TÜRKİYE TAM DA KISKANILDIĞI DÖNEMDE MAYALAR KIYAMETİ KOPARDI
‘2013 e girerken kıskanılan ülke Türkiye’ gerçeğini gören Mayaların, 21 Aralık 2012 için Mayaladıkları kıyamet, hiç de etik değil: Anımsayın; Harold Camping adında bir rahibin 21 Mayıs 2011’de ‘Amerika saatine göre 18:00’de kıyamet kopacağı savını. 22 Mayıs’ta yaşamın devam ettiğini görünce, çark edip ‘kıyameti’ 21 Ekim 2011 tarihine ötelemişti.
Bugünlerde ise, 21 Aralık 2012 Cuma günü saat 14.27’de Maya kıyametini bekliyoruz. Acaba, Mayalar da, öteleyemez mi kıyameti? Ülkem biraz kıskanılsın istiyorum da.. Eğer bunu da atlatırsak; devreye benim kıyametle ilgili kehanetim girecek.
Benim kehanetim; Maya Kıyamet senaryosunu tamamlayan bir kehanet. O da şu; 21 Aralık 2.000.012(iki milyon 12)’de, dünyamızın kimyasını bozan tüm ödlekler dünyamızdan temizlenecek. Nasıl mı? 21 Aralık’ta Türkiye’nin Şirince , Fransa’nın Bugarach köyüne ve Kıbrıs’a kaçarak kıyametten kurtulacağını sananların torunları, gizemli bir enerji tarafından vakumlanacak ve ödlekler gezegenine bırakılacak.
Yıllar önce idi; küçük grubu olan bir dine inanan kişi, ‘bize katılırsan 2000’de kopacak kıyametten etkilenmeyeceksin’ demişti. İnancına göre; cennet aslında ayaklarımızın altındaki gezegenimizmiş. Burada, çıkar savaşları yüzünden cehennemi yaşanıyormuş-ki çok doğru-. İşte tüm bu kötülükler ve kötüler 2000’deki kıyametle ortadan kalkacak ve dünyamız cennete dönüşecekmiş. Ben de, arkadaşa; tamam anlaştık, fakat 2000’de kıyamet kopmaz ise, o zaman ben senin kıyametin olurum’ diyerek gülmüştük.
Şimdi karşımıza 21 Aralık 2012 kıyamet senaryoları çıkarıldı. Nedir 21 Aralık 2012 kıyamet senaryosu? 21 Aralık Maya takviminin sonu. Bu son takvimde, kıyamet kopacak ve kötülükler sonlanacak. Yani, gezegenimiz kötülerden temizlenecek. Siz yeter ki; 21 Aralık günü, Şirince, Bugarach ve Kıbrıs’ta olun ve yanınızda bir adet olsa da, R-cep(gilleri) taşımayın.
Evet, Şirince, Bugarach ve Kıbrıs’a sığınanlar kurtulacak.. Mayalar; bunu M.Ö 1800’lerde söylemiş. İşin gizemi burada. Burada, çünkü; Harold Camping’in ve bana bir arkadaşın söylediği yakın zaman kıyamet senaryosu ile Maya senaryosunun ilgisi yok. Maya’lar bunu, bundan tam 3812 yıl önce öngörmüşler.
Beni düşündüren olgu; günümüz üstün teknoloji ve bilim çağı olan 21. Yüzyılda düşünülemeyenlerin Mayalar tarafından 3812 yıl önce nasıl düşündüğüdür. İkincisi; böylesi güçlü bilgi bırakan Mayaların iz bırakmadan çekip gitmesi. İnsan bir Allaha ısmarladık der..
Acaba diyorum, bunlar; başka bir gezegenin akıllı formatları(canlıları) olarak gezegenimizin düşün yapısını onarmaya mı gelmişlerdi? Gezegenimizin bencil ve çıkarcı düşün yapısını onaramayacağına anlayınca, onarmaktan vazgeçmiş olabilirler mi? Daha doğrusu; düşün yapılarını değiştiremedikleri insanların büyük çoğunluğunu 21 Aralık 2012’de iptal edecek takvim raporunu bırakıp gitmiş olabilirler mi?
