GALATASARAY KUPALARDA EMEKLİ ETTİ ARTIK KENDİSİNİ
Önce, şimdiki adı Ziraat Türkiye Kupası olan Türkiye Kupası’nın tam 50 yıldır(1962-1963) oynandığını belirteyim. Bu 50 yıllık süreçte Galatasaray Türkiye kupasını tam 14 kez kazanmış(1963, 1964, 1965, 1966, 1973, 1976, 1982, 1985, 1991, 1993, 1996, 1999, 2000 ve 2005). Şekilde görüldüğü gibi en son 2005’te Fenerbahçe’yi 5-1 yenerek Hagi ile kazanmış.
İşte o maçın karnesi:
Stat: Atatürk Olimpiyat
Hakemler: Serdar Tatlı, Ekrem Kan, Erhan Sönmez
Galatasaray: Faryd Aly Camilo Mondragón, Cihan Haspolat, Rigobert Song, StjepanTomas, Orhan Ak(Uğur Uçar dk. 46), Franck Ribéry, (Sabri Sarıoğlu dk. 53), Flávio da Conceição, Ergün Pembe, Ayhan Akman, Necati Ateş(Hasan Şaş dk. 61, Hakan Şükür
Yedekler: Aykut Erçetin, Bülent Korkmaz, Arif Erdem, Hasan Kabze
Teknik Direktör: Gheorghe Hagi
Fenerbahçe: Rüştü, Serkan, Luciano, Önder, Deniz, Serhat(Mehmet Yozgatlı dk. 72), Aurelio, Selçuk (Van Hooijdonk dk. 46), Tuncay, Alex, Nobre
Yedekler: Volkan, Murat Hacıoğlu, Mahmut Hanefi, Kemal, Semih
Teknik Direktör: Christoph Daum
Goller: Ribery (dk 16), Necati (dk. 25), Deniz (dk. 39 kk), Luciano (dk. 41), Hakan Şükür (dk. 72 ve 88)
Sarı kartlar: Orhan, Ayhan, Hakan Şükür (Galatasaray), Alex(Fenerbahçe)
Kadroya baktığınızda, Ribery’i görüyorsunuz. Evet, Galatasaray’in Marsilya’ya kaptırdığı Ribery, bugün dünyanın en büyük kulübü Bayer Münih’te oynuyor. Bu oyuncuyu Galatasar Fransa’da sıradan bir takımda oynarken bulmuş ve dünya starı yapmıştı, fakat beceriksizlik yüzünde oyuncusunu Marsilya’ya kaptırdı. İşte Ribery’yi o gün elinden kaçıran Galataray, o günden beri Türkiye Kupası’nı da kaçırıyor.
Galatasar, FB’nin bu moduna ikinci kez giriyor. Çünkü, 1966-1973 dönemi de tam 7 yıl kupadan uzak kalmıştı. İlklerin sarayı Galatasaray bu rekorunu da girdi, 20 Mart 2012 günü Sivasspor ile oynadığı maçla. Eğer seneye kupaya uzanırsa, 8. Sene kupayı almış olacak.
Gelin özlem deryasında kısa bir sörf yapalım:
Galatasaray, Türkiye Kupası'nda 19 kez final oynayan Galatasaray bu finallerin 14’ün de mutlu sona ulaştı.
1962-1963: İlk maçta Zonguldak Kömürspor’u eleyen Galatasaray finalde Fenerbahçe’yi eledi(2-1 ve2-1) .
1963-1964: Finalde Altay sahaya çıkmadı.
1964-1965: finalde Fenerbahçe eledi(0-0,1-0)
1965-1966: Fenerbahçe’yi eleyen Galatasaray finalde de Beşiktaş’ı 1-0 yendi.
1972-1973: Galatasaray ligde üçüncü kez üst üste şampiyon oldu. Ardından Ankaragücü’nü eleyerek(3-1,1-1) kupaya da aldı.
1975-1976: Aslan,Türkiye Ligi’ni ilk kez kazanan Trabzonspor’u eledi(0-1, 5-4).
1981-1982: Özkan Sümer ile Galatasaray Ankaragücü’nü eledi(1-2,3-0).
1984-1985: Jupp Derwall’in geldiği yıl, Lig’de başarısızdı, fakat çeyrek finalde Fenerbahçe’yi, yarı finalde Beşiktaş’ı ve finalde de Trabzonspor’u eleyerek(2-1, 0-0) şampiyon olması, Lig şampiyonluğu kadar önemli idi.
