Gazete Çankaya ve Sobe'nin penceresinden, Ankara'ya bakarak, önce kentinizi, sonra kendinizi görün. Sobe;
TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi Bülteni. Gazete Çankaya; Ankara-Çankaya Belediyesi’nin gazetesi. Her ikisinin içerik başlıklarını ve kısa yorumlarını yazmak istiyorum. Gerçi yıllardır yazdığımız şeyler, fakat bir de onların penceresinden, önce kentimize ve sonra kendimize bir bakalım: Sobe (Ekim 2011);
- - “Nerede o eski Kızılay?” Güncellenmiş bahtsız Kızılay Binası… Eski, sevimli adını meydana veren Kızılay Binası’nın ahını taşıyan ‘güncelleşmiş’ bahtsız binası, bitmeyen Kızılay Yardım Kuyruklarına ne çok benziyor. Kızılay’ı güncelleyenlere sobe…
- - Bir pankart: “Kedinin bıyıkları bitti Metro bitmedi” Metro bitmeyince, metro inşaatında kurdeleler bitti. Mimarlar Odası; 10 yıldır bitirilemeyerek ulaştıramama rekorları kıran metroya siyah kurdela takarak protesto etti.
- - “Yukardakiler, aşağıdakiler” 1970’li yılların meşhur İngiliz TV dizisinden söz etmiyoruz… Ankara’nın Gaziosmanpaşa Semti’nde, Koza sokak civarında, bu sokağın arka yamaçlarında rastladığımız yaşam alanları ve hayatlar bizi sarstı… Hemen, lüks konutların, sitelerin yanı başında, yamacında, atık toplayıcılarının oluşturduğu ara biriktirme depoları, belki burada gecelemek için yapılmış olan derme çatma barakalar, atık toplama işi ile hayatta kalmaya çalışan, ekmeği buradan çıkaran ‘yoksullar' ve bu alanla ‘irtibatını’ tel örgülerle ayırma gayretinde olan ‘varsıllar’… Görsellik tam da ‘yukarıdakiler ve aşağıdakileri’ anlatıyor değil mi? “Siz arkadakiler, sadece alkışlayın. Hey siz öndekiler; siz de sadece mücevherlerinizi sallayın yeter!(John Lennon)”
- - “Sessiz Çığlıklar” Hangi deprem, hangi ayna? Kırılmış bir aynada insan kendini, yüzünü parçalanmış görür. Ve bir bütün değildir aynadaki süretimiz. Aynaya bakan değil elbet sorumlu olan, aynayı kırandır apaçık… Semih: “Atatürk ilköğretim Okulu’nda okuyoruz. Üzülüyoruz okulumuz da hasarlı. Okula giremiyoruz, çadır’da kalıyoruz. Su ve yemek için sıraya giriyoruz.” “Ürkek bir serçe gibi eğme başını-Kaldır başını ve dimdik dur- Bu senin değil, ülkemin ayıbı-Hırpalanmış yerlerinden öperim çocuk(Nazım Hikmet)”
- - “Deprem ülkemizi bir kez daha vurdu” Peki ya Ankara? Ankara için yapılanları da, ‘Kasım 2011 tarihli Gazete Çankaya’dan öğrenelim:
- - Büyükşehir yapmıyor, ilçe belediyeleri sorumlu tutuluyor. Çankaya Belediye Başkanı Bülent Tanık; 12 metre ve üzeri sokakların Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin sorumluluğunda olmasının, ilçe belediyelerini zor durumda bırakıyor… Biz ilçe belediyesi olarak şikayetleri çözmeye dönük bütün çabayı gösteriyoruz. Bu noktada bir kez daha söylemekte yarar var ki adı ‘sokak’ olan her yer ilçe sorumluluğuna bırakılmalıdır. Örneğin Ayrancı’daki Kuzgun Sokak, 12 mt üzerinde olduğu için ilçe belediyesine ait değil. Biz buraya bir hizmet getirmeye çalıştığımızda bize söylenen ilk şey, ‘Senin yetki alanın değil’ oluyor. İlçe belediyeleri trafik giren sokaklara müdahil olamıyor. Tüm sokakların alt yapısı Büyükşehir’in sorumluluğundadır. Başka kentlerde 15 hatta 16 metrelik sokaklar bile ilçe belediyelerindeyken Ankara’daki bu uygulama, Büyükşehir Belediyesi’nin eksiklerinin ilçe belediyelerine fatura edilme oranını da artırmaktadır. Bu konunun değerlendirilmesi ve sokakların ilçe belediyelerin sorumluluğuna bırakılması en doğru çözüm olacaktır.”
