Şampiyonluğu Galatasaray da hak etti, Fenerbahçe de...
GALATASARAY’İN SÜPER VE 18. ŞAMPİYONLUĞUNU VE FENER’İ AYAKTA ALKIŞLIYORUM
12 Mayıs 2012
İlle de Fenerbahçe’yi, vallahi de Galatasaray’ı…
Galatasaray play-off’u da kazanarak bir sezonda iki kez
şampiyon oldu ve ilkler rekoru kırdı;
İlk yarı Galatasaray şampiyon.
Elbette ki Galatasaray FB’den daha soğukkanlı idi. Fakat bunu sipikerler FB’nin üstünlüğü olarak göstermesi ilginç geldi bana.
Buna değil yürek, gezegen ötesi evren dayanmaz. Gerçekten 100 yılın derbisi.
Elmander sakatlandı ve 26.dakikada Baros’a bıraktı. Elmander son 10 maçtır yoktu zaten 64 dakika daha olmasa ne yazar.
İkinci yarı Alexli, Gökhan Gönüllü, Mehmet Topuzlu FB Galatasaray’ı zorlar mı, göreceğiz ikinci yarı.
İkinci yarı da da, Galatasaray şampiyon. Çünkü, ikinci yarıda 0-0 bitti.
FB nedense, Galatasaray’dan taha tedirgindi. Durgun değildi, fakat atak hiç değildi. Taktik; Galatasaray’i üstüne çekip, arkasına top atarak yakalamaktı, fakat bu uyanıklığını yapamadı. Sözün kısası, FB, Trabzondaki gibi hucum futbolu oynayamadı.
Galatasar’a gelince; soğukkanlık ve dikkat vardı, taktik maktik yoktu. Süper finali bereberliklerle şampiyonluğa taşıyarak, bir ilki daha başardı. Aslında ilki ve sonu, çünkü bu futboldan soyut Play-Off seneye uygulanacağını zannetmiyorum.
Nerde uygulanıyor? İklim ve coğrafi koşulları nedeniyle Rusyada. Bir de, niçin uygulandığı anlaşılmayan, Belçika’da…
Evet, Aslan Kanarya’yi parçapinçik etmedi, fakat şampiyon oloduğu için FB'yi komaya soktu; 2011-2012 süper lig sezonunun, 12 Mayıs 2012 günkü Kadiköy’deki 0-0 beraberlikle. FB'nin son maçlarda kaybettiği bu 3. şyampiyonluk. Kesin büyük travma yaratır...
Şampiyonun adı, Terim’in Aslanları “Galatasaray”.
İyi ki maça ‘Ali Sami Yen Aslantepe Arena’da değildi. Saraçoğlu’nda oynayan GS, FB’yi yenerek( bu beraberlik milyon yenmelere bedel bir galibiyettir) şampiyon oldu.
Herkes çok uğraştı, ‘Şike abartısıyla’ örselenmiş defolu ve play-off’lu süper lig’i şampiyonluğunu almak için, fakat bu uğraşıdan Galatasaray yengi ile çıktı.
Normal sezon’un son 12 maçında, Galatasaray ve Fener yalnız kaldı. Her iki takım kendilerinden sonra gelenlere fark attı. Sonunda normal sezonu Galatasaray, sezon içinde büyük sıkıntılar yaşayan en yakin takipçisi Feneri 9 puan geçerek, şampiyon oldu.
Normal sezon sonrası gelen, anormal sezonda, yani play-off’da da, ilk iki maç sonrası GS ve FB yalnız kaldı .
Bence, tüm haksızlıklara ve zorluklara karşın, FB’nin başarısı, ayakta alkışlanacak bir birlikteliğin ve dayanışmanın ürünü idi ve herkes gibi alkışlıyorum da.
Galatasaray ağır basmaya başlayınca, devreye, önceki yazımda belirttiğim kimlikler, GS’in bitirmeye çalıştı, fakat güçleri yetmedi.
Durduk yerde demiyorum, fakat abartılı bir şekilde, Galatasaray’ı PFDK’ya göndermeleri, Terim’e 3 maç vermeleri, sonra ötelemeleri, bu bağlamdaki son varyasyonları idi.
Doğrudur. Galatasaraylıyım, fakat hasta değil, sağlıklı bir Galatasaraylıyım.