1992-1993: Feldkamp’ın çalıştırdığı Galatasaray ile lig şampiyonluğunun yanı sıra, finalde Beşiktaş eleyerek(’1-0 2-2) kupayı dı kaldırdı.
1995-1996: Teknik Direktörü Graham Souness’in Kadıköy Fenerbahçe Stadı'nda sahanın ortasına Galatasaray bayrağını diktiği finalde, Galatasaray Fenerbahçe’yi eledi(1-0, 1-1)
1998-1999: Finalde Beşiktaş’ı 0-0 ve 2-0’lık sonuçlarla eledi.
1999-2000: Bu yıl ilklerin sarayı Galatasaray, Avrupa kupası ile Fuar Şehirleri Kupası’nın birleştirilmesiyle oluşturulan UEFA Kupası'nı Avrupa’da ilk kez kazanan Galatasaray, Fatih Terim ile, ilk kez Diyarbakır’da oynanan Türkiye Kupası’nın final’in de Antalyaspor’u uzatmalarda 5-3 yenerek kupayı kazanmıştı.
Yazmışken, UEFA Finali’nin karnesini de yazalım:
Tarih:17 Mayıs 2000: Stat: Parken (Kopenhag)
Hakemler: Antonio Lopez Nieoto, Fernando Trecko Garcia, Victoriano Giraldes Carrasco (Ispanya)
Galatasaray 11’i: Taffarel, Capone, Popescu, Bülent, Ergün, Okan( Hakan Ünsal83), Suat(Ahmet94), Ümit, Arif(Hasan Sas94), Hakan Sükür( İtalya’da önce Torino’ya gitti, ardından GS’ya geldi, tekrar İtalya’da İnter, Parma derken İngiltere Blacburn Rovers’e gitti. Galatasaray büyük katkılar vermesine karşın, bazı duruşları nedeniyle Galatasaray7a madden ve manen zararlar da vermesine karşın tekrar GS’ya geldi ve futbolu bıraktı. Şimdi milletvekilliği işi yapıyor), Hagi(Galatasaray’a 2 kez teknik direktör oldu ve her ikisinde de, futbolculuğundaki süper katkının aksine GS’ya zarar verdi)
Arsenal 11’i: Seaman, Dixon, Keown, Adams, Silvinho, Parlour, Viera, Petit, Overmars(Suker115), Bergkamp(Kanu75), Henry
Sarı Kartlar: Okan, Bülent, Popescu, Capone, Hasan Sas (Galatasaray) Vierra, Keowon, Adams (Arsenal)
Kirmizi Kart:93 Hagi
Goller: Ergün(P), Hakan Sükür(P), Ümit(P),Popescu(P),Parlour(P)
Penaltı atışlarında Ömer Üründül anektod’u: Ergün vurdu 1-0. Suker vurdu, direk kurtardı, durum yine 1-0. Hakan Şükür vurdu 2-0, Arsenal vurdu durum 2-1. Ümit vurdu durum 3-1, Arsenal vurdu direk kurtardı, durum yine 3-1. Ve son penaltı; haydi Popescuuuuu, haydi oğluuummm, haydi oğluuuummm, goooooooool gooooooool kupa biziiiiiiiiimmm, goool allahııımmmm gooool…Ve böylelikle, Uefa kupası 1999-2000 sezonunda Galatasaray’ın oldu.
