CHP’NİN ADAY PROFİLİ VE İLKELİ DURUŞ
Öncelikle, “Kendimizi ve Kentimizi” sorgularken şunun yanıtını vermemiz gerekir;
“Kişinin, insan kimliğini mi esas alacağız, yoksa ideolojik kimliğini mı?” Elbette ki insan olarak bakacağız, yaşamın ve sosyal ilişkilerin temeli olan evrensel kuralıdır bu.
Fakat, kişi ideolojisi ile ideolojik düzlemime taşınıyor ve oy için ideolojik tabanımı da taşırım savında bulunuyor ve de yetkililer ‘kendi ideolojisini yetersiz görerek’ bunu seçimi kazanmanın çözümü olarak görür ise ben bunu da sorgularım arkadaş!
Nedenli doğru olduğunu bilmiyorum, aldığım yazılı ve görsel verilere göre; CHP’nin, özellikle İstanbul ve Ankara Büyükşehirlerini sağ adaylarla kazanabileceği düşünülüyor.
Tam bu noktada; Dünyanın, baskı sayısı yüksek saygın mühendislik haber dergisi olan ‘Türk iye Mühendislik Haberleri (TMH-Temmuz 1996/384) adına, sayın Murat Karayalçın ile yaptığımız söyleşide kendisine yönelttiğim şu iki soruyu ve verdiği yanıtı anımsadım:
“Sayın başkan, belediye başkanı iken, beklenmedik bir ivmeyle sizi siyaset timsahlarının havuzunda gördük. Siz bu havuza kendiniz mi girdiniz, yoksa bir grup aceleci, heyecanlı kimseler tarafından mı itildiniz? Bir dönem daha belediye başkanı olarak mevcut projelerinizi yaşama geçirseidiniz daha iyi olmaz mıydı?”
Sayın Karayalçın’ın yanıtı; “Sizin de şahsen bildiğiniz gibi, ben bir dönem daha belediye başkanlığı yapmayı düşünüyordum. 26 Mart 1993’te, yani benim seçilişimin dördüncü yılında Hürriyet Gazetesinde çıkan bir anket, benim neredeyse 1989 yılında-eğer o gün bir seçim yapılsaydı-aldığım oy oranının ikiye katlayacağımı’(%57.34) gösteriyordu”.
İkinci sorum; “Politik kulvarda bir maraton koştuğunuz/koşulduğu bir gerçek. Bu maratona küçük düşüncelerin önerileriyle hazırlanamayacağı konusunda ne dersiniz?”, yanıtı; “Bu kesinlikle doğru..”
Evet; Cebi ve beyni proje ve programlarla dolu, siyaset oyunlarının yoksulu sayın Murat Karayalçın, farkında olmayarak, büyük olaylara, küçük düşünce sahipleriyle baktı. Ve bu kimliklerin çıkara özdeş hırslarının kurbanı oldu ve de ülkemiz bir değerini öteledi.
Sayın Kılıçdaroğlu’nun da böylesi sürece gireceği endişesi taşıyorum, çünkü o da akılcı politika sahibi, dürüst ve üretken siyaset oyunlarının yoksulu olarak, büyük olaylar bazı insanların küçük düşünceleriyle bakmaktadır.
Sayın Kılıçdaroğlu birilerinin, dahası büyük olaylara küçük düşünceleriyle bakanların etkisinde kalarak; son 11 yılın iktidar partisinin aday profili arayışına girmiş, liberal muhafazakardan çok, dinden ve yoksuldan geçinen aday profili arayışına. Ben bunu doğru bulmuyorum.
Bu duruş; sağın son temsilcisi AKP’yi onaylayıp, geleceğin iktidarı sol düşünselliği yadsır ve bitirme sürecine sokar. Bence; CHP sağ kimlikli adaylar ve eskimiş siyasetçi figürlerle yerleşik siyaseti sonlandıramaz.
Kılıçdaroğlu’na inanıyorum; o, var olan siyaset anlayışındaki üretkensizliği kırmak istemektedir ve bu nedenle halkı inandıracak politik yenileşme arayışına girmiştir. Fakat bundaki çözüm, sağ aday değildir. Üretken ve yaratıcı bir siyaset profili ile yerleşik siyaset düzlemini kırmak istiyor ise, öncelikle ‘ideolojiyi değil’ insanı odağına alan bir adayı öne çıkarmak zorundadır. Eğer Mansur Yavaş beyi bu bağlamda tanıtamaz ise, yavaş giden siyaseti daha da yavaşlatacak atmosfer ile birlikte komplo teorilerine düzlem oluşturur.