Gel de, şimdi gitme Şirince’ye? İnce-ince düşününce gidilmesi gereken yer Şirince. Şirince’yi bilirim; az nüfuslu şirin bir köy. Hıristiyanlığın kutsal düzlemi kabul edilir. Şarapçılığı bu nedenle ünlüdür.
İnsanlar, akın-akın, sakin-sakin Şirince’ye gidiyor. Sizler sakın gitmeyin, yer bulamaz, açıkta kalırsınız. Ben ve ailemin buraya(Şirinceye) gitmesine gerek kalmayabilir. Yani, bizim kurtulma konusunda bir şansımız olabilir.
Şöyle ki; Türkiye'nin yüksek çözünürlüklü (yüksek tanımlamalı, izletme gücü yüksek) yerli keşif uydusu (yalan, her şeyi Çin’e yaptırdık, tıpkı Hızlı tren projesi gibi) Göktürk-2’yi, Çin'deki Jiuquan Fırlatma Üssü'nden Türkiye saati ile 18.13'de uzaya fırlatan, fırlatmalar Şirince olayı ile ilgili bir uzay genelgesi yayınladılar. O genelgeye göre; Şirince’de, salt kalanlar değil, daha önce Şirince’ye gidenler de kurtarılıacaklar. Bu demektir ki ben ve ailem de kurtulacak, çünkü biz oraya 2006’da gittik.
105 araçlık konvoy, 20 zırhlı araç ve 2 tane binlik polis eşliğinde gösteri yerine gidip, uzaya fırlatılışı ‘elindeki cep telefonuyla, sanki kendi üretmiş gibi’ izleyen, protesto eden öğrencilere saldıran, birini komaya sokan ve yaralı öğrencileri hastanelerde dövdürten R-Cep’ten Allah razı olsun; Şirince genelgeleri sayesinde; ülkemdeki zulümlerden, Maya gemisiyle maaile kurutulacağız.
Şirince’ye; 14 Temmuz 2006’da gitmişim: Dağdaki Efes diye tanımlanan eski adı Kırkınca ve Çirkince olan Şirince’ye gitmek için, Selçuk çıkışından hemen sonra, adeta Karadeniz’de dağ tırmanışına geçiyorsunuz. Zeytin, dut ve Şeftali ağaçları ve uzum bağlarını izleyerek tırmanıyorsun. Sizi ilk karşılayan tepedeki metruk kilise oluyor.
3512 yıllık bir geçmişe sahip Şirince, gerçekten şirince bir yer. Tarifi olanaksız bir doğa güzelliğine sahip. Bazıları Tepedeki Efes diyor. Köy; Beylik, Kartal, kayser ve Eleman dağlarıyla çevrili; yeşilin, gökyüzü maviliğiyle oluşturduğu görsellik, doğanın zirvede oluşturduğu doyumsuz bir tablo gibi karşınızda. En iyi, şarap ve zeytin yağı burada yapılıyor.
Tarihe düşen kayıtlara baktığınızda; tipik bir ege köyü olan Şirince’nin; Ephesos (efes)’teki çeşitli zulümlerden kaçan ilk Hıristiyanlar tarafından kurulduğunu öğreniyorsunuz. Yöre halkı; Meryemana’nın son günlerini Kudüs’te geçirdiğini savunan Ortodoks kilisesine bağlı olmalarına karşın, bülbül dağındaki Meryemana’nın evinin varlığına inanıp, köyden 17 km uzaklıktaki bu yeri, Meryemana’nın ölüm tarihi olan her 15 ağustos’ta, beş saat yürüyerek ziyaret etmeleri düşündürücü geldi bana.
Şirince’nin bir adı da ‘Kırkınca’. Efsanevi bir çağda dağlara vuran 40 kişiye rastlanmış. Şirince köyünün sınırları içinde tam 40 tane kilise ve manastır kalıntısı bulunuyormuş. Kırkınca adının bu 40’lardan geldiği söylenir. Üstelik Meryem Ana'nın mezarının bu bölgede yani Bülbül Dağları'nda olduğuna yönelik yaygın bir düşünce var.
