DROGBA HAVAYI, HAMİT DİREKLERİ DÖVDÜ GÖKHAN KIRMIZI GÖRDÜ GALATASARAY ŞOK OLDU(0-1)
Süper Lig’in 25. Haftanın açılış maçı ‘Dünyadaki emekçi kadınlar günü’, yani 8 Mart 2013 tarihinin cumasında, Ali Sami Yen Aslan Tepe Arena’da oynandı.
Gençlerbirliği maçında;
Oyun sitemi iyi değildi(4-3-2-1-). İkinci yarı değil tek forvet bir ara 3 forvete döndü. Terim bir türlü oyun sistemini oturtamıyor.
Oyuncular iyi idi, çünkü, bir oyuncu başka ne yapabilir ki? Topu elle kaleye sokacak değil ki. Hamit’i iki şutu direkten dönüyor. Drogba penaltıyı..Her ne ise, yazının ilerliyen satırlarında işleriz bunları.
Taraftar iyi idi.
Sonuç iyi değildi.
Dolayısıyla ben de iyi değildim.
Evet; Çünkü atak üstüne atak yapan, Galatasaray arena’da çıktığı 50. Resmi maçın ilk yarıdaki 47 dakikasında gol atamadı. Gençlerbirliği’nin gol atması söz konusu değildi, çok kötü idi.
Geçen hafta berabere kalmış iki takım berabere karşılaştı ve ilk yarı berabere bitti.
Ve de ikinci yarıya 0-0 ile başlayacak.
GS, geçen haftada bir başka siyah beyaz takım, Es-Es ile Eskişehir’de yaptığı maç 0-0 bitmişti. O maçta, orta sahada çok kötü idi. Bu kırmızı siyah Gençler maçında ise orta sahada müthiş oynadı. Defansta da, ofansta da iyi idi, ama şansızdı. Niçin? Çünkü Burak çok kötü idi. Tek forvet oynayan GS’in ofansta iyi olması olası mı? Değil, fakat Eboue ve Hamit, atak bindirmelerle adeta ofansın sırıtmasın önledi. Defansta, Özellikle Gökhan Zan başarılıydı.
Bu yıl gol atamayan Hamit, yine direğe takıldı. 12. Dakikada öyle müthiş şut çekti ki, ben direk çöktü zannettim, Hamit çöktü.
Evet, Gökhan Zan iyi oynadı. Hamit iyi oynadı. Sol ve sağ ayağını müthiş kullanan Sneijder fena değildi. Sneijder, soldan inerek sol ayağıyla öyle vurdu ki, kaleci de öyle kurtardı, yani ikisi de müthişti. Durmak bilmez sağ kanat bindirmeleriyle Eboue çok iyi idi. Selçuk durgun ve yavaş. Emre ise iyi değildi. Burak ise hiç iyi değildi. 44. Dakikada, boş kaleye topu yuvarlayamadı. O pozisyon sonrası, tanımayanlar ‘bu tomruk kim?’ sorusu sorarlardı.
GS tek forvet oynadı. İkinci yarı Burak’ın yanına Drogba’yı verip çift forvete dönebilir. Döndü de, hatta Umut’u da alarak 3’lü forvete döndü.
Eğer siz büyük takım olmak istiyorsanız; starsız da oynamalısınız ve kazanmalısınız. Drogba birinci yarı yoktu, fark eden ne oldu? Hiiiç. İyi de niye transfer edildi? Örnek alınsın diye. Çünkü adam, hala kendini kanıtlamaya çalışan topçular gibi çalışıyor. Fakat, bu maçta bu özelliğini gösteremedi.
Galatasaray ikinci yarı da aynı atak futbolunu oynadı. Hamit bir kez daha direği nişanladı, fakat gol ile nikah yapamadı. Bu sezon hiç gol atamayan Hamit’in bu direkten dönen en az 7. Şutu. Muslera çok iyi bir kaleci,. Maçın bilmem kaçıncı dakikasında Özgür’ün kafasını benim diyen kaleci çıkaramazdı, ama o çıkardı çünkü hep benim diyor maçlarda. Emre çok kötü oynadı. Doğrusu isteksizdi. Sanki onda, artık ben bu takımda oynatmayacaklar moralsizliği ve isteksizliği içindeydi.
Eboue’ye gelince. Terim uyarmış olacak ki, kendine gelmiş. Bu maçta çok iyi idi. İyi Sabri’den bile iyi idi. Yalnız, öyle bir hata yaptı ki, GS’ın gol yediği ana, gol önce golü atan Vleminckx topa rahat kafa vurabilmek için, Eboue’yi itekleyip kafaya çıkmasını engelliyor ve kafa vurabilmesi için kendisine pozisyon hazırlıyor. Bu gol; hangi otorite ‘gol idi’ derse desin bana göre asla gol değildi. Fakat, en ufak harekette, yerlere kendini yapıştıran ve timsah gibi dönen Eboue, o durumda darbeden sonra gecikmeli olarak kendini atarak pozisyonun ve kendisinin inandırıcılığını yok etti. Ve hakem Özgür Yankaya da golü iptal etmedi.