Galatasaray ve Arsenal’in o yılki kadrosu:
Claudio Taffarel -Mehmet Bölükbaşı -Kerem İnan -Vedat İnceefe -Gica Popescu -Alper Tezcan -Emrah Eren -Fatih Akyel -Hakan Ünsal -Bülent Korkmaz -Ergün Penbe -Suat Kaya -Ümit Davala- Gündüz Gürol Azer- Gheorge Hagi -Emre Belözoğlu -Hasan Şaş -Okan Buruk -Ahmet Yıldırım -Hakan Şükür -Burak Akdiş -Arif Erdem -Mehmet Yozgatlı -Carlos De Oliveria Capone -Mandinga Dos S. Marcio ve Teknik Direktör Fatih Terim
Arsenal : 1) David Seaman 2) Lee Michael Dixon 3) Nigel Winterburn 4) Patrick Vieira 5) Martin Keown 6) Tony Adams 8) Fredrik Ljungberg 9) Davor Suker 10) Dennis Bergkamp 11) Marc Overmars 13) Alex Manninger 14) Thierry Henry 15) Ray Parlour 16) Silvinho 17) Emmanuel Petit 18) Gilles Grimandi 19) Stefan Malz 22) Oleg Luzhnyi 24) John Lukiç 25) Nwankwo Kanu 31) Paolo Vernazza ve Teknik Direktör Arsène Wenger
Ardından süper kupa geldi. Yani Avrupa’nın in büyüğü Real Madrit’i Mario Jardel’in penaltı ve de uzatmadaki altın golü ile 2-1 yenerek Galatasaray Avrupa’nın en büyüğü oldu. Bu kupayı Lücescu kaldırdı, kaldırmasına fakat bunu da kaldırmak Terim’in hakkı idi. Terim kaldıramadı, çünkü bazıları Terim’i kaldıramamış ve takımdan ayrılmasına neden olmuşlardı.
İşte, süper kupa karnesi:
25 Ağustos 2000-Stade Louis II, Monako-Seyirci: 12,000-Hakem: Günther Benko -Goller: Raúl 79' (pen.)- 41' (pen.) Jardel 103' Jardel
Galatasaray: Claudio Taffarel-Bülent Korkmaz (c)-Gheorghe Popescu-Capone-Hakan Ünsal-Okan Buruk(Sonradan Hakan Şükür aracılığıyla İnter’e götürüldü ve GS’ya zarar verdi)-Emre Belözoğlu(Sonradan Hakan Şükür aracılığıyla İnter’e götürüldü ve GS’ya maddi zarar verdi)-Gheorghe Hagi-Suat Kaya-Ümit Davala(Milan’a gitti ve GS’ya maddi katkı verdi)-Mario Jardel-Kerem İnan-Ahmet Yıldırım(Lucescu BJK’ye götürdü ve GS’ya maddi katkı verdi)-Fatih Akyel(İspanya’ya giti, GS’ya maddi katkı verdi, dönüşte FB’ye giti ve GS ile kavga etti)-Bülent Akın-Hasan Şaş-Serkan Aykut ve Teknik Direkör:Mircea Lucescu(BJK’ye gitti)
Real Madrid:Iker Casillas -Geremi(Gençlerbirliği’nden gitti)- Ivan Campo -Iván Helguera-Roberto Carlos(Fenerbahçe’ye geldi) -Albert Celades-Claude Makelele-Luís Figo-Guti-Sávio-Raúl (c) Yedekler: César Sánchez-Michel Salgado-Aitor Karanka-Santiago Solari-Flávio Conceição(2005’te Galatasaray’a geldi) -Pedro Munitis ve Teknik Direktör: Vicente del Bosque(BJK’yi çalıştırdı, sonradan)
Böyle destansı kupa zaferleriyle dolu bir tarihe sahip Galatasaray, Türkiye ligi ve kupasında, son yıllarda istenen başarıya ulaşamadı. Özellikle Türkiye kupasında, 7 yıllık özlem, son Sivsspor elenmesiyle 8 yıla ötelendi.
Evet; Cim-bom evinde yıkıldı:
Ziraat Türkiye Kupası 4. turunda Galatasaray, 20 Mart 2012’de evinde Sivasspor'la karşı karşıya geldi. İlk yarısı 0-0 biten karşılaşmayı Sivasspor, 49. dakikada Erman Kılıç'ın ayağından bulduğu golle 1-0 kazanarak adını çeyrek finale yazdırdı
İlk yarı müthiş bir Galatasaray yoktu, müthiş bir Selçuk vardı. Tam bir futbol emekçisi, pas veriyor, pas alıyor, şut atıyor, ortada, defansta, kanatlarda koşuyor, kısacası Selçuk bir harika idi. Kalece Ufuk’da öyle. Sivas’ın %100 üç pozisyonunu kurtardı. Aydın Yılmaz her geçen gün üstüne koyarak oynuyor.
Nasıl olduysa, ilk yarı golsüz bitti. Aydın-ki sakat değildi de aldıysa Terim sakat iş yaptı- oyundan alınmış yerine Sabri oyuna girdi. Girer girmez de kendini gösterdi, Sivaslıyı yalnız bırakan Sabri Erman Kılıç’ın 49’da gol atmasına katkı verdi ve GS 1-0 geri düştü.
