Egemenler; toprağa düşürünce; öldürdük zannettiler. Gördüler ki ölmediler; yaşıyor onlar. Onları sadece aramızdan erken aldılar, fakat yüreğimizden, düşüncelerimizden alamadılar.. O “Üç Fidan”; yurtseverlerin, ilerici ve halktan yana devrimcilerin, ulus sevdalıların devasa ormanı artık..Sistemsizlikten, dayanışmadan yoksun, birliktelikten soyut ideolojik savruluşlarda, onların yarattığı o devasa düşün ormanını besleyemiyor kurutuyoruz..
Nazımlara ve Denizlere, siyasi rant adına dadananlar, ve dadananları teorize eden dünün o devasa düşün ormanının neferleri, dadananlardan daha fazla zarar vermeye başladılar solun evrensel dayanışmasına.. “Asmasaydık da, beslese miydik?!” diyen netekimlerin beslediği ve sonrasında küresel efendinin “Ilımlı İslam Projesi” ile siyasetimize servis ettiği siyasi erke teorisyenlik eden postmandacı, sınırsız ve kuralsız demokrasi avcısı liberal-leşler; bugün için ne düşünüyorlar? bilemem!!!..
Nazım Hikmetlerin, Deniz Gezmişlerin, Hüseyin İnan, Yusuf Aslan, Mahir Çayan, Sinan Cemgil ve Cihan Alptekinlerin onlar için düşüneceklerini tahmin edebiliyorum: Sizler postmandacı, küresel efendinin, düşün taşeronu teorisyenlerisiniz.. Sizler; asla yurtsever değilsiniz! Yurtseverlik evrenselliğin olmaz-olmazlarındandır; Yurtseverlik asla, zehirli örümcek ağına benzer yeni sınırlarla yurdu parçalayıp küresel efendilerine pazarlamak değildir.. Yurtseverlik, aydınlık dünyanın çıkış kapısıdır; asla, karanlıklar prensinin giriş kapısı değildir..
- Yurtseverlik; “Demokrasi amaçlarımın aracıdır” diyenleri teorize etmek hiç değildir.. Yürtseverlik; halkı ve hakkı sevmektir; halkı ve hakkı siyaset malzemesine dönüştürenler hizmet etmek değildir.. Yurtseverlik, demokratik duruştur, demokrasi aşkıdır; sınırsız ve kuralsız demokrasi avcılığı değildir..
- Yurtseverlik; yoksulla, dindarla, dindar olmayanla, demokrasiyle, halkla, çalışan tüm emekçilerle birlikte geçinmek demektir; asla; yoksuldan, dinden, halktan, emekçiden geçinmek değildir..
- Yurtseverlik; Atatürk’ün mazlum ülkelere örnek evrensel felsefesini durağanlıktan kurtarıp, dünyanın özgün gelişim ve değişim felsefesiyle “Sol adına-Doğa ve doğan adına” harmanlayabilmektir; kapitalist sömürü felsefesiyle harmanlamak değildir…
- Yurtseverlik; Dünya’da ilk kez emperyalistlere tokat atan ve ulusunun yazgısın değiştiren Kurtuluş Savaşı kahramanlarına Hitler ve Mussolini benzetmesi yapanları yorumlayıp alkış tutmak değildir..
- Yurtseverlik; faili meşhur karanlık cinayetlerin yarattığı karanlık örtüyü kaldırıyorum bahanesiyle, yarattığı Ergenekon olgusunu, ideolojisi için karşıtlarını yok etme aracına dönüştürenleri ve de Ergenekon ile tanımlanan gerçek soruşturmaları sulandıranları desteklemek değildir..
- Yurtseverlik; Kurtuluş Savaşının ordusunu; Osmanlı dönemindeki Yeniçeri ocağına benzeterek “bir çıkar şebekesi ve fesat yuvası” olduğunu söyleyen ve yok edilerek yerine “Yeni” Nizam-ı Cedid Ordusu kurulmasına isteyenlere sessiz kalmak değildir..
- Yurtseverlik, örtünmenin kutsiyetini siyasi materyale dönüştürmek için, genç kızlarımızın başına sıkanları, demokratik hak arayıcıları gibi göstermek değildir..
- Yurtseverlik; bıyığın asaletini bozan kazınmış bıyıklıların, Hitler bıyıklarını gündeme getirmelerine güldüşün boyutunda yaklaşmak değildir..
- Yurtseverlik; ulusal bütünlük adına, farklı kültürleri, ırkları ve uygarlıkları kaynaştırmaktır; bu evrensel dayanışmayı bozarak milliyetçi ve ırkçı duruşları tetiklemek ve yurdu bölmek değildir..
- Yurtseverlik; ulusalcı evrensel birlikter felsefeyi eleştirip, sonrasında ulusalcı partilerde Milletvekilliği için kuyruğa girmek değildir.. Yurtseverlik; milletvekili değil, milletin vekili olmaktır.
- Yurtseverlik, soyuşum değil bölüşümdür..
- Yurtseverlik; devrimci düzlemlerde doğa ve doğan yanlısı çevreci söylemlerden bulunup, iş düzleminde bu olgulara karşıt kuruluşların danışmanlığın yapmak değildir.. Yurtseverlik; sömürü karşıtı gözüküp, sömürü zengini gibi, sıfır BMW, Mercedes’lerle bizlerin yanına gelip sol yumrukları kaldırmak değildir…
Gizli dönelik ise hiç değildir.. Böyle gelecekseniz, hiç gelmeyin bize.. Gün gelecek, bizler; gidilmesi gerekenlere ve gerekli yerlere gideceğiz; hiç kimsenin umutsuzluğa kapılmasını istemiyoruz.. Sizler de lütfen; ihanet tutkunuzdan vazgeçin..
ŞEVKET ÇORBACIOĞLU
TEKNOPOLİTİKALAR PLATFORMU
evesbere@gmail.com
GSM. 0506 609 00 32
Yorumlar
Yorum Gönder