Bu dinsel gizeme sahip olmasından dolayı Şirince, 21 Aralık 2012 kıyamet senaryoları içinde mi yer aldı dersiniz?
Şirince’nin sırtını dayadığı Maden Dağı, “M” şekliyle Mayaları simgeliyormuş. Maya takviminde; 21 Aralık 2012 günü Sümerler tarafından, Nibiru(geçiş gezegeni-10. gezegen), Babil astronomları tarafından ise Marduk olarak adlandırılan gezegenin gezegenimize çarpacağı yazılıymış. Dahası; Teorilere göre Nibiru-Marduk (NASA'nın 2001 KX76 olarak katalogladığı gezegen) güneş etrafındaki 3657 yıllık her dönüşünde dünya'ya yakın olarak geçerken dünya üzerinde türlü felaketlere sebep olmaktaymış. 21 Aralık 2012 saat 14.27’deki son çarpışmada da veya geçişte Şirince’deki Maden dağı ayakta kalacakmış.
Nuh tufanındaki ‘Nuhun Gemisi’nin durduğu dağ imiş Maden dağı. İşte, 21 Aralık günkü Marduk çarpması sonrası büyük bir yok oluş başlayacak ve ardından Maden dağında Nuh’un gemisi tekrar belirip ve Şirincelileri götürecekmiş. Bir diğer söylentiye göre de; Şirince’deki dağın zirvesinde beliren enerji, Şirince’deki yaşayan tüm canlılara kalkan olacakmış. Kimine göre de, Hz. Meryim Şirince’ye gelip, Şirince’dekileri başka bir gezegene götürecekmiş..
Anlaşıldığı üzre, Maya takvimi bitti mi, gezegenimiz de bitecek, ama birileri Şirince’den, öteye gidecek:) Bitmedi; “Nuh’un gemisine binenler Nurlanacak, yani "Vücut bedenden ışık bedene geçecekler". Ve, Marduk’un çarpması veya yakın geçişiyle dünya bir geçiş dönemine girecek. Çünkü; . 22 Aralık 2012’nin Cuması, saat 14.27’de Dünya, 'Foton Kuşağı” denen manyetik bir alanın etkisine girecekmiş. Yani; Güneş Sistemi' nin de içinde bulunduğu sanılan hayali bir kuşak/boyut içine. Uygarlığımız bu kuşağa,/boyuta girince, bizler farklı-farklı yetenekler ve farklı fikirler kazanacakmışız.
Bilmem, belki de, benim zaman-zaman dediğim gibi; insan zekasını %8’lerden, % 25’lere çıkardığı bir süper bilinç boyutu bu. Ve bu boyutta; ışık hızını yakalayıp, bir yerden bir yerle ışınlama ile gidip, Seyranbağları dolmuşlarının veya Kadiköy, Üsküdar seferlerinin iptal edildiğini ve de Halk Otobüsü işkencelerinin çekilmeyeceği bir boyuta gireceğiz.
Durun daha bitmedi; Geçiş döneminde dünya ilk önce yavaşlayıp ardından altı gün boyunca duracak ve insanlık derin bir uykuya dalacakmış. Altı günlük evrede dünya, üç gün kararıp üç gün aydınlanacak ve günlük karanlık evrede mega felaketler yaşanacakmış.
Bu 'Hasat Dönemi' imiş. Bu dönemde; dünya alt üst olurken, Şirince, Kıbrıs ve Bagarach (son dakika’da Mersin katıldı bunlara) hiç etkilenmeyecek. Altı gün sonunda buralara bir gemi gelecek. Bugünkü bedenden 'Işık Bedene' geçileceği o 'kutlu' günde gelen geminin üzerinde Hz. İsa olacakmış. Karanlık aydınlandığında o bölgelerde uyuyan insanlar tamamen arınmış olarak uyanıp vücut bedenden ışık bedene geçecek ve insanlık için yeni bir çağ yani 'Altın Çağ' başlayacak."mış.
Gizemciliğin (Mistizm) içine etmek bu olsa gerek. Bir başka dememle; böylesi astrofizik-metafizik metaforlarla bilim içine etmektir.
