOL BU; BAZAN TAKIM OYUNUYLA KAZANDIRIR1 FUTBOL FUTBOL OLMAKTAN VE ÇİLEDEN ÇIKTI1 Futbol simsarları2 FUTBOL YATAĞINA DOLAN İNSANAT ARTIKLARI FUTBOLU KİRLETİYOR1 FUTBOLDA OLİGARŞİ1 FUTBOLUN YENİ EFENDİLERİ SAMSUNSPOR'UN AMBLEMİNDEN RAHATSIZ1 GALATASAR VE ZANİOLO VE İLKLERİN TAKIMI OLDUĞUNUN KANITI YENİLMEZLİK REKOR1 GALATASARAIN SAHA İÇİNDEKİ OYUNU SAHA DIŞINDAKİ OYUNLA ENGELLENİYOR1 Galatasaray364 GALATASARAY BARCELONA AŞKIN KARTAL'I YENDİ1 GALATASARAY BAŞARILI FUTBOLUYLA VEDA EDEREK UEFA AVRUPA LİGİ'NE HAREKET ETTİ1 GALATASARAY BAŞKAN ADAYI1 GALATASARAY BU SAATTEN SONRA DURDURULAMAZ1 GALATASARAY DURDURULAMIYOR FAKAAAAT....1 GALATASARAY DURMUYOR..SACHA BOEY GOL DA ATMAYA BAŞLADI1 GALATASARAY EFORUNU BAYERN MAÇINDA BIRAKMIŞ HATAY'A GETİREMEDİ1 GALATASARAY GÜMRÜĞE TAKILDI BİRİLERİNİ GEÇEMEDİĞİ İÇİN1 Galatasaray Güneş'i kararttı1 Galatasaray hakeme karşın Trabzonspor'u Icardi ile yendi1 GALATASARAY HATA MAÇINDA HATA YAPMADI FAKAT ALİ KOÇ HATA ÜSTÜNE HATA YAPIYOR1 GALATASARAY İNİŞE GEÇER DİYENLERİ UMUTSUZLUĞA İTTİ..1 GALATASARAY KORKUSU1 GALATASARAY KUPADA DA LİG'DE DE GOMİS İLE VAR!! İYİ DEĞİLKEN DE KAZANIRSAN ŞAMPİYON OLURSUN!1 GALATASARAY LAZİO1 GALATASARAY MARSİLYA'DA TESLİM OLMADI1 GALATASARAY OPERASYONU DEĞİL FUTBOLU SEVER1 GALATASARAY PALABİYİK PALASI İLE DOĞRANDI1 GALATASARAY ŞAMPİYONLUK ŞARKILARINI SÖYLETMEYE BAŞLADI1 Galatasaray UEFA Şampiyonlar Ligine koşuyor1 Galatasaray ve Lale Orta1 GALATASARAY YENİ YILA LİDER GİRDİ1 GALATASARAY'DA OKAN BURUK1 GALATASARAY'DAN HAYLİ KORKUYORLAR1 GALATASARAY'I DURDURAMIYORLAR1 Galatasaray'ı eleştirmesi sevgisinin isyanı idi..1 GALATASARAY'I İHRAÇ EDİN BU KADAR YORMAYIN KENDİNİZİ1 GALATASARAY'I NE HAKEMLER NE DE DİREKLER DURDURABİLİYOR1 GALATASARAY’IN 2-0'DAN GERİ DÖNÜŞÜ GRUPTAN ÇIKACAĞININ İŞARETİ1 GALATASARAY'IN AVRUPA HAFIZASI BAŞARI GETİRİYOR DA BUNU AVRUPA HAZMEDEMİYOR GİBİ1 Galatasaray'in Okan sesleri1 GALATASARAYIN CORONA VİRÜSÜ İLE UĞRAŞMASI VE FUTBOL VİRÜSÜ1 Gandhi Kemal1 GDO2 Geleneksel tıraş1 GENÇLERBİRLİĞ VE KONYASPOR1 genel kurul1 Geniş aile1 Geniş aile bireylerim2 George Bernard Shaw1 GES1 Getto55 Gez-gör-yaz15 GEZDİM GÖRDÜM YAZDIM5 Gezegenimizi hangisi ele geçirir?1 GEZERİM GÖRÜRÜM YAZARIM1 Gezi eylemcileri6 Gezi parkı halk hareketi62 Gezi şifresi1 Gezilerimiz2 Gırgır dergi2 GOMİS VE DİĞERLERİ1 GOMİS VE GALATASARAY ADANA DEMİRSPOR1 Göçmen politikası1 Gökçeada7 GÖKHAN ZAN VE ÜNAL KARAMAN'IN SİYASETE TRANSFERLERİ1 