İSTANBUL VE ANKARA’YI SEL DEĞİL 15 YIL ÖNCE DİNDEN GEÇİNENLER BASTI.. ANIT ŞEHİTLER İÇİN DEĞİL ANITKABİR’E SEÇENEK OLARAK AÇILDI
19 Temmuz 2017
Benim güzel ve evrensel kenttim İstanbul’um; biliyorum; 15 yıldır acı çekiyorsun. Önce boğazına saldırdılar, ardından binlerce yılda ördüğün gölgene.. Yani; siluetini bozdular. Tepelerine ideolojilerini kondurdular, dere yataklarına, korularına, parklarına, tüm yeşil alanlara çöktüler; dünyanın en iyi imar silahını çeken doyumsuz açlar. Ve sel gelip basınca da sustular..
Ankara’da, ideolojik anıtlarının önünü açmak için, Anıtkabir’e imar silahını doğrultular.. Bunlar değil mi; İstanbul Deprem alanlarını yapılaşmaya açanlar, Ankara’da Atatürk’ün halka verdiği nefes alma odağı Atatürk Orman Çiftliği’ne saldıranlar.. Umurlarında mı İstanbul deprem felaketi yaşadığında insanların ölmesi!!?? Umurlarında mı Atatürk’ün oluşturduğu nefes alma odaklarının yok olması!?..
Gelelim; Ankara Anıtkabir etrafını imara açanlara ve yorumlarıyla gerçekten kaçanlara ve de gerçekleri haykıranlara:
15 Temmuz şehitler anıtını açanlar, dahası "Sizden daha Atatürkçüyüz" diyen zavalılar; ANITKABİR'in çevresine konuta açmak için; Büyükşehir planını değiştirdiler.. Bu resmen; ATATÜRK'ün evrensel felsefesini yok ederek, kurgusal karanlık felsefelerini var etmenin daniskasıdır.
Evet; ANITKABİR’i yok etmeye cesaret edemeyenler etrafını devasa beton yığınları ile kapatıyorlar. ANİTKABİR'i görünmez kılmanın oyunu bu! Böylelikle; 15 'Temmuz Şehitler anıtını görünür' kılacaklar.. Birini de buraya gömerler ise sakın şaşırmayın..
TC Sevim Pervane Aydın: İsterse gök yüzüne gömsünler kimse görmeyecek.
TC Levent Atasagun Karaman: O anıt bizlerin umurunda bile değil. En korkutucu olan anıtkabirimizi imara açmaları..
Şevket Çorbacıoğlu: Hemen savunmaya geçtiler; Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi’nin tartışma yaratacak ‘Anıtkabir Koruma Amaçlı İmar Planları’ 7 Temmuz’da askıya çıktı. TMMOB Mimarlar Odası, askıya çıkan plan değişikliğine göre Anıtkabir’de yeni yapılaşmanın öngörüldüğünü iddia etti. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek "yeni yapılaşma söz konusu değil" derken Adalet Bakanı Bekir Bozdağ "Mimarlar Odasının çarpıtması var, onların söylediği gerçek değil" açıklamasında bulundu. (18 Temmuz 2017)
Yaptıktan sonra; nasıl da yalan söylediklerini ve yadsıdıklarını biliyorsunuz. Özellikle bu yaratık:
{{ AKP'li vekil Mehmet Metiner, sosyal medyada dolaşan "Anıtkabir yıkılmalıdır" dediğiyle ilgili iddialara çok sert karşı çıktı. Metiner, 'Yaşadıklarım Allah’ın bir lütfu. Siyasi beklenti içinde konuşan biri değilim yüreğimin sesiyle konuşan biriyim. Atatürk ile ilgili bir alıp vermediğim yok, bir düşmanlığım da yok. Sosyal medyada dolaşan "Anıtkabir yıkılmalıdır" dediğimi iddia edenleri ispata davet ediyorum' dedi.}}
Birileri ne yapıyor?