Galatasaray üzerinden, Türkiye’deki ve Dünyadaki futbolun açmazlarını, artı ve eksilerini, katkı ve zararlarını anlatmaya çalışıyorum, yıllardır. Futbol asalaklarını deklare etmeye çalışıyorum, ille de ‘dinden ve yoksuldan geçinirken’ futboldan da geçinmeye başlayan yeni futbol efendilerini ve de mafyalaşmış kulüpçülüğü anlatmaya çalışıyorum
Asla skor yazarı değilim(çünkü yazar olmak öyle kolay değil benim felsefeme göre, bakmayın sıradan kimliklerin bile yazar olduğuna), her Galatasaray maçı sonrası dediğim çizgide futbol yazan bir mühendis olmaya çalıştım. Şaka bir yana, benim diyen spor yazarlarından dahi fazla okundum. Ortalama okunurluğum günlük 3bin idi. O tantanalı, köşe yazarlarının kaçı bu okunurluğu yakalamıştır ki…
Galatasaray’ın şampiyonluğuna çok kimse üzülmüştür, kahrolmuştur. Hayır, Fener, Kartalı ve Trabzon taraftarlarını kastetmiyorum. Benim sözüm, Galatasaraylı olup, Galatasaray’ın başarısızlığında fırsat kollayanlara ve de özdeksel çıkarı için Galatasaray başarısında kahrolanlaradır.
Galatasaray: Muslera, Eboue, Semih Kaya, Ujfalusi, Hakan Balta, Engin Baytar, Melo, Selçuk İnan, Riera, Necati Ateş (Dk. 63 Aydın), Elmander (Dk. 27 Baros ) (Dk. 82 Gökhan Zan)
Fenerbahçe: Volkan Demirel, Orhan Şam (Dk. 88 Mehmet Topuz), Bekir, Yobo, Ziegler, Dia, Emre, Selçuk, Cristian (Dk. 75 Alex), Stoch, Semih (dk. 75 Bienvenu)
Sarı kartlar: Dk. 20 Dia, Dk. 69 Melo, Dk. 69 Yobo; Dk. 69 Emre Çolak, Dk. 72 Selçuk Şahin, Dk. 76 Emre Beleözoğlu, Dk. 78 Ujfaluji; dk. 82 Volkan, Dk. 82 Baros, Dk. 88 Ziegler
Kırmızı kartlar: Dk. 66 Dia, Dk. 80 Ujfaluji
Cüneyt Çakır maçı vasat yönetti. Kırmızı kartları yanlıştı.
Eeee, gezegenin en büyük derbisi Galatasaray-Fenerbahçe derbisini yönetmek, şampiyonlar ligi finalini yönetmeye benzemez, heyecanlanır insan. Cüney’te bu heyecan vardı.
Derbinin olaysız geçmesi, kesin Aziz Yıldırım işareti idi ve kutlarım, Aziz beyi.
Kadiköy’de şampiyon olmak, şampiyonluk kadar başarılı bir olay.
Son olarak, geçen hafta son dakikaya kadar oyunu bırakmayan BJK’nin çalıştırıcısı Tayfur Havutçu için:
Bence Tayfur Havutçu bu takımın başında kalmalı. Terim’de ilk maçlarında başarısız idi. Sabredildi ve Terim oldu. Havutçu’nun da başarılı olacağını düşünüyorum. Üstelik, beyefendi biri; ne söylediğini, lafın nereye gideceğini bilen haza(eksiksiz-kusursuz) beyefendi biri.
Bu yılkı sanal şike oyunları nedeniyle, Galatasaray’ın şampiyonluğuna sevinemiyorum.
1. Hafta (14-15 Nisan):Fenerbahçe 2–Trabzonspor 0,Beşiktaş 0 – Galatasaray 2
2. Hafta (21-22 Nisan):Galatasaray 1– Fenerbahçe 2, Trabzonspor 1 – Beşiktaş 0
3. Hafta (28-29 Nisan):Trabzonspor 2 – Galatasaray 4, Fenerbahçe 2 – Beşiktaş 1
4. Hafta (2-3 Mayıs):Galatasaray 0– Trabzonspor 0, Beşiktaş 1 – Fenerbahçe 0
5. Hafta (5-6 Mayıs):Trabzonspor 1– Fenerbahçe 3, Galatasaray 2 – Beşiktaş 2
6. Hafta (12-13 Mayıs): Fenerbahçe 0– Galatasaray 0, Beşiktaş 1 – Trabzonspor 1
ŞEVKET ÇORBACIOĞLU
ŞUTLUYORUM
evesbere@mynet.com
GSM:0506 609 00 32
GALATASARAY’İN SÜPER VE 18. ŞAMPİYONLUĞUNU VE FENER’İ AYAKTA ALKIŞLIYORUM
12 Mayıs 2012
İlle de Fenerbahçe’yi, vallahi de Galatasaray’ı…
Galatasaray play-off’u da kazanarak bir sezonda iki kez
şampiyon oldu ve ilkler rekoru kırdı;
İlk yarı Galatasaray şampiyon.