GÖRSEL KİRLİLİK1 Gösteri namazı1 Graham Fuller1 Greenpeace5 Greenwich2 Gtech2 Guggenheim Etkisi1 Guus Hiddink2 Güldüşümlerim7 Güldüşün çorbası9 Günaydın1 Gündemlerin efendisi30 Güngör Uras3 Gürsel Tekin15 Gürültü kirliliği29 HABİTLARA SAYGI1 Hagi92 Haiti depremi1 HAK EMEN HAKEM ÖRGÜTÜ TFF1 hak emen hakemler1 Hak emenler iş başında..1 Hakan Şükür1 HAKEMLERİ KORUYACAKLAR YA BU SEFER TOPU YAYINCI KURULUŞA ATTILAR1 Haliçte yaşayan simonlar1 Halifelik5 Hamza Yiğit Akman1 Hanefi Avcı4 Harem1 Harf devrimi4 Haris Seferovic1 Hasan Cemal1 Hasan Sıtkı Özkazanç1 Hava kirliliği7 Haydarpaşa Manhattan1 Haydarpaşa tren garı2 Haymana Kaplıcası1 Hayrünnisa Gül1 Hedef 2023 sloganı1 HER BAŞARISIZLIK SONRASININ RUTİN KAOS TEKRARLARI1 HES3 HES izin1 Hes-savar doğa projeleri2 HESLER21 HESLER SALDIRGANLARI BESLER1 Hıncal Uluç33 Hıncal Uluç da ışıklara yol aldı1 Hızlı tren kazası5 Hicr1 Hidrolik enerji4 Higgs bozonu1 HİJYEN ERDOGAN VE PANDEMİ1 Hilafet2 HİLAFET MI DEDİN!? HADE BE ORADAN!!!1 Hint varyantı1 Hitit güneşi5 Hitler Almanyası6 Hollanda4 Hopa fekaleti1 HOŞGÖRÜ EVRENSEL BARIŞIN KATALİZORUDUR1 HOŞGÖRÜ VE İNSAN OLMANIN ERDEMİ1 HURDA ÇELİK HURDA EV1 Hülle nedir?1 Hülya Koçyiğit6 Hürrem1 HÜSEYİN EROĞLU HÜSEYİN KALPAR BAŞARISINI YAKALAR MI?1 Hüseyin İnan11 Hüseyin Sağ1 Icardı1 ICARDI2 ICARDI BU ELBET YIKARDI1 ICARDI MUSLERA BARDAKÇI TORERİA NELSON KEREM YUNUS OLIVERA VE OKAN BURUK VE DE DURSUN ÖZBEK YÖNETİMİ1 ICARDI YIKARDI VE DE YIKTI...GALATASARAY SAHADA DEĞİL DE SAHA DIŞINDA BİTİRMEYE ÇALIŞILACAK GİBİ1 ICARDİ ASİST KRALI DA OLACAK GİBİ çünkü ADAM ATAMAYINCA ATTIRIYOR!!1 Ilımlı İslam projesi1 IMF1 Irkçılık1 Isınmada tasarruf yöntemi1 Işıklara yolculuk1 IŞİD1 İBO ŞOV VE CELAL KILIÇDAROĞLU1 İbrahim Müteferrika1 İbrahim Özden Kaboğlu1 İbrahim Tatlıses2 iç savaşa hazırlık1 İçerik çalmama uyarısı1 İçerik üreticisi1 İdam1 İdeolojiye endekslemek1 İKİNCİ KANAL İSTANBUL1 İKTİDAR A PLANI DIŞINDA B VE C PLANINI DEKLARE EDERKEN MUHALEFETİN A PLANI BİLE TARTIŞILIR..1 İktisat bilimi2 İlber Ortaylı1 İlhan Selçuk'u aramızdan ayrıldı1 İlk alan çalışmam1 İlk deprem manifestosu1 İlk Tarım Kredi Kooperatifi1 İlker Başbuğ26 İltizam-Mültezim1 İMAM2 İmam-ı Azam1 İmamoğlu yasağı Erdoğan ın minareli süngülü yasağı ile örtüştürmek yanlışlığı1 İMPARATÖR DERKEN1 İmrahor vadisi1 İNCE İNCE GİDİNCE1 İnfaz yetkisi1 İnsana dokun-yüreğine dokun-kalbine dokun1 İnternet1 İnternet nedir?1 İRTİCA1 İslam burjuvazisi1 İslam yeşili1 