Tüm bunlar bir çeşit hayali sanal bilimkurgulardır. Bir tür yobazlık. Büyük önder Mustafa Kemal Atatürk; “Hayatta en gerçek yol gösterici, ilimdir, fendir, ilim ve fenden başka yol gösterici aramak yanılgıdır, yoldan çıkmadır, cehalettir” özlü sözlerini, sadece dinsel yobazlar için değil, bilim sapkınları için de söylemiştir.
‘Mavi Enerji Grubu’, Marduk, Maden dağı ve Mayalar.. Ne kadar ilginç değil mi? Buldum, buldum, gizemi buldum? Dikkat edin, hepsinin baş harfi “M” ve ilk heceleri “Ma” ile başlıyor. Bu da gösteriyor ki; kıyamet senaryolarının arkasındaki gerçek “Mama”, ey magandalar ve de mandalar?
İyi de; neden; Orta Amerika ülkesi Guetemala’da bulunan Maya Takvimi, Guatemalalıları değil de Şirincelileri, Kıbrıslıları ve de Bugarachlıları, son olarak Mersinlileri kurtarıyor? Arınmak için 21 Aralık 2012 günü, Maya kenti Chichen İtza’daki Kukulkan Piramidi’nde bulunacak Yılmaz Erdoğan’ın günahı ne?
Şirince’ye sığınan; Merhum 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın eşi Semra Özal ile ailesi daha mı akıllı bir duruş sergiledi (Ne kadar ilginç değil mi; sayın Özal’ın zehirlenip zehirlenmediğini öğrenmek için, mezardan çıkarılması sürecİnde yaşanan Şirince sığınmaları)?
Bir Rumeli Türküsüdür aklıma düştü: “Mayadağ'dan kalkan kazlar (sazlar da diyen var)-Al topuklu beyaz kızlar-Yarimin yüreği sızlar-Eğlenemem aldanamam-Ben bu yerlerde duramam”. Söylenceye göre; 1371’de I.Murat zamanında Rumeli fethedilir. Yanlarında Rumelili bir yığın insan vardır. Fakat bir kısmı kendi rızası, bir kısmı zorla yurtlarından koparılan bu insanların sıla özlemi hiç bitmez. O genç insanların türküsü imiş ‘Mayadağ türküsü’. Bu türkü Mayaların türküsü olmasın? Biliyorsunuz, 21 Aralık 2012 felaketini öngören bu üstün ırk, aniden kaybolmuş ve yerine Aztekler, sonrasında İnkalar gelmiş. Evet, acaba dünyanın yaşanılmazlığına tanık olunca ‘ben bu yerlerde duramam ‘ diyerek, çekip gitmiş de olabilirler mi?
Kusura bakma da, sen; 21 Aralık’ta kıyamet beklersen ve ''Mavi Enerji Grubu'' diye ortaya çıkan saçma bir gurubun,, 21 Aralık 2012'de, hem de saat 14.27’de sonlanan Maya takvimine dayanarak, yeryüzünde bu tarihte kıyamet kopacağı ve kıyametten yeryüzünde sadece İzmir’in Selçuk ilçesine bağlı Şirince ile Fransa'nın güneyindeki Bugarach köyünün etkilenmiyeceğine (Pardon, Arhavi’nin Sidere/Derecek köyünü da unutma) inanırsan ve de hala, açlık sınırında yaşam sürdüren insanların olduğu Türkiye için; ‘2013’e girerken kıskanılan ülke Türkiye’ diyenlere inanırsan, ben de bunu derim.
Olacak iş mi; dünyada tam kıskanıldığımız dönemde, dünyanın sonu geliyor! “2013’e girerken kıskanılan ülke Türkiye” Şu Maya’lar yok mu, ah şu Mayalar. Bunların mayası bozuk olmasa kıyameti, 21 Aralık 2012, üstelik mübarek Cuma, saat 14,27’ye koymazlardı.
