GALATASARAY’İN 2 EFSANE KAPTANININ MAÇINI TERİM KAZANDI(2-0)
İki efsane kaptan, yıllardır beraber yan yana omuz
omuza idiler, fakat kaçıncı kez karşı karşıyalar artık. Çim sahadaki
özgörevleri farklı artık.
Korkmaz
bir ara Galatasaray’ın başına da geldi, fakat başarılı olamadı. Dolayısıyla
çalıştırıcılık alanında efsane olması söz konusu değildi. Ama, kaptanlık bağlamında
ikisi de efsanedir. Kaptanlıktaki efsaneliklerinin
derecesini karşılaştırırsanız, Bülent Korkmaz’ın efsaneliği öne çıkar, tıpkı
Terim’in çalıştırıcılığındaki efsaneliğinde olduğu gibi. Eğer salt ikisinin
efsaneliğini karşılaştırırsanız, elbette ki Fatih Terim derim. Derim, çünkü
Bursaspor’a gitmekten son anda vazgeçen ve 1994’lerde Terim’in öğrencisi olarak
efsaneleşen Korkmaz, kendisini efsane yapan Şampiyon Kulüpler kupası ve Avrupa
süper kupasının mimarı Fatih Terim’dir. Bitmedi; ‘Galatasaray’ın 2000 yılı Avrupa şampiyonu olması nedeniyle 1000 yılda verilen
“Milenyum Kupası”nın gezegenimizdeki tek takım olan Galatasaray’ın kaptanı
olmasının mimarı da Fatih Terim’dir. Kısacası, o’nu efsaneleştiren kimlik
efsane Terim’dir ve Terim’in efsanevi kimliği Korkmaz’ın efsanevi kimliğinin
önündedir.
Durdurun
beni yoksa; “Terim eğer Şampiyonlar Lig kupasını da kaldırır ise, değil
heykelini, tarihteki Türk büyükleri arasına girer ve geleceğin de Başbakanı
olur.” diyerek, bazı dostları öfkelendireceğim.
Benim
korkum, Abdullah Yılmaz’ın bir GS maçına verilmesi ve futbol baronlarının GS-FB
üzerinden bir balans ayarlaması yapmaları.
Evet,
hakemler çok sırıtan hatalara neden olmaya başladılar.
Maça
Galatasaray, son günlerdeki korkunç ataklarıyla girdi. Futbolcular adeta,
‘biran önce bu ligi bitirip, Galatasaray’ın dünya markası parlatmaya gidelim’
dercesine aceleciydiler.
4-4-2,
4-3-2-1, 4-5-2-1, 4-2-2-2; sistemlerden hangisiyle oynadı derseniz, Terim
sistemiyle ve onu besleyen Drogba sistemiyle oynadı derim. Terim öz felsefesi
toplu hucum ve toplu defans. Aslında Terim, takımda sürekli oynayan 11’deki
topçu sayısı artınca, hucum sayısını artıracak bir oyun sistemi uygulayacak,
uygulamasına da yine işin içinde Terim kurgusu olacaktır, elbette ki.
Drogba,
Sneijder, bu oyuncular artık kendi güçlerini kazanarak Galatasaray ile tamamen
bütünleştiler, oyuncularla kaynaştılar. Bunları durdurmak zor. Korkmaz’ın
bunlardan korkmaması oyunu daha da
güzelleştirdi.
Galatasaray
30 Mart 2013 günkü Spor Toto Süper Ligi’nin 27 maçın 22 dakikasında; Drogba
sağdan müthiş indi, Burak’ı gördü, o da Kaleci Eduardo’nun kapattığı solundan durumu 1-0 yaptı. Yine,
Drogba sahnede; 34’te Eboue’yi görüyor, o da Burak’ı, Burak da fileleri görmekte
zorluk çekmiyor. Burak’ın 18. Golü Galatasaray’ı 2-0 öne geçiriyor. Bu ara
Sneijder’in şutu direkte patlıyor ve devre böyle bitiyor.
İkinci
devrede öyle bitiyor, çünkü Galatasaray öyle istiyor. Daha doğrusu Real Madrit
Maçı nedeniyle rölantide oynadılar.