İsmet Berkan1 İsmet İnönü2 İsmet Özsoylu1 İspanya gezisi2 İspanyol gribi3 İsrail3 İstanbul gezisi3 İstanbul Havalimanı2 İSTANBUL HÜZNÜ AZALTILIYOR1 İstanbul silüeti61 İSTANBUL-ÇATALCA RESİMLERİ1 İSTANBUL'DA DOĞAYA VE DOĞANA SAYGI1 İstifa kurumu1 İstihdam yalanı1 İstiklal Marşı1 İSTİNAT DUVARLI ANROŞMAN1 İstismar1 İsviçre1 İş hukuku1 İşsizlik16 İtalya4 İttifak dışı partiler1 İzmir-Karaburun gezisi1 Jeo Biden2 JES1 JET EGZOZLU ARAÇLAR1 Juan Mata1 Kabahatler kanunu1 Kabahatli kentli2 Kaçak elektrik3 Kaddafi nasıl öldü?1 Kader değiştirmek1 Kadir Mısıroğlu1 KAFATASI1 Kafkas usulü çay1 Kahrolsun deprem alanına giren muhalefet mı diyelim..1 Kalıcı önlemler18 KALLEŞ ÖLÜM1 Kamilet Vadisi12 Kanal İstanbul18 Kanal İstanbul-Musilaj2 Kanunî Sultan Süleyman1 Kaostan beslenenler1 Kapisre deresi7 Kapkara1 KAR BEYAZI ŞİİR1 KARA BEYAZI HAYATLAR İÇİN ŞİİR1 KARA PARA1 Karadeniz yollar1 Karagümrük maçında MHK Galatasaray ın ağzına bir parmak bal çalmış olmasın1 KARAMSALLIK TESLİMİYETTİR1 KARAMSARLIK KÖTÜYE ALAN AÇMAKTIR..1 karar organı1 karar yeter sayıları1 Karargâh rahatsız1 Karbondioksit-oksijen eşitliği1 Karl Marx5 Karşı duruş33 Karz-ı hasen1 Kaset komplosu3 KASTAMONUSPOR GALATASARAY MAÇINDA 25 DAKİKA DİRENÇ GÖSTEREBİLDİ1 KATAR FUTBOLA NE KATAR1 Katolik nikahı1 Kaya gazı1 KAYSERİ MAÇINDA GALATASARAY'İN 1 PENALTISI 1 DE GOLÜ VERİLMEDİ 3 PUAN RAKİBİNE VERİLDİ1 Kazım Koyuncu2 Kazımcan Karataş1 Kazuistik anayasa1 Kebabçı1 Kehanetlerim1 Kemal Kılıçdaroğlu28 KEMAL KILIÇDAROĞLU NUN SİYASİ ANATOMİSİ1 Kemalpaşa1 Kenevir1 KENT TARIMI1 KENT-KOOP3 Kentini dinle1 Kentsel dönüşüm37 KEREM2 KEREM AKTÜRKOĞLU1 KEREM KINIK VE 12 ŞİRKETİ VE DE DFB'NİN KURULMASI1 KHGM1 KILIÇDAROĞLU GÜNDEMSİZ DİYENLER1 Kılıçdaroğlu Manifestosu4 KINA2 Kırık sandalye2 Kırılma noktası19 Kıtlık bilimi1 KIYAMETİN YAŞANDIĞI DEPREM BÖLGESİNDE MESCİT Mİ ÖNEMLİ ÇOCUK BEZİ VE MAMASI MI?1 Kızılay1 Kızılderililerin atasözü2 Kilo problemi1 KİM FETÖCÜ ÖCÜ???!!!1 Kişisel görüşlerin dinleştirilmesi1 Kitaba yazacaklarım2 Kitabım1 Kitaplar1 Kitapyurdu1 Klasik tıraş1 Kloz1 Koalisyon1 Komplo teorisi17 Konfüçyüs2 KONYASPOR1 korkmuyorum6 Korku imparatorluğu21 Korona1 KÖHES4 KÖPRÜ1 Kötek2 Kötü uygulama1 Kötülük1 Köy enstitüleri10 KÖYÜM SİDERE DERESİNDEKİ BU TAŞ DÜŞSÜN KAFANIZA KAFASIZLAR..1 Kriz raporu2 Kriz-pandemi93 kronik subdural hematom2 KSH1 Kuğulu park3 Kur'an şifreleri1 Kurgu6 Kurtlar vadisi karakterleri1 Kurtuluş destanı26 KUŞAKLARLA