“Fatih Terim, zaman-zaman yaptığı hatayı bu maçta da yaptı” demem ne kadar doğru olur bilmem. Fakat şu bir gerçek ki, uzaktan da olsa takımı yönlendiren ve biçimlendiren Terim’dir. Hocam be, Melo gibi bir adam kesilir mı? Eskişehir maçında tek iyi Hakan Balta’yı neden kestin? Sabri’yi kesmen bile bana göre hata idi. Hata idi, çünkü gol öncesi Eboue’nin yaptığını asla yapmazdı. İkinci yarı, takımın en iyilerinden biri olan Hamit’i ve Sneijder’i nasıl çıkarırsın. Eğer bunlarlar dahlilin yok da, bunları Hasan şaş yaptıysa, Hasan’dan asla çalıştırıcı olmaz. Sneijder Ambrabat’dan daha iyi şeyler yapardı.
56’de Emre ve Senijder’in yerine Umut ve Ambrabat girdi, 64’de Hamit’in yerine Drogba…İnanın, aynı oyuncularla devam etsbeydin hoca bu maç alınırdı. İkinci yarı oyuna giren Umut hiçbir şey yapamadı. Drogba haksız verilen penaltıyı atamadı.
Penaltı olmazdan önce, aklımdan “ Bir penaltı olursa, Drogba bu penaltıyı kaçırır ise seyreyle gümbürtüyü” diye geçirdim. Seyreyledik de. Çünkü penaltıyı kaçırdı. Topu koyduğu yer resmen çukur. Sen yılların topçususun, dünya devsini, neden orayı hakeme işaret etmezsin. Sonradan zemini gösterdi, hata çukura öfkeyle şut bile attı. Aslında Drogba haklı, çünkü zemin-zemin değil. Galatasaray şampiyonluğu kaybeder ise, bu zeminsizlik yüzünden kaybedecek. Koca GS zemini düzeltemedi.
Ve GS, tek atakla kaleye gelen Gençlerbirliği’ne yenilerek büyük bir darbe aldı. Gençlerbirliğ başkanı İlhan Cavcav bile; “Ben bu kadar kötü, bu kadar şanslı bir Gençlerbirliği seyretmedim” diyerek, Galatasaray’in müthiş şansızlığını onayladı.
Özgür Yankaya için ne diyebilirim ki? Hakem, verdiği golün travmasını yaşıyordu ki, Drogba’ya yapılan hareketi penaltı verdi. Galatasaray’ı yakmak isteyen hakem GS’a neden penaltı versin ki? Gökhan Zan’a gösterdiği kırmızı kart büyük yanlıştı. Yumruk atıldığı söylenen Petroviç bile “Gökhan bana vurmadı” diyebildi.
Galatasaray için geri sayıma başladı artık. Çünkü 9 maçı kaldı. Ben bu yenilgi sonrası hayli endişeliyim, çünkü TFF ve MHK biraz değil, epey hata yapıyor. TFF, MHK yanlışlarına Galatasaray yanlışlarını da eklediniz mi, bu sene GS zor… BJK’nin son salisede attığı gol ile FB’yi 3-2 yendi yenmesine fakat, MHK başkanı Zekeriye Alp’in; “Ben Beşiktaşlıyım, o’na çok hakem hataları yapıldı, bu beni çok üzüyor” söylemi kafalarda hayli soru değil, soru kümeleri bıraktı.
O maçta, FB’nin hakkı resmen yendi. Durum bu olmasına karşın, AB’liliğiyle bilinen ünlü bir işadamı hemşerimin TV’sindeki spor programında, BJK-FB maçını değil de, GS masaya yatırıldı. Neymiş efendim GS iflas etmiş, GS sermaye Piyasası Kurulunca izlemeye alınmış, çünkü borsada hile yapıyormuş..İşte bu benzeri duruşlar bende endişe yaratıyor. Düşünün, ben BJK tribünlerinden geldim diyen Fırat Aydınus Trabzon-BJK maçına atanabiliyor.
Galatasaray’ın bu haksızlıklara gereksinimi yok, o kendisine fazlasıyla haksızlık yapıyor.
Hakemler: Özgür Yankaya, Volkan Narinç, Selçuk Kaya
Galatasaray: Muslera, Eboue, Semih Kaya, Gökhan Zan, Riera, Hamit Altıntop (Dk. 65 Drogba), Yekta Kurtuluş, Selçuk İnan, Emre Çolak (Dk. 57 Amrabat), Sneijder (Dk. 57 Umut Bulut), Burak Yılmaz
Gençlerbirliği: Ramazan Köse, Serkan Kurtuluş, Aykut Demir, Kulusic, Tosic, Tomic (Dk. 66 Ekigho), Petrovic, Özgür İleri, Jimmy Durmaz (Dk. 89 Artun Akçakın), Azofeifa, Vleminckx (Dk. 90+4 Curri)
Gol: Dk. 60 Vleminckx (Gençlerbirliği)
Kırmızı kart: Dk. 87 Gökhan Zan (Galatasaray)
http://blog.milliyet.com.tr/galatasaray-i-es-es-in-elinden-kalecisi-ve-kalesi-kurtardi/Blog/?BlogNo=404982
ŞEVKET ÇORBACIOĞLU
ŞUTLUYORUM
sevket-che@hotmail.com.tr
evesbere@mynet.com
GSM: 05066090032
Yorumlar
Yorum Gönder