Başbakan: “Bir şey mi dedik; sekiz yıl, aksırıncaya, tıksırıncaya kadar içtiniz.” Duyarlı Yurttaş: “Durmak yok yolmaya devam; dinden, yoksuldan, ırktan, dolardan ve futboldan geçinenler aksırıncaya, tıksırıncaya kadar yiyin için.
Sen; dinden ve yoksuldan geçinmeyen, dindarla ve yoksulla geçinmeye çalışan halkım suskunluğunu koru ve aksırıncaya, tıksırıncaya kadar yiyenleri izlemeyi sürdür.”
Not: Bildiğim kadarıyla, Başbakan’ın kullandığı bu ifade ‘özür diliyorum’ halk arasında köpek ve kediler için kullanılır. Özellikle karın sancısı çeken kedi ve köpekler bazı otları yerler. Yediklerinde ot genizlerinde kalır ve kısık-kısık hapşırırlar. Bu kısık-kısık hapşırmalar köpek için aksırma, kedi için tıksırma olarak betimlenir.
Başbakan’ın ben yine de bu ifadeyi; Tevfik Fikret'in, alkol alanlar için değil haram alanlar için yazdığı “Hanı-ı Yağma” adlı şiirin son bölümünden esinlenerek kullandığını düşünüyorum: “Hemen yutun düşünmeyin haramını, helalini...
Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin, Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin! Bu harmanın gelir sonu, kapıştırın giderayak! Yarın bakarsınız söner bugün çıtırdayan ocak! Bugünkü mideler kavi, bugünkü çorbalar sıcak, Atıştırın, tıkıştırın, kapış kapış, çanak çanak... Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin, Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!”
ŞEVKET ÇORBACIOĞLUTeknopolitikalar Platformu
Yorumlar
Yorum Gönder