KONYA’DA VE ARHAVİ’DE İNSANA SAYGI BOYUTUNDA BARIŞ VE HOŞGÖRÜ DURUŞU
Arhavi’de barışın evrensel ortak aklı kazandı. “Ne olursan ol yine gel” diyen Mevlana’nın memleketi Konya’da ise kaybetti.
10 Ekim 2015 gününü saat 10:04’ünde doğaya ve doğana düşmanların patlattığı bomba, barışa, emeğe ve demokrasiye yapılan saldırı idi.
Arhavi, farklı düşünsellikleri aynı düzlemde barındıran evrensel barışın hoşgörü düzlemi olmuştur benim için hep. Hiçbir siyasi yoğunlukta, yani yerel ve genel seçimlerde gergin bir siyasi atmosfer egemen olmamıştır, Arhavi’de. Herkes, farklı görüşlerini özgürce dile getirmede Türkiye genelinde örnek alınması gereken bir ilçe, Arhavi. Halkın %100’u Laz olan bir ilçe olmasından çok, ülkemin, ‘Atatürk ve Anadolu insanının kurumsallaştırdığı, yerelden ulusala, ulusaldan evrensele giden felsefenin düzlemi’ Laik Demokratik Cumhuriyet’e olan bağlılığın yansımasıdır. Evrensel barışın ortak aklının egemen olmasıdır..
Düzenlenen intihar saldırısında, aramızdan ayrılarak ışıklara yolculuğunu başlatan Mersin üniversite öğrencisi ve Emek Gençliği üyesi 20 yaşındaki Elif Kanlıoğlumuzun, Artvin’in Arhavi İlçesi’ndeki toprağa verilmesinde bu evrensel ortak aklın yaşandığını iletti bana kuzenim Murat Çorbacıoğlu.
Elbette ki Eliflerimiz bizlerin yüreğini dağladı, üzgünüz ve de tepkiliyiz, fakat Arhavi’deki ortak duruşun, ortak acının ve ortak tepkinin evrensel barışı işaret etmesinde de, göz yaşları eşliğinde hüzünlü sevineniyiz.
Sağcısı, solcusu, dahası tüm farkli düşün ve inançların barış ve dayanışmayı işaret eden ortak hüzünde buluşmaları Barışın geleceği adına umut veren gelişmesiydi Arhavi’de yaşananlar.. Özellikle, acılı anne Öznur, baba Ümit ve ağabey Emre Kanlıoğlu’nun sabırla harmanlanmış duygu bütünündeki erdemli ve onurlu duruşları evrensel barış adına alkışlanmalıdır.
İlle de Emek Partisi (EMEP) Aydın İl Yöneticisi baba Ümit Kanlıoğlu’nun, karanlığa karşı aydınlık adına birliğe ve dayanışmaya işaret edne şu konuşması alkışlanmalıdır, Ki katılımcılar yüreklerinin uygu derinliğinde alkışlamışlardır: “Bu ülke kana doymuyor. Yeter artık” dedi. Barış istemeyenler çocuklara bile acımıyor. Bugün canımız yandı, yarın kimin canı yanacak belli değil. Kimsenin canı yanmasın. Benim kızım barış olsun, kimse ölmesin diye oradaydı. Benim kızım Laz’dı. Onun yanında Kürtler öldü, Çerkesler öldü, Türkler öldü, çocuklar ve barış isteyen insanlar öldü. Ses artık duyulsun”..
Fakat Konya’da; hoşgörü ile bütün barış nedense ötelendi. Evet; “Türkiye'nin Konya'da İzlanda'yı ağırladığı Euro 2016 Eleme maçı öncesi Ankara Katliamı'nda hayatını kaybeden 97 yurttaş için yapılan saygı duruşu sırasında bir grup seyirci tekbir getirirken, bazılarından ıslık sesi yükseldi. Bazı seyircilerin de katliamda hayatını kaybedenleri yuhaladığı görüldü..”
Ben özellikle Fatih Terim’in insanı kimliğini dışa vuran “Keşke Ankara’da bir kardeşimiz ölmeseydi.. Keşke biz Fransa’ya gitmesydik..” tümceleri çok doğru idi. Benzer şeyleri söyleyen Arda Turan’a ve takım arkadaşlarına da teşekkürler..
Yalnız Arda kardeşime haddim olmayarak şunu söyleyeceğim: “Futbol sanayi olmanın yanında, dünyada tek barış düzlemidir, çünkü farklı düşünselliklerin barış içinde buluştuğu ortak coşkuların yaşandığı evrensel bir olgudur. Siz eğer sahada bir dinin abartılı ritüellerini ‘örneğin balgam dolu sahada secdeye varmak, Rabıa işareti yapmak’ yansıtırsanız, tribünleri parçalar futbolun evrensel kimliğini yok edersiniz. Düşünün evde bile seccade ile secdeye varırken, sahada secdeye varmak, Rabia işareti yapmak-ki sen bunu yapmadın- seyircilere, özellikle gençlere ideolojik örnek olmaktır. İşte, Konya’daki ‘tekbirli yuh sesleri bu duruşların yansımalarıdır..Lütfen toplumu germeyelim. Tribünleri parçalamayalım. Birilerinin rol modeli olmayalım. Aksi taktirde, kederde ve sevinçte birleşemeyen ayrışma içine girerek ülkemizi parçalama noktasına taşırız.”
Güle güle canlarımız; sizler barışın evrensel elçilerisiniz..
Şevket ÇorbacıoğluTeknopolitikalar platformu
evesbere@gmail.com
0506 609 00 32
Yorumlar
Yorum Gönder