Ve maç böyle bitti. Sivas iyi mi oynadı, ikinci yarı birinci yarıdaki GS kadar iyi değildi, fakat GS ikinci yarı, birinci yarıdaki GS’dan kötü idi.
Galatasaray: Ufuk Ceylan xx, Eboue xx, Semih Kaya xx, Ujfalusi xx, Hakan Balta xx, Aydın Yılmaz x (Dk. 46 Sabri Sarıoğlu x), Selçuk İnan xx, Engin Baytar xx (Dk. 77 Sercan Yıldırım x), Riera x (Dk. 60 Emre Çolak x), Necati Ateş x, Baros x
Görüldü ki, bu takımı Melo, Elmander ve Fatih Terim sürüklüyor. Bugün üçü de yoktu, böyle oldu. Yani Terim bugün oyunu okuyamadı, okutamadı.
Son zamanlarda Ünal Aysal beyin ‘zaman ayarsız’ haklı çıkışları birilerini hayli rahatsız ediyor. Etmenin ötesinde öfkelendiriyor da.
Acaba birileri kendilerine görev çıkarıp, Aysal çıkışlarında ve de Galatasaray’ın Lig’deki çıkışlarına bir balans ayarı mı çekiyor? Bu ayarı, Play-Off maçlarından önce, örneğin Trabzon maçında da çekerler mi dersiniz? Durduk yerde, Trabzon başkanı neden Galatasaray’a saldırdı dersiniz?
Baksana adama, protokole yayılmış, duruşuyla; “ Ne şikesi kardeşim, ne suç örgütü, bize kimse bir şey yapamaz. Biz futbolu istediğimiz gibi yönlendiririz. Gördünüz işte nasıl çıktım.’ şeklinde bar-bar bağırıyor.
Hakemler resmen Play-Of’f’ta sen fazla oldun, Ziraat Türkiye Kupasında dur dediler sanki. Korkum, Play-Off’’da da dur demeleri.
Neden mi?
Hakem, Mustafa Kamil Abitıoğlu'nun 90 artı 4'üncü dakikada verdiği karar büyük bir tartışma yarattı. Sağ kanattan gelişen Galatasaray atağında Selçuk İnan, meşin yuvarlağı rakip ceza alanına kesti ancak meşin yuvarlak Sivassporlu futbolcu Ziya'nın eliyle temas etti. Sarı-kırmızılı futbolcular büyük bir itirazda bulunarak penaltı beklerken hakem hakem Mustafa Kamil Abitoğlu 'devam' dedi.
Temas etmedi, oyuncu resmen topu koluyla yönlendirdi ve bu hareket % 1 katrilyon kere penaltı idi.
Galatasaray’ın en son aldığı kupanın hakemi olan Serdar Tatlı benden fazlasını söylüyor. Tatlı’yı bilirsiniz, ödün vermeyen acı ama dürüst ve yürekli bir kimlik. Galatasaray Sivas maçında verilmeyen penaltı için, şunları söylüyor: “Galatasaray atağında Sivasspor ceza alanının içerisinde bulunan Ziya üzerine doğru gelen topa normalde doğal konumu dışındaki açık olan koluyla temas edip, topun yönünü değiştirdi. Hakem, bilerek ve isteyerek bu oyuncu topa temas etmemiş düşüncesinde olsa bile, eli ve kolu doğal konumdan uzaktaydı. Dolayısıyla pozisyon net bir penaltıyı gerektirirdi. Devam kararı veren hakem Mustafa Kamil Abitoğlu ‘buz gibi penaltıyı yedi’ ve böylelikle maçın sonucuna direkt etki etmiş oldu.”
Tekrar ediyorum; bunları ben değil, Serdar Tatlı söylüyor.
Ben şunu söylüyorum; doğrudur hakemler üç büyüklere kolay-kolay aleyhte penaltı çalmıyorlar. Son yıllarda dikkatimi çekti, Sivasspor’a da aleyhte penaltı kolay-kolay çalınmıyor.
Lütfen, şu çakallardan futbolumuzu arındırın, aksi taktirde futbolumuzu UEFA veya FİFA tümden aşındıracak.
ŞEVKET ÇORBACIOĞLU
Şutluyorum
evesbere@mynet.com
GSM: 0506 609 00 32
Yorumlar
Yorum Gönder