Bülent
Korkmaz ve İBB’nin işi zor.
İBB’nin
önde oynayan oyuncusu Zenke. Eski Samsunsporlu Zenke FB’ye giden Webo’nun
yerini doldurması olası değil, dolayısıyla Bülent Korkmazı güldürmesi..
Galatasaray: Muslera - Eboue
- Semih - Dany – Hakan Balta( 83’te Amrabat) - Hamit - Felipe Melo(Dk. 78 Sabri
Sarıoğlu) - Selçuk İnan - Sneijder(Dk. 59 Riera) - Burak - Drogba
İstanbul Bşb : Eduardo - Geraldes - Can - Metin - Ekrem - Tom - Serhat - Mahmut - Efe - Doka - Zenke
İstanbul Bşb : Eduardo - Geraldes - Can - Metin - Ekrem - Tom - Serhat - Mahmut - Efe - Doka - Zenke
"Galatasaray
Efsanelerini Anıyor, Türk Telekom Dünyaya Duyuruyor" projesi
kapsamında Efsanelerini
anmaya devam ediyor. Bir dönemin yıldız sağ kanat oyuncusu Öner Kılıç’a(1975-1987)
onurluğunu(Fr. Plaket) verdi.
Öner Kılıç için Galatasaray sözlük
şunları yazıyor: “Futbola 1968 yılında
ankara'nın Yenimahalle takımında başladı. 1972-75 yılları arasında Kırıkkale forması
ile şampiyonluk yaşadı. 1975 yılında Alp Yalman'ın çabaları ile Kırıkkale’den Galatasaray’a
geldi. Fenerbahçe’nin 450 bin liralık teklifini reddeden öner kılıç, 10
bin liraya Galatasaraylı olmayı tercih etti. 11 yıl boyunca Galatasaray’da sağ
açık oynadı. Tomislav İviç'in teknik direktörlük yaptığı zamanlarda Türkiye’de
ilk kez sağ kanat oyuncusu olarak oynatıldı ve çok başarılı oldu. Kanat
oyuncusu olduğu için çok tekme yedi, ama topu topu 2 kez sarı kart gördü. Attığı
çalımlar ve yaptığı (çoğu zaman da yapamadığı) ortalarla meşhur oldu. bek
oyuncularına, özellikle sol beklere çok çektirdi.19 kez milli formayı giydi.
transfer mevsimlerinde kulübe hiç zorluk çıkartmayan kılıç, hep boş mukaveleye
imza attı. 1986 yılında Kayserispor’a kiralanıp orada bir sezon
oynadıktan sonra, 1988 senesinde jübile yaparak futbol hayatına nokta koydu.”
Bu
Rasim’lerin hepsi mi Galatasaraylı oluyor. Babamın çok sevdiği Arhavi Sidere köyünde beraber büyüdükleri
Rasim Gürkan amca müthiş bir Galatasaraylı idi. Oğlunun birinin adını Turgay
Şeren’in adını koymuştu. İstanbul Beyoğlu’ndaki dükkanında Galatasaray
resimleri eksik olmazdı. Emmoğlu Rasim de Galatasaraylı. Samsunu 19 Mayıs
Lisedaşım Rasim Öztekin, Rasim Ozan Kütahyalı, hepsi sağlıklı birer
Galatasaraylı. 26 Şubat 1978 günü Eskişehirspor’u 1-0 yendikleri maça
Galatasaray şu 11 ile sahaya çıkmış: “ Bahattin Demircan, Cüneyt Tanman, Ridvan
Kılıç, Müfit Erkasap, Fatih Terim, Erdğan Arıce, Mehmet Oğuz, Gürcan Aday,
Gökmen Özdenak, Tacettin Ergürsel ve Öner Kılıç”
Öner
Kılıç, Gökmen(20), Tacettin(5) ile
takımın en golcüleri arasında.
http://blog.milliyet.com.tr/aslan-kaciyor--kartal-ve-kanarya-kovaliyor/Blog/?BlogNo=401733
ŞEVKET ÇORBACIOĞLU
ŞUTLUYORUM
sevket-che@hotmail.com.tr
evesbere@mynet.com
GSM: 05066090032
Yorumlar
Yorum Gönder