DEPREM ELAZIĞ’I DA VURDU
Evet, bugün saat 04.32'de Elazığ'da merkez üssü Başyur İlçesi'nin Karakoçan Köyü olan Righter ölçeğine göre 6.0 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Elazığ kent merkezi ve ilçelerinin yanı sıra Tunceli ve Diyarbakır’da da hissedilen deprem sonrası büyük panik yaşandı. Sarsıntıyla birlikte yataklarından fırlayan vatandaşlar, kendilerini sokaklara attı. Depremin merkez üsüne yakın yerleşim yerleriyle irtibat kurulmaya sağlanıyor. Kaybettiğimiz insan sayısı 41’e yükseldi…
Eğer ki merkez üssü kent merkezlerinde veya yakınında olsa felaketlerini efendisi büyük kayıplar verditecek.. Öylesine acımasız ve de sinsi ki, dünyanın en güçlü çenesine sahip sırtlan gibi nerde, ne zaman ortaya çıkıp doğayı ve doğanı çenesinin arasına alacağı bilinmiyor.. Gezegenimizde iki olgu sürekli kendisini değiştiriyor; gezegenimiz ve üzerindeki canlılar; yalnız bir farkla, gezegenimiz soğuyayarak katılaşıp değişirken, canlı, özellikle insan hem değişiyor hem de gelişiyor.
Gelişenin değişeni etkilemesi ve de yönlendirmesi gerekirken, bu gerçekleşemiyor, çünkü değişen gezegenimizin gücü asla insan gücü tarafından değiştirilemiyor, ancak gücünün verdiği zararın etkisi/şiddeti azaltılabilir, alınacak önlemlerle… Bu önlemleri “Deprem Manifestosu”nda sıralamıştım; inadına ‘yetkili konumundakilere’ okutmak adına:
http://www.ivmedergisi.com/deprem-manifestosu-sevket-corbacioglu.html
Merkez üs kırsal alanda…Salt burada yakalayabildiklerine zarar vermiş. Biliyorsunuz Deprem benzer konum ve şiddet ile 2000 yılında Çankırı kırsalında kendisini göstermiş, fakat büyük zararlar veremiyerek kendi üssüne çekilmişti.. Kırsal kesim için önerdiğim deprem önlemlerini “deprem manifestosu’nda okuyabilirsiniz…
Yaşanmış bir anektod’a yer vermek istiyorum. Afet İşleri Genel Müdürlüğünde çalışan Jeolog bir ağabeyim anlattı. “İnan yılını zor anımsarım, çünkü o denli gittik ki o deprem hatlarına..Yıllar önceydi, Erzincan depremi nedeniyle bölgedeyiz. Genelde kırsalı vurmuş deprem. Köylere ulaşım güçlüğü yaşanıyordu, çünkü kış nedeniyle havalar elverişsizdi..Askeri araçlarla ulaşılamayan köylere geldiğimizde, insanların iki gruba ayrılarak eli-kolu, kafası sarılı birbirlerini kolladıklarını gördük..
Öğrendik ki, depremden çok kendileri birbirlerine zarar vermişler. Nedeni askeri heliköpterin attığı çadırlara sahip çıkmak. Anlayacağınız az sayıdaki çadırları sahiplenmek için için birbirleriyle kıyasıya kavga etmişler..Çadırları kuramıyorlar çünkü, çadırların direkleri bir grubun, çadır bezleri de bir başka grubunu elinde…”
Yetkililer bunun önlemini çok önceleri alamaz mıydı?.. O zaman da almamış, şimdi de almamış; çünkü son yirmi gündür Elazığ ve çevresindeki 30’ya yakın artçı deprem tarafından yetkililer sürekli uyarılmasına karşın, uykularından vazgeçmemişler..Bence asıl tehlike, deprem üssünden çok, yetkililerin aymazlık üssü.. Lütfen sayın yetkililer, şu “Deprem Manifestosu’nu bir okuyun..
http://blog.milliyet.com.tr/Sesimi_duyan_var_mi____/Blog/?BlogNo=197313
Yorumlar
Yorum Gönder