“2013’e girerken kıskanılan ülke Türkiye” başlığı, hormonlu renkli medyanın yazılısının ekinden alıntılanmıştır. Şöyle bir göz atalım, bu ekin sayfalarına: Türkiye ekenomisi, dünya için çok zorlu geçen 2012’de yatarım yapılabilir ülke notu aldı ve kıskanılan ülke oldu. Milli gelir toplamı 800 milyar dolara yaklaştı (nerde benim payım?). Kişi başına milli gelir yıl sonunda 10 bin 673 dolar olacak. Büyüme yavaşladı ama cari açık da 10 ayda 23,9 milyar dolar azaldı.
Bunları sen, ben, o, dahası emekçiler ve tüm çalışanlar, hatta esnaf söylemiyor! Bunları; “İktidar, Türkiye Odalar Borsalar Birliği, Sanayi ve Ticaret Odasları, Türkiye İhracatçılar Meclisi, AVEA, TÜRKCELL, Menkul Kıymetler Borsası, Otomobil Sanayii Derneği, Türkiye Seyahat Acentaları Birliği, TÜSİAD, Türkiye Otelciler Federasyonu, Bankalar, Hormonlu renkli yandaş basın, Gayrimenkul yatırım ortaklığı Derneği, İstanbul İnşaatçılar Derneği v.d” söylüyor.
Bir haber; “Karayolları Genel Müdürlüğü'nün sorumluluğunda olan, yapım, bakım, onarım ve işletimini üstlendiği, bağlantı yolları ile birlikte, Edirne-İstanbul-Ankara, Pozantı-Tarsus-Mersin, Tarsus Adana-Gaziantep, Toprakkale-İskenderun, Gaziantep-Şanlıurfa, İzmir-Çeşme, İzmir- Aydın, İzmir ve Ankara Çevre otoyolları ile Boğaziçi Köprüsü, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü ve Çevre Otoyolu ve bunlar üzerindeki hizmet tesisleri, bakım ve işletme tesisleri, ücret toplama merkezleri ve diğer mal ve hizmet üretim birimleri ile varlıkların işletme hakkı; ‘Koç Holding-Malezyalı UEM ve Gözde’ girişime 25 yıllığına satıldı. İhale ile özelleştirilmesi gerçekleştirilen köprü ve otoyolların toplam uzunluğu 1975 kilometre.”
Ne Marduk’u ve de Maya Takvimi; bundan büyük kıyamet olur mu? Evrenin yok oluş kıyameti(kozmik kıyamet) milyar yıllar sonrası yaşayacağımız söyleniyor bilim ademleri tarafından. Gezegenimiz kıyametlerini, depremler ve diğer doğal afetlerle zaman-zaman yaşıyoruz.
Bunların en tehlikelisi; yeteneksiz, cahil, görgüsüz, ahlaksız ve doyumsuzların egemen olduğu iktidarların yarattığı ‘Toplumsal kıyamettir’.
Benim ülkem, resmen bu toplumsal kıyametin yörüngesinde. Mayasızların yarattığı bu kıyamet, maya kıyametini arattıracak gibi. Maya takvimi ile ilgili ilk yazıyı 3 Aralık 2010’da yazmışım:. Detayı oradan okuyabilirsiniz:
http://blog.milliyet.com.tr/maya-takviminin-maya-tutmasi-ve-sosyalizm/Blog/?BlogNo=216741
Hatta, bilimkurgu tadındaki diğer yazılarımı da okuyabilirsiniz: UFO'lu defolu gezegenim ve G8 gezegeni 16 Haziran 2009
http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=185983
UFO yanılsamalarım ve bilimkurgu(m) 6 Haziran 2009
http://evm.blogcu.com/cem-yilmaz-gorarog-luguna-kaynak-bilim-kurgu-m/5633043
Zaman gelecek, yitirelen zaman ve uzuvlar üretilecek 20 Mayıs 2008
http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=110506
Kıyamet ve çağın Nuh’un gemisi 15 Kasım 2009 http://blog.milliyet.com.tr/Kiyamet_ve_cagin_Nuh_Gemisi/Blog/?BlogNo=213802 ”
21. Yüzyılda da mı Küresel açlık 27 Aralık 2018
http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=152344):
ŞEVKET ÇORBACIOĞLU
TEKNOPOLİTİKALAR PLATFORMU
evesbere@mynet.com
GSM: 0506 609 00 32
Yorumlar
Yorum Gönder