Ne yapacaklar; kurguyu gizleme krizi geçiriyorlar: Enbesili olan sözde tarihçi Kadir Mısıroğlu; "15 Temmuz, Milli Mücadele ile kıyaslandığında ondan katbekat daha üstün milli bir destandır" diyebilecek kadar adileşebiliyor. Gerçeklere vurgu yapanlar tutuklanıyor. Örneğin; İzmit'te, bir yerel derginin yazı işleri müdürü olan Yeliz Koray, 15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili 'Yerim destanınızı' başlıklı köşe yazısının ardından gözaltına alınıyor(18 Temmuz 2017).
Aynur Kazancı Karakan: Ben artık şiştim Şevket bey kafama huni takıp bigzala (gezeceğim)..
İyi ki siz varsınız derdimizi yazıyorsunuz sağolun slam
Ahmet Gündüz (AKP’nin milletvekili aday adayı): Yahu Allah aşkına bir şeye de karşı gelmezseniz olmaz mı...? Bu ülkenin ekmeğini yiyerek yapılan her şeye karşı olmak nasıl bir felsefe...? Nasıl bir kin...? Nasıl bir düşünce ve nasıl bir izan ben bir türlü anlamıyorum... Turgut Özal’ın muhalefete dediği gibi "Yahu allah aşkına bir tane bile doğru bir şey yapmadık mı.?" ...! Lakin bu çekememezlik bir gün sizi yataklara düşürür haberiniz olsun sevgili "yazamayan mühendis" im...!
Şevket Çorbacıoğlu: Gündüzünü karartan Ahmet kardeşim; Yine, katalizör olarak kullananların yanlışlarını okuyunca seni nöbete soktu ki krizlere girmişsin ve Yazan Mühendis derken, erken yazamayan mühendise devşirmissin kendini. Birincisi; Cennetin izdüşümü ülkemde anlımın teri ile kazandığım ekmeği yiyorum! Onlar gibi ülkemi yemiyorum. Hele ki, ülkemi kurguları ve duruşları ile cehenneme çevirenleri ekmeğini Allah bana nasip etmesin.. Daha altındaki bezi çıkarılmamış bebeleri oyuncak yerine milyon Euro’larla oynuyorlar ve yetimler hala ağlıyorlarlar hakları yendiği için ve sen bunları savunuyorsun milletvekili olmak için..
İkincisi; Yazamayan mühendisi nasıl okuyorsun?
Eğer senin gibi birini krize sokuyorsam bal gibi yazıyorum..Şaka mısın, dava mısın Ahmet Gündüz?! Bunları savunmaktan vazgeç, bunlar seni asla milletvekili yapmaz. Sen değil misin KDV'yi % 1'e indiren. Bilemem KDV'yi 36'ya çıkardıysanız başka..
"Bunlar hiç mi doğru yapmadılar?" diyorsun. Elbet her yanlışın içinde bir doğru vardır.. Demem o ki; Her doğrunun içinde bir yanlış olduğu gibi her yanlışın içinde de bir doğru vardır. Önemli olan bu doğrular kendi doğrularınla birleştirip evrensel doğruyu yakalamak. 21. Yüzyıl bu yaklaşımda olan insanlarla kendi ideolojisini yaratacak. Gel vazgeç; bu AKP, CHP vd'den. 20 yüzyıl ideolojileri ile politika yapan bu partililikleri dışla, katıl bana 21.yüzyıla ideloji için katkı verelim. 15-20 gün sonra İş için İstanbul'dayım(zaten bir ayağım bir elim İstanbul'da) yanına gelip seninle yüz yüze konuşup % 100 safımıza çekeceğim.. Böylesi stres seni hasta etmiş, bu durumu düzeltmeye çalışacağım. Selam ve sağlıkla..