KUŞAK GEÇMEK1 Kuşkularım2 KUTLARIM1 KUTSAL RİTÜEL EVLİLİK1 Kuzey Anadolu Fay Hattı1 Kuzey Marmara otoyolu9 Küba13 KÜÇÜCÜK ZORBAY KÜÇÜK1 Küresel efendiler5 Küresel ısınma11 Küresel sömürü denklemi: “AB+ABD=ARBD”16 Küreselleşme aldatmacası4 Kürtler65 Kütahya-Simav depremi1 Laik devlet6 Laiklik1 Larry Diamond1 Laz dilbilgisi1 LAZ LOBİSİ NEDEN YOK!?1 Lazca1 Lazlar13 Le Figaro1 Leo Dubois1 Levent Üzümcü1 LİDER ÇIKAR İNŞALLAH1 LİGDE TRABZON'A 5 ATAN ALANYA ELENDİ1 Lizbon1 Lokomativ Moskova1 LÖSANTE1 Lösemili Çocuklar Vakfı1 LÖSEV1 Lucas Torreira1 LÜTFÜ SAVAŞ VE HATAY LÜTFÜ SAVAŞ VE HATAY1 M.Akif Ersoy1 Macaristan1 Maça bombalı saldırı1 MADEN İŞÇİSİ MAHPUS1 MADENCİ SERBEST1 MADENLER1 Madımak10 Madımak-Auschwitz-Reistag1 Mahir Çayan1 Makarnacılar10 Malazgirt savaşı7 Manavgat8 MANCHESTER UNİTED GALATASARAY’I HAŞAT EDER DİYEN E.TOROĞLU’NU DA DEVİRDİ!!!1 Manisa-Soma2 Mansur Yavaş21 Maraba kültürü ve ağa17 Marcao olayı1 Marduk8 marka spor ayakkabı1 Market zincirler1 Marsilya1 MATA HATAYSPOR'U MAT ETTİ1 matbaanın geç gelmesi2 Matematik nedir?1 Mathias Ross1 Matthıas Ross1 Maval okumak12 Maya takvimi kıyamet1 Mayasızlar1 Mayınlı alanlar8 MECZUP1 Medyan nedir?1 Mehmet Barlas4 Mehmet Özhaseki1 Melih Gökçek30 Meral Akşener11 MERAL AKŞENER TARİH YAZMADI TARİHTEN SİLDİ KENDİSİNİ İYİ GELEN AKŞENER GERİ DÖNDÜ1 Merkez Bankası1 Merkezkaç kuvveti8 Mersin Gazi çiftliği1 Mersin gezisi1 Mersin-Alata1 MERT İNSAN MERTENS'İN HARİKA GOLÜ1 MERTENS MEST ETTİ MERTENS ALANYA'YI BİTİRDİ1 Mesleki sorumluluk sigortası5 MESSİ MEST ETTİ ARJANTİNLİLERİ1 Mesut Yılmaz15 Metal yorgunluğu3 METE YARAR KİME YARAR!!??1 Metin Oktay3 MHK1 Mılot Rashıca1 Milenyum kupası1 MİLENYUM KUPASI VE GALATASARAY1 Millet ittifakı6 MİLLET İTTİFAKI NEDİR NE DEĞİLDİR..1 Milletimizle alay etmeyin!1 Milletvekili dokunulmazlığı13 MİLLETVEKİLLİĞİ Mİ MİLLETİN VEKİLLİĞİ Mİ!?1 Milli Piyango şaibe3 Milliyetblog yazılarım2 MİT54 Mod nedir?1 Modern kölelik2 Modern tıraş aletleri1 Moğollar4 Monaco35 Montrö sözleşmesi2 Motorlu kuryeler1 MPİ Genel Müdürü İhya Balak3 Muammer Kaddafi5 Muaviye-Küfeli-Hz. Ali1 Mucur1 Muhalif duruş2 MUHARREM İNCE7 MUHARREM İNCE KALIN OYNUYOR OY OY DİYE İNLEYENE KATKI VERMEK ADINA1 Muhsin Yazıcıoğlu1 Muhteşem Yüzyıl dizisi10 Murat Bardakçı7 Murat Karayalçın34 Muru3xi1 Musilaj1 MUSLER SAKATLANDI1 MUSLERA1 Mustafa Balbay31 Mustafa cengiz1 Muvazzaf5 Mümtaz İdil1 Müslüm Gürses1 Nabi Avcı1 Naci Görür2 Nagehan Alçı2 Nasıl