Elbette ki Galatasaray FB’den daha soğukkanlı idi. Fakat bunu sipikerler FB’nin üstünlüğü olarak göstermesi ilginç geldi bana.
Buna değil yürek, gezegen ötesi evren dayanmaz. Gerçekten 100 yılın derbisi.
Elmander sakatlandı ve 26.dakikada Baros’a bıraktı. Elmander son 10 maçtır yoktu zaten 64 dakika daha olmasa ne yazar.
İkinci yarı Alexli, Gökhan Gönüllü, Mehmet Topuzlu FB Galatasaray’ı zorlar mı, göreceğiz ikinci yarı.
İkinci yarı da da, Galatasaray şampiyon. Çünkü, ikinci yarıda 0-0 bitti.
FB nedense, Galatasaray’dan taha tedirgindi. Durgun değildi, fakat atak hiç değildi. Taktik; Galatasaray’i üstüne çekip, arkasına top atarak yakalamaktı, fakat bu uyanıklığını yapamadı. Sözün kısası, FB, Trabzondaki gibi hucum futbolu oynayamadı.
Galatasar’a gelince; soğukkanlık ve dikkat vardı, taktik maktik yoktu. Süper finali bereberliklerle şampiyonluğa taşıyarak, bir ilki daha başardı. Aslında ilki ve sonu, çünkü bu futboldan soyut Play-Off seneye uygulanacağını zannetmiyorum.
Nerde uygulanıyor? İklim ve coğrafi koşulları nedeniyle Rusyada. Bir de, niçin uygulandığı anlaşılmayan, Belçika’da…
Evet, Aslan Kanarya’yi parçapinçik etmedi, fakat şampiyon oloduğu için FB'yi komaya soktu; 2011-2012 süper lig sezonunun, 12 Mayıs 2012 günkü Kadiköy’deki 0-0 beraberlikle. FB'nin son maçlarda kaybettiği bu 3. şyampiyonluk. Kesin büyük travma yaratır...
Şampiyonun adı, Terim’in Aslanları “Galatasaray”.
İyi ki maça ‘Ali Sami Yen Aslantepe Arena’da değildi. Saraçoğlu’nda oynayan GS, FB’yi yenerek( bu beraberlik milyon yenmelere bedel bir galibiyettir) şampiyon oldu.
Herkes çok uğraştı, ‘Şike abartısıyla’ örselenmiş defolu ve play-off’lu süper lig’i şampiyonluğunu almak için, fakat bu uğraşıdan Galatasaray yengi ile çıktı.
Normal sezon’un son 12 maçında, Galatasaray ve Fener yalnız kaldı. Her iki takım kendilerinden sonra gelenlere fark attı. Sonunda normal sezonu Galatasaray, sezon içinde büyük sıkıntılar yaşayan en yakin takipçisi Feneri 9 puan geçerek, şampiyon oldu.
Normal sezon sonrası gelen, anormal sezonda, yani play-off’da da, ilk iki maç sonrası GS ve FB yalnız kaldı .
Bence, tüm haksızlıklara ve zorluklara karşın, FB’nin başarısı, ayakta alkışlanacak bir birlikteliğin ve dayanışmanın ürünü idi ve herkes gibi alkışlıyorum da.
Galatasaray ağır basmaya başlayınca, devreye, önceki yazımda belirttiğim kimlikler, GS’in bitirmeye çalıştı, fakat güçleri yetmedi.
Durduk yerde demiyorum, fakat abartılı bir şekilde, Galatasaray’ı PFDK’ya göndermeleri, Terim’e 3 maç vermeleri, sonra ötelemeleri, bu bağlamdaki son varyasyonları idi.
Doğrudur. Galatasaraylıyım, fakat hasta değil, sağlıklı bir Galatasaraylıyım.