Azmi Güney: Ahmet beyefendi,bu ülkenin ekmeği diyerek ne demek istediğini kendinin de bildiğini sanmıyorum. Evet ben ülkede bileğimin hakkıyla kazanıp yiyorum,senin ima ettiğin anlamda Recep Tayyip Erdoğan’ın değil..
Bir şey yapılmadı mı?
sorusuna gelince; Bana da verin bir trilyon dolar borç, ülkenin tüm varlıklarını satma izni verin, bakın ülkede neler yapılıyor görün.. Bu kadar banal, bu kadar kaba zevksiz sözüm ona eserler.Yazık çok yazık.
Ayşe Uzun: Bu şehitler anıtı.ve oldukça anlamlı .. bunda bir yanlış yok.ben çok beğendim.. Bu bir partinin değil milletin malı. Çoğu illerde böyle şehitlik abideleri vardır. HALKIN ÜSTÜNDE YÜKSELEN bir bayrak imareside oldukça anlamli.... o bir kuruluşun değil artık vatanın hepimizin anıtı.çünkü şehitler için.. buna karşı durmak yanlıştır.
Şevket Çorbacıoğlu: Ayşe hanım; ironi yaparken 'kurgulayıcıları' alkışladığının farkında olamamışsın..Beğendim çünkü, düşüncenin tüm hallerine saygım var..
Kemal Özbıyık: Dünya kıskanıyor. Yol yapılıyor, ve inanılmaz aynı zamanda yağışlarda kanala dönüşüyor. Onlar düşünemiyorlar bile, Ama biz yapıyoruz..Bu alt yapı dünyanın hiçbir ülkesi tarafından bilinmiyor. Taklit bile edemiyorlar!
Azmi Güney: Ayşe hanımın yazısı yanılabilirim ama ironiden ziyade bir inancın ifadesi gibi geldi bana..
Ayşe Uzun: Ironi yapmıyorum. Ben olup bitenin farkindaligiyla besliyim. Özelliklede eğitim de yapılmak istenenler beni ilgilendiriyor.fakat şehitler anıtı asla sizin kastettiginiz gibi bir ANITKABİR olamaz... siyasetçilerin abartıları vede yeni bir milat yaratma çabaları CUMHURİYET 'in kurtuluş savaşıyla kazanıldığı gerçeğini değiştirmez. Politik ve siyasi yönü sizi bağlar ben bu konuda yorum yapmayacağım. Tabiî ki donanımlıyım bu konularda. Beni ilgilendiren ölen insanlara saygı..
Niyet önemli.. Her kötü niyet eninde sonunda vebali ile boğulur... Herkes kendi kulvarında vatan savunmasını hakkıyla yaparsa korkulacak bir şey yok... O anıt şehitler anıtı olarak belleklerde yer alacak!!! Ayrıca oldukça estetik kaba değil. Beğendim ve şehitlere saygı adına sayfamda da paylaştım.. Bu benim düşüncem siyasi değil manevi.. Ben ATATÜRK devrimcisiyim sözde değil ama !!!
Şevket Çorbacıoğlu: Ayşe hanım, çelişki içindesin. Kurguların kurbanı insanlara elbet üzüldük, fakat birileri onları siyasi rant adına sahipleniyorsa bunu da söylemenin evrensel gereklilik olduğunu belirtmek isterim. Arkadaşım gör; adam o anıtı Anitkabir'e seçenek olarak dikti, dikti, dikti..gör bunu?!..
Rastlantı mı; anıtın açıldığı gün, Anitkabir çevresinin yapılaşmaya açılması?
Atatürk devrimcisi olduğunu söylüyorsun. Kusura bakabilir, hatta alınabilirsin de; bu yaklaşımınla Melih Gökçek ve Erdoğan kadar Atatürkçü olunabilir!!
Şevket Çorbacıoğlu
Teknopolitikalar platformu
evesbere@gmail.com
0506 609 00 32
Yorumlar
Yorum Gönder