Galatasaraylı oldum?1 National Geographic3 Nazım Hikmet26 Nazlı Ilıcak17 Ne düşünüyorsun?1 Ne istediniz de vermedik1 Ne oldu?1 Necdet Hoşcan1 NEDEN SÜPER KUPA SAMSUN'DA DEĞİL DE ARABİSTAN ÇÖLLERİNDE1 Negatif bilgi1 Negatif uzmanlık1 New York Times10 NİCE NİTEL BAYRAMLARA1 NİCELERİ AKADEMİLİ1 Nicolae Ceaușescu1 NİKAH1 NİYE BİR ALANYASPOR OLMASIN!!??1 NOBEL BENİM HAKKIM HAKKI!!1 Nuh tufanı10 Nur Suresi 30-31. ayetler3 Nuray Mert12 Nurettin Veren2 Nurettin Yıldız3 Nuri Asan1 Nush ile uslanmayanı etmeli tekrir-tekrir ile uslanmayanın hakkı kötektir1 Nükleer1 Nükleer enerji1 Nükleer santral46 Nükleer tehlike1 OFLU HOCALAR OKUMASIN OFSPOR'U1 Ofspor1 OFSPOR NEREDE İSE GALATASARAY'I ELİYORDU1 OGG1 OKAN BURUK İLE GALATASARAY ARTIK KORKUTUYOR1 OKAN BURUK1 Okan Buruk 5 kez üst üste maç kazanarak Galatasaray'ı 17.kez Şampiyonlar Ligi'nde1 OKAN BURUK ANTALYASPOR'A BURUKLUK YAŞATTI..FUTBOLUMUZU OLİGARKLAR VE 7 BÖLGELİ LİG ÖNERİSİ1 OKAN BURUK REKORLARA DOYMUYOR1 OKAN BURUK VE ÖĞRENCİLERİ İLLE DE ICARDI SÜPER LİG'İ YIKARDI VE DE YIKTI DA!! FB'Yİ GS'İN DEPLASMANDA 3-0 YENMESİ AYRİ BİR HARİKA1 Okan Buruk'u istemeyenlere kötü haber1 Okan Emre'yi 7 bitirdi1 Okan içerde sinmiş Danimarkalıları üzdü1 Oktay Ekinci4 Okumak1 Ola1 Oligark15 One Munite6 OnPunto1 Opsiyon1 Orantısız yağdanlıklar1 ORDAN BURDAN PARDON MARDON..1 Orduspor1 Orhan Gencebay1 ORHAN PAMUK MU YOKSA ATATÜRK MU AĞIR GELİR1 Osama1 Osmanlı11 Osmanlı yönetimi6 Oturarak çalışmak1 Oturuş ergonomi1 Oy depoları1 OYUN VE KOYUN1 OZAN KABAK1 Öğrenilmiş çaresizlik1 Öğretmen27 Ölüm4 ÖLÜM GERÇEKTEN ADIN KALLEŞ1 Ömer Çelakıl2 Ömer Dinçer2 Önerim var15 ÖSO1 Öteki dünya önlemleri1 ÖYLE BİR KALECİ Kİ ICARDİ'YE BİLE GOL ATTIRMADI1 Özel istihdam büroları1 Özelleştirme40 Özer Akdemir1 Özgün çalışma11 Özgür düşünce53 ÖZGÜR ÖZEL SİYASET OYUNLARINI BİLENLERİN SİYASİ TİMSAHLARIN OLDUĞU HAVUZA İTİLENDİR1 Özhan Canaydın1 PageRank1 Papazın bağı nereden geliyor?1 PARTİLİ CUMHURBAŞKANI SÖZÜ DOĞRU DEĞİL1 Patalojik sorun1 PDY5 Pearl Harbor3 Pedofili1 PEHLİVANLARA ÖDÜL FİLENİN SOLTANLARINA LGBT1 PELE1 Pelikan1 Pelin Çift1 Pers1 Petek ısınma sorunu1 PETROL VE FUTBOL1 Peygamberler1 Pherma-sharp1 Pınar Selek1 Pierre Loti1 Pierre Webo1 Pisa Kulesi1 Pisagor4 Piyangolar1 Plansız yapılaşma1 Polo Dayı1 POLONEZKÖY1 Portekiz gezi1 Portekiz gezisi8 Porto1 Poşet meselesi4 PROF. ATAÇ BAYKAL1 Prof.Dr. Bülent Arı2 Prof.Dr. Ioanna Kuçuradi1 PROJE1 Pukiya1 Rant14 Rantsal