İSTANBULLU KARDEŞİM ANKARA’YI İZLERKEN, ANKARALI KARDEŞİM GERÇEKTEN UYUYOR MU?
22 Ekim 2011 günkü yazılı basında yer alan; “İstanbul’da, yasadışı ve yoğunluk getiren imar uygulamaları ile itirazlarını yargıya taşıyan ve İstanbul medyasında ‘İmar Komiseri’ olarak nitelendirilen Hüseyin Sağ (CHP’nin geçen dönem Büyükşehir Belediyesi Meclis üyesi) Kadir Topbaş’tan sonra şimdi de Melih Gökçek’i izlemeye aldı…” şeklindeki haber, ‘Kentlinin ve kent yetkililerin ve ilgili STK’ların sorumluluğu açısından’ salt Ankara için değil, Türkiye bütününü ilgilendiren gerekli bir haber niteliği taşıması duyarlılığımı tetikledi. Ve halktan biri olarak bu gerekliliğe katkı vermek istedim.
Evet, Ankara Büyükşehir, dahası Melih bey yıllardır, özellikle ‘internet sitesinde’ imar planı ile ilgili meclis kararlarını ‘Yasa gereği’ yayınlanması gerekirken, yayınlamıyor. Halk, Siyasi partiler ve ilgili STK’lar bu konuda yeterli duyarlılık göstermiyor değil, gösteremiyorlar. Uyuyanları yadsıyamayız, fakat bazı birey ve STK’ların, ille de TMMOB bünyesindeki meslek odalarının tümünün ve duyarlı Mühendis ve Mimarların hiç uyumadığını ‘özellikle’ belirtmek isterim.
Gerek; Bilişim ve iletişim teknolojileri kullanılarak yaşama geçirilen halkla ilişkiler uygulaması olan; Başbakanlık İletişim Merkezine (BİMER), gerekse salt ‘Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne değil, ilgili Bakanlıklara ‘yanlış kent politikalarıyla bütün kentsel dönüşüm projeleri, kent içi ulaşım siyasaları ve keyfi imar uygulamaları’ konularında azımsanmayacak ; ‘katılımcı çoğunluk’ ve duyarlı STK’ların-Meslek Odalarının başvurularına yanıt vermeyenlerin utanması gerektiğini belirtmekte fayda var. Ankara ilginç; Belediye başkanı, partileri, ve bireyi ile ve de bazı Sivil Toplum Kuruluşlarının duruşuyla.
Tüm bu kuruluşları biçimlendiren ve yönlendirenler kent insandır. Nedense insan; kentini düşünüp, o’na öncelik verdiğinde kendini de düşünmüş olduğunu aklına getirmez. Önceliği kendine verir, kenti ikinci planda kalır. Partiler ve STK’ların bazılarında, proje ve program taşıyan değil, buralara salt kendini taşıyan, bireysel çıkar donanımlı, yetersiz lider erkine tapınanlar egemen. Bunlardır kentinden önce kentini düşünenler. Bunlardır, bu konularda duyarsız davrananlar.
Hüseyin Sağ’ın İstanbul’dan kalkıp, Ankaralının duyarlılığını üstlenmesi beni fazla rahatsız etmedi. Aksine bu konuda sayısız girişimlerde bulunmuş ve görevini yerine getiren biri olarak gurur duydum… Düşünmesi gereken kişiler, TMMOB ve o’na bağlı Meslek Odalarını ve bireyleri dikkate almayanlardır.
Beni rahatsız eden konu, duyarlı olmanıza karşın, burnunuzdan getiriyor olmalarıdır. Düşünün; siz, size (mühendis ve mimarlar) geri zekalıdır diyen’ kişiyi; yasaları bırakın, mahkeme kararlarını uygulamadığını vurgulamak için ‘Kanunsuz Sultan …Han’ diyorsunuz ve kaybetme olasılığı çok yüksek bir davayı kaybediyor ve yüklü tazminata mahkum ediliyorsunuz. Yetmedi sorumluluk üstlenmesi ve savunması gereken üyesi olduğunuz örgüt sizi seviyesizlikle suçlayıp disiplin kuruluna verebiliyor…
Asıl konu; Hüseyin Sağ beyin, geçen yıl parti meclisi üyesi olmasına karşın, bu yıl olmaması. Bu konu, en azından Melih beyin ve benim meslek örgütümün duruşu kadar önemlidir.
Partilerden ricam, kent sorunlarına çözüm getirecek kimlikleri Belediye Meclis üyesi, Başkanı yaparken çok seçici olmalarıdır. Salt kendini partiye taşıyan bireysel çıkar ekseninde donanımlı kimliklerin kesinlikle meclis üyeliğine, Belediye başkanlığına seçilmemesi gerekir. Kendine değil, halkına taşıyan ve bunu yaparken kendisinin de kentinin bir halkı olduğunu unutmaması gereken kimliklere öncelik tanımamalı…
Hüseyin ‘Sağ’ gibilerini, sağlıklı ortamlar yaratmalı, onlardan çekinilmemelidir. Özellikle, haber sonrası Ankara sorumluların, özellikle CHP Belediye meclis üyelerinin gösterdiği duyarlılık, öteden beri CHP'nin var olan duyarlılığıdır. 'Geç kalmadınız mı?' sorusunu sordururcasına, bu duyarlılığı ilk kez veriyorlar izlenimi yaratan söylemleri eksikliktir.
Demem o ki; böylesi kent duyarlılığını sonuç alıncaya dek gündemde tutmak gerekir. Bir duyarlı çıktığında harekete geçmek, önceki duruşların duyarsızlığını gösterir.
- http://blog.milliyet.com.tr/ataturk-un-ankara-gelisi--ankara-nin-istanbula-gidisi/Blog/?BlogNo=394758
Teknopolitikalar Platformu
evesbere@mynet.com
GSM: 0506 609 00 32
Yorumlar
Yorum Gönder