- - “Yeni yollar hızla yapılıyor” Asfalt sezonu sona yaklaşırken, Çankaya Belediyesi. Fen İşleri Müdürlüğü’ne bağlı ekipler de çalışmalarını hızlandırdı. İmarı biten mahallelerde yeni yollar açan ekipler, asfaltı da hemen seriyor.
- - Kentin dört bir yanını yeni yatırımlarla canlandıran Çankaya Belediyesi, kısa sürede bitirdiği beş yeni tesisi daha hizmete açtı. Nezihe Altıok Parkı, Aşık Mahsuni Şerif Parkı, İlkadım ve Öveçler çocuk merkezleri ile Ahlatlıbel Karting Parkuru Ankaralıları konuk etmeyi bekliyor...
- - “Ankara’nın merkezi yenileniyor” Konur, Karanfil sokak ve Yüksel Caddesi Yaya bölgesi Projesi’yle, Kızılay’ın çehresini değiştiren ve bölgeyi çöküntü merkezi olmaktan kurtaran Çankaya belediye Başkanı Bülent Tanık’ın bölge ile ilgili yeni projeleri var... Karanfil, Konur sokak, Yüksel caddesi, İnkılap ve Bayındır sokağın hem altyapısı, hem üst yapısı yenilendi.
“Bir ülkenin başkenti o ülkenin tarihinin, kültürünün, siyasal rejiminin kentsel bir simgesi gibidir. Ve tüm bu özellikler en çok o başkentin merkezinde ve meydanlarında kendini dışa vurur” diyen Tanık, Cumhuriyet’in başlarında Ankara’nın böyle bir anlayışla inşa edildiğini hatırlattı. Önce Ulus’un ardından da Kızılay’ın Ankara’ya merkezlik yaptığını anımsatan Tanık, “Ulus, zamanla büyük bir çöküş yaşadı. Ne yazık ki bugün aynı akıbeti Kızılay yaşıyor. Kızılay yıllar içinde giderek ‘hayalet merkez’e dönüştü… Uygulanan yanlış ulaşım politikaları ile Kızılay, durulan, eğlenilen, alışveriş yapılan bir bölge olmaktan çıkıp içerisinden hızla geçilen transit bölgeye dönüştü. Atatürk Bulvar, bulvar olmaktan çıktı, otobanlaştı… Bahçelievler 7.cadde, Cebeci Kutlugün Caddesi, Tunalı Hilmi caddesi, Bestekar sokak’ın günün belli saatlerinde taşıt trafiğine kapatılarak, sadece yaya kullanımına izin verilmesi için Büyükşehir Belediye Meclisi’ne öneri götürdü, fakat olumlu bir sonuç alamadık. Büyükşehir Belediyesi buraları yaya trafiğine açmak yerine, sokakları paralı otoparka çevirmeyi daha karlı buldu.. Biz ranta değil, insana hizmet etmek istiyoruz.” dedi. Ankara ve Ankaralı Büyükşehir duruşundan rahatsız. Melih Gökçek’ten rahatsız. Düşünün; Çankaya Belediyesi’ne; “Bütçeni geçiririm, ama sen de davalarından vazgeç” denebiliyor. Ankaralı, kentini bu iki pencereden lütfen görsün, inan kendini de görecektir… Ve; “Ankara için ben ne yapmışım!” diyecektir
ŞEVKET ÇORBACIOĞLUTeknopolitikalar Platformu
evesbere@mynet.com
0506 609 00 32
Yorumlar
Yorum Gönder