dönüşüm5 Raşa1 Recep Yazıcıoğlu1 Referandum9 Reglaj ayarı1 Reina saldırısı1 Rejim1 Rektör Melih Bulu1 Reptilian1 RES16 Reşat Nuri Güntekin1 Reyting kaygısı2 Rıdvan Dilmen14 Rıza Sarraf6 Ribery1 Richard Feynmann1 RİZE ARTVİN HAVAALANI ARTVİN İÇİN HAVA RİZE İÇİN ALAN1 Rize felaketi3 Rizespor katledildi1 ROK2 Romantik bir hafta sonu1 Rothschild1 Rus bakışı1 Rus büyükelçisi vuruldu2 Rus uçağı düşürülmesi1 Rüyam1 SABRIN SABRINI TAŞIRAN SABIR SABIR OLMAKTAN ÇIKAR TESLİMİYETE DÖNÜŞÜR1 SACHA BOEY1 Safranbolu gezisi1 Sağlıksız kent politikaları1 SAHA İÇİNDE KAZANAN GALATASARAY SAHA DIŞINDAKİ OYUNLARA ASLA KULAK VERMEMELİ1 Sahte fatura1 Salgın hastalıklar1 Salgınlar2 Sami Karaören3 Samsun 19 Mayıs Lisesi29 SAMSUN ŞAMPİYONLUĞU HAK EDEN BİR KENT1 Samsun'un tarihi 19 mayıs 19191 Samsunspor157 SAMSUNSPOR AMBLEMİ1 SAMSUNSPOR BAŞKANI TAKIM YERİNE FUTBOLCU ALMALI!!!1 SAMSUNSPOR İYİ GİDİYOR HÜSEYİN EROĞLU İLE1 Samsunspor morard1 SAMSUNSPOR SEMT İ KUTSAL EYÜP TAKIMI EYÜPSPOR U PERİŞAN ETTİ. SAMSUNSPOR UN ÇALIŞTIRICIS HÜSEYİN EROĞLU1 SAMSUNSPOR SİVAS'TA İYİ BAŞLADI1 Samsunspor'u birileri aşağı çekiyor1 SAMSUNSPOR'UN 14 MAÇI1 Samsunspor'un armasına saldırmak1 SANIK SANDALYESİNE OTURTULMASI GEREKEN 20 YIL İKTİDARDA OLAN MUKTEDİRDİR1 Sansür16 Sapadere kanyonu1 SAPANCA CENNETTİN İZDÜŞÜMÜ1 Sapıklıkla suçlamak1 Saray darbesi1 SARAYDAN TABLO KAÇIRMAK1 Sarı inek2 sarı saçından güç alan Icardi attı üç puan geldi1 Sarp1 Sayısal Oyunlar4 Seçim hile1 SEÇİM HİLELERİNİN ANATOMİSİ1 Seçimlerde hile24 SEÇİN YAZMACA BUNLAR1 Seçmen profili1 SEÇSİS1 SED1 Sedat Peker11 SEFEROVİÇ1 Selahattin Demirtaş1 Selin Sayek Böke3 SEO-SERP1 SERGEN YALÇIN1 Sergio Oliveira1 Serhıy Perkhun1 SERİ FARKLI YENİLGİLER1 Seslendiklerim1 Sevgililer günü2 sevr anlaşması1 Seyduna21531 Seyit onbaşı1 Sezen Aksu8 Sırt ağrısı1 side1 SİDERAYEPE3 Sidere29 SİDERE DERE ISLAHI İÇİN ANROŞMAN ÖNERİSİ1 SİDERE NİN ALTINI ÜSTÜNE GETİRMEK Mİ İSTENİYOR? SİDERE'DE ALTIN1 Sidere vadisi8 SİDERENİN DOĞASINA VE DOĞANINA DOKUNMA!1 SİHA2 Sincan1 Siyanür4 Siyaset meydanı2 Siyaset yapmayın2 Siyaseten katl2 Siyasetin helalleşmesi1 SİYASİ DEPREMDEN YIKIM BEKLEYENLER YIKILDI1 SİYASİ KARAKTER YOK İSE..1 Siyasi rant aracı23 siyasi rant otomobilleri1 Siyasi suikast13 Siyasi üstünlük1 Sneijder185 Sol argüman2 SOL SOL İLLEDE TEK ÇATI SOL1 Solcu musun sağcı mı yoksa yağcı mı?! Sol yanlarımızı acıtanlar!!1 SOLDA CHP TEK ÇATI OLMALI1 SOLMAK VE EVRENSEL OLMAK İSTİYORSAN