Zaman-zaman sahadaki birileri de katkı vererek, Hagi ve bazı yöneticiler Galatasaray’ı zaten yakıyordu. Bunlara kaleci Zapata da katılır oldu.
Galatasaray ne çektiyse, yemin ediyorum nasırından değil, nasır gibi sancıyan kalesinden çekti. Mondragon gittikten sonra, kalesi için istenen seviyede bir kaleci bulunamadı.
İki şeyi tekrar edeceğim;
Bir: Sabri resmen talimat almışçasına oynuyor. Dahası iki yıldır çok faydasız.
Galatasaray’a yakışmadığı söylenen oyuncular aklıma düştü nedense.
İki: Galatasaray kökenli çalıştırıcılar onurlu ve erdemli duruşlarıyla Galatasaray’a kök söktürüyorlar. Bugün Tolunay Kafkas’ın yaptığı gibi.
Diğerleri ise kökenlerine değil, diğerlerine kök söktürüyorlar, geçen hafta Mehmet Özdilek’in Trabzonspor’a yaptığı gibi.
Bu maçı Galatasaray’ın, doğrusu Hagi’nin ve futbolcuların hiç almaya niyetleri yoktu.
Alsalardı, lig allak bullak olurdu. Zannedersem bundan korktular.
Bursa, BJK ve FB yenildiğini düşün, aradaki fark 4 maça iniyor ve şampiyonlar ligi umudu doğuyor…
Bu iki şeye, bir şeyler daha eklemek istiyorum:
Emre Güngör GS’ya geldi, ilk 6 ay harikalar yaratı. Söylenenlere göre, sonrasında yarattıklarını İstanbul’un gece yaşamında yok etti. Antep’e gitti, o harika yanını tekrar ortaya çıkardı ve ulusal takıma çağrıldı.
Böylesi futbolcuları cezalandırmak gerekir. Bana göre, uzak olasılık, aklı başına geldi, yakın olasılık ise, tekrar İstanbul’un renkli yaşamına dönmek istiyor.
Hagi İnsua’yi ve Kewell’i niçin oynatmadığını bilmiyorum, çünkü takımı izlemiyorum, sadece maçtan maça yazıyorum. Eğer bir engel yoktu da bu engel Hagi idiyse yöneticilerin bunu düşünmesi gerekir.
Özellikle Hagi; Misimoviç, İnsua, Elano ve Kewell hatta Baros’un kaybedilmesi için ayırdığı zamanı, bu topçuların kazanılması için ayırsaydı, dahası takımı resmen sabote eden yerli oyunculara tanıdığı toleransı bunlara gösterseydi liderle yaşanan 18’lık farkı yaşamazdık.
Elano gittiği takımda harikalar yaratıyor. Eğer Hagi dinlenirse, Misimoviç, Baros ve Kewell de öyle olacak. Bu mantık Hagi’nin beğendiği Neill ve Cana’yı da kaptırır birilerine.
Yekta niçin takımda direkt oynamıyor?
Yöneticiler; Ali Sami Yen Aslantepe Arena’da; “Galatasaray’ın soyunma odasının bulunduğu koridorun rengi sarı olacak ve bu gücü simgeleyecek. Rakip takımlara ise dekorasyon dilinde ‘nötr’ anlamına gelen gri ile ‘Siz yoksunuz’ mesajı verilecek” kurgusuna gireceğine, sahadaki Galatasaray kimliğini örseleyen oyunlarla ilgilensin.
Diğerlerin yaptığı daha kötü şeyleri kamuya deklare etsin.
Karşındakileri, yani bu günlerde saha içinde olduğu kadar, saha dışında da oynayan ve hiç çekinmeden “Galatasaray yakında rakipleri kalesine bubi tuzağı da yerleştirir” diyebilen kimlikleri kamuoyuna anlatsın.
Demem o ki “Yürekli dursun ki, yüreksizlere teslim etmesin takımı.”
Hagi’nin kaprislerini masaya yatırsın, Ayhanı, Barış’ı, Mustafa Sarp’ı ve Aydın’ı değil.
Bu 4 oyuncu, hangi oyuncular için Galatasaray’a yakışmıyor dedi? Bundan neden Adnan Polat bey ıslıktan çekindiği gibi, çekindi?
Bunları masaya yatırsın.
Dakika 4; İsmail Sosa, blog edilebilecek bir top atıyor Zapata’ya, Zapata resmen 5’lik oluyor, kısacası rezil…
Takımın en iyileri, Neill ve Cana, yine takımın en iyileri idi, fakat takım çok kötü olduğu için, en kötüsü değillerdi, o kadar. Resmen isteksiz oynamaya başladılar. Neden derseniz, Cana ve Neil için çıkan haberler derim ben de.
300 TL’lik olduğu söylenen Stancu, öyle olduğunu kanıtlar bir atalet içindeydi, ama bu takımın en iyi kötüleri olan Neil ve Cana arasında yeri vardı. Culio ise, sanki oynamak istemedi. Sabri’yi anlattım. Hakan Balta’yı da Neil grubuna katabiliriz. Yekta Anıl’ın yerinde oynamalıydı. Sabri’nin yerine girdi, sol kanat hareketleniverdi ve Culio’nun şutu direkte patladı. Baros tam bir bay istemem.
Gaziantep, Sosa, Cem Tosun, Popow ve Wagner ile sahada Milan gibi duruyor, GS karşısında. Bu takım çok canlar yakar, eğer Hagi’nin yapmak istediği ve yapamadığı ‘önde basan futbol’ ile durdurulamaz ise.
Korkum Gaziantep’i kupada eleyip, Hagi7nin kupayı alması. Çünkü, önümüzdeki sene de bir hüsran bekler bizi.
Bence Hagi’yi gönderip takımı Tugay’a teslim etmek ve sene sonuna kadar Tugay’ı test etmek gerekir. Kupa Tugay ile alınsın ve Tugay kalsın, Hagi değil.
Sunucu diyor ki, müthiş maç oldu. İyi de bu müthişin içinde Galatasaray da vardı, neden Galatasaray maçı alamadı? Yoksa ince-ince bir oyun mu vardı da bu oyunu biz göremedik?
Birileri cesaret edebilse, birilerinden intikam almak için ıslıkla Galatasaray’ı Banka Asya Ligi’ne ıslıklayacak…
Galatasaray’a, Adnan Polat’a ve BJK’ye ve bir yöneticisine cezalar yağdırıldığı yetmiyormuşçasına, TFF Başkanı özellikle aşağılayıcı ifadeler kullanarak Aslan ve Kartal’a hakaretler yağdırdı.
Sanki hakem odasını basanları aklayan bir açıklama ile karşı-karşıya bırakıldı futbol kamuoyu.
Bu lig birinin şampiyonluğuna programlandı.
Eğer Trabzonspor ikinciliğe evet demez ise, çok, ama çok şeyler ortaya çıkacak, tıpkı İtalya’daki gibi.
ŞEVKET ÇORBACIOĞLU
ŞUTLUYORUM
evesbere@gmail.com
Yorumlar
Yorum Gönder