ASLANI KARTAL DA AFFETMEDİ VE RİJKAARD İLE BAŞLAYAN İKİ YILLIK BAŞARISIZLIK ÖYKÜSÜ-5
Galatasar 2010-11 sezonunun müthiş bitiriyor. Bu denli müthiş başarısızlık futbol tarihinde görülmemiştir.
Lig’in 31. maçında BJK'ye de 2-0 yenildi. Kimse oralı değil, futbolcular orada değil, yani sahada. Resmen başka yerlerde dolanıyorlar, başka şeyler, başka takımlar için; çünkü Galatasaray’ı kafalarında bitirmişler.
Yöneticiler ise onlardan beter, kendileriyle savaşıyorlar ve iç savaşı adeta toplumsal/tarafsal savaşmış gibi dış savaşmiş gibi gösterecekler utanmasalar.
Her ne ise, ben ‘Rijkaard ile başlayıp Hagi ile devam ederken, Bülent Ünder ile sürdürülen iki yıllık başarısızlık öyküsüne’ kaldığım yerden devam edeyim:
FB Kayseri’yi yenerek şampiyonluğa hazırlanırken, Aykut Kocaman’ın Daum’un yerine hazırlanması bir dezavantaj olabilir. Bunun ayırdında olmayanlar, neymiş El-Aziz soyunma odasına girmiş ve oyunculara sinerji dağıtmış:)). Bence FB son anda dağıtabilir. Benim favorim Bursa.
Artık Galatasaray için bir şeylerin değişmesi çok zor. Onun için 29. hafta oyananan maçta Baros(3) ve İlk golünü atan Neill’in golleriyle Diyarbakırspor’u 4-1 yenmesi Bursa’nın berabere kalması ve puan farkının 5’e inmesi pek de üzerinde durulacak sonuç değil.
Asıl üzerinde durulması gereken taraftarların oyuncuları sürekli protesto etmesi ve Galatasaray’ın adeta deplasmanda oynaması.
Hakl idi ultraaslanlar ”Acıtmıyor canımızı yitip giden hayaller, öldürdü bizi sahadaki ruhsuz yürekler” afişini asmakta.
30. haftanın maçı Galatasaray’ı değil de taraftarları biraz umutlandırdı. Çünkü Manisa’dan Keita ve Baros’un golleriyle maçı 2-1 kazanarak 3 puan ile İstanbul’a döndü. Eğer haftaya Bursa’yı yener ise, FB’de yenilir ise(Ölme eşeğim yonca sendromu benimkisi) Bursa ile 2, FB ile 1 puana inecek aradaki fark.
Üzgünüm Leyla; 31. hafta her şey bitti. Çünkü Bursa ile İstanbul’da berabere kalındı. FB’de Başbakanın semtinin takımı Kasımpaşa’yı İstanbul deplasmanında 1-0 yenerek, aradaki fark 6-5 oldu. Olan en kötü şey ise FB’nin lider olması; GS’in da Şampiyonlar ligi umudunun bitmesi idi.
Tugay Kerimoğlu Galatasaray’a dönüş yaparak altyapı sorumluluğuna getirilmesi gelecek adına iyi bir hamle.
Bursa maçının Hakemi Bünyamın Gezer adeta sahada gezindi durdu. Galatasaray alehinde yaptıklarının hangisini anlatayım ki. Hakemler bu yıl Galatasaray’a karşı hiç iyi değil.
Arda artık can sıkmaya başladı. Emre Belezoğlu’na benzedi. Benim kanaatim Emre, Arda’yı FB’ye taşıyacak planlarla Arda’nın kimlasını bozuyor gibi.
FB Kasımpaşa maçının hakemi Cüney Çakır’a iş düşmedi, çünkü Kasımpaşa Başbakanının asla üzmeye niyetli değildi. Üzmedi de.
32. haftayı yazmanın bir anlamı yok. Bursa ve FB baş başa, GS ve BJK ise baş aşağı kaldı. Galatasaray ve BJK ancak UEFA’ya…
Galatasaray İstanbul Büyükşehir’i 1-0 ile geçti Baros’un golüyle.
Kiralık Jo günün gün ederek Galatasaray ile adeta alay ediyor. Arda seyirci ile kavga ediyor.
Lig TV soytarısı Rijkaard “Ülkemizde herkes bir suçlu arar. Başarısızlıkta suçlu kim” sorusuna çok güzel bir yanıt verdi “Stupid guestions-Aptalca sorular”
Zaten böylesi aptallıklarla ve bilerek yapılan tetikçiliklerle adamın kimyasını bozduk; bozmaya da devam ediyoruz.
Hakan Ünsal ve Şükür olanı zevkten çıldırıyorlar Galatasaray başarısızlıklarında.FB es-es’İ, Bursa Kayseri7yi 2-0 ile geçtiler. Bakalım birbirlerini nasıl geçecekler?
FB-Eskişehir maçının hakemi Bülent Yıldırım yine. ES-ES’ e adeta Erman Toroğlu’nun deyimiyle “Ben burada ike siz FB’den bu maçı zor alırsınız” diye basbas bağırırken gördüm sahada.
Lig’in 33 haftasında eski Galatasaraylı oyuncu Necati Ateş ve Yalçın Ayhan’ın ve eski BJK’li Mehmet Özdilek adlı çalaştırıcının takımı Antalyaspor İstanbul’da Galatasaray’ı 2-1 ile geçerek, üçüncülüğü de tehlikeye soktu.
Hakem Tolga Özkalfa, Galatasaray ataklarında nedense avantaj kuralını işletmedi, ama Antalya için işletti. Ve Antalya maçı, Yalçın(k.k), Tita ve 90+0’da Veysel’in golleriyle 2-1 aldı, fakat üç golü de kendi attı, çünkü biliyordu Özkalfa’nın GS’ya gol attırmayacağını.
Servet gidici imiş, Guti geliyormuş. Jo ve Santos’un bileti kesilmiş. Miş-muşlarla oynuyor artık Galatasaray.
Futbolun gizli beyefendisi Emre Aşık’ın futbolu bırakması pek de erken sayılmaz. Güle güle.
Lig’de sona yaklaşıldı. FB 73 puanla lider, hemen arkasındaki Bursaspor’un puanı 72. Dananın kuyruğu haftaya kopuyor.
Bence FB daha şanslı. Eğer bu noktada şampiyonluğu verirse kıyametler kopar. Bence Aziz Yıldırım köpürür, ama sonrasında Daum’u gönderir…Her neyse şu 34. haftaya gelelim, senaryo yazmayı bırakarak.
Ve Lig’in 34. Haftasındayız. FB Şükrü saraçoğlu’nda Trabzon’u, Bursaspor da Bursa’da BJK’yi.
Bursa maçı alırsa Galatasaray UEFA’da, eğer FB puan kaybeder ise, Bursaspor’da Şampiyonlar liginde.
FB-Trabzon maçını izliyorum. Maç 1-1 bitti , Guiza ve Burak Yılmaz’ın golleriyle.
Bursa’dan gelen haberle Şükrü Saraçoğlu sevinçten tam 30 dakika yıkıldı, bu dakikadan sonra da Fenerbahçeliler yıkıldı, çünkü Stada yanlış anons yapılmış. Bu FB7nin başına ikinci kez geliyor. Yıl 1960’ların sonu olsa gerek. FB kendi sahasında galip geliyor. Ankara’dan gelen habere göre P.T. Galatasaray’ı yenmiş. Fenerliler tam 3 saat sevinçten çıldırıyorlar(Bu olayı blogda ilk yazan kişiyim), 3 saat sonra gerçekten çıldırıyorlar, çünkü Galatasaray maçı 7-1 kazanmış. Yani şampiyon Galatasaray. Şimdiki şampiyon Bursaspor.
Karşılaşmanın uzatma dakikaları oynanırken, Bursaspor-Beşiktaş maçının 2-2 tamamlandığı anonsu tribünlerde bir anda şampiyonluk havasının yaşanmasına neden oldu. Saha içindeki futbolculara da aynı bilgi verilince futbolcular bir anda maçı bıraktı ve adeta karşılaşmanın sona ermesini bekledi. Tribünlerden havaya konfetiler uçurulurken, statta bir anda şampiyonluk coşkusu yaşanmaya başlandı. Fenerbahçeli taraftarlar da şampiyon olmuşçasına sahaya girerek büyük bir sevinç yaşandı.
Bu sırada hoparlörlerden “Şampiyon Fenerbahçe” şeklinde anons yapıldı. Ancak bir süre sonra Bursaspor'un Beşiktaş'ı 2-1 yendiği, yanlış bilgi verildiği anonsu yapılınca, sevinç bir anda şoka dönüştü. Saha içinde bazı futbolcuların etrafını çok sayıda taraftar sararken, özel güvenlik elemanları futbolculara eşlik etti. Bir tribünden de toplu olarak “Yönetim istifa” sesleri yükseldi. Fenerbahçe Teknik Direktörü Christoph Daum, sarı-lacivertli ekibin başında 2. kez aynı kötü sonu yaşadı. 74 puanda kaldı.
Tüm bunlar üzücü gelişmelerdi. Allah kimseyi bu duruma düşürmesin. FB bunu ikinci kere yaşaması ilginç değil mi?
Ne olursa olsun; Trabzon’dan sonra şampiyon olan ikinci Anadolu takımı Bursaspor’du artık. Samsunspor, ES-ES, Sivasspor, Gaziantep ve Kayseri’nin yapamadığın Bursaspor yapıyordu, 75 puanla.
Evet; 32 Batalla(Bataşa), 44 k.k İbrahim Toraman ve 87 Uğur İnceman’ın golleriyle Bursspor BJK’yi 2-1 yenerek 26 yıl sonra şampiyonluğu İstanbul dışına çıkarıyordu 16 Mayıs 2010 tarihinde.
Bursaspor’un Ivankov ilk onbirindeki Ömer Erdoğan, İbrahim, Mustafa Keçeli, Ali Tandoğan, Bekir Ozan (90+2 Tuna), Ergiç, Ozan İpek, Batalla (82 Eren), Turgay Bahadır, Sercan Yıldırım (70 İsmail Odabaşı)’nı ve yedekteki Volkan Şen’i tüm topçuları, Kulüp başkanı İbrahim Yazıcı’yı ve yönetimini, Bursalıları, Ertuğrul hoca ve kurmaylarını kutluyorum.
Galatasaray Ankara’da Gençlerbirliği’ne Hurşud, Harbuzzi ve Emre Çolak’ın golleriyle 2-1 yeniliyor, ama lig’i üçüncü olarak tamamlamayı başarıyor.
Galatasaray’ın başarısı da bu.
İşte bu Galatasaray böyle durduruldu bu sezon. Bakalım önümüzdeki sezon Rijkaard durdurulacak mı? Bence Rijkaard’ın durudurulması gerekir.
Rijkaard veya bir başkası, ben hemen gönderilmelerine karşıyım. Bu kulüplere, ille de futbolumuza zarar veriyor.
(Yazının devamı haftaya)
ŞEVKET ÇORBACIOĞLU
ŞUTLUYORUM
evesbere@mynet.com
Yorumlar
Yorum Gönder