AKP İLKESİ; BÜYÜK OLAYLARA KÜÇÜK İNSANLARLA BAKARAK, KILIÇDAROĞLU’NU KILIÇDAROĞLU İLE VURMAK VE ATATÜRK’Ü KÜLHANBEY İLAN ETMEK
İlginç ve düşündürücü haber: “Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, FETÖ yapısını protesto etmek için Söke’den, Didim’e kadar yürüyen kardeşi Celal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a mektup yazdı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a olan hayranlığını da dile getiren Celal Kılıçdaroğlu, "bazı belgeleri" Erdoğan'a vermek istediğini söyledi.”
Düşündürücü, üzücü ve gülünç bir duruş; Kılıçdaroğlu’nu sözde Kılıçdaroğlu ile vuracaklar.. Ki bana göre, Celal beyi bu bağlamda öne çıkaranlar, kendilerini vurdular..
Celal bey gerçekten iyi gözükmüyor.. Böyle bir kimliği Kemal Kılıçdaroğlu’nu rahatsız etmek için kullanacak pskopat siyasetçi ülkemde yok değil..
Aslında tarih, yakınları tarafından ihanete uğramış liderlerle dolu. Fakat Celal beyi bu çizgide değerlendirmek, tarihin bu gerçeği ile özdeşleştirmek çok zor, çünkü Celal beyi bu şekilde kategorize etme yetisinde ve sağlığında değil izlenimi veriyor. Siz Celal beyi; Tarihin Akışını değiştiren bir kişi olarak asla göremezsiniz. Celal bey bu hafifiliğiyle ancak bazı haifleri umutlandıracak bir figür olur..
Kesin aşağıdaki benzer tepkiler verilerek Kemal Kılıçdaroğluna sitem edilecektir: [[ Bu ne yahu!? Bu saf kardeşim ne yapmak istiyor? Bunun duruşunu siyaset biliminin neresine konuşlandırabilirsiniz?
Bir lider en yakınını politikalarına inandıramaz ise, toplumu nasıl inandıracak? Eğer; zihinsel engelli veya kıskançlık travması geçiriyorsa, gerekli önlemler alınmalıdır.. Yok; malum parti özdeksel yaklaşımla yönlendiriyorsa, o daha kötü; birinci dereceden akrabanı birinci derece felaketten koruyamadığın için..
Trajikomik mi diyelim, “Azizi Nesin yaşasaydı bundan 2 öykü kitabı çıkarırdı" mı diyelim, malum parti (canım AKP işte) bunu milletvekili yapıp, ağabeyini mecliste mı dövdürür diyelim, vallahi ne diyelim, acayip bir vaka. Öyle ki, labortatuvar'a alıp inceleme yapmaya kalksan laboratuar değerlerini,
- -verilerini allakbullak eder...
Erdoğan beyi Atatürk benzetmesi Celal beyi daha da ilginç kılıyor: "Tayyip Erdoğan Atatürk'ün koltuğunda oturan bir insan o da bir Atatürk. Türkiye Cumhuriyeti'nde cumhurbaşkanı olan Atatürk'tür"
İlginç kılıyor, çünkü adım başı Atatürk’e hakaret eden bir parinin cumhurbaşkanı’nı Atatürk ile bütünleştirebiliyor.
Acaba Celal bey; son Atatürk hakaretçisi ve Çalışma Bakanı olan Mehmet Müezzinoğlu'nun ‘kamuoyunda çok sert tepkiler yaratan’; "Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ‘külhanbeyi’ diye eleştiriyorlar, bu ülkenin en büyük külhanbeyi, kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’tür" sözlerini duymadı mı?
Yani; Atatürk’e; hamam külhanlarında barınan sokak serserisi, Soygun ve haraç ile geçinen, kopuk takımı denen it alayları serserilerle dolaşan, bunların kaba gücünden yararlanan kişi diyen Müezzinoğlu’nu duydu da, duymamazlıktan geldiyse, ben Celal’ın Atatürkçülüğünü, Erdoğan’nın Atatürkçlüğü kadar görürüm..
Ağabeyi Celal Kılıçdaroğlu hakkında bir soruya cevap veren Kılıçdaroğlu, “Ağabeyim ile ilgili bir sorun yok arkadaşlar” dedi. Celal’ın elindeki pankartta ise, Celal ağabeyim diyor.. İyi de kim büyük? Anlayamadık..
Derken, akp; Kemal Kılıçdaroğlu’nun başdanışmanı Doç. Dr. Fatih Gürsul’u FETÖ’culuktan tutukladı ve Celal’ı, celallendirdi: “Kemal Kılıçdaroğlu'nun kardeşi Celal Kılıçdaroğlu, "Bugün Başdanışman Gürsul'un FETÖ'den gözaltına alınması, benim verdiğim ‘CHP, FETÖ'cülerden arındırılsın' mücadelemi haklı çıkardı'' dedi.
Büyük olaylarla küçük insanlarla bakan AKP, Adeta Celal’ı haklı çıkarmak, onun küçük kimliğini zenginleştirmek için tutukladı. Makarnacının küçük zekasına göre ne kadar güzel oynanıyor, “Büyük olaylara küçük insanlarla bakma” oyunu..
Yorumlar
Yorum Gönder