Galatasaray üzerinden, Türkiye’deki ve Dünyadaki futbolun açmazlarını, artı ve eksilerini, katkı ve zararlarını anlatmaya çalışıyorum, yıllardır. Futbol asalaklarını deklare etmeye çalışıyorum, ille de ‘dinden ve yoksuldan geçinirken’ futboldan da geçinmeye başlayan yeni futbol efendilerini ve de mafyalaşmış kulüpçülüğü anlatmaya çalışıyorum
Asla skor yazarı değilim(çünkü yazar olmak öyle kolay değil benim felsefeme göre, bakmayın sıradan kimliklerin bile yazar olduğuna), her Galatasaray maçı sonrası dediğim çizgide futbol yazan bir mühendis olmaya çalıştım. Şaka bir yana, benim diyen spor yazarlarından dahi fazla okundum. Ortalama okunurluğum günlük 3bin idi. O tantanalı, köşe yazarlarının kaçı bu okunurluğu yakalamıştır ki…
Galatasaray’ın şampiyonluğuna çok kimse üzülmüştür, kahrolmuştur. Hayır, Fener, Kartalı ve Trabzon taraftarlarını kastetmiyorum. Benim sözüm, Galatasaraylı olup, Galatasaray’ın başarısızlığında fırsat kollayanlara ve de özdeksel çıkarı için Galatasaray başarısında kahrolanlaradır.
Galatasaray: Muslera, Eboue, Semih Kaya, Ujfalusi, Hakan Balta, Engin Baytar, Melo, Selçuk İnan, Riera, Necati Ateş (Dk. 63 Aydın), Elmander (Dk. 27 Baros ) (Dk. 82 Gökhan Zan)
Fenerbahçe: Volkan Demirel, Orhan Şam (Dk. 88 Mehmet Topuz), Bekir, Yobo, Ziegler, Dia, Emre, Selçuk, Cristian (Dk. 75 Alex), Stoch, Semih (dk. 75 Bienvenu)
Sarı kartlar: Dk. 20 Dia, Dk. 69 Melo, Dk. 69 Yobo; Dk. 69 Emre Çolak, Dk. 72 Selçuk Şahin, Dk. 76 Emre Beleözoğlu, Dk. 78 Ujfaluji; dk. 82 Volkan, Dk. 82 Baros, Dk. 88 Ziegler
Kırmızı kartlar: Dk. 66 Dia, Dk. 80 Ujfaluji
Cüneyt Çakır maçı vasat yönetti. Kırmızı kartları yanlıştı.
Eeee, gezegenin en büyük derbisi Galatasaray-Fenerbahçe derbisini yönetmek, şampiyonlar ligi finalini yönetmeye benzemez, heyecanlanır insan. Cüney’te bu heyecan vardı.
Derbinin olaysız geçmesi, kesin Aziz Yıldırım işareti idi ve kutlarım, Aziz beyi.
Kadiköy’de şampiyon olmak, şampiyonluk kadar başarılı bir olay.
Son olarak, geçen hafta son dakikaya kadar oyunu bırakmayan BJK’nin çalıştırıcısı Tayfur Havutçu için:
Bence Tayfur Havutçu bu takımın başında kalmalı. Terim’de ilk maçlarında başarısız idi. Sabredildi ve Terim oldu. Havutçu’nun da başarılı olacağını düşünüyorum. Üstelik, beyefendi biri; ne söylediğini, lafın nereye gideceğini bilen haza(eksiksiz-kusursuz) beyefendi biri.
Bu yılkı sanal şike oyunları nedeniyle, Galatasaray’ın şampiyonluğuna sevinemiyorum.
1. Hafta (14-15 Nisan):Fenerbahçe 2–Trabzonspor 0,Beşiktaş 0 – Galatasaray 2
2. Hafta (21-22 Nisan):Galatasaray 1– Fenerbahçe 2, Trabzonspor 1 – Beşiktaş 0
3. Hafta (28-29 Nisan):Trabzonspor 2 – Galatasaray 4, Fenerbahçe 2 – Beşiktaş 1
4. Hafta (2-3 Mayıs):Galatasaray 0– Trabzonspor 0, Beşiktaş 1 – Fenerbahçe 0
5. Hafta (5-6 Mayıs):Trabzonspor 1– Fenerbahçe 3, Galatasaray 2 – Beşiktaş 2
6. Hafta (12-13 Mayıs): Fenerbahçe 0– Galatasaray 0, Beşiktaş 1 – Trabzonspor 1
ŞEVKET ÇORBACIOĞLU
ŞUTLUYORUM
evesbere@mynet.com
GSM:0506 609 00 32
Yorumlar
Yorum Gönder