Bilindiği gibi; Mart 2013’te 3. Köprü inşaatın Sariyer’deki ayak temelleri habersizce atıldı. Ardından, adını “Yavuz Sultan Selim Köprüsü” koydular ve 29 Mayıs gününü ikinci temel atma tarihi olarak belirlediler. Belirlediler, çünkü; 29 Mayıs Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethettiği kutsal gündü.Evet;İstanbul’u var eden, yeni bir çağın temelini atan; Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethettiği tarih olan 29 Mayıs 1453 kutsal fetih gününü, ideolojilerine eklemlendirdiler.
3. Köprü için 3 bin ağaç kesilecek diyenler, yaklaşık 3 milyon ağaç katletme noktasına geldiler.
Evet; 3. Boğaz köprüsü ve Kuzey Marmara Otoyolu için, İstanbul’un Demirciköy ve Üskümrüköy’deki çam ağaçlarıyla donanımlı ormanlık alanlarını yok ediyoruz.
“3’üncü köprü maliyeti söylenenin üzerine çıkar ve de kesilen ağaçlar eski kömür ocaklarına taşınmaz ise davacı olacağım!” demiştim, sözümden dönmedim, yine davacıyım, ama; vicdanımın, yüreğimin ve beynimin sarayında davacıyım, Adliye sarayında değil.. Neden mi? “Siz açacağınız dava ile hukuk savaşını kazanacağınızı ve yok ettikleri doğayı geri getireceğinizi mı zannediyorsunuz, onların sarayında?” Nedeninin az da olsa anlamışsınızdır.
- Birinci köprü yapılınca, ağabeylerimiz; "Birinci köprü, ikinci köprüyü gerektirecek" dediler.
- İkincisi yapılınca, bizler "İkincisi üçüncüsünü" gerektirecek dedik.
- Üçüncüsü; yapılıyor ve çocuklarımız "Üçüncüsü, Dördüncüsünü gerektirecek" diyor.
- Dördüncüsü yapılırken, torunlarımız; "Dördüncüsü, beşincisini gerektirecek" diyecek.
- Anlaşılan bu saldırı bitmeyecek ve birilerinin boğazı adına, cennettin dünyadaki izdüşümü, "İstanbul Boğazı" köprülerle örülecek.
- Ve; torunumuzun torunu ‘İstanbul Boğazını’ göremeyecek.
- Gelin, şu köprülerle zaman kaybetmeyi bırakalım ve 'İstanbul Boğazını tümden beton örtü ile kapatıp, 'dolara ulaşmak için doğaya eziyet edenlere kolaylık sağlayalım (29 Mayıs 2012).
İkincisi; “Bizler kentlerin çehresini değiştiriyoruz” diyorlar. İşte İstanbul’un bunlar zamanındaki çehresi:
Boğaz’ın ‘Doğal SİT alanlarından, nüfusun olmadığı Çamlıca Tepesi’ne, 37 bin cemaat kapasiteli, 15 bin 40 metrekareye yayılacak, Mimar Sinan çakması “Çamlıca Camii”..
Ekoksistemi yok edecek olan; Maltepe Dolgu Alanı Düzenleme Uygulama Projesi..
3. Boğaz Köprüsü, İhsaniye’de başlayıp, Garipçe’deki köprü ayağına dek uzanan Kilometrelerce ormanlık alanı yok eden ve yeni kentsel alan arsaları üretecek olan; 3. Boğaz Köprüsü. Doğrusu Mezhep ayrımını çağrıştıran, Yavuz Sultan Selim Köprüsü.. UNESCO’nun Dünya Kültür Mirası Listesi’ne aldığı Tarihi Yarımadaya-Haliç’e yapılacağı için, UNESCO’nun yerine cam tüp şeklinde yüzeyden geçen bir köprü yerine; 13 metre yükseklikteki ucube ‘Haliç Metro Geçiş Köprüsü’..
İşte, yeşili yok eden, insana korku salan, bilimkurgu kentlerin gri renkli İstanbul çehresi. Her şeyin çehresini ideolojileri doğrultusunda değiştirenler, çehreleri kızarmadan; Rize’de kadınlar ve erkekler için ayrı-ayrı olimpik havuz yapılacağını açıklayabiliyorlar.
ŞEVKET ÇORBACIOĞLU
TEKNOPOLİTİKALAR PLATFORMU
evesbere@mynet.com
sevket-che@hotmail.com.tr
GSM: 0506 609 00 32
Yorumlar
Yorum Gönder