SOL!!!1 Solun tasfiyesi1 Soma katliamı3 Son viraj3 Son yazım-11 Son yazım-21 Son Yazım-31 Soner Yalçın5 Sorumsuz Hayvansever2 Soruyorum163 Sosyal hukuk devleti4 Sosyal patlama risk haritası5 Soytarı31 Spor eleştiri1 Srebrenica katliamı1 Stephen Hawking4 Stratejik önem8 Stres ve alkol3 Su akar Türkler bakar1 Su akar yatağını bulur1 Su debi ayarı1 SU SAVAŞLARI5 Suçlamalara karşı gerçekler1 Sultan Ahmet4 SUPER KUPA DURUŞU SÜPER SOPA İSTİYOR..FENERBAHÇE DEĞİL DE ALİ KOÇ NE YAPMAK İSTİYOR1 Suriye18 Süleymanşah Türbesi2 Sümela manastırı1 SÜPER LİG'E KOŞAN SAMSUNSPORU TUTANA AŞKOLSUN1 Süper loto4 Sürdürülebilirlik3 Sütyen Tarihi1 Şafak Sezer2 Şangay beşlisi1 Şans Oyunları1 Şans Topu3 ŞENOL GÜNEŞ2 ŞEREFSİZ SENSİN1 Şeriat1 Şevket1 ŞEYH BEDRETTİN DESTANINI YAZAN NAZIM HİKMET1 Şeyh Said isyanı1 Şeyhler16 Şiir2 ŞİİR VE ERDOGAN1 Şike101 Şike kronolojisi1 Şili depremi18 Şirince3 şirket yönetimi1 ŞUTBOL2 ŞUTLUYORUM-Futbol706 ŞÜKRİYE TUTKUN TUTUŞU1 Tahir Kıran1 TAKLACAI MERT YANDAŞ'IA ÖVGÜ ICARDI'YA SÖVGÜ HADE BE ORDAN1 Taksim meydan savaşı2 Taliban6 Taliban erkeklerinin bazıları neden yüzünü saklıyor? Makyaj1 Taliban yöneticisi1 TAM BAĞIMSIZ TÜRKİYE DİYEN DENİZLER IŞIKLARA GÖNDERİLİNCE TAM BAĞIMLI TÜRKİYE OLDUK1 Tanju Özcan1 TARAFLILIK CIVIK YAĞDANLIĞA DÖNÜŞTÜ1 Tarık Akan6 Tarifeli uçuş nedir?1 Tarih tekerrürden ibarettir1 Taşeron sistem1 Taşeronluk sözleşmeleri1 Taşımalı eğitim1 Taşımalı siyaset1 Taşkınlar54 TAŞKINLARI FIRSAT BİLEN RANTÇILARIN TAŞKINLIKLARI1 Tekâlif-i milliye nedir?1 TEKBİR DEĞİL YARDIM GETİR1 Tekel1 Tekel işçileri17 Televole kültürü31 Televole yangını1 Tema vakfı5 Tembellik yok üretmek var1 Temel Fransızca4 Temel İspanyolca6 Terim2 TERİM İLE GALATASARAY RESMİ1 Terör9 tevâfuk1 Tevfik Fikret1 TFF4 tff ve mhk1 TFF VE MHK ALİ PALABİYİK'A ASLAN'I DOĞRATTI MI DİYELİM??!!1 TFF VE MHK OLMAYINCA FUTBOL GÜZEL1 TFF-İBB- FUTBOLDAN GEÇİNENLER1 THY1 Tıraş keyfi1 Ticaret-Siyaset-savaş1 Timsah1 Timsah gözyaşları2 TL sembol1 TMMOB72 TOGG1 TOKİ2 TOKİ MOKİ...YOL1 TOPÇU VE VEFAKAR SEYİRCİYİ KUTLARIM..1 Toprak ağası1 Toprak Koruma ve Arazi Kullanım Yasası1 Torba yasa7 Toryum10 Trabzon Ayasofya1 Trabzonspor10 TRT4 TRT TARİHİ DİZİLERDEN FIRLAMA TUHAF SAÇLI YENİ OSMANLI TİMİ1 TRT VE YANDAŞ KANALLAR SÖZDE İKTİDARIN İCRAATLARINI ANLATAN DİZİLERDE YARIŞIYOR1 TRT=trt1 TSK1 Tuncay Özkan7 Tuncel Kurtiz1 Turgut Özal2 Turist Ömer1 Tutsak lümpen gençler1 Tuzun kokması15 TÜİK2 TÜM ULUSUN YENİ YILINI