CHP’NİN VAZGEÇİLMEZ YÖNETİCİLERİ BİR ZAHMET HALKTAN BİRİNE BİR KUPLE KULAK VERİN
[[ “Sabret Şevket yakında seçim var, partiyi yıpratmayalım!” yıpratmamasına da bu nereye kadar devam edecek!? Seçimler bitmiyor, ard arda geliyor ve parti her gün yıpranıyor, başarısızlar gitmiyor, başarısızlıkları ard arda geliyor..]]
CHP’nin bugünkü yönecileri size karşı bazı olguları gündeme getirmek cesaret işidir. Benim şu anda yapacağım şey, aslında cesaret değil, poltikasızlığınız duvarına sıkıştırılmış bir solcunun üzerinize sıçramasıdır. Korkuyla bütün böylesi bir cesaret gösterdiğim için bağışlayın beni.
Türban-çarşaf ve Fetullah Gülen methiyelerinde haklı değildiniz?
Bak, adam türbanı, çarşafı, Fetullah’ı kullandı attı, şimdi Atatürk’ü kullanıyor. Sen ne yaptın; türban, çarşaf, Fetullah yetmezmiş gibi; sağdan oy devşirmek adına, sağ kimlikleri de aday gösterdin, Atatürk’ün Anadolu insanıyla oluşturduğu Kurtuluşun Destansı Felsefesine sahip çıkamadın, hata idi. Somut örnek; İYİ Partiye geçen İzmir milletvekilin Aytun Çıray ve var olan diğerleri..
Bu ülkede dinden, yoksuldan ve ırktan geçinenlerin elindeki silahı edilgenleştirme yönteminiz onları taklit etmek olduğunu anlamadınız, algılatamadınız.. Sağdan aday gelebileceği, fakat kesinlikle oy gelmeyeceği gerçeğini göremediniz. Solun tabanına sesleneceğinize, sağın tabanına seslendiniz..
Bu duruşunuz sürekli Laik Demokratik Cumhuriyet karşıtlığı saldırıları besledi. Aksine saldırıları durdurmak ve günümüz özgün gelişim ve değişimini dikkate almalıydınız, yapamadınız.
Ve de iktidara yürümenin gerekli yolunu belirleyemediniz.. Belirleyecek gündemleri oluşturamadınız, sadece gündemlerin efendisinini gündemleriyle zaman kaybettiniz. Şimdi de “Atatürkçüyüm” diyen gündemlerin efendisinin amaçlı gündemiyle Atatürçü olduğunuzu kanıtlamaya çalışarak zamanı katletmeyi sürdürüyorsunuz..
Dinden ve yoksuldan geçinenleri edigenleştirmeni yolu projeler ve programlardan geçer. Katkı bağlamında bir küçük örnek: “Belediyeleriniz aracılığıyla gençlerin-Öğrencilerin yurt sorununu çözecek projeleri yaşama geçirebilirdiniz..”.
İnandırıcı ilginç projelere katkı vermek istyenleri dışladınız. Biraz bilgiçlik olacak ama; bu bağlamda kendime güvenen biriyim. Bunu kanıtlamak için küçük bir örnek vermek istiyorum.
Bu nedenle de, aşağıdaki linkleri lütfen okumanızı istiyorum:
http://www.ankarakenthaber.com/author_article_detail.php?id=58
CHP’yi yöneten siz sayınlara bir uyarım var; Yıllardır, demokratik kitle örgütlerinde ve Meslek Odasında görev almış, buralarda önemli görevler üstlenmiş.
Yüzlerce araştırma yazılarım olmuş, bunların en az onlarcası, akademik çalışmalarda ve üniversitelerde kaynak olarak kullanılmış, yazın ve etkinlikler platformu oluşturmuş, OHAL döneminde Diyarbakır Bölge Müdürlüğünde bulunmuş, partisinini lideriyle aynı dergide halkı aydınlatmış partili bir kişiyi ‘değil parti organlarında yetki vermek’, mahalle delegesi bile yazmıyorsanız ve de ayni dergide yazı yazan kişi kurultayda parti lideri seçiliyor, kendisi kurultay salonuna giremiyorsa bu işin düşündürücü ve de kuşku taşıyan bir yanı var demektir.
Evet, böylesi bir kişi partinini hiçbir kademesinde yer alamıyor ve delege ağalığı bütününde siyaset yapan lider tapınıcıları parti organında yer alıyorsa, o organ asla işlevini yerine getiremez. Böylesi, katkı katsayısı yüksek partili halktan bireyleri dikkate almayan parti; ister istemez egemen siyası erke payanda izlenimi verir ve asla iktidar yolunda başarı kazanamaz..
Şevket ÇorbacıoğluTeknopolitikalar platformu
evesbere@gmail.com
0506 609 00 32
Yorumlar
Yorum Gönder