Sayın Kılıçdaroğlu Mansur Yavaş gerçeğini, Demirel’in ‘siyasette 24 saat çok uzun zamandır’ mantığıyla, seçime bir gün kalsa bile anlatmalıdır, kamuoyuna, dahası seçmenine anlatması gerekir.
Bunun yanı sıra; Türkiye'nin siyaset yapma dokusunu gözlemlediğinizde; birkaç kişinin düşündüğünü, birkaç kişinin siyaset yaptığını ve de birçok kişinin peşinden gittiğini, bundan sonra birçok kişi ile düşünüp siyaset yapacaklarını da anlatmalıdır halka.
Böylesi bir yapılanmada oyumuzun daha da artacağını ve iktidar olacağımızı düşünüyorum. Biliyoruz ki; Ülkemde seçime katılım oranı ortalama % 80’dir. Bu % 80 seçmenin %60’ı sağ seçmendir, % 40 ise sol seçmen. CHP’ bu % 40’lık alana çalışması gerekir, %60’lık sağ alana değil. Fazladan çalışması gereken alan, seçimlere katılmayan % 20’lik orandır. Bu iki alandan geliştireceği politikalarla oy alabilir ve oy oranı da hiçbir zaman % 35’in altına düşürmez.
Tekrar ediyorum; CHP sağın % 60’lık alanından ‘sağ adaylarla’ oy alamaz. Sağ, asla sola oy vermez. Sağ adayı getirebilirsiniz, fakat tabanını asla getirmezsiniz, eğer gösterdiğiniz adayın ideoloji odaklı olmaktan çok, halkla bütün insan odaklı aday olduğu konusunda halkı inandırmaz iseniz ..
Özellikle yerel seçimlerin kimyasını, tarafsızlık izlemi veren aday profilleri oluşturur; böylesi duruşa sahip izlenimi verecek Mansur Yavaş-ki bunda başarılı buldum, üstelik inandırıcı da – sağ aday profilinden çok halka yakın, hizmet donanımlı, ideolojiden çok insan ve çevre odaklı (doğana ve doğaya duyarlı) bir profil izlenimi vermeye başladı. Bu profili güçlendirecek olan ikinci duruş; ideolojik düzleminizde böylesi izlenimler veren kimliklerle ve düşünen birçok halktan insanlarla beslemektir, güçlendirmektir; seçim öncesi ve seçim sonrası..
Evet; CHP, yerelde bunları dikkate almak zorundadır. CHP genel politikasında ise; öncelikle, 6 oku, çağın özgün gelişim ve değişim boyutunda onarması gerekmektedir.
Bunun için de; Yıllardır, ‘bürokraside, ticarette ve siyasette öncelik almak için’ CHP kapısında bekleyenleri, hiçbir şey üretmeksizin, salt kendisini partiye taşıyan, siyaset oyunlarının zengini eskimiş figürleri değil, üreten ve proje program taşıma yeteneğine sahip ‘Gezi ruhunu’ esas alan yeni sol politikalarını ve figürleri öne çıkaracak duruşunu esas almalıdır.
Ve son olarak; CHP’nin Mansur Yavaş ile Ankara Büyükşehir Belediyesini kazanarak halkçı belediyeciliği tekrar yer üstüne çıkaracağını, Atatürk Orman Çiftliği ve ODTÜ’den, dahası Ankara’nın nefes alma odaklarından geçirilen Otobanları da, yeraltına indireceğine inanıyorum.
- http://blog.milliyet.com.tr/chp-olagan-kurultayi-ve-6-oku-tartisabilmek/Blog/?BlogNo=370867
- http://www.bizimanadolu.com/koseyazarlari/scorbacioglu.htm
- http://www.bizimanadolu.com/koseyazarlari/scorbacioglu31.htm
ŞEVKET ÇORBACIOĞLU
Teknopolitikalar Platformu
evesbere@gmail.com
GSM: 0506 609 00 32
Yorumlar
Yorum Gönder