KUTLARIM1 Tünaydın1 Türban12 Türbanlı polis1 Türbanlı zabıta1 Türk nasıl olunur?1 Türk-kürt faşizmi1 Türkan Saylan3 Türkçe dışındaki dillerde içerik üretmek1 Türkçe Fransızca İspanyolca sözlük1 TÜRKEVİ1 Türkiye başarısızlığı1 Tütün1 Tüzük Kurultayı Manifestom1 Uçurtma aşkı1 Uğur Mumcu23 Ulusal gereklilikler1 ULUSAL KURTULUŞ SAVAŞININ KAHRAMANLARINI İDEOLOJİLERİNE ENDEKSLEYENLER1 ULUSAL TAKIM1 Ulusal varlık fonu1 Uluslararası iktidar alanı1 UNESCO29 UNESCO dünya mirası listesi1 UnutMADIMAKlımda1 UYARIMDIR5 Uzatmalı Covid1 UZLAŞI DA BARIŞ VARDIR DÖNEKLİKTE İNKAR VE İHANET..1 Uzun covid nedir?1 Üç fidan4 ÜKEM FUTBOLU KAFASINDA PATLAYAN SOPA1 Ülkenin ticarethane gibi yönetilmesi1 Ümit kocasakal1 Ümit Öztürk1 Üniter devlet1 Ürdünlü Ebu Musab Zerkavi1 ÜRKENLER1 Üzerih Garih1 Vedat Dalokay1 Vefat1 Venedik tacirliği1 Viyana1 VPN nedir?1 Washington Post1 Wikileaks2 YA SEV YA TERK ET ANLAYIŞI1 Yaban1 Yabancı durmak1 Yakup Kadri Karaosmanoğlu1 Yalçın Bayer18 Yalnız Kurt1 Yangın1 Yangından önce abant1 YANLIŞLAR İNSANI YALNIZ BIRAKIR1 Yap-işlet modeli1 YAPI DENETİMİ1 YAPI SINIFI1 Yapısal reform1 Yarbay Thomas Edward Lawrence1 Yarı başkanlık1 Yasaklanmış öğrenme fırsatları1 Yaşadıklarım1 YAŞAMDAN KOPRIANLAR YARALILAR DEĞİL YAŞAMDAN KOPARAN HURDA EVLERİN SAYILMASI VE YENİ TALAN YALAN SÜRECİ1 Yaşar Büyükanıt5 Yaşar Nuri Öztürk3 Yaşınılabilir kentler1 Yaşlılık sendromu1 Yatay yapılaşma2 Yatırım fonları1 YAZAN MÜHENDİS YAZIYOR1 YAZAN MÜHENDİS'İN BİRİKEN YAZILARI1 YAZSAN NE OLUYOR Kİ YİNE" BENİM OĞLUM OKUR DÖNER DÖNER OKUR"1 YEBİ YIL YENİ İDEOLOJİ1 Yemeksepeti1 Yeni dünya düzeni12 YENİ MORİNHO MONTELLO MU?1 Yeni proje-Fatih Terim1 YENİ YIL1 YENİ YIL YİNELİKLER DEĞİL YENİLİKLER GETİRSİN1 Yeni yollarda kazalar neden olur?1 Yere Batan Sarnıcı-Milyon taşı1 Yerel yönetimde aday1 YERİN ALTI MADEN EMEKÇİSİNİN YERİN ÜSTÜ MADENCİNİN1 yerli otomobil1 Yeşil sermaye1 Yetenek kazanmak1 Yeter be!1 Yeter söz milletindir1 YGS şifre1 YHT1 Yiğit Bulut1 yok böyle Icardi ve Kerem1 Youtube tüccarları1 Yörükler1 Yumuşak karın1 YUNUS1 YUNUS AKGÜN1 YUNUS AKGÜN VE TERİM1 Yusuf Aslan10 Yusuf Demir1 YÜKSEL ÇORBACIOĞLU CHP ADAY ADAYI1 YÜKSEL YILDIRIM2 Yürüyen virüsler1 Zeki Alasya6 Zeki olmayan ahlaksız1 Zigana Yaylaları1 Zirveye giden yol1 Ziya Gökalp1 Zorba1 Zorbay1 zorunlu organlar1 Zülfü Livaneli6
Daha fazla göster

1829 Adet Yazı Arşivi

Daha fazla göster

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *