MÜHENDİS GÖZÜYLE; AKP’NİN TAŞIYICILARI CHP VE MHP’DE YORULMA
Bu yazı hiçbir yerde yer almadı.. Orantısız güç ile %51, yorulmuş malzemeye karşın %49, Erdoğan ve Kılıçdaroğlu’nu tartıştırır.
“MHP erken seçim deyince, CHP’de erken seçim dedi”
Merak ediyorum; CHP ne zaman kendi gündemini oluşturacak!?
Doğrudur, beni CHP ilgilendiriyor. “CHP’nin 6 Oku, değişen evrensel kurallar bütününde onarılmalıdır” dedim, gün gösterdi, CHP içindeki siyasetçilerin buna daha fazla gereksinim duyduğunu. Fakat bugüne dek verdiğimiz savaş onarımı kabul etmedikleri ve siyaset çöplüğündeki yerlerini almanın duruşunu her geçen gün ivmelendirdiklerini gözlemliyoruz.
Yorulma; Siyaset (malzeme) biliminde bir siyasetin (malzemenin) devirli olarak sürekli yüklemeye uğraması sonucu ilerlemeli ve yerel yapısal hasara uğramasıdır. Düşünce (Malzeme) dereceli olarak arttırılan yükler altında denenip belirli bir sınırdaki gerilime geldiğinde kopmaktadır. Bu şekilde denenerek bulunan değere düşüncenin (malzemenin) ideolojik (statik) dayanımı denir. Ancak aynı düşünce (malzeme) eğer geçmişte sürekli gerilmelere uğramışsa, kopma değeri bu ideolojik (statik) dayanım değerinden daha düşük bir değerde olacaktır.
Bunun nedeni düşüncenin(malzemenin) yorulmasıdır.. Yorulma, bir düşüncenin (malzeme) sürekli yükleme ve boşaltmaya maruz kaldığında gerçekleşir. Eğer yüklemeler belirli bir düzeyin üzerindeyse, düşüncenin (malzemenin) yüzeyinde küçük (mikroskobik) fraksiyonlar (çatlaklar) oluşmaya başlayacaktır. Zamanla bu fraksiyon (çatlak) kritik bir büyüklüğe ulaşacak ve partide (yapıda) fraksiyon (çatlama) gerçekleşecektir.
Partinin (Yapının) üye(şekli) yorulma süresini önemli bir ölçüde etkilemektedir. İlkesizlikler (Kare delikler) veya keskin düşünceler (köşeler) genellikle daha yüksek yorulmaya neden olurlar. Bu nedenle ilkeli kabul edilir (yuvarlak delikler) ve yumuşak geçişler genellikle yorulmaya karşı alınan önlemlerdir.
Özellikle esnek düşüncelerin (metalik malzemelerin) göçmesinin en önde gelen nedenlerinden biri yorulmadır. Yorulma kopmasına uğrayan parçalar olarak seçmen (miller bağlantı çubukları ve dişliler) gibi kaygan üyeler (hareketli parçalar) gösterilebilir. Örgütlerdeki (Makinelerdeki) kopmaların yaklaşık %80'inin yorulma kopmalarından kaynaklandığı düşünülmektedir. Bu tür hasarlar ilgili STÖ’lerde de(polimer ve seramik malzemelerde de) ortaya çıkabilmektedir.
Seçmen profiline bakalım:Seçmen (Metal): Laik ve demokratik donanımlı (Yüksek elektrik ve ısı iletkenliği), kendine özgü duruşu (parlaklığı) olan, yönelime (şekillendirmeye) yatkın, bilgi (katyon ) oluşturma eğilimi yüksek, halkla (oksijenle) birleşerek çoğunlukla düşünceler (bazik oksitler) veren üyeler (elementler).
Seçmenler (Metaller), kendi aralarında eğitimli-seçkin ve de kültürlü (soy metaller; altın, gümüş, platin gibi) ve birikimsiz belli kültür seviyeli (soy olmayan metaller; demir, çinko, alüminyum gibi) şeklinde sınıflandırılabilir. Kaygan seçmen profili (Yarı metaller), iyi seçmen (metal) özelliği göstermez. Bu üyeler (elementler) hem, iletişimi iyi kuran (metal), hem de iletişim yoksunluğu (ametal) özelliği gösterir. Başka partilerden devşirilenler (Silisyum, bor, antimon, arsenik gibi) üyeler (elementler) değişken iletişimli seçmendir (yarı metaldir).
Değişken iletişimli seçmenler(Yarı metaller): Gerçek seçmenlerle (Metallerle) iletişim kurarken (tepkime verirken) iletişim yoksunu (ametal), ametallerle iletişim kurarken (tepkime verirken) de Gerçek seçmen (metal) gibi davranırlar. Genellikle farklı boyutlarda farklı dizilişlerde, grublaşmada (kristal yapıda) bulunurlar. Ayrıca; yarı iletişim (iletken) özellikleri vardır. Yani lider erkine tapındıkları için asla tam iletken, doğrusu halkla iletişim kuramazlar. Onlar vurguladığım gibi halkla değil liderler iletişim halinde halktan soyut siyasetçilerdir.
Seçmende(Metal) yorulma olayı üç aşamada değerlendirilebilir:Fraksiyon (Çatlak) başlangıcı:
Fraksiyon (Çatlak) başlangıcı genellikle yüksek tartışmaların (gerilmelerin) yığıldığı ya da hatalı politika (üretim) sonucu, klik, yani grublaşmış (kristalleşmiş) bölgelerde oluşur.
Fraksiyon(Çatlak) ilerlemesi:Fraksiyon (Çatlak) genellikle yüzeyden başlar ve kayarak parti merkezine (orta kısımlara) iletilir. Eğer düşünce (malzeme) içinde küçük fraksiyonlar-kırılmalar (çatlaklar) varsa, yüzeydeki fraksiyonlar (çatlaklar) ilerlerken buralardan geçerek daha hızlanırlar. Uygulanan gerilme Fraksiyonun (çatlağın) ilerlemesi için yeterli değilse düşünce (malzeme) yorulmaz. Gerilme Fraksiyonun (çatlağın) ilerlemesini sağlayacak kadar büyük ise Fraksiyon (çatlak) gevşek yerlerden ilerler. Böylece yıpranma yavaş-yavaş tüm partiye (keside) yayılır. Dışarıdan fark edilebilecek şekilde Fraksiyon farkı kavgası (uzama veya büyüme) görülmez.
Kırılma:Yıpranma nedeniyle ayrışma yeterli derecede ilerledikten sonra partinin (kesidin) geri kalan kısmı yükü taşıyamaz hale gelir ve düşünce (malzeme) aniden kopar.
Tehlikesi:Yorulma olayı dışarıdan gözlemlenebilecek bir şekilde önemli bir ayrışma (şekil değişimi) yapmadığından ve uyarı vermeden esi durumuna gelebilme siniri (elastik limitin) altındaki gerilmelerde düşüncenin (malzemenin) ani olarak göçmesi nedeniyle tehlikelidir. Bu tip kolay kırılma (gevrek kırılma) olaylarına keskin partilerde (çelik köprülerde), kötü yolda giden partilerde (arabalarda), parti (uçak) kanatlarında rastlanabilir. Bu nedenle çok sıkı önlem alınmalıdır. Dahası net ve inanılır politikalar üretilmelidir. 12 Eylül sonrası, doğrusu 1984 sonrası kurulan bazı partiler (10 Ocak 1954 tarihinde De Havilland Comet model uçak) 12 Eylül Türkiye’sinde siyaset (Roma-Londra seferini) yaparken seçimden (kalkıştan 20 dakika) sonra düşünce (metal) yorgunluğu sebebiyle partinin yapısı (gövdesi) parçalanmıştır.
Anlayacağımız gibi. Politik üretemeyen partiler sürekli çakılmaya mahkumdur ve küresel efendilerin yönlendirdiği güdümlü partiler iktidara getirilir.
Üretime ve yeterliliğe bir örnek:Kongre diye tanımlanan talimatlı AKP toplantısında divan başkanı Bekir Bozdağ, sayın Binalı Yıldırım’dan “Proje adamı” diye söz etti. Birinin adamı izlenimi verse de sözüm olamaz; çünkü en azından Üniversite diploması tartışılmayan ve de Doktorası bile olan bir kimlik. Fakat yine de “Proje adamı” derken bir anekdotuma yer vermek istiyorum..
Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğünde çalışırken, Karayolları güvenlik kurulu toplantılarına katılmam istendi. (Yıl 2000). Kurul toplantılarında, yaralı ve ölü sayımından öteye gidemediğimiz gözlemledim.. Konu kara yolu güvenliği ise karayolu ve ulaşım seçenekleri için, özellikle Büyük kentlerdeki ulaşım proje ve politikalarını inceleyelim önerisinde bulundum. Başta Prof. Dr. Ridvan Ege hoca olmak üzere önerim kabul gördü. İstanbul, Ankara ve İzmir belediyelerini ziyaret etme kararı çıktı. Önce İzmir Büyükşehir Başkanı sayın Ahmet Piriştine katılımlı toplantıda bilgiler aktardı. Ardından İstanbul’a geçildi ve İDO Genel Müdürlüğü ziyaret edildi. İstanbul Deniz Otobüsleri İşletmeleri (İDO) Genel Müdürü sayın Binalı Yıldırım.
Brifingde sayın Binalı Yıldırım’a bir soru sordum: "Maliyeti çok yüksek deniz otobüslerini üreten İskandinav ülkeleri, adalar ülkesi olmalarına karşın hızlı deniz otobüslerini neden kullanmıyor da biz 5 tanesini birden satın aldık? Hatta; turizm geliri zenginliğini adalar ülkesi olmasına borçlu olan Yunanistan bile bir tane kullanırken, salt Marmara için bizdeki bu yaklaşımın nedeni nedir? Gereksiz israf değil mi?
Aldığım yanıt şu: “Bu konuda ben değil de konuya vakıf arkadaşıma vereyim diyerek sorumu danışmanına yönlendirdi. Bu süreçten sonra bir daha Karayolu Güvenlik Kurulu toplantılarına gönderilmedim.. Her ne ise; demem o ki, proje adamı olmak ülkemde çok kolay. Yeter ki etrafında her yapılana inanan seçmen kitlen ve danışmanlar ordusu olsun..Adeta “Danışmanlar İmparatorluğu” ülkem..
Diyeceksiniz hep CHP’yi eleştiriyorsun, hani MHP? MHP beni ilgilendirmiyor.. Benim amacım CHP’nin güçlendirilmesi ve AKP’yi değil solu taşıması.. MHP’nin durumu belli yorum haddim değil kelli.. Şu kadarını söyleyeyim; Meral Akşener ile bu parti CHP’yi de geçer idi..
Öncelikle yukarıyı yazdım. Soncelikle de aşağıyı:“CHP Sözcüsü Selin Sayek Böke, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu suçladı ve CHP'deki görevlerinden istifa etti. Selin Sayek Böke, açıklamasında ''Atılması gereken adımlar 16 Nisan gecesinden başlayarak gereken siyasi kararlılık ve netlikle atılmamıştır. Katılımcı demokrasiye, sosyal demokrasinin evrensel prensiplerine inanan ve Türkiye’nin özgürlükçü demokrasiye kavuşmasının yolunun bu değerlerden geçtiğini düşünen bir siyasetçi olarak, gelinen noktada mevcut yönetim anlayışının parçası olmayı uygun bulmuyorum. Bu sebeple CHP Ekonomiden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı ve Parti Sözcülüğü görevlerimden istifa ediyorum'' ifadelerine yer verdi.”
Düşün kardeşim düşün; “CHP'de '5 dönem milletvekili olan' ve de CHP'nin, adeta efsane ismi haline gelen İlyas Kılıç'ın çocuklarından doktor Sinan Kılıç Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın belediye başkanlığı döneminde özel doktorluğunu yaptı. Sinan beyin oğlu Çağatay Kılıç ise AK Parti Samsun Milletvekili ve Spor Gençlik bakanı. Diğer oğlu Serdar Kılıç MGK genel sekreterliği görevini yürütürken, Önce, Türkiye'nin Tokyo ve ardından da Washington Büyükelçisi yapıldı. Serdar Kılıç’ı, geçen hafta (18 Mayıs 2017) R.T. Erdoğan’ın Tramp görüşmesi önce Washington Büyükelçiliği Rezidansı önünde yaşanan olaylardaki duruşu ile tanımıştınız…
Vesselam kısa kelam; CHP’nin efsane kimliği İlyas Kılıç amcanın ailesi AKP'nin vazgeçilmezleri oldu. Bana göre; CHP’nin değerlerine sahip çıkamadığı noktadaki politikasızlığı. Asla, AKP’nin başarısı değildir. Elbet bu noktada CHP ile bütünleşmiş ve efsane bir değeri de, “Ailesine CHP’lilik ruhu veremediği bağlamında” sorgulamak gerek. Bu yaşanan ‘belki abartı olacak ama’, İnönü ailesinin AKP’li olması kadar önemli.
Bu yaşananları dikkate alarak diyorum ki; “Selin Böke Hanfendiye hak veriyor ve söylediklerine bu cahil halimle ancak parmak basabiliyorum.”
TEKNOPOLİTİKALAR PLATFORMU
Sevket-che@hotmail.com.tr
evesbere@mynet.com
GSM: 0506 609 00 32
